Her Türk gazeteci mahpus doğar!

05 Haziran 2010 01:47  

 

Her Türk gazeteci mahpus doğar!

Gazetecilere açılan dava ve verilen cezaların ardı arkası kesilmiyor

İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Express dergisinde yayımlanan "Bölgede ve Kandil'de Hava durumu/Mücadele Olmazsa Çözüm Olmaz" başlıklı yazısı nedeniyle gazeteci İrfan Aktan'ı 1 yıl 3 ay hapis cezasına mahkum etti. Mahkeme, 15 günde bir çıkan derginin 15 Ekim 2009 tarihli 99. sayısında yayımlanan yazı nedeniyle dergi sorumlusu Merve Erol'u da, 16 bin TL idari para cezasıyla cezalandırdı.

Mahkeme, gazetecilerin avukatı Tora Pekin'in esas hakkındaki savunmasını kayda aldıktan sonra her iki gazeteciyi de, Terörle Mücadele Yasası'nın (TMY) "Terör örgütü propagandası yapmak" iddiasına karşılık gelen 7. maddesinden mahkum etti. Avukat Pekin, mahkumiyet kararının temyiz edileceğini açıkladı.
Yazıda, bir PKK/KONGRA-GEL üyesinin sözleri ve Özgür Halk dergisinden yapılan tek cümlelik bir alıntısı cezaya dayanak yapıldı.

5 Mayıs'ta dinlenen gazeteciler, yazının "Kürt Açılımı" tartışmalarının başladığı, PKK'lıların Habur'dan girerek teslim oldukları bir dönemde yazıldığına dikkat çekerek; oluşan şiddetin tamamen sona erdiği yönünde yaratılan algının aldatıcı olabileceğini, PKK'nin içinde silah bırakmak istemeyen bir kesim olduğunu, kamuoyunun da bunu bilmeye hakkı bulunduğunu savunmuşlardı.


RADİKAL MUHABİRİ İSMAİL SAYMAZ’A 7. DAVA

Radikal gazetesi muhabiri İsmail Saymaz hakkında yedinci bir ceza davası açıldı. Gazetenin 19 Mart 2009 tarihli sayısında yayımlanan "Yazlıktaki Paşalar Balbay'ın Sola Lider olmasında Mutabık" başlıklı haber nedeniyle Saymaz, yine "soruşturmanın gizliliği ihlal etmek" ile suçlanıyor. Saymaz hakkında açılan yedi davadan istenen hapis cezası 60 yıla dayandı.

Saymaz, Ergenekon Davası sanığı Engin Aydın'ın savcılık ifadesine yer verdiği için sanık oldu. Aydın'a göre, kendisini arayan eski TRT Genel Müdürü Yücel Yener, aralarında general ve paşaların da bulunduğu bir topluluğun Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi ve Ergenekon operasyonu kapsamında tutuklanan Mustafa Balbay'ın liderliği üzerinde uzlaştığını haber veriyordu.

Engin'in, ifadesinde, Balbay'ın yeni bir parti kurması, mevcut Bağımsız Cumhuriyet Partisi'ne katılması veya Cumhuriyet Halk Partisi içerisinde bir hareket başlatmasının söz konusu olduğunu ifade ediyordu.

Böylece Ergenekon Soruşturması ile ilgili haberlerden gazeteci hakkında açılan bu yedi dava kapsamında istenen hapis cezaları 58,5 yıla çıktı.

Saymaz, Cumhuriyet savcı Özkan Koç'ın Ceza Yasası'nın (TCK) 285. madde uyarınca açtığı bu son dava nedeniyle dün (3 Haziran) Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanmaya başladı. Önce gazetenin yazı işleri müdürü Hasan Çakkalkurt hakkında açılan dava, "haberdeki sorumluluğu" gerekçe gösterilerek Saymaz'a yöneltildi.

Saymaz hakkında, bundan önce de, tutuklu Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner ve eski Özel Harekat Dairesi Başkan Vekili İbrahim Şahin'e gözaltındayken sorulan soruları haberleştirdiği için altı dava açılmıştı.

8, 13, 15, 16 ve 21 Nisan günlerinde açılan davalar kapsamında da Saymaz'ın, Ceza Yasası'nın (TCK) 285 ve 288. maddeleri uyarınca ve "adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs" ve "gizliliği ihlal" iddiasıyla 54 yıla kadar hapsi isteniyordu.

Tümü de Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde açılan bu davalar kapsamında Saymaz, 18 Şubat 2010'da yayımlanan "Savcı Cihaner'e neler sorulmuş neler" haberi nedeniyle 23 Haziran'da, 12 Şubat 2010'da çıkan "Keneyle suikast çaycıyla darbe" haberi nedeniyle 15 Temmuz'da, 20 Şubat 2010'da yer verilen "Cihaner: Çiçek'i tanımıyorum, görmedim- Çiçek: Erzincan'da kimseyi tanımıyorum" ve "Çiçek'i tanımam bu sizin kurgunuz" haberleri kapsamında 21 Temmuz'da, 22 Şubat 2010'da yayımlanan "Dursun Çiçek ile buluştun mu?" haberi nedeniyle de 20 Eylül'de hakim karşısına çıkacak.

Saymaz'ın yargılanma nedenlerinden biri de, Erzincan Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'görevini kötüye kullanmak' iddiasıyla yargılanan ve dosyanın gizli tanığı olduğu iddia edilen eski İliç Cumhuriyet Savcısı Bayram Bozkurt'un Adalet Bakanlığı'na gönderdiği savunmayı, "Ergenekon'un En Uçuk Kaçık Hali de Erzincan'da" şeklinde aktarması oldu.

Savcıları Remzi Yaşar Kızılhan ve Pircan Barut Emre'nin kaleme aldığı iddianameler nedeniyle sanık durumuna düşürülen Saymaz, bianet'e 1 Mart'ta yayımlanan "Örgüt lideri Berk mi?" başlıklı haber nedeniyle de hakkında dava açıldığını ifade etti.

TARAF MUHABİRİ BARANSU’NUN 10 YIL HAPSİ İSTENDİ

Taraf Gazetesi Muhabiri Mehmet Baransu'nun “Aktütün Sırları" başlıklı haberle “devletin güvenliğine ve siyasi yararlarına ilişkin bilgileri açıklamak" suçundan yargılandığı davada savcı hazırladığı mütalaasını mahkemeye sundu. Savcı, gazeteci Baransu'nun 5 yıldan 10 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep etti.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuksuz sanık Mehmet Baransu katılmazken, duruşmada avukatı Ergin Cinmen hazır bulundu.

Duruşmada esas hakkındaki görüşünü açıklayan Cumhuriyet Savcısı Mustafa Çavuşoğlu, Mehmet Baransu’nun Taraf Gazetesi’nin 13 Nisan 2009 tarihli sayısında “Aktütün Sırları" ve “Genelkurmay’da dakika dakika yaşananlar" başlıklı haberlerde Genelkurmay Başkanlığı tarafından tutulan ve ceride raporu denilen anlık kayıtları yayınladığını belirtti. Genelkurmay Başkanlığı tarafından bahse konu ceride kayıtlarının “gizli, gizlilik dereceli, gizlilik derecesi kaldırılmamış veya değiştirilmemiş" kapsamındaki bilgi ve belgelerden olduğunun bildirdiğinin anlatıldığı mütalaada, bu nedenle sanık Mehmet Baransu’nun devletin güvenliğine ilişkin gizli, gizlilik dereceli belgeyi yayınlayarak üzerine atılı suçu işlediği ifade edildi.

Mütalaada, Baransu’nun TCK’nın 329/1. maddesinde belirtilen “devletin güvenliğine ve siyasi yararlarına ilişkin bilgileri açıklamak" suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.

Baransu ve avukatına, mütalaaya karşı savunmalarını hazırlamak için süre veren mahkeme duruşmayı erteledi. (dha, bianet)


Radikal.com.tr


 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz*:
Facebook'ta paylaş
0