YAÞLILIÐA ÖVGÜ

17 Ekim 2021 13:03 / 540 kez okundu!

 

 

"Dünyada tamý tamýna 3.611 hafta (gerçekten çok az) geçirdikten sonra çevikliðim azaldý, artýk fazla okuyunca gözlerim yanýyor, yokuþta yavaþlýyorum, denizde fazla kalýrsam ufak tefek aðrýlar oluyor. Dahasý, yeni projeler üretmekten vazgeçtim. Aklýmdaki projelerin bir kýsmýný ancak bitiririm. Gerçi araya gene iþ giriyor ama artýk ne yapacaksak o kadarýyla kalacak... Bunlara raðmen yaþlýlýðýn birçok avantajý olduðunu keþfediyorum."

 

***

YAÞLILIÐA ÖVGÜ
 
69. yýlýmýn haftalarýný hýzla tüketirken, yaþlýlýðý anlamaya baþladým. Dünyada tamý tamýna 3.611 hafta (gerçekten çok az) geçirdikten sonra çevikliðim azaldý, artýk fazla okuyunca gözlerim yanýyor, yokuþta yavaþlýyorum, denizde fazla kalýrsam ufak tefek aðrýlar oluyor. Dahasý, yeni projeler üretmekten vazgeçtim. Aklýmdaki projelerin bir kýsmýný ancak bitiririm. Gerçi araya gene iþ giriyor ama artýk ne yapacaksak o kadarýyla kalacak... Bunlara raðmen yaþlýlýðýn birçok avantajý olduðunu keþfediyorum. 
 
***
 
Birinci ve en büyük avantaj hala hayatta olmaktýr. Yaþlanamayan erken ölmüþ demektir. Bu açýdan yaþlýlýk büyük bir mazhariyettir, mükafattýr. Ne badirelerden geçiyoruz, ne tehlikeler atlatýyoruz ve hala hayatta olmak muhteþem bir þans. Tabii sadece þans deðil ama þans ile uyanýklýðýn bileþimi. Kurþunun kulaðýnýn dibinden geçmesi þanstýr, pusuyu fark etmek ise uyanýklýktýr. Mesela dedik yani.
 
***
 
Ýkinci büyük avantaj, basit hýrslardan uzaklaþmaktýr. Bu ancak  kýsmen mümkündür. Ne kadarý olsa kâr kârdýr. Yaþlanan kiþi guddelerin diktatörlüðünden uzaklaþýr. Daha az adrenalin, daha az öfke... desem de inanmayýn. Zaten inanmayacak kadar akýllýsýnýz. Tam tersine diðer guddeler azalsa da adrenalin azalmýyor, hatta artýyor. Yaþasýn. On yýl önce önüme koyduðum huysuz ve aksi bir ihtiyar olma amacýma adým adým yaklaþýyorum.
 
***
 
Bazý þeyleri öðrendiðiniz için çok daha kolay yapýyorsunuz. Mesela eskiden 80-90 saatte hazýrladýðým kýþ sebzeleri ekimini þimdi 30-35 saate tamamlýyorum. Kýrk dakikada 4 çeþit yemeði sofraya çýkarabiliyorum. Enerjiden yitirdiðinizi tecrübeyle telafi ediyorsunuz.
 
***
 
Mutfak sanatlarýndaki becerileriniz kadar önemli olmasa da, insanlarý daha iyi tanýyorsunuz ve bir kýsmýný önemsemiyorsunuz. "Ne halleri varsa görsünler" demenin büyük rahatlýðý var ama bir noktadan sonra sizin de önemsenmemeniz söz konusu olabilir. Her düþündüðünüzü söylerseniz çevreniz azalýr. Ýnsanlar eleþtirilmekten hoþlanmýyor. Açýk sözlü olmak zarar getiriyor. Yani bu biraz alengirli bir konu. Ketum olsanýz bir türlü, açýk olsanýz baþka türlü.
 
***
 
Ýþte böyle. Þimdilik idare ediyoruz. Her beþ yýlda bir deneylerimi aktarmak iyi olur. Bakalým Borges gibi (yoksa Marquez miydi?) daha fazla dondurma yemek isteyecek miyim? Merak içindeyim.
 
Mehmet Tanju AKAD

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.