LOKALÝZE DURUMLAR

26 Aralýk 2006 22:08 / 2344 kez okundu!

 

Yani þöyle kazaðýnýzý kafanýzdan çýkardýðýnýz gibi hayatýnýzý üzerinizden ters çýkarýn, koyun karþýnýza ve tersten okuyun bakýn yaþadýklarýnýzý...Savaþ olur þavas, yaþam olur maþay, ben Nivrep olurum...diyen yine pm.

Kimisine merdane kimisine pervaneyim ya... Anama, babama, sevdiðime per per pervaneyim. Zaten herkesin bir merdanelik bir de pervanelik ettiði durumlar var. Kimisi sevdiðine kimisi çýkarlarýnýn çektiðine pervanedir. Ben ise gözümü çýkarmadýklarý sürece neredeyse herkesten sorumlu, her birine per periþan ve de divaneyim. Bu yönetim kurulu baþkaný, bu patron, bu iyi mevkii sahibi ileride iþime yararlý olur, bu hademe, bu dilenci, bu bahçývan, bu kapýcý diye sýnýflara bölmeden heppisine ve fark gözetmeden dürdane olmaktan yakýnmýyorum yanlýþ anlamayýn. Herkes eksiði ile tamdýr. Hatta terbiyesizlikleri ve edepsizlikleri ve hatta þirretlikleri ile bile tamdýr. Sizi yaratan ve anlatan özellikleriniz yoksa siz de yoksunuz zaten. Gözünü sevdiðim astroloji, en ayrýntýlý yýldýz haritalarý bile insanlarla ilgili özellikler konusunda hikayenin tamamýný veremez. Çünkü hikayenin tamamý bizde...
Aslýna bakarsanýz günün birinde sýrat köprüsünden geçerken öbür cennet ya da cehennemimizde iþimize yarar diye bozuk ve buruþmuþ paralarýmýzdan kurtulmaya çalýþýp üstüne sevap kazanma planlarý yaparken çok masumuzdur. Hademeyi gözetirken zýrva angaryalarýmýzýn daimi hamallýðýný üstlensin diye fazladan teþekkür ve secde etmemiz de yine ayný þekilde. Zümrütten bir bahçe özlemimize raðmen parmaklarýmýzý sadece buyurmak için kullandýðýmýza dikkat etmeksizin bir bahçývaný hayallerimizin bekçisi yaparýz. “Elinize saðlýk pek güzel olmuþ ayaklarý” da benzer minnettarlýk þovlarýmýzla birlikte yine kendi içinde büyük bir masumiyet içerir. Patronlar grubuna hizmet ise yedi sülalene yarayacak bir þahane meziyet. Ýyi mevki sahiplerine þefkatsiz davranmak ise ne haddimize...Sonuçta keþke her bir adem oðluna beklentilerimiz yüzünden “iyi” davransak. Kimisini sevap için, kimisini göz zevkimiz, kimisini öz sevgimiz, kimisini dünyalýðýmýz için “sevsek” ve “iyi” davransak. Kimisi rüyalarýmýza bazýsý sahtekarlýklarýmýza, bütün bu zayýflýklarýmýza yenik düþen saðlýðýmýza yararý dokunduðu için... Geliþtirdiðimiz yaranmacý davranýþlarýmýz inanýlmaz yaratýcýdýr.
Ebedi yalnýzlýðýmýzýn cývýltýlarýna siz daha pek çok þey ekleyin.
Göreceksiniz ki merdaneye deðil en çok pervane olmaya ihtiyacýmýz var.
Yani þöyle kazaðýnýzý kafanýzdan çýkardýðýnýz gibi hayatýnýzý üzerinizden ters çýkarýn, koyun karþýnýza ve tersten okuyun bakýn yaþadýklarýnýzý...Savaþ olur þavas, yaþam olur maþay, ben Nivrep olurum, dikkatle bakarsanýz Elif file olur Ayþe eþya’laþýr mesela iyi hep “iyi” kalýr. Ona bakarsanýz ütü de kabus gibi hep “ütü” olarak çýkar karþýmýza. Tersinden bakarsanýz konulara, resimlere, binalara, televizyona, güneþe, aya, yýldýza baþka bir açýyý yakalarsýnýz. Hep baþka bir açýyý. Tersini düz zannettiðiniz durumlarý da ayýklar, araklarsýnýz belki de bu arada. Modacýlarý çok takdir ederim bu konuda. Bir sene tersini, öbür sene düzünü giydirirler bize. Bir sene simetri, asimetri seneye evaze, kruvaze derken tipimiz kimi zaman bohçacý kimi zaman kocacý, kimi zaman mutaassýp, kimi zaman aþüfteleþir. Türlüm vaziyetlere sokarlar bizi. Tersi durumlarý zaman içinde kanýksarýz böylece ters mi düz mü karýþýr gider. Bu ister hoþumuza gider isterse ýýhh...
Ben bu çýkar dünyasýnýn çarkýnýn diþlilerini kýrmaya, sökmeye deðil tersine döndürmeye çalýþsak nasýl olabiler diyerem? (Bu yazýyý Azerice, Ermenice ve Kürtçe, Kongoca okumak isterseniz haber verin çünkü ben yeganeyem ve tekrarsýzam)
Lokalize durumlar vahim. Ýlk neresinden baþlayalým bu yamukluðun düzünü arayalým derseniz. “Saðlýk” olsun diyirem. Memleketimde ve kentimde en ürkütücü, en vahþi bozukluklar, en tamirsiz hatalar, en merhametsiz olaylar hep saðlýk merkezlerinde, devlet hastanelerinde.
En zengin semtimizin, en güzel bahçeli hastanesinde öyle bir tersine dönmüþ ki saðlýk iþleri ne çalýþan deðerli doktorlar, ne altýn kalpli hemþireler, ne dayanýklý tüketim malý, taþýnamaz mülk gibi duran sayýsýz saðlýk personeli bu dehþet duruma çare olamazlar. Kaç dermansýz hastaya acýma duygusu ile yaklaþabilir, kaç çocuðun baþýný okþayabilir, kaç hasta yakýnýna þefkatle yaklaþabilirler? Hastalarla görevlileri ayýran camlar bile sadece evrak uzatmak için yapýlmýþ. Konuþmak için yerlere kadar eðilip, aðzýnýzý kaðýtlaþtýrmanýz ya da saðýr dilsiz alfabesini konuþmanýz lazým.
Farkýnda mýsýnýz bilmem iþaret dili hiç millet farký gözetmiyor. Bence dünya dili Ýngilizce olacaðýna saðýr dilsiz dili olsun. Hem otantik, hem sportif, hem evrensel olurdu. Hem dilinizi kullanýyorsunuz da ne oluyor?

Pervin Mýsýrlýoðlu

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.