Duyarlý ve vicdanlý olabilmek için...

04 Ekim 2008 12:57 / 1550 kez okundu!

 

Az önce Ýzmir’den bir dostum aradý. Kendisine bir arkadaþý haber vermiþ. O da benimle paylaþmak istemiþ. Karþýyaka’da bir alýþ-veriþ merkezi giriþ kapýsýna kocaman harflerle “Dünya Hayvan Haklarý Günü nedeniyle, ‘hayvan ürünlerinde

* * *


‘Ýnsan türü’nün kendini ‘en zeki’, ‘en akýllý tür’ olduðunu sanmasýndan kaynaklý kibri, ‘ben merkezciliði’, baþka türlerin üzerine tahakküm kurma hegemonyacýlýðý böylesi cin fikirlilikler yapmaya çok elveriþli tabii... Ýnsan türü, bir yandan, dünyanýn ‘en vahþi’ ve acýmasýz sömürüsüne tabi kýldýðý hayvanlarý iþkence altýnda üretip, kesip, (canlýykenki halini hatýrlatmadan) albenili paketlerde “gýda” olarak insanlara sunar, diðer yandan da ayni piþkinlikle hayvanlar için akla gelmedik, türlü çeþitli mama, giysi vb. ürünleri pazarlar. Bunu da ‘ekonominin gereði’ olarak açýklar. Hiçbir ‘vicdani’ sorumluluk ve ‘ahlâki’ deðer tanýmadan ve taþýmadan böyle davranýr.



Bunu da tabii o en çok övündüðü ‘en akýllý tür’ oluþu ile izah eder, mutluluk ve haz duyar. Öte yandan, insan türüne mensup “kadýnlar” ise, zaten doðal halleriyle yeterince güzel ve çekici olduklarý halde, baþka türlerden canlýlarýn derilerinin yüzülmesine, (kimilerinin canlý canlý) kürklerinin çýkarýlmasý için akla sýðmayacak acýya uðratýlmalarýna göz yumarlar ve hatta talepleriyle teþvik ederler. O kadýnlar ki, hangi sýnýftan olurlarsa olsunlar, yaþamlarýnda mutlaka ‘cinsiyetçilikle’ karþýlaþmýþ ve ezilmiþlerdir, yine de böyle davranabilirler... Çünkü ‘en zeki’ türün mensubudurlar...



* * *



Ýnsan türünün kurduðu düzenler bir bir yine çatýrdýyor bugünlerde... Kapitalizmin kâbesinde derin fýrtýnalar esiyor. Koca koca þirketler çatýrdýyor, yýkýlýyor. Olsun ne gam. Hâlâ ‘en akýllý’, ‘en zeki’ türüz ya...



* * *



Soðuk savaþ yýllarýnýn Türkiyesi’nde, Mussolini Ýtalyasý’ndan alýnma Ceza Yasasý’nýn meþhur 141 ve 142. maddelerini anýmsayanýnýz var mý þimdi, bilemem. Ama o yasalarýn yaptýrýmýna maruz kalmýþ, inim inim inlemiþ olanlar çok iyi anýmsarlar mutlaka bu yasalarý. Düþünce, ifade ve örgütlenme özgürlüðünü ayaklar altýna alan bu ceza maddelerinin tanýmýnda ifadesini bulan “bir sýnýfýn, diðer sýnýflar üzerine tahakküm kurmasý...” fikri, yaþamý savunmaya yönelik duyarlýlýk geliþtirmiþ bireyler dýþýnda bugün insan türünün geneline hakim. Yani, çok rahatlýkla “bir türün, baþka türler üzerine açýk tahakkümü...” düþünceden, uygulamaya çoktaaan geçmiþ vaziyette...



* * *



Bugün 4 Ekim “Dünya Hayvan Haklarý Günü”. O nedenle þöyle kýsaca, kendi türümüze bir eleþtirel bakýþ geliþtirme duyarlýlýðýný göstermekte büyük yarar var. Hem kendi türümüz, hem diðer türler, hem de üzerinde yaþadýðýmýz ortak evimizin, yani ‘dünyanýn’ geleceði için.


Doðada bir canlý türünün yok olmasýnýn, kendi türümüzün ve ‘ortak evimizin’ yok olmasýna bizi bir adým daha yaklaþtýrdýðýný bilince çýkarmak için bunu yapmalýyýz en azýndan. Nasýl ki duyarlý olanlarýmýz; ýrkçýlýða, cinsiyet ayrýmcýlýðýna, savaþa, nükleere, iþkencelere, baskýlara, sömürüye, soykýrýma karþý çýkýyorsa, açýk ve net olarak 'türcülük' ve türevlerine de, 'bir türün baþka bir tür üzerine ‘tahakküm kurmasýna' da karþý çýktýðýmýzý bilince çýkarmalý, ifade etmeli ve ona göre davranmalýyýz. Buna önce kendimizi zorlamalýyýz, ardýndan da tüm çevremizi.
Ýnsan türünün davranýþ özellikleri geliþtirdiði duyarlýlýða göre kýsmen farklýlýklar gösterse de genelde ayný elbette. Daha duyarlý davranabilenler, kendilerine daha ahlâklý yaþamlar kurma çabalarýný derinleþtiriyor, zenginleþtiriyorlar tabii. Bakýn bugün, adeta dünyanýn dört bir yanýnda "World Rally for the Stray Animals of Turkey" baþlýðý altýnda Türkiye’de hayvanlara özellikle de sokak hayvanlarýna yapýlan eziyet ve iþkenceler kýnanýyor. Türkiye ne zaman kurtulacak dünya toplumlarýnýn gözünde “iþkence” zanlýsý konumdan ve kýnanmalardan?



Yakýn zamana dek kendi türüne “iþkence” etmekten sanýk bir ülke idik, þimdi ondan biraz sýyrýlýr gibi olduk ama, “iþkencecilikten” yine kurtulamadýk. Bu kez “sokak hayvanlarýna” yönelik tutumumuz kýnanýyor dünyadaki duyarlý insanlar ve yaþam savunucularýnca. Londra, Paris, Brüksel, Lahey, Toronto, Philadelphia... Hepsinde eþ zamanlý olarak gösteriler yapýldý, yapýlýyor tüm dünyada...



* * *



Tabii, diðer canlý türlerine karþý gösterdiðimiz ortak duyarsýzlýðýmýz ve gecikmiþ özeleþtirimiz, “özrümüz” için tüm dünya insanlýðý olarak, daha doðru ifade ile “insan türü” olarak çok gecikmiþiz ve de sorumlu ve suçluyuz elbette... Bu nedenle, “Dünya Hayvan Haklarý Günü”nü vesile ederek, burada da yinelemek istiyorum bir kez daha. 'Ýnsan merkezci' saplantýlarýmýzý, 'kibrimizi' terk edebildiðimiz ölçüde diðer türlerle yaþamý daha eþit paylaþabilmeye yaklaþabileceðiz. Unutmayalým! Hayvanlarýn merhamete, acýnmaya, korunmaya deðil, haklarýnýn tanýnmasýna ve saygý gösterilmesine ihtiyacý var... Duyarlý, vicdanlý ve ahlâklý olabildiðimizi göstermek için bunu yapmamýz þart!..



04.10.2008

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.