SES ÇIKAR!

26 Temmuz 2008 00:41 / 1593 kez okundu!

 

Bu kadar genç yaþta ‘darbe’ ile karþýlaþýlýrsa ne olur? Aslýnda ‘genç’ yaþta da deðil, ‘çocuk’ yaþta desek daha doðru olur. Ne olur? Olacaðý belli aslýnda. ‘Darbe’; insan yaþamýna taþýyamayacaðý kadar zor bi

Hatta, baban, darbe haberini tek istasyonlu radyodan Albay Alpaslan Türkeþ’in aðzýndan öðrenir öðrenmez yaþadýðýnýz ilçede, çalýþtýðý kamu kurumunu sabah 05.00’te açtýrýr. Günün ilerleyen saatlerinde bir de ‘davulcu’ çaðýrýp kapý önünde çaldýrýr... Küçücük bedeninle, henüz olup bitenlerin ne anlama geldiðinin farkýnda olmadan, silahlý askeri bürokrasinin müdahalesine alkýþ tutar bulursun kendini.... “Oh! Darbe olmuþ...” Askeri birlikler, “rap rap rap” yürüyüþler de yaparlar sokak ortalarýnda. Mutlusundur. “Rap, rap, rap...” Yaz tatili baþlamýþtýr. Ýlkokulun birinci sýnýfýný bitirmiþ, zar zor okumayý sökmüþsündür. Eh artýk “sünnet” olma zamaný da gelmiþtir. Sünnet elbiseleriyle sen bir yanda aðlarken, eþ dost aile çevresi evinizin bahçesinde þöyle bir gülüp eðlenecektir sayende... Hazýrlýklar yapýlýr, kýyafetler alýnýr, tören için her þey hazýrdýr. Fakat o da ne? Radyodan yapýlan anonslar CHP’li ‘darbe yanlýsý’ babanýn suratýný asacaktýr. “Ýkinci bir emre kadar toplantý, düðün ve benzeri törenler dahil 3 kiþinin bir araya gelmesi yasaktýr!...” Haydaaa... O da ne? Bu da nereden çýktý þimdi? Neyse ki, ilçede bir kamu kuruluþunun müdürü olan baban, ilçenin ‘komutaný’ olan albaydan ‘yazýlý’ bir izin kopartýr da, “sünnet töreni” gerçekleþir. Ama ilk kez bir burukluk ve yeni dönemin “yasaklarý” ile karþýlaþmýþsýndýr...


Bu senin tarafýn! Yýllar sonra bilince çýkardýðýn, aldýðýn darbeden ve verdiði rahatsýzlýktan ötürü de filtrelemeye çalýþtýðýn damarlarýnda dolaþan “Kemalci, darbeci” ‘asil kan’ýn tarafý... Ya diðer taraf? O zaman hiç farkýna bile varmadýðýn öbür taraf?.. Hayatýnda ilk oluþturduðun ‘öteki’ kavramý. Yoklayýn bilinç altýnýzý inanýn siz de bulacaksýnýz kendi yaþamýnýzda benzerlerini…


* * *


“27 Mayýs’ta 10 yaþýndayým. Çocukluðum Çankaya Köþkü’nde geçti, on yýl. 27 Mayýs Darbesi olduðunda Çankaya’daydým. Gece tank sesleriyle uyandým. Büyükbabam Celal Bayar’ý almaya gelmiþlerdi. Sonradan anlatýldýðýna göre, geldiklerinde büyükbabam direniyor. ‘Millet iradesiyle geldim, onunla ayrýlýrým, siz kim oluyorsunuz?’ diyor...” “hiçbir okul beni almak istemedi. Bu tür bir tecrübeden geçen sadece ben deðildim. O dönemde DP’li ailelerin çocuklarý da benzer tecrübelerden geçtiler. O zamanlar DP’lilere “kuyruk” deniliyordu, öðretmenlerin “Kuyruk çocuklarý ayaða kalksýn” diye taciz ettiðini biliyorum. Okula gidemeyenler oldu bu sebeple...” Celal Bayar’ýn torunu, akademisyen Emine Gürsoy Naskali de kendi yaþadýklarýný bu cümlelerle anlatýyor. (Taraf Gazetesi, 13 Temmuz 2008)


* * *


Gel zaman git zaman daha ne darbeler, ne muhtýralar gördü yaþadý benim kuþaðým. Solcu olmak, sosyalist olmak ve ‘tepeden inmeci’, dayatmacý, Kemalci olmak uzun yýllar bir arada yaþadý, vücut buldu. Soðuk savaþýn sarmalýnda inim inim inletilen, demokrasinin kýrýntýsý ile bile tanýþtýrýlmayan bu ülkede “darbeye” ‘devrim’ bile dendi uzun yýllar. Þimdi artýk bir kýrýlma yaþýyor Türkiye. Taþlar yerine oturuyor. Saðda da solda da. Gecikmiþ bir kýrýlma. Demokrat olabilme mücadelesi…


'Darbeye karþý 70 milyon adým Koalisyonu' bugün (26 Temmuz Cumartesi) Ankara’da bir miting düzenliyor. Bakýn, miting için neden Ankara’yý seçtiklerini nasýl anlatýyorlar: “60 darbesi Ankara’da tertiplendi. Baþbakan’ýn kalemi ilk olarak Ankara’da kýrýldý. 71 muhtýrasý Ankara’da yazýldý. 11 Eylül’ü 12 Eylül’e baðlayan gece tüm ýþýklarý yanan tek bina Ankara’daydý. Sayýlarý binleri aþan faili meçhul cinayetlerin kararlarý tek tek Ankara’da alýndý. Diyarbakýr Hapishanesi’nde yapýlacak iþkencelerin dozu Ankara’da ayarlandý. Batý Çalýþma Grubu Ankara’da kuruldu. 28 Þubat’ýn startý Ankara’da verildi. Üzerinde ‘Andýç’ yazan kâðýtlar Ankara’da elden ele dolaþtý. 27 Nisan e-muhtýrasý Ankara’daki bir internet sitesinden yayýmlandý. Cumhuriyet Mitinglerinin ilki Ankara’da yapýldý. 367 kararý Ankara’da verildi...”
* * *


‘Ses çýkartmak’ yaþamý savunmanýn gereði, hatta ön koþulu. “Meclis’e, siyasete, demokrasiye ve özgürlüðüme dokunma!..” diye haykýrmanýnsa tam zamaný... Haydi!...



Yalçýn Ergündoðan

26.07.2008

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.