Fahir Amca da Öldü!
11 Ocak 2008 06:42 / 3545 kez okundu!
Son günlerde durmadan ölümleri yazmaya baþladým. Umarým en azýndan bir süre için sonu gelir bunun. Ama ne yazýk ki Fahir Amca da öldü... 94 yaþýnda Erdek’te bir huzurevi’nde... Huysuz Ýhtiyar. Akademisyen olmayan minyatürcü ressam. Kemal Tah
Sahil evleri Narlýdere’de, O’nun tekneye benzeyen deniz kenarýndaki evinde ne çok zamanlar geçirmiþtim. O zaman anlamýþtým, deniz kýyýsý yazýn aþka kýþýn baþka bakar dünyaya.
Fahir Amca sýcak þarap yapmaya bayýlýrdý. Kýþ aylarýnda. Davul tozu, minare gölgesi, zencefil, havlýcan, tarçýn, ayva ve elma…Kendi elleriyle hazýrladýðý bu karýþýma sýrf nasýl olsa kaynayacak diye bir arkadaþýmýz kötü bir þarap getirdi diye yeri göðü inletmiþti. Ne görgüsüzlüðü ne cimriliði kalmýþtý. Sýcak þarabýn asaletini yine de bozdurmamýþtý. Herkesin ihtiyarlardan, hatta ihtiyarlýðýn bariz kokularýndan kaçtýðý o dönemlerde garip bir biçimde bizden daha genç yaklaþýmlarý ve inatçý duruþu ile yaþadýðýmýz günlere nükte koyuyordu, nokta koymadan. Ayrý bir iksir sunuyordu. Tek þatafatý olan cüssesi ve renk soluyan fýrçasý ile. Dost olmayanlara bile dost sofrasý açýyordu evinde. Neredeyse bütün evini kalýn naylonlarla paketlemiþti. Yazýn da çýkmazdý naylonlarýn çoðu. O zaman da çatý bizim bahçemiz olurdu. Ünlü heykeltýraþlar, yazarlar, þairler, ressamlar, ressamlýða özenen kýzlar, iþ kadýnlarý ev hanýmlarý sarardý çevresini. O hepsinin içinde çoðu zaman tek horoz kalmayý delice sever, coþardý, beslenirdi ama ayný zamanda ona yakýþýrdý ve yaraþýrdý da bu liderlik.
Bir gün Dalyan’dan bir Kaplumbaða kartý geldi.
“Her þey var idi
Hiç bir þey yok idi
O halde Pervin neredeydi?”
Gözlerini biraz yaklaþtýrýr mýsýn?” diyordu mektup.
Bir defasýnda da (Mayýs 1996 sergisinden önce) þöyle bir not yazmýþtý bana;
“Ey erenler!
Dilme ney’dim ki
“ayrýlýklardan þikayet etmede”
Fahirül-naif-i
Sonraki bir tarihte ise fotoðraf arkasýna
“süresiz sevgili Pervin’e “ebedi hatýram” demiþ koca Fahir Amca’m.
Benim ona bir yýlbaþý kartý hazýrladýðýmý, üzerinde bir hindi olan kart bulamayýþýmý hatýrlýyorum. Onun yerine güvercinci, sakallý bir ihtiyar adamý tercih etmiþim.
Ve hindiye mi acýmýþým kendime mi bilinmez bir nameler bir maniler döktürmüþüm…
Baþlýk sade;
HÝNDÝ
Bir hindi dükkanýna
Ýki kiþi birden yürümek
Üstüne üstüne vitrinin
Sen sor ben sorayým
Kavgasýna girme ne olur
Hal hatýr sormaya gelmedik
Hindilerin
Etini budundan ayýrmaya
Sesini gýrtlaðýndan.
Kaç para deriz
Eve bir hindi eti götürmek
Çýkarýz iþin içinden
Sokma gerilime beni
Soramam hindi etini
Para mý sorulur þimdi
Bak yýl atlýyoruz
88 iken 89 oluyoruz
hindi de deðiþmiþ iþte kendince
büyük bir tavuk gibi vitrinde
bak! iþte halama uðrayamýyorum
yýlbaþýný konuþacak diye
arkadaþýma da
neredeyse selam vermeyeceðim
yýlbaþýný soracak diye
Nedir bu sevinç?
Giderek eskimeye
Ben alýp þapkamý
O akþam kimseye görünmeden
Geçmiþi tekrar deneyeceðim
Yýlbaþýný sormasýn kimse
Kutlama yok
Zýrnýk kýpýrdayamam
Rezil bir eðlenceye
Zoraki dürtmesin beni kimse
Ortalýk yerde bir dansa
Saðolun son gece olsun
Býrakýn geçmiþi tekrar deneyeceðim
Hindi mindi de yemek istemiyor caným
Sýkkýn takýlýyorum bu gece
Öbürleri ne sanki
Milletçe “neþeli günler”i mi oynuyoruz
Pür neþe
Mutlu yýllar sana
Mutlu yýllar bize
Mutlu yýllar size
Mutlu yýllar ona
Bana bir mutlu yýllar çek bakayým barmen
Fakat bayým fiil çekimi gibi deðildir içmek
Ne var bunda çekinecek……………”
Demiþim…. Fahir amca ne gülerdi bu zýrvalýklarýmý okuyarak.
Sevgili dostum Ümran’la Fahir Amca’yý konuþtuk bugün, “o hep yaþar sanýrdým” dedi. Evet “Bizim taþýnmaz öldü” dedim.
Bir keresinde rüyamda Fahir amcayý öldü görmüþtüm çok aðlamýþtým, aradým ölmemiþ... Birini rüyada öldü görürsen uzarmýþ ömürleri, gerçekten de uzadý... Bunu 8 sene önce görmüþtüm. O zaman da "hay allah yine ölmüþ bir ünlü ressamýn elimdeki tablolarýný satýp zengin olma fýrsatýný kaçýrdým" demiþtim, gülüþmüþtük...
Ýyi ressamýn ölüsü seni diriltirmiþ ya! Beni ancak bu kadar diriltebildi, bu yazýyý yazacak kadar...
Pervin Mýsýrlýoðlu 11-Ocak-2008