DOÐA ALANIMIZ VE BATININ SÝYASETÝ

29 Mart 2018 19:15 / 1163 kez okundu!

 

 

Demokrasi ideali de tabi ki önemlidir. Batýnýn bu ideale diðer coðrafyalardan daha yakýn olduðunu gözlemlemekle birlikte bunu sadece kendisi için düþündüðünü görüyoruz. Türkiye'de ve birçok ülkede darbelere ses çýkarmamýþlardýr. Daha yeni Mýsýr'da darbeye destek olmalarý da ilginçtir. Ayrýca Katalanlarýn liderini terör yapmamasýna raðmen Almanya gözaltýna alýyor. Barselona’da mitinge katýlanlarý dahi Ýspanya polisi tutuklamaya baþlarken, AB Ýspanyol hükümetinin yanýnda yer almýþtýr. Ayný AB ülke yöneticileri Türkiye’de 50.000 kiþinin terörle öldürülmesinin sorumlusu PKK liderlerinin Avrupa’da mitinglerde boy göstermesine ses çýkartmamýþlardýr. Türkiye’de darbeye kalkýþmýþ 250 kiþiyi katletmiþ Fetö teröristlerine anýnda oturma izni verebilmiþlerdir.

 

******

 

 DOÐA ALANIMIZ VE BATININ SÝYASETÝ

 

Hepimizin bildiði gibi varlýk iki alanla sýnýrlýdýr. Bunlardan birincisi doða alaný, ikincisi de deðerler alanýdýr. Ýnsanýn da bir parçasý olduðu doða, kendi kurallarý doðrultusunda makine gibi çalýþýr. Bu alan biyolojik ve fiziki alandýr. Bu alan insanýn üzerinde en azýndan þimdilik büyük deðiþiklikler yapabileceði bir alan deðildir. Ýnsan onun çalýþma mekanizmalarýnýn bazýlarýný ya da gelecekte birçoðunu keþfedebilir. Bu alanda þimdilik ana kontrol, insanýn dýþýndadýr. Bu alan bitkilerin çalýþma sistemleri, insanýn büyümesi, doðmasý, ölmesi, hayvanýn içgüdüsel davranýþlarý, insanýn genetik taþýdýklarý, yerçekimi, buharlaþma, iklimler gibi sonsuz iliþkiler alanýdýr. Bu alan zorunluluklar alanýdýr. Bu alan geneli kapsayan çok belirleyici ve kuþatýcý bir alandýr. Ýnsan bu alanda diðer canlý varlýklar gibi aslýnda bir ölçüde tutsaktýr. Bu alanýn koþullarýný çalýþma sistematiðini kendisi yaratmamýþtýr. Bu nedenle kendisinin yaratmadýðý ve belirlemediði koþullar ve çalýþan sistemler insaný da güdüler.

Bu konuyla ilgili olarak J.J.Rousseau þöyle demektedir: “Doða bütün hayvanlara emreder ve onlar da buna uyar. Ýnsan da doðanýn ayný etkisini duyar; fakat o buna boyun eðmekte ya da direnmekte kendini özgür zanneder.” Ýnsanlýk geliþme aþamasýnda kendini ve kendi dýþýndaki nesneleri deðerlendirmeye baþlar. Süreçte geliþirken ihtiyaçlarý doðrultusunda kendi deðerlerini yaratarak kendini de kapsayan bir kültür oluþturur. Buna deðerler alaný diyoruz. Hukuk, ahlak yasalarý, gelenek ve göreneklerimiz, askerlik kurallarý, devleti iþletim kurallarý, devletin birey karþýsýndaki yükümlülükleri, bireyin devlet karþýsýndaki yükümlülükleri vs. gibi kurallarýn oluþturduðu alandýr deðerler alaný. Bu alanýn kontrolü büyük ölçüde insanýn kendi elinde gibi görülse de bu alanda da tam bir özgürlükten bahsetmek mümkün deðildir. Çünkü insan ancak doða alanýnýn tahakkümü doðrultusunda bir deðerler alaný yaratabilir. Buna raðmen insan kendi yarattýðý deðerler alanýnda bir ideal peþinde koþar. Ýnsanlýk bunun arayýþý içersinde olsa da aslýnda bu alanda kýsa dönemlerde umutsuzluk hüküm sürer.

Doða alaný fiziki çalýþma prensipleri açýsýndan ideal gibi olsa da ahlaki deðerler açýsýndan ideal deðildir. Çünkü doða alanýnýn vesayeti altýndaki insan sürekli kendi çýkarlarýný koruma ile güdülenmiþtir. Önemli bir kültür yaratmýþ batý da öncelikli olarak çýkarlarýna odaklanmaktan kendisini kurtaramamýþtýr. Dolayýsý ile batý, herhangi bir ülkede hakkaniyetsiz bir olgu hâsýl olduðunda öncelikle bu olgunun kendi çýkarlarýna ne ölçüde zararlý ya da faydalý olacaðýný deðerlendirmeye çalýþýyor. Mesela kendisi için tehlike arz etmeyen teröristlere olumlu bakabiliyor. Hatta batýda bu artýk gelenek haline gelmiþtir. Kendi aralarýnda da ayný gerçeklik vardýr. Örneðin ABD Ýngiltere’ye karþý ÝRA’yý uzun süre desteklemiþ binlerce insanýn ölümüne neden olmuþtur. Ýspanya’daki Bask terörünü uzun süre Fransýzlar desteklemiþtir.  Bunu çoðaltmak mümkündür. Bu gün ise farklý bir siyaset güdülerek AB içindeki ülkeler artýk kendi içlerinde hiç olmazsa bir dayanýþma oluþturabilmiþtir ama ne yazýk ki dýþ dünya (diðerleri) ile yaklaþým deðiþmemiþtir. Bu yaklaþým ile, Türkiye’de çözüm süreci masasýný bir gecede devirip tekrar silaha sarýlan PKK’ye bu gayrimeþruluk için farklý çýkarlarý göz önünde bulundurarak (Ýsrail’in güvenliði gibi) batýnýn umut verdiðini de gözlemliyoruz. Selahattin Demirtaþ artýk alanlarý tutma zamaný geldi deyince, PKK militanlarýnýn 52 kiþiyi katlettiðini biliyoruz. Ankara da bir yýl önce, yüzlerce defa yaptýklarý gibi, bombalý araç ile 32 sivil kiþiyi katleden PKK militanlarý deðil mi? Peki PKK temsilcilerinin AB parlamentosunda ne iþi olabilir? Eski Cizre belediye baþkaný Leyla Ýmret terör örgütü ile iliþkisinden dolayý Türkiye’de aranmasýna raðmen Strasbourg’daki Avrupa konseyinde oturuma konuþmacý olarak çaðrýlabiliyor. AB-ABD umut vermese PKK Türkiye’de çözüm masasýný devirebilir miydi? Dolayýsý ile insanýn, ortak ideal bir gelecek oluþturma sevdasý hakikatle pek iliþkili olamýyor. Demokrasi ideali de tabi ki önemlidir. Batýnýn bu ideale diðer coðrafyalardan daha yakýn olduðunu gözlemlemekle birlikte bunu sadece kendisi için düþündüðünü görüyoruz. Türkiye'de ve birçok ülkede darbelere ses çýkarmamýþlardýr. Daha yeni Mýsýr'da darbeye destek olmalarý da ilginçtir. Ayrýca Katalanlarýn liderini terör yapmamasýna raðmen Almanya gözaltýna alýyor. Barselona’da mitinge katýlanlarý dahi Ýspanya polisi tutuklamaya baþlarken, AB Ýspanyol hükümetinin yanýnda yer almýþtýr. Ayný AB ülke yöneticileri Türkiye’de 50.000 kiþinin terörle öldürülmesinin sorumlusu PKK liderlerinin Avrupa’da mitinglerde boy göstermesine ses çýkartmamýþlardýr. Türkiye’de darbeye kalkýþmýþ 250 kiþiyi katletmiþ Fetö teröristlerine anýnda oturma izni verebilmiþlerdir.

Ayrýca DHKPC’li teröristlerin Sabancý ve masum dört kiþiyi katletmelerinden sonra ellerini kollarýný sallaya sallaya Belçika da dolaþmalarýnýn nasýl bir anlamý olabilir? Belçika mahkemesi, otomatik silah kullanýlmadýðý için terör sayýlamaz savunmasýný mantýklý bulup terörist Fehriye’yi serbest býrakmýþtý. Ve dolayýsý ile insanlýk, kendi idealleri için henüz yeterli olgunlukta deðildir ve yine batý dýþ politikasý da kendi doða alanýný aþabilmiþ, deðerler alanýnda ideal evrensel kültürler geliþtirebilmiþ deðildir. Bunun kýsa dönemde aþýlabileceðine dair bir belirti de yok. Dünyanýn iktidarýnda her þeye raðmen bu gün için batý (AB, ABD) vardýr. Ve sorumluluk batýdadýr. Ancak batý bu sorumluluðunu yeterince evrensel insanlýk ideali doðrultusunda üstlenememektedir. Batýda yeniden geliþen ýrkçý milliyetçi, oryantalist akýmlara baktýðýmýzda iyimserliðimiz azalýrken tarihin kaotik aktýðýna dair inancýmýz pekiþiyor.

Not: Nadi Öztüfekçi, Marksist bir bakýþ açýsý ile günümüz sahtekârlýklarýnýn temel meselesini tamamen dýþsal yapýya indirgeyerek, küresel kapitalizme yüklemiþ. Biz bir þey söylediðimizde çok farklý baþka þeyler de söylemiþ oluruz. Bu yazýsýyla Nadi bey tarihe, Marksizm’e, kötülük meselesine, PKK meselesine dolayýsý ile meþruiyetin ne olup olmadýðý meselesine, modernin ne olduðuna ve komplo teorilerine de deðinmiþ oldu. Ýnþallah diðer yazýlarýmýzda bu konularý tartýþma imkânýmýz olur.

 

Nihat ÜSTÜN

29.03.2018

 

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.