Mütevazı bir dev: Botero

09 Temmuz 2012 14:16  

 

Mütevazı bir dev: Botero

Resmin yalnız, heykelin kolektif bir çalışma olduğunu söyleyen Botero’yu bir dostu şöyle tanımlıyor: Arkadaşlarına karşı hep çok nazik, yaş günlerini de hiç unutmaz

Kolombiyalı sanatçı Fernando Botero, 80’inci yaş gününü İtalya’nın heykel merkezi Pietrasanta’da açtığı bir sergiyle kutluyor. Devasa kedi, at ve şişman kadın heykelleri sergilenen sanatçı, yaptığı açıklamada “Burada kendimi evimde hissediyorum, dağlar ve çiçekler Kolombiya’daki Antioch’u düşündürüyor bana” dedi. Ortaçağ’dan kalma Saint Augustine Kilisesi’nde Botero’nun 1970’li yıllarda yaptığı altı heykel, 40 çizim ve suluboya tablo sergileniyor.

Botero’nun altı dev heykeli, yüzyıllar boyunca usta sanatçıların eserlerine evsahipliği yapan tozlu şehirdeki katedral meydanında tüm heybetiyle yükseliyor. 80 eserden oluşan sergi, Botero’nun kariyerini gözler önüne sererken, sanatçının alametifarikası olan ve orantısal abartılmış figürlerinde birleştirdiği Avrupa ve Kolombiya sanatına saygı duruşu niteliği taşıyor.

Heykel kolektif bir sanat

“Benim resimlerimin ’sihirli gerçekçilik’le bir ilgisi yok; kimse boşlukta yüzmüyor ya da sarı kelebeklerce kovalanmıyor. Olağandışı bir biçim, ama imkânsız” değil diyen ünlü sanatçı, Her gün sekiz ila 10 saat, müzik dinlemeden çalıştığını, çünkü müziğin kendisini rahatsız ettiğini söyledi.

Ünlü heykellerini yaparken diğer sanatçıların çok önemli katkılar sağladığının altını çizen Botero, “Resim yapmak yalnız bir iş, heykel ise kolektif bir çalışma; çünkü takım halinde çalışıyorsunuz. Biri kalıp çıkarır, öteki oyar, bir diğeri cilalar” dedi.

“Bu sergi, Roma ve Milano’da yapılan sergiler kadar önemli benim için” diyen Botero, gençliğinde, Floransa’da Rönesans ustalarının eserleri üzerinde çalışmalar yaptı ve Toskana’daki evi, Michelangelo’nun parlak başyapıtları için değerli taşlar aldığı Carrara mermer madeninin yakınında bulunuyor.

İnsanlığa saygı duruşu

Kendi özel koleksiyonundan alınan eserler arasında, şişman insanlar, boğalar, atlar, Meryem Ana’lar ve kırsal manzaralar bulunuyor. Cumartesi günü açılan ve 2 eylüle kadar açık kalacak sergi, yaklaşık 30 bin kişilik küçük kasabaya da canlılık getirmiş. Kolombiyalı sanatçıyı kasabanın kafelerinde yemek yerken gören Pietrasanta halkının Botero sevgisi de takdire şayan. Öyle ki usta, son 38 yılında, senenin iki ayını bu kasabada geçirmiş.

Serginin küratörlüğünü üstlenen Alessandro Romanini sergiyi “Güney Amerika ve Avrupa kültürlerinin bir sentezi” olarak yorumlarken, 1970’li yıllardan bu yana Botero’yla çalışan ve Pietrasanta’da bir bronz döküm atölyesi işleten Adolfo Angolini ise sanatçının eserlerini insanlığa ve şöhret ile servetin değiştirmediği insanlara saygı duruşu olarak tanımlıyor. Botero’nun ona yakın duranlara karşı her zaman çok nazik olduğunu söyleyen Angoli, “İyi dileklerini sunmak için doğumgünlerini ve yeni yılları hiç unutmaz” diyor.

Taraf

 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz*:
Facebook'ta paylaş
0