Yüzbinler Meydanlarda

11 Ekim 2011 14:00 / 2434 kez okundu!

 


15 Ekim’de global protestoya katýl!..

Hindistan’da düþ kýrýklýðýna uðramýþ yüzbinlerce yerli halk açlýk grevindeki Anna Hazare’yi destekledi, Israil tarihinin en büyük sokak gösterilerinden sonra serseme döndü, Ýspanya ve Yunanistan’da, çileden çýkmýþ gençlik ülkelerinin hemen hemen her meydanýný iþgal etti. Þili Komünist partisi üyesi ve ülkenin en büyük öðrenci federesyonu lideri Camile Vallejo ‘nun çaðrýsýyla onbinlerce üniversiteli gençlik kampüslerden sokaklara taþarak polisle çatýþtý ayaklandý, baþkaldýrdý. Aðustos ayýnda Londra üç gün üç gece alevler içindeydi. Tunus ve Mýsýrda yüzbinler istemedilkleri diktatörleri alaþaðý etti. Wall Street’i iþgal etmek istiyenler bir haftadýr çadýrlarda direniyor, polisle çatýþyor. 15 ekimde global protestolar organize ediliyor.

Asya’dan Orta Doðuya, Þiliden Atina’ya, Madrid’e, Londra’dan Finans kapitalin kalbi Wall street’e kadar yerkürenin her yerinde emekçi yýðýnlarýn, gençliðin ve aydýnlarýn þikâyetleri , hedefleri ayný; çürümüþ diktatörler, ahlaksýzlýk, rüþvetçi ve yozlaþmýþ bankalar, pahalý yüksek eðitim, iþsizlik ve konut…

Gelirdeki adaletsizlik, yüksek iþsizlik oranlarý, sosyal yatýrýmlardaki kesintiler bu rahatsýzlýklarý besledi büyüttü. Ekonomik geliþmesi hýzlý olan Hindistan ve Ýsralil’de halk, sistemin yozlaþtýðýndan kendi haklarýna yönelik saldýrýlara karþý güvensiz kaldýklarýndan þikayetçi.

Her yaþtan vatandaþ, hiyerarþik yapýlarý katý olan geleneksel parti ve kurumlardan giderek uzaklaþýyor. Artan sayýda insan daha dinamik daha esnek kültürlerle oluþmuþ web sitelerine yanaþýyor. Twitter ve PayPal gibi bireyleri hemen örgütleyen, aralarýnda koalisyon kurabilen elekronik sanal oluþumlar yaþayabiliyor, geçerli oluyor. Buralarda odaklanan aktivistler hükümetlerin, bankalarýn ve þirketlerin daha az merkeziyetçi ve ve geleneksel yapýlardan daha fazla baðýmsýz olmalarýný istiyor. Geleneksel çürümüþ sistemi koruyan anayasalar, ‘demokrasi’ler kabul görmüyor artýk.

Hiç kimse diktatörleri geri çaðýrmýyor. Çürümüþ yozlaþmýþ sistemi kamufle eden, dört yýlda bir oy kullanmak anlamsýz ve iþlevsizleþiyor. Ahlak ve moral deðerlerini iktidar partilerine ipotek eden geleneksel statukocu politikacýlar bir geliyor bir gidiyor. Medyada ve parlamentolarda konuþulanla egemen sýnýf ve politik elitin yaptýklarý taban tabana zýt. Dünyanýn her yerinde halk ahlaksýzca aldatýlýyor. Politik sistem kendini var eden vatandaþýna sýrtýný döndü. Farklý demokrasi, farklý demokratik normlarýn tartýþýlmasý gerektiði artýk birçok kiþi tarafýndan paylaþýlýyor.

Ýnsanlýk tarihinin en karanlýk döneminden geçiyoruz. Bir savaþ bitiyor ötekisi baþlýyor. Herkesin gözü önünde milyonlarca insan öldürülüyor. Dünyanýn farklý kültürlerinden insanlar bir evde yaþayan tek bir ailedir. Ailemizde, evimizde bir katliam yaþanýyor seyirci kalamayýz. Finans kapitalin yarattýðý bu karanlýk tünelden hep beraber çýkmayý becermeliyiz. Borsalar ve bankalarýn çoðu kumara benzer ekonomik krizde paralarýný kaybettiler. Hükümetler bir defa kurtardý, ikinci defa krize girdiler tekrar kurtarmak istiyor. Finans sistemini deðiþtirmeden yöneticilerini cezalandýrmadan halkýn boðazýndan çalýnan paralarla kurtarmak tam anlamýyla insafsýzlýktýr, ahlaksýzlýktýr.

Toplum yararýna hiç bir þey yapmayan bankalar ve büyük korporasyonlar toplumlarý medya ve iki yüzlü politikacýlar aracýlýðýyla esir almýþ durumda. Hükümetler aracýlýðýyla dikte ettirdikleri mali tassaruf paketleri anti demokratiktir. Bu kriz parlamenter sistemlerin meþruiyetini de sýnadý. Halka raðmen halký yoksullaþtýrarak sistemi kurtarmak meþru deðildir.

Otuz yýlda neo- liberalizm aracýlýðýyla sosyal devletin egemenliðindeki ekonomik sistemden serbest pazar ekonomisine geçiþ gerçekleþtirildi. Protestocularýn kendi deneyimleriyle tanýk olduklarý þudur ki, bu dönüþümler yalnýzca küçücük bir sýnýfsal azýnlýðýn çýkarýna yaradý. Özelleþtirmelerden büyük pay alanlar partileri medyayý ve bir bütün olarak politik sistemi kontrol altýna aldý. Bu sýnýfsal ayrýþma protesto ediliyor.

Finans kapitalin arkasýnda duran tüm politik güçler geriletilmeden ne krizden çýkýlabilir, ne de demokrasi iþlerlik kazanabilir. Geleneksel sað veya sað sosyal demokrasi kitle tabanýný kaybediyor. Marksist sol demokrasi, sivil toplum ve sosyalizm üçleminde toplumlarýn karþý karþýya kaldýðý bu aðýr sorunlara farklý çözümler tartýþýyor ve üretiyor. tüm insanlýðý, insani deðerler içinde kucaklayan daha güzel bir dünyanýn projesi oluþturulmaya çalýþýlýyor.

15 Ekim’deki global protestoya katýlmak, çýðlýklara bir çýðlýk daha katmak bir insanlýk görevidir. Hepimiz dünyanýn heryerinde halký yoksullaþtýran finans kapitale karþý tek yumruk olacaðýz katýl gücünü göster.


Mehmet TAÞ

10/10/2011, LONDRA

---

> Ýlgili haber: Eylem New York'ta baþladý, dünyaya yayýlýyor

> Ýlgili video için týklayýn

Son Güncelleme Tarihi: 17 Ekim 2011 14:34

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
16 Ekim 2011 22:23

hurkus

Wall Street'i iþgal etmek ve ötesi - Joost Lagendijk / AP Dýþ Ýliþkiler Komitesi üyesi

Bu hafta sonu dünyanýn dört bir köþesinde binlerce insan, tümüyle kontrolden çýktýðýný savunduklarý kapitalist sistemin aþýrýlýklarýyla baðlantýsý bulunan binalarýn etrafýndaki sokaklarý ve meydanlarý iþgal edecek.

Londra'da Borsa binasý, Frankfurt'ta Avrupa Merkez Bankasý, diðer kentlerde de denetimsiz finansal açgözlülüðü sembolize eden binalar hedefte olacak. Yani iþgal hareketi küreselleþmiþ durumda.

Her þey dört hafta önce New York'ta, küçük bir derginin Tunus, Mýsýr ve Libya'da iktidarlarý deviren Arap Baharý protestolarýndan ilhamla "Wall Street'i Ýþgal Et" fikrini ortaya atmasýyla baþladý. Baþlangýç bir yanýyla muðlaktý; Amerikan finans sisteminin kalbini iþgal etmeye çalýþmanýn amacýnýn ne olduðu belirsizdi. Nihayetinde iþgalciler, net bir talep silsileleri veya ortak bir ideolojileri olmaksýzýn aþaðý Manhattan'daki Belediye Binasý'ndan beþ blok uzaktaki bir parka yerleþti. Bu rengarenk kalabalýðý birleþtiren þey, Wall Street bankalarýný 2008'de kurtaran federal hükümetin, yüksek iþsizliðin ve iþ güvencesizliðinin pençesinde kývranan sýradan Amerikalýlarý umursamazken, bankalarý muazzam kârlarla baþ baþa býraktýðý hissiyatýydý.

Eylemi ilk duyduðumda birkaç gün içinde sona ereceðini düþündüðümü itiraf etmeliyim. Küçük bir radikal aktivistler grubunun marjinal bir giriþimi gibi görünüyordu. Sempatikti belki, fakat muðlaktý da ve olsa olsa muhitteki birkaç bin inatçý eylemciyi seferber etme þansý vardý. Ya da Londra'da yayýnlanan Times'ýn dediði gibi, protestolar "heyecan verici, fakat nafileydi."

Hepimiz yanýldýk. Aradan iki hafta geçmiþken protestocular hâlâ oradaydý ve sayýlarý da artmýþtý. En zengin yüzde 1'lik kesime vergi konmasý, döviz ticaretinin ve bütün finans iþlemlerinin vergilendirilmesi gibi daha belirgin talepler ortaya kondu. Son talep, Avrupa Komisyonu benzer bir plan önerdiðinde Atlantik'in diðer yakasýnda da yanký bulmuþ oldu. Wall Street iþgalcilerinin gerçeklikle baðýnýn külliyen kopuk falan olmadýðýnýn iþaretiydi bu. Dünyanýn dört bir köþesinden medya kuruluþlarý eyleme ilgi gösterdi ve diðer Amerikan kentlerindeki sempatizanlar kendi iþgallerini baþlattý. Gösteriler milyarlarca dolarlýk banka kurtarmalarýna karþý birer feryat, fakat daha genel anlamda yolunu kaybetmiþ ve halka hizmet edemeyen bir ekonomik iliþkiler sistemine karþý birer itiraz niteliði taþýyor. Ve desteðin giderek büyümesi birçok þüpheciyi þaþýrtýyor.

Time Dergisi'nin en son ulusal anketi ABD'de Ýþgal hareketinin yüzde 54 oranýnda destek bulduðunu gösteriyor. Ýþgal'in, usulsüzlük yapan Wall Streetçilerin yargýlanmasý veya zenginlerin ödediði vergilerin artýrýlmasý gibi bazý taleplerinin beklenenden çok daha popüler olduðu anlaþýlýyor. Geçen hafta Nobel ödüllü eski ABD Baþkan Yardýmcýsý Al Gore blogunda þunu yazdý: "Demokrasinin krizde olduðu bir dönemde, sistemimizin kusurlarýna dikkat çeken gerçek bir taban hareketi doðru istikamette atýlmýþ ilk adýmdýr. Wall Street'i Ýþgal Et hareketini destekleyen ve alkýþlayanlar arasýnda beni de sayýn." Dört haftada küçük, adý duyulmamýþ bir aktivistler grubu küresel çapta hem tanýndý hem saygý kazandý. Niye?

Ýþgal hareketinin cazibesini izah etmek kolay deðil. Ortada hâlâ ortak bir program yok, liderler veya tespit edilebilir yapýlar yok. Fakat iletiþim için Facebook, Twitter ve YouTube var. Daha da önemlisi, ABD'de olduðu gibi, milyonlarca insan ekonomik krizin ortasýnda çaresiz ve umutsuzken, bir avuç seçkinin her yýl daha da zenginleþmesinin normal olmadýðýna dair yaygýn bir popüler idrak söz konusu. Sözgelimi bu haftaki Guardian gazetesinde, çalýþtýklarý bankalar vergi mükelleflerinin parasýyla çöküþten daha yeni kurtarýlan 10 Londralý profesyonel finansçýdan dokuzunun bu yýl geçen yýldan daha yüksek ikramiye almasýnýn beklendiðini okuduðunuzda çileden çýkmanýz için çýlgýn bir liberal veya solcu olmanýz gerekmez.

Belki Ýþgal hareketi bir süre sonra ulaþýlamaz hedefleri olduðu için silinip gidecek. Daha muhtemelen olaný, Washington ve dünyanýn diðer baþkentlerindeki siyaset ve iþ seçkinleri için bir kalk borusu olacak. Temel mesaj þu: sýnýrsýz þirket açgözlülüðünden müteþekkil mevcut sistem sürdürülemez, bunu deðiþtirmenizi istiyoruz ve 'hayýr'ý bir cevap olarak kabul etmiyoruz.

ilkehaber.com

Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.