"Eyy “bu kafa” sahipleri,
Siz böyle devam edersiniz, AKP’yi de başınızdan indiremezsiniz. Ayrıca yamalı bohça uğruna oradan buradan gelenlere üç-dört düzine sandalye de kaptırdınız.  Sonra da ağlarsınız. Ağlayın ağlayın, nasılsa alışmışsınız. Niye değişsin ki. Ağlamak size yakışıyor. Değişim istiyorsanız gereğini yapacaksınız. Umutla olmaz çalışarak olur. Ne var ki, siz hem tembelsiniz, hem de nasıl çalışılacağını bilemezsiniz, ayrı mesele."

 

***

DÖNE DÖNE KALDIRIM MEKTEBİNDE OKUYANLAR İÇİN NOTLAR

Döne döne kaldırım mektebinde okuyanlar için notlar...
SİZ BU KAFAYLA DEVAM EDERSİNİZ NASIL OLSA
Hanımlar ve Beyler, benim kimseyle durup dururken bir derdim olamaz. Hiç bir siyasi veya ticari faaliyetim veya kimseden en ufak bir beklentim yok, olamaz. Son günlerimi huzur içinde geçirmeye çalışıyorum ama çevremin genel tepkisine rağmen endişelerimi paylaşmak zorundayım. Bunun sıkıntısını da (muhtemelen boş yere) çekiyorum ama vaz geçecek değilim. Şu hususlara dikkat çekmekte hala yarar var:

(1) Siz öyle istiyorsunuz diye dileğiniz olmaz. Hiç bir temeli olmadığı halde önce kendi kendinizi inandırıp sonra da hayal kırıklığına kapılıyorsunuz. 

(2) Aspirin gibi umut hapı alıyorsunuz. Bu özellikle tembeller için çok zararlıdır. Sizi atalete düşüren umut tüccarlarının kurbanı sayılırsınız. Hala umut, umut diye dolaşanlar var. Umutlu olmak istiyorsanız çalışmalısınız. 

(3) Umut tüccarları gibi, bir de panik tacirleri var. Sizi dünyanın sonuna geldiğinize , son dönemeçte olduğunuza inandırıyorlar. Düşünmeyi başkalarına bırakırsanız olacak budur.

(4) İnanılmayacak kadar çok kişi seçmeni aşağılıyor, aptal köle zihniyetli diyor. Farklı fikir sahiplerini aşağılamak hangi demokraside var. Sadece sizin istediğiniz oyu veren aptal olmuyor, diğerleri salak, öyle mi? Sevsinler. Sanki bir tarafta akıllılar, haklılar, iyiler toplanmış, diğer tarafta da aptallar ve kötüler koalisyonu var. İki tarafta da üzerlerinde hesabı verilmemiş binlerce cinayet olan teröristler var.

(5) Liderlerini dokunulmaz sayan, adeta kutsallaştıran her görüşten kişilerle karşılaşıyoruz.

(6) Her zaman kendilerini haklı görenler var. Bir günde yüz seksen derece dönülse bile kendilerine söylenenden şüphe etmeyen kalıptan çıkma malım kalıp kafalılar. Hep haklılar, hep. Niçinmiş efeem? Devrimci hep haklıymış da ondan efeem. “Aldatılmış da olsa halkı biz temsil ederiz” iddiasından vaz geçmezler yüzde sıfır virgüllü oylarıyla. Ama haklılar ya, önemli olan bu değil mi? 

(7) Böyle olmayacak, değişmek gerekir diyerek hiç bir şey yapmayan, gelecek sefere başarırız inşallah diyen kronik tembeller. Kafasını çalıştırmaktan deli gibi korkup ezber tekrarlayanlar. Yeni  bir siyaset üretmeyi beceremeyenler, hatta bunun gereğini bile anlamayanlar. Kaldırım mektebinde Onuncu Yıl marşını okuyarak bir şey olmuyormuş demek, ama anlayan kim.

(Sekiz) Yamalı bokçanın yabancı proje olduğu gerçeğine gözünü kapayan sözde cumhuriyetçiler, solcular. Bunu pekala bildiği halde sırf bu yönetim gitsin diye bunun üstünü örtenler.

(9) Seçimleri kirli bir dezenformasyon bataklığına çevirenler.

(10) KK ve şürekası niçin oy yitirdiklerini biraz anladı. Türklerin ülkesinde kuyrukçulukla kazanılmıyor. Yıllarca teröristlerle kol kola, son hafta “teröre karşı mücadeleyi sürdüreceğiz” söylemiyle yurtseverlerden oy çekmece. Bunu kimse yemez. 

.....

Eyy “bu kafa” sahipleri,
Siz böyle devam edersiniz, AKP’yi de başınızdan indiremezsiniz. Ayrıca yamalı bohça uğruna oradan buradan gelenlere üç-dört düzine sandalye de kaptırdınız.  Sonra da ağlarsınız. Ağlayın ağlayın, nasılsa alışmışsınız. Niye değişsin ki. Ağlamak size yakışıyor. Değişim istiyorsanız gereğini yapacaksınız. Umutla olmaz çalışarak olur. Ne var ki, siz hem tembelsiniz, hem de nasıl çalışılacağını bilemezsiniz, ayrı mesele.

***

Seçime kadar bu konuyu kapatıyorum
BİZİM İKİ AMACIMIZ VARDI, UYARDIK
Görevimizi yaptık, bitirdik.
Birinci amacımız ikinci adayın gerçek durumunu teşhir etmekti. Herhalde bilmeyenlerin, en saf niyetle inananların bile akılların bir köşesine olsun haklı kuşku girmiştir. Bunun oyla alakası yok.
İkinci ve esas amacımız ise, henüz mücadele ciddi olarak başlamamışken ve daha on yıllarca sürecekken bile yenildik, bittik, mahvolduk, son çıkış, bundan sonrası uçurum, istikbal burada bitti, zırt zurt diye felaket tellalılığı yapıp ağlayanları kınamaktı. Onu da yaptık. Devam ederlerse kendi cehennemlerini yaratıp içinde düşerler.
Ben artık seçimin tamamen dışındayım. İçinde kalanlara kolay gelsin. Olağan dışı bir şey olmazsa tek kelime dahi etmeme gerek kalmadı. 
Herkese iyilikler dilerim...

Mehmet Tanju AKAD

 

Yorumlar
Uyarı
Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız. Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz. Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.