Müsamerede ikinci perde - Aysun Yazıcı

18 Eylül 2013 16:39  

 

Müsamerede ikinci perde - Aysun Yazıcı

Dink Ailesi’nin, “Bu müsamerede yokuz” diyerek katılmadığı duruşmada, Erhan Tuncel hakkında yakalama kararı verildi

Agos gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin davada verilen kararın Yargıtay tarafından bozulmasının ardından dava yeniden görülmeye başlandı. Yargıtay 9. Ceza Dairesi “örgüt yok” yönündeki beraat kararını bozmuştu. Daire, sanıkların silahlı terör örgütü değil, “suç işlemek amacıyla oluşturulan örgüt üyesi” olduklarını söylemişti, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nce dün görülen dava, Çağlayan’daki adliyenin büyük salonunda yapıldı. Çok sayıda izleyicinin olduğu duruşmayı, CHP Milletvekilleri Mahmut Tanal, Sezgin Tanrıkulu ile BDP Milletvekilleri Sebahat Tuncel, Aysel Tuğluk ve Ertuğrul Kürkçü de izledi. Dink Ailesi duruşmaya katılmazken, aileyi avukatları temsil etti. Duruşmaya sadece sanıklar Yasin Hayal ile Salih Hacısalihoğlu katıldı.

TUNCEL RUSYA’YA KAÇACAKTI

Duruşmada ilk olarak Yargıtay’ın bozma kararı okundu. Mahkeme başkanı altı jandarma görevlisi tarafından korunan Yasin Hayal’e bozma kararına ilişkin diyeceklerini sordu. “Örgüt” iddialarını reddeden Hayal, bozma kararını kabul etmediğini söyledi. Hayal, “Hatta adam öldürme suçundan vermiş olduğunuz mahkûmiyet hükmünün onanmasını da kabul etmiyorum, zira medyadan ve ailemden öğrendiğim kadarıyla bir itirafçı çıkmış, bu konuda elinde kasetler olduğunu da söylüyormuş. İtirafçı, cinayeti Erhan Tuncel ile işleyerek Rusya’ya kaçacaklarını belirtiliyor. Benim suç örgütüyle ne tür bir ilgim var anlayamadım. İtirafçının söyledikleri benim masum olduğumu gösterir. Yargıtay neye dayanarak bu kararı veriyor anlamadım. Ben suç örgütü kurmadım” şeklinde konuştu.

YARGITAY BASKI ALTINA ALINDI

Daha sonra tutuksuz sanık Erhan Tuncel’in avukatı Erdoğan Soruklu söz aldı. Soruklu, bozma ilamının usul ve yasaya aykırı olduğunu savundu. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları ile Yargıtay’ın baskı altına alındığını iddia eden Soruklu, “Mahkemeniz karar verdikten sonra bir kısım etkili ve yetkili merciler kamuoyu oluşturmuşlar ve Yargıtay’ı da etki altına almışlardır. Yargıtay kısa sürede karar vermek durumunda kalmış ve bu baskılardan etkilenmiştir. Yine bu etkili mercilerin bazı delilleri gizleyerek ve bazı yeni deliller uydurarak kamuoyunda müvekkilime ‘Büyük abi’ sıfatının yakıştırılmasına çalışmışlar ve bu durumdan temyiz mercii etkilenmiştir. Terör örgütü üyeliği suçlamasından ve tasarlayarak adam öldürme suçundan mahkemenizce kurulan beraat kararında direnilmesini talep ediyoruz” dedi.

ÇEK SENET MAFYASI ÖLDÜRMEDİ

Bunun üzerine söz alan Dink Ailesi’nin avukatlarından Bahri Belen, mahkemeye müdahillik taleplerinin reddedilmesi ve örgüt konusundaki kararlarla ilgili uzun bir açıklama yaptı. Belen, “Yargıtay Hrant Dink’in öldürülmesini çok basit bir gerekçeye dayandırıyor. Hrant’ın öldürülmesi bu kadar basit değil. Meseleyi birkaç gencin birlikte yaptığı bir eylem olarak ele almak çok yanlış. Hâlâ Agos gazetesinin merdivenleri bordo maviye boyanmaktadır. Bu, cinayetin arkasında görünen veya görünmeyen asıl yöneticiler ve üyeler tarafından organize ediliyor. Biz Hrant’ın öldürülmesini örgütleyen örgütün bir çek senet mafyası olduğunu düşünmüyoruz. Trabzon İl Jandarma Komutanlığı görevlileriyle ilgili davanın bu dava ile birleştirilmesi halinde, örgütün geniş boyutları ortaya çıkacaktır” diye konuştu.

Belen’in ardından söz alan avukat Fethiye Çetin, Hrant Dink’in yazmış olduğu bir yazıyla ilgili mahkumiyet kararını inceleyen mahkemenin de Yargıtay 9. Ceza Dairesi olduğunu belirtti.

ZORLA GETİRİLME KARARI

Beyanlardan sonra mahkeme heyeti, karar için duruşmaya ara verdi. Aranın ardından kararını açıklayan heyet, duruşmaya gelmeyen sanıklardan Ahmet İskender, Tuncay Uzundal, Zeynel Abidin Yavuz ve Osman Hayal’in bir sonraki duruşmaya zorla getirilmeleri için emniyete yazı yazılmasına karar verdi. Bununla birlikte mahkeme, Erhan Tuncel’in üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyetinin aleyhine değişme ihtimali ve ceza miktarını göz önünde bulundurarak hakkında yakalama kararı çıkarılmasına hükmetti.

Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Erhan Tuncel hakkında, “Kasten öldürmeye azmettirme” suçundan verilen beraat hükmünü, Dink’in öldürülmesi suçuna iştirak ettiği gerekçesiyle bozmuştu. Tuncel hakkında “silahlı terör örgütü yöneticisi olma” suçundan verilen beraat kararı da ‘’suç örgütü üyesi olma’’ suçundan mahkumiyeti gerektiği gerekçesiyle bozulmuştu. Duruşma 3 Aralık’a ertelendi.

MÜSAMEREYİ BIRAKIN

Hrant’ın Arkadaşları, duruşma öncesi adliye önünde “Müsamereyi bırakın asıl sorumluları yargılayın” pankartı açarak basın açıklaması yaptı. Hrant Dink’i öldüren gerçek sorumluların hâlâ yargı önüne çıkarılmadığını söyleyen Ahmet Kaya’nın eşi Gülten Kaya, sanıkların örgüt kurmaktan ceza almadıklarına dikkati çekti. Cinayetin işlendiği zaman görev başında olan kamu görevlilerinin devlet tarafından korunmaya devam edildiğini anlatan Kaya, şunları kaydetti: “Tablo çok açıktır. Bu tekrar görülmeye başlanan dava ile tetiğin arkasındaki ellerin hüküm giymesi mümkün değildir. Bir ihtimal tetikçinin yol arkadaşlarına örgüt kurmaktan hüküm verilecek, ancak o ‘milli’ ve tarihsel yapılanma yargı önüne çıkmayacak, perde arkasında kalmaya devam edecek, kim bilir belki de yeni terfiler alacaktır.” Müsamerenin artık sona ermesini isteyen Kaya, “Gerçek sorumlular hesap vermelidir. Bu yapılmadığı sürece yeni mahkeme sürecinden adalet çıkmayacaktır” ifadelerini kullandı.

Taraf

 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz*:
Facebook'ta paylaş
0