KEMERALTI

11 Ocak 2007 12:27 / 4201 kez okundu!

 

Kendi kentimde "Benim Kemeraltý'm"da Pervane ile uçmaya devam.

Benim Kemeraltý’m


Köylerde meralar, kentlerde meydanlar bana sonsuzluk duygusu ve yaþama coþkusu veririler.
Saat Kulesi, krem rengi tenteler, renk renk balonlar, yaþlý, genç Anadolu yüzlü insanlar, yeþil doku ve mavi denizi ile Konak meydaný’ dan ince, eski zamanlarýn alýþveriþ tüneline girmek ayrý bir tat verir insana.
Tarihi Kemeraltý Çarþýsý.
Pek çok akýllý, araþtýrmacý ve alýþveriþi bir sanat haline getiren bilmiþ insanlarýn cayýr cayýr kullandýðý leb-i derya çarþý. Almasan, baksan zenginlik. Bir sarhoþluk, bir hayat vizyonu, bir farkýndalýk fuarý. Daimi açýk üstelik. Giriþ de serbest. Biliyorsunuz benim gezginliðim hep daha uzaklar içindir. Çünkü yakýnlar hep ceptedir ya. Kemeraltý da hep cebimdedir. Benimdir, elbet bir gün ona da sýra gelir demiþim. Ayrýca gel gel diyen olur olmaz her þeyi sana cebre-n ve hile ile satmaya çalýþanlarýn zulmünden de belki özel bir agora fobisi edinmiþim Kemeraltý için. Üstüne bir de eski ve çok uzun yýllar süren Alsancak esnaflýðým da eklenince bir züppelik ki sormayýn. Hatta bir tür rakiplik bile yaþatýrdýk insanlara. Her ürünün güzeli, iyisi, çeþidi Kemeraltý’ ndadýr ya. Ýkna ederdik, “oranýn adý çýkmýþ, biz daha ucuzuz” diyerek kýzýþtýrýrdýk müþteriyi.
Bir gün deðil her günüm Kemeraltý’dan geçse keþke. Kendi insanýmýzla, her tür endüstri ve tasarýlarýmýzla yüz yüze kaldýðýmýz, bizim gerçek aynamýz Kemeraltý’ mýz.
Eskiyen, püsküyen binalarýyla, yenilenen ya da bozulan taþlarýyla, kaçak satýcýlarý ve zabýtasý ile bizi týpatýp yansýtan, kendimizi en iyi ifade edebildiðimiz tarih tüneli çarþýmýz…
Gizli bir hayranlýk duyardým. Kemeraltý’ ný avucunun içi gibi bilenlere. Hisar Cami’ nin çevresindeki çiçekçi Mahmut Amca’dan baþkasýný bilmezdim. Birkaç sene önce þeytanýn bacaðýný kýrdým ve Çarþý’ya daldým. Turist gibiyim ama öyle aval aval bakýyorum ki… Hanutçular (serbest satýcý, komisyon alan) “ guten morgen” “good morning” gibi beni bana yabancý eden replikler atmýþlardý çok haklý olarak. Oradaki hal ve gidiþim her nasýlsa? Neyse bu gulyabanilik geçicidir dedik daldýk alýþveriþ rüyasýna…
O zaman nefis ithal yatak örtüleri bulmuþtum. Çin iþi harika patch-work ler. Ýnanýlmaz ucuz fiyatlara. Adý Ýstanbul Çeyiz. Ýpek Pazarý 911 sok. No.20. Aradan zaman geçti.
Ve hani soluk alamadýðýmýz son yaðmurlardan sonra güneþ otuziki diþi ile bize gülümsediðinde ben tekrar soluðu Kemeraltý’ nda aldým. Öyle telaþsýz bir öðle vaktinde dolaþtým durdum ki tarihin içinde sonunda akþam oldu ve biz esnafla birlikte kepenleri indirip, Ýzmir’in dört bir yerine “yarýna Allah kerim” diye diye daðýldýk.
Meydandaki insanlarý, tenteleri, mavi gökyüzünü, baloncularý ve güneþli havanýn fotoðraflarýný çektim. Sonra Ali Galip Þekerleri’ nin yanýndan içerilere doðru yol aldým. Önceleri ürkek, sonralarý kararlý, ýsrarlý bir Kemeraltý müdavimi olmaya aday biri gibi davranarak muradýma erdim. Nasýl mý?
Simbat; otantik gümüþ ve taþ tasarým modelleri satan yer. Sevtap ile Erkan orada çalýþan iki tatlý insan. Anafartalar Caddesinde, no: 328. Küçücük, çimen yeþili ahþap vitrini ile farklý bir ýþýltýsý vardý. Takýlar,taþlar ve özel tasarýmlar mýknatýs gibi beni içeri çekti. Nasýl bilinçli ve de zarif bir satýcý anlayýþý ile karþýlaþtým anlatamam. Kibar, samimi ve mesafeliler.
Erkan Ergülen (27) bir Kemeraltý aþýðý. Ýlkokuldan sonra, on yaþýnda gelmiþ çarþýya. O gün bugündür Anafartalar’da. Önce çýraklýk yýllarý kuyumcularda þimdi ise kalifiye bir sorumlu eleman Sinbat’ta. “On metre karede onüç saat “ çekiliyor da “ þu çýðýrtkanlarla, kapkaççýlar olmasa her þey yolunda” diyor. Sevtap Demirci ise çarþýya gerçek bir hanýmefendi olarak çok yakýþýyor. Haa bu arada yarý kýymetli taþlarla süslü gümüþ yüzük ve kolye takýmý neredeyse hiç boynumdan çýkartmýyorum. Gümüþ örgüleri ve cývýltýlý görüntüsü ile çok iç açýcý ve farklý.Hem kendime sattým hem de gelen turiste. Özlemiþim sýcak satýþý. Elma çayý ikram ettiler. Kendimi nihayet oralý ettim.
Derya Boncuk’tan harika nazar boncuklarý aldým. Çeþidine ve sürüsüne bereket.
Mutlu Þekerleme’ye uðradým. Necibe Mutlu ile tanýþtým. Necibe haným çok þeker. Tezgahýn üstünde tazecik enginarlarý ayýklýyordu. Eee dedi “akþam yemeði”.Kaptým çikolatamý, ortak tanýdýklara selamlarýný taþýdým. Urba Konfeksiyon’da eski mahalle arkadaþlarýný gördüm. Esnaf dertlerini ve yakýnmalarýný dinledim, çaylarýný içtim.
Mermerciler Çarþýsý’nda Esencan kuyumculuk ve Antika eþya dükkaný’ nda çok güzel þeyler beðendim. Sahibi Cemal Karþýyakalý’yý tanýdým.
Kemeraltý’nda kendimi kaybedip, buldum. Benim Kemeraltý’m kaçmaz…
Þaka yapmýyorum. Þakayý sevmem biliyorsunuz. Kemeraltý kaçmaz, kaçmamalý, kaçýrýlmamalý!


 

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.