Urlalı Anaksagoras Maceraları
21 Temmuz 2017 20:49 / 1727 kez okundu!
Sade yaşamı değil heykeli de heyecan dolu oldu Urlalı hemşehrimizin.
Thales ve Anaksagoras sadece Anadolu bilgeleri değil buradan Atina’ya felsefeyi götürüp bu mevhumu dünyaya kazandıranlar. Günlerdir birçok gazete haber yaptı nakli de tekrar haber olacaktır.
Anaksagoras'ın Urlalı olması ile ne kadar gurur duysak azdır.
Sade yaşamı değil heykeli de heyecan dolu oldu Urlalı hemşehrimizin.
Thales ve Anaksagoras sadece Anadolu bilgeleri değil buradan Atina’ya felsefeyi götürüp bu mevhumu dünyaya kazandıranlar. Günlerdir birçok gazete haber yaptı nakli de tekrar haber olacaktır.
Anaksagoras'ın Urlalı olması ile ne kadar gurur duysak azdır.
Amerikalı, Hırvat, Yunan, Türk, Çinli olarak bu kişileri düşünmek yanlıştır. Dünyada bu yaklaşımın ilkleridir onun için sınır ve kültürler ötesidirler. Onlar ve onların izinden giden Yunus ve Mevlana da dünya vatandaşlarıdırlar; Amerikalısı da, Japonu da faydalanmıştır.
Ayrıca bu insanların tam nasıl gözüktükleri hakkında hepsi temsili resim olduğu için görüş belirtmek abes olabilir. Bazı meczuplar Anaksagoras heykelinden elinde resmedilen dünyayı kopartmışlar.
Daha once de bazı aklıevveller Anaksagoras’a benzettikleri bir resmi internetten alıp, bir de Yunus’a benzettikleri resmi alıp yoldan geçenlere “benzeyip benzemediğini” sormuşlardı. Yunus ile askerlik yapan ve babası Anaksagoras ile ilkokula gidenler doğal olarak bu insanların nasıl göründüklerini hatırlarlar! Alay amaçlı yazdım. Gerçekte bu kişilerin nasıl gözüktüklerini bilen yok. Yorum sanatçıya kalmıştır! Beğenmeyen ve yetkin olan kendisi bir başkasını yapar ve bizlerin* yaptığı gibi Urla’ya armağan eder.
Bakın Pitogoras’ı da poşulu yaptılar. Bazıları Bizanslıya falan benzetmek istedi onlardan yaklaşık 1500 yıl once doğan hemşehrimizi..
Fikirleri ve ilim nedeniyle ilk bildiğimiz sürülendir. Ondan sonra Sokrat hayatıyla ödedi biliyorsunuz. Öğrencisi Perikles’in de Demokrasiye katkıları evrenseldir. Bu işin, yani demokrasinin adaletin “meksikalısı –çinlisi” falan da yoktur, ortak insanlık mirasıdırlar.
Biz birçok heykeltraştan görüş aldık gerek bilgi ve gerek ilgisi bizi Tülay Çelikel’de karar kılmaya yönlendirdi. “Bizler” der iken kısaca yapılış hikayesine değineyim:
Bundan önceki Belediye Başkanı ve Kaymakam’a 800 küsur imzalı bir dilekçe verdik böyle bir heykelin Urlalı gençlerin bilinçli yetişmelerine katkısı hakkında. İtibar görmedi. Çoğu meclis üyesi Anaksagoras ismini hiç duymamıştı ve “yabancı”olarak algıladılar. O zamanlar daha hristiyan müslüman gibi mevhumlarım dünyamızda olmadığını anlatmaya çalıştık. İki kez Anaksagoras adına lokma döktük.
Yarimada org bin adet I Urla – Anaksagoras’ın doğduğu yer yazan şapka yaptırdı ve dağıttı. Sonra Urla Felsefe gönüllüleri olarak da de ikiyüz adet aynı şapkadan yaptırdık. Sonra yeni Kaymakamdan ve Belediye Başkanından izin çıktı. İlk dilekçelere imza atanlar kısmen ilgilerini kaybettiler. *Beni yalnız bırakmayan ve maddi katkı ile destekleyen Prof. Umur Daybelge, Öcal Uluç, Prof. Yılmaz Ayyıldız, Saim Uysal, Sn Dr Ercan Ünsal, Talat Kutlukaya, Sn. Kaya Şener (Maison Vourla), Sn. Buket Kumruoğlu (Pier Urla), Sn Zekeriya Yıldırım (Pera), Dr. Sündüz Tanergeç ve Prof Ünal Ufuktepe'ye de bu vesile ile teşekkür ederim. Heykelin açılışı olduğu gün yerinin Belediyenin hemen yanındaki Mini park olmasının daha uygun olacağını belirtti Sibel Başkan. Kaymakam Murat Sefa Demiryürek ve Heykeltraş Tülay Hanım da bu fikri benimsediler. Başkan heykelin “Urla taşından bir bankta oturması” fikrini ortaya attı ve bu fikir de benimsendi. Artık naklini bekliyor Anaksagoras.
Mahmut TOLON
