EBRULÝ BÝR SEFARAD AKÞAMI

Pervin MISIRLIOÐLU E.

Tüm Yazýlarý

(…) Kavgayý bir aðacýn yapraðýna yazmak isterdim, sonbahar gelsin yaprak kurusun diye, Öfkeyi bir bulutun üzerine yazmak isterdim, yaðmur yaðsýn, bulut yok olsun diye, Nefreti karlarýn üzerine yazmak isterdim, güneþ açsýn karlar erisin diye

Sevgili Ýzmir Beni Taný, Dünden Yarýna Ýzmir Yahudileri adlý Etki Yayýnlarý’ndan Kasým 2007'de çýkan kitabý biliyorsunuzdur belki de. Yusuf Tuvi ve Ýzzet Keribar’ýn fotoðraflarý ve katkýlarý ile Sara’nýn bilgi ve birikimleri, dünyayý kucaklayan muhteþem þefkati ve vizyonu ile Ýzmir Tarihine ve gelecek kuþaklara rehberlik edecek kutsal emanet gibi bizlere bu özel çalýþma.



O, bana hediye ettiðinden beri evin giriþinde bulunan (nazar için kullanýlan) El-Hamsa ve Saddai nazarlýðýný ve Kemeraltý’nýn en nadide mavi boncuklu nazarlýklarýný þimdi bizim ona takmamýz lazým. Çünkü Sara Pardo kendi üzerine düþen bu eþsiz görevi layýðý ile yapmayý baþarmýþ ve bizlerin gönüllerindeki tahtýný bir kez daha hak ettiðini ortaya koymuþtur.

Sevgili Sara’nýn kitabýn önsözünde de söylediði gibi “bilgilerin birbirimizi daha da yakýnlaþtýrmasý” dileði ise sevgiyle ve saygýyla yüreklerimize kaneviçe gibi ya da 19.yüzyýl “parohe”leri gibi nezaketle iþlenmiþtir.



Sara Pardo diyor ki; “Bu kitabý yazarken her zaman bildiðim bir gerçeði tekrar yaþadým: Ýzmir mozaiðinde tarihimizin ve kaderlerimizin birbirine ne kadar baðlý olduðu, gelenek ve göreneklerimizin birbirine ne kadar benzediði, anýlarýmýzýn ne kadar birbirinin içine geçtiðini, bir bütünün ayrýlmaz parçalarý olduðunu bir kez daha anladým.”



Bir Sefarad Akþamý’nda ise onlarsýz bir Ýzmir ve hatta Türkiye olamayacaðýný biz de bir kez daha görerek “farkýndalýk” bölümümüze bir çentik daha attýk.



29 Þubat’ta Bir Sefarad Akþamý ile Ebruli Tur yine yaþadýðýmýz günlere muazzam bir gol attý. Üstelik herhangi bir rakip taraf ortalýkta yokken. O hiçbir zaman baþkalarý ile yarýþmazken, kendi kültür kulvarýnda en anlamlýsýný, en mükemmelini yapma anlayýþý ile büyük bir fark yarattý.



Büyük bir özenle hazýrlanan akþam buram buram tarih kokuyordu. Gecenin kültürel zarafeti ve hoþgörü dokusu ise tam da “Ebruli” kývamýnda ve seçkin bir tavýr sergiliyordu.



Ýçimizde yaþayan, dokunduðumuz, biraz bildiðimiz ama üzerine zamansýzlýktan zahir kafa yoramadýðýmýz geleneksel dostlarýmýzýn dünyasý ve lezzetleri ile buluþturdu bizleri.



“Oðlaðý anasýnýn sütünde piþirmeyeceksin”



Ebruli Tur her zamanki üslubu ile bir Cuma akþamý bir Þabath gecesi yaþattý bizlere. Ve kendi ifadeleri ile “zamanýn ve modernitenin sisli örtüsünü kaldýrma“larýný içtenlikle kutluyoruz. Sunum onlarýn iþi, onlar gezileri ve yaptýklarý organizasyonlarý ile þimdiki zamaný eþsizleþtiriyorlar. Yine onlarýn deyiþ ile “çeþitliliðin zenginliðini onurlandýrdýlar. Ebruli Tur’un zarif sahibesi Sevgili Resmiye Dinlenmez Haným bir kez daha dinlenmeyi bilmemiþ ve ortaya güzel bir çalýþma çýkmýþ. Yemek, din, dil, kültür, kaynaþma, ritüellerle dolu bilgilerin ýþýðýnda, deneyimlerin paylaþýldýðý Ebruli akþamýný hiç unutmayacaðýz. ÝzmirÝzmir.Net izleyicileri için bazý notlarý da veremeden geçemeyeceðim. Neler mi yedik o akþam;




FONGOS yanýnda UEVOS ROÞOZ

(Ispanaklý mücver ile fýrýnlanmýþ yumurta)



OJADRES

(Baklavalýk yufkadan yapýlan peynirli üçgen börekler)

HANDRAJOLU BOREKA

(Patlýcanlý kruvasan)

FRÝTADA DE PRASA

(Fýrýnda pýrasalý mücver)

KAVUN DÝLÝMLERÝ




ANA YEMEK:



DOMAT REYNADO

(Fýrýnlanmýþ, kýymalý domates dolmalarý)




Ana yemek devamý:



AVÝKAS KON YAPRAK

( Kýymalý yaprak sarmasý ile piþirilen kuru fasulye yemeði)

AROZ DE FÝESTA

(Ziyafet Pilavý- Badem ve kavrulmuþ pirinç süslemeli)

SALATA


TATLI:



MEYVE SALATASI



MUSTAÇUDOZ/ Kahve yanýnda (Cevizli þekerleme)



Ve neler mi seyrettik ;



Güzel davranan katýlýmcý misafirler

Güzel davranan garsonlar



Güzel davranan restoran aþçýsý ve sahipleri



Karataþ’ ta geçen bir çocukluðun özlem dolu anýlarýndan bir adet nostalji ve belgesel demetini,



Yani;



"ÝZMÝR DENÝZ ÇOCUKLARI"ný


Raþel Meseri-Nihan Þengül ortak yapýmý olarak keyifle izledik.



Güzel bir ev sahipliði ve hem gözümüzün hem gönlümüzün hem de beynimizin doygunluðu ile çok mutlu kalktýk sofradan.



Bizleri bu kültür ormanýna çeken ve bütün enerjisi ile "pervane" olan ve Ebruli'ye keyif ortaklýðýmýzý saðlayan ÝzmirÝzmir.Net yazarlarýmýzdan Sevgili Nina Bencoya'ya büyük zahmetlerle hazýrladýðý "subiya" ve "ayva ezmesi" için de binlerce teþekkürler.



Ne hayýrlý bir Cuma idi bizimkisi mmm… Hayýrlý Cumalar pardon haftalar sevgili arkadaþlar.



Pervin Mýsýrlýoðlu

Arkadaþýna Gönder Yazdýr

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:

0