Ortaya karýþýk...

22 Aðustos 2012 13:49 / 1791 kez okundu!

 


Sabrýn yani direnmenin sadece baþa gelene karþý deðil yanýnda görünene karþý da yapýlan bir eylem olduðunu benim gibi binlercesi belki daha fazlasýna muhatap olarak gördüler, yaþadýlar… Zenginleyerek ve paylaþmayarak semiren bu garip yeþil devrin mahsülünü; bugün örtülerinin altýnda boþaltýlmýþ beyinler ve boyalý yüzler olarak karþýmýzda görüp esefleniyoruz…

--------------------------------------------------------------------------------------


Love is in the air; “havada aþk kokusu var” der bahar düþkünleri.

Ama þimdilerde kopan tantanaya bakýlýrsa “havada Fadime Þahin kokusu var”mýþ gibi duruyor; “Kalkancý is on the air” gibi gibi…

Size de tuhaf geliyordur eminim…

Sansasyon olur da biraz orijinal durmalý, zeka sýzmalý deðil mi ucundan kenarýndan?

Ama yok, iþkembesi geniþ medya senaristleri olsa olsa halký ayný þekerle kandýrmanýn taciz hesaplarýný yapýyor olmalý…

Ben düþmanýmýn zeki olanýný severim…

Düþmanlýk dediðin Bulut ile Memati’nin cezbesinde olacak…

Olmaz mý gülüm?

Ayný nakarat hep ayný ayný…

Baþ örtüsüne serbesti getirmeye yeltenen yasa meclise sunulduðu andan bu yana öten düdüðün sesi size de tanýdýk gelmiyor mu?

Geçmiþte ortalýðý karýþtýrmak için kumpasçýlarýn daha çok ter döktüðünü teslim etmemiz gerek…

Bir Fadime ve bir Kalkancý kolay yetiþmiyordu o dönemler…

Ve ama þimdi elini atsan mübarekler beþer onar yapýþýyor…

Defilelerde arz-ý endam eden latif mahluklara güneþli günlerde her zaman rastlamanýz mümkin.

Sekülerizm tehlikesini laik jakobenizim olarak almýyorum ben dostlarým…

Paranýn yeþiliyle semirmiþ her bünyede seküler letaifler tam kapasite çalýþýr…

Nasýl mý?

Eðlenceye meþruiyet kazandýrmayý 5 yýldýzlý tatillerde menüden içkiyi ve domuzu kaldýrmak ve denize perde germek , tenis kortlarýna erkek- kadýn mesaisi koymak zannederek; düðünlerde baþ baðlatmanýn saç yaptýrmaya kýyasla 3 misli fazlasýný ödemek, yoksul halkýn geleceðini 5 yýldýzlý otel ferahlýðýnda tartýþmak ve tasarlamak vs. vs…

Ve ama sistemin aðýrlýðý lise ve üniversite çaðlarýnda örtülü o tazecik baþlara yüklenirken mangalda kül býrakmayan yeþil soylularýn, kapýlarýna gelen kýzlarýn maðduriyetlerine efendi kesilerek ve üstelik karþýlarýna geçip “Dilin var mý? Yok, kalifiye de deðilsin, ee bizden baþka yerde de iþ bulamazsýn” küstahlýðýyla onlarý üç kuruþa çalýþtýrmak veya aylarca paralarýný ödememek vs. vs…

Sabrýn yani direnmenin sadece baþa gelene karþý deðil yanýnda görünene karþý da yapýlan bir eylem olduðunu benim gibi binlercesi belki daha fazlasýna muhatap olarak gördüler, yaþadýlar…

Zenginleyerek ve paylaþmayarak semiren bu garip yeþil devrin mahsülünü; bugün örtülerinin altýnda boþaltýlmýþ beyinler ve boyalý yüzler olarak karþýmýzda görüp esefleniyoruz…

Ama en gülünesi olan da bütün bunlara çanak tutan paralý muhafazakar beyler ve onlarýn sözcülerinin bu kýzcaðýzlara herkesten fazla yine kendilerinin çemkirmesi…

Onlara bakacaðýnýza aynaya bakýnýz, kabaran iþtihalarýnýza sorunuz…

Sistem ile nefsi arasýnda kalmýþ bu türedi kýzlar yokken henüz, siz hangi otelde branch yapmaktaydýnýz?

Biz sizi biliriz, siz de kendinizi iyi bilirsiniz…



Özlem COÞAN


 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.