Occupy cami - Ramazan Rasim

27 Ocak 2012 11:57  

 

Occupy cami - Ramazan Rasim

Nihayet Diyanet İşleri Başkanlığı da yüzyıllık gecikmeyle de olsa kadınlardan da hak din İslam’ı seçenler olduğunun, hatta ve hatta onlara da namazın farz kılındığının farkına vardı ve camiyle Kars Kıraathanesi arasındaki farkı belirginleştirmek için bir dizi faaliyete başladı.

Zaten hiç anlamamışımdır. Oturduğun apartmanda, çalıştığın işyerinde, gittiğin alışveriş merkezinde, otobüste, minibüste, hastanede kadınlarla birarada olmakta bir beis görme, sıra bütün bu dünyalıklarından kurtulman gereken camiye gelince bir anda mahremiyet duyguların kabarsın, kadın görünce abdesti kaçacakmış gibi bir ruh haline girip, kadınlarla arana kalın perdeler çek.

Bu kısmı Yaşar Nuri Öztürk ruh haliyle yazmaktayım: Yahu kardeşim eğer senin Allah’ın evinde, Allah’a secde ederken de gözün yanında, hemen arkanda namaz kılan bir kadına kayıyorsa, dikkatini namaz kılan tesettür içindeki bir hanım bile dağıtıyorsa senin için herhangi bir dinin yapabileceği pek bir şeyi yok demektir.

Kâbe’ye bakınca bu âdetin pek de Mekke’ye inen bir dinden kaynaklandığına inanamıyor insan. Belki Ayasofya’dan, belki Sinagoglardan geliyor bu “balkonlar kadınlara” âdeti.

Bu absürtlüğünün acıklı ve komik neticelerini İstanbul’daki cami maceralarını bana yazan bir hanım okurumun mektubundan okuyalım:

– Camilerin çoğunda kadınların abdest alabileceği yer yok. Bu durumda kadınlar olarak diyanet’ten “kadınlar dışarıda abdestsiz namaz kılabilir” fetvası çıkarmalarını bekliyoruz. Ya da “kadınlar dışarıda abdest alırken tesettür mesuliyetinden muaftırlar” fetvası da olabilir.

– Kadın camide namaz kılmak istiyorsa, abdestten sonra 2. engeli de aşmayı göze alması lazım: Cambazlık isteyen, küçücük basamakları olan, dönerek yükselen merdivenler. Genç ve sağlıklı olmak bir yana, o merdivenlerden inip çıkarken düşüp yaralanmamak için bir kedi çevikliğinde olmak lazım. Hasta, yaşlı, şişman, hamile veya çocuklu olmak ise bu merdivenler için çok fazla.

– Merdiven engeli olmayan camilerde ise yine kadife perde arkası vebalı muamelesi yapılıyor kadınlara. Kışın bile havasızlık ve kötü kokudan kurtulamayan perde arkası cemaatinin hali yazın ise içler acısı.

– Camide kendisine ayrılan yeri bulamamış bir kadının maruz kalacağı başka bir zorluk da, camideki erkeklerin kendisini erkeklerin abdestini kaçıran ve hemen gözden kaybolması gereken, mümkünse görünmez olması beklenen bir varlık gibi hissettirmeleri. Bu hissi veren en somut şey ise: “Şu taraftan hanım şu taraftan” diye yardımcı(!) olan tok bir erkek sesidir (Bu erkeğin gözleri konuşurken ya yerdedir ya da boşlukta belli belirsiz bir yerdedir).

– Bu sıkışıklık içinde bir karış yer için birbirine çemkiren, kendine zor zahmet bulduğu bir secdelik yeri din kardeşiyle zinhar paylaşmak istemeyen kadınların bu haletiruhiyesi fiziki şartlardan sonra huşu içinde bir namazı engelleyen başka bir neden. Böylece uhuvveti değil hem hemcinsine hem de kendisine bu eziyeti reva gören erkeklere düşmanlığını pekiştirip camiden çıkıp gitmek işten bile değil bazen.

Of içim daraldı. Kadınlara sesleniyorum: Occupy camii...


ramazanrasimtaraf@gmail.com

Taraf

 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz*:
Facebook'ta paylaş
0