Regl izni kafaları karıştırdı

07 Ocak 2010 04:09  

 

Regl izni kafaları karıştırdı

Tekstilcilerin kadın işçilerin her ay beş günlük adet izinlerinin kaldırılması talebi tartışma yarattı. Hangi kritere göre hesaplandığı merak edilen iznin, ihtiyaçtan doğan bir hak olduğu belirtiliyor

Tekstil ve konfeksiyonun ağır ve tehlikeli iş sayılması nedeniyle sektörde çalışan kadın işçilerin beş gün ‘regl izni’ kullanması konusu, tekstilciler, kadın örgütleri ve sendikalar arasında tartışma yarattı. Sektörde 1 Ocak 2010 itibariyle denetimlerin başlaması ve ardından ceza alma endişesi ile gündeme gelen uygulama kafaları karıştırdı. Sektörler uygulamanın iptalini isterken, sendikalar ve kadın örgütleri uygulamanın alınmış bir hak olduğunu, geri verilemeye-ceğini ancak neden ve neye göre böyle bir uygulamanın yürürlüğe girdiğinin sorulması gerektiğini ifade ediyor.

Cinsiyetçi politikaları perçinliyor
Geçmişte SSCB, Japonya’da görülen uygulamanın kadın hakları açısından önemli bir adım gibi gözükse de, sadece tekstil sektörü ile sınırlı kalmasının düşündürücü olduğunu söyleyen KESK Kadın Sekreteri Songül Morsümbül, “Bu uygulamada beş günlük iznin hangi kriterlere göre hesaplandığı, kadınlar arasındaki farklılıklar göz önünde bulundurulup bulundurulmadığı açık değil. Diğer taraftan, yönetmelik kadın hakları açısından önemli bir adım gibi gözükse de, çalışma hayatındaki kadınlara yönelik cinsiyetçi politikaları perçinlediği de açıktır” dedi. KESK olarak kadın istihdamını arttırmak ve cinsiyetçi uygulamalara karşı durmak amacıyla yıllardır kreş hakkı, ebeveyn izni ve doğum izinleri gibi meseleler için mücadele ettiklerini söyleyen Morsümbül şunları söyledi: “AKP’nin muhafazakar ve liberal politikaları yüzünden her ay beş gün izin hakkı, işçileri işten çıkarma bahanesine rahatlıkla dönüşebilir. Zaten kadınların kayıtdışı çalışma oranının yüksek olduğu tekstil sektöründe bu uygulamayla kayıtdışı çalışmanın artabileceği kaygısını yaşıyoruz.”

Bir bardak suda fırtına koparılıyor
“Her zaman ki gibi bir bardak suda fırtına çıkarılmaktadır” diyen DİSK Başkanı Süleyman Çelebi de, “Bu uygulama, kadınların fiziksel yapısından kaynaklı doğal hakkı, kazanılmış haklarından geri adım atılması düşünülemez. Fakat çalışan kadınların bu hakkın kullanımını suistimal etmeleri söz konusu olamaz. İşverenler bunu bir fırsatçılık olarak değerlendirmemeli, istihdam sorunu yaşayan bizim gibi ülkelerde bu tür haklar kadın için bir ‘dezavantaj’ olmamalıdır” dedi.

Bu hak istihdamı engellememeli
Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu ise “Kadınlara getirilen özel günleriyle ilgili bu hak, kaynağını ILO, Avrupa Sosyal Şartı gibi uluslararası standart ve normlardan aldığı gibi, Anayasa’nın 50’nci maddesinde de alıyor. Dolayısıyla kadınlar hangi şartlarda çalışırlarsa çalışsınlar bu haklardan yararlanmalıdırlar. Başka bir ifadeyle, özel günleri kadınların istihdamında engelleyici bir durum olmamalıdır. Özellikle kadın istihdamının yüzde 29’larda olduğu ülkemizde ve tekstildeki istihdamın yaklaşık yarısının kadın olduğu düşünüldüğünde özel günleri kadın istihdamını hiçbir şekilde engellememelidir” diye konuştu.

Uygulama zorunlu değil, ihtiyaçtır
Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) Başkanı Gülseren Onanç, kadınlara beş gün ‘regl izni’nin AB uyum yasaları çerçevesinde verilmiş sosyal bir hak olduğunu düşünüyor. “Ancak bu izin talebe bağlı bir izindir, kadın isterse bunu kullanır. Kadınlarımız çalışma etiği gereği gerekmedikçe bunu kullanmayacaklardır. Çalışma etiğine en sadık işgücü olan kadınlar, en sorumlu çalışan kesimdir. Bu uygulama zorunlu değiltir, talebe bağlı olarak ihtiyaç duyuldukça kullanılacak bir uygulamadır” diye konuşan Onanç, bir işveren olarak ihtiyaç duyduğunda izne çıkmayan kadının üretimdeki veriminin düşeceğini düşündüğünü, bunu hiçbir işverenin de istemeyeceğini belirtti.

O dönemi zor geçirenler için bir hak
Amargi Kadın Akademisi Üyesi Avukat Yasemin Öz ise, ‘adet izni’ uygulamasının kazanılmış bir hak olduğunu, bu hakkın geri alınmaması gerektiğini belirtiyor. Bu uygulama nedeniyle kadınların istihdamında bir düşüş olacağına inanmadığı söyleyen Öz, sadece tekstildeki değil tüm sektörlerdeki kadınlara ‘regl izni’ verilmesi gerektiğini söylüyor.

Dini açıdan kadının ‘regliyken’ çalışmasının, erkeklerle aynı ortamda bulunmasının kesinlikle günah olmadığını dile getiren İlahiyatçı Hidayet Tuksal da, Kuran’da regliyken kadının sadece cinsel ilişkiye girmesinin, kendi sağlığı açısından günah olduğunun belirtildiğini söyledi. Tuksal, beş günlük izni de ihtiyacı olan kadınların kullanabileceğini belirterek, “O dönemi çok zor geçiren kadınlar var. Onlar için bu uygulama bir hak” dedi.


Taraf
06.01.2010

 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz*:
Facebook'ta paylaş
0