Âşıklar Sevgililer Günü’nü kutlar mı? - Cüneyt ÜLSEVER

14 Şubat 2010 12:33  

 

Âşıklar Sevgililer Günü’nü kutlar mı? - Cüneyt ÜLSEVER

İnsandan genellikle karşı cinse akan çeşitli duygular var:

Beğenmek, hoşlanmak, arzulamak, sevmek, âşık olmak!

Bence bu duyguların arasında duygunun gücü açısından bir de hiyerarşi var.

En tepede âşık olmak, en altta beğenmek. Hoşlanmak beğenmekten daha güçlü bir duygu. Arzulamak hoşlanmaktan, sevmek arzulamaktan daha güçlü.

Ancak, “sevgili olmak” ile “âşık olmak” arasında da muazzam bir hiyerarşi farkı var.

Örneğin, sevmek arzulamaktan 10 misli güçlü ise, âşık olmak sevmekten 1.000-10.000 misli güçlü bir duygu.

¡ ¡ ¡

Âşık olmak ile diğer duygular arasında bariz farklar var.

İnsan aynı anda birden fazla kişiyi beğenebilir, hoşlanabilir, arzulayabilir, hatta sevebilir.

Ancak, insan asla ama asla aynı anda iki kişiye birden âşık olamaz.

İnsan bir ömür içinde yüzlerce insanı beğenebilir, hoşlanabilir, arzulayabilir, onlarca insanı sevebilir ama bir insan ancak ve ancak bir ömür boyu en büyük ihtimalle bir, olmadı iki, hadi o da olmadı üç kişiye, hiçbiri aynı andan olmamak kaydı ile, âşık olabilir.

Ayrıca aşk saydığım duyguların hepsini içerdiği gibi şefkat, huzur, güven gibi cinsellikle alakası olmayan duyguları da içerir.

İnsan sevgilisi ile sevişir ama maşuku ile birleşir, “bir” olur.

Sevgili hep bir “başkasıdır”, maşuk ise bizzat “insanın kendisidir”, zira âşık, maşuk ile farklı insanlar olduğunu bir süre sonra ayırt edemez.

¡ ¡ ¡

Benim için “âşık olmak” ile “sevgili olmak” arasındaki en bariz fark “fedakârlık” kavramı etrafında şekillenir.

Âşık, maşuku için her türlü ama her türlü fedakârlığı göze alır. Diyebilirsiniz ki; birini seven insan da onun için fedakârlık yapar. Olabilir!

Ancak iki iddiam var.

Sevenin fedakârlık katsayısı her halükârda aşığın fedakârlık katsayısından düşüktür. Sevenin yapacağı fedakârlığın bir sınırı vardır, âşığın ise nerede ise sınırı yoktur.

Ama en önemlisi “sevgili” fedakârlık yaparken farkındadır, “âşık” ise en riskli fedakârlığa girdiğinde bile bir “başkası” için fedakârlık yaptığının farkında değildir.

Farkında değildir zira, yukarıda söyledim, âşık için “diğeri” yoktur. Âşık, maşukun başka bir insan olduğunu çoktan unutmuştur.

¡ ¡ ¡

Sevmek ile âşık olmak arasında bir önemli fark da aşkın ömrünün süreli (en fazla 3-4 yıl) olması ama sevginin ömür boyu sürebilmesidir.

Bir ömür boyu bir kişiyi, arada başkalarını da severek, sevebilirsiniz, ama ancak ve ancak sadece bir kişiye süreli âşık olursunuz.

Bir gün uyanır ve anlarsınız ki “aşkın kendisi aşk”!

Bütün bunları neden yazdım?

Etrafta hoşlandığı, beğendiği, arzuladığı, sevdiği kişiye kolayca “aşkım” diyen bir sürü densiz var da ondan!



Hurriyet.com.tr

 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz*:
Facebook'ta paylaş
0