Hangi gözün gördüðüsün

21 Aðustos 2013 01:34 / 2080 kez okundu!

 


Dünya'nýn karþýsýna býrakýlmýþýz. Bizi, karþýsýnda oturduðumuz ile ne yaptýðýmýz belirliyor. Dünya, karþýsýna býrakýlaný ve orada öylece duraný kendine çaðýrýr. Bir soru iþareti olarak uyarýr ve cezbedici kývrýmlarýyla kendine çeker. Sorularýyla rahatsýz eder, alýmlý hazlarýyla da sarmalar. Evet, içine/karþýsýna oturtulduðumuz Dünya iki tarafýyla kesen kýlýç gibi parlar. Kýlýç ki, karþýsýnda duraný tavýr almaya zorlar; darbelerinden korunma, dahasý onu devreden çýkarma… Dünya'ya maruz kalýþta insan ne ettiðiyle ya “olur” veya olmadan ölür, heba eder kendini.

El deðmemiþ haliyle, yaratýldýðý þekliyle insan için imkân veya ölüm yurdu olan Dünya insan eliyle baþka bir hal de edinmiþtir. O artýk sadece kozmik ve ontolojik bir yer deðil, insanýn beþeriyetinden kök alan yönelimlerle kurgulanmýþ bir baðlamdýr da. Þimdilerde Dünya, daha çok arzu ve iktidar nesnesi bir þeydir. Önceki dünya dokunulabilir bir þey iken, yeni dünya algý üzerinde karþýlanan bir mistifikasyondur. Ve eski dünyadan yeni dünyaya geçmiþ deðiliz, eski’ye yeni de eklenmiþtir.

Eski ve yeni haliyle Dünya denen kýlýç karþýsýnda kesilmemek/yenilmemek için insana kim ne söyler, kim ne yapar? Kaba bir tasnifle bu hususta iki ‘göz’ var: Ýnsaný Varlýk’tan özerk/baðýmsýz/ayrý gören seküler göz ile onu Varlýk/bütün içinde gören/okuyan kadim irfani göz… Seküler göz daha baþta insaný elde var bir görür. Özerk ve baðýmsýz bir þey olan Ýnsan, kendisine karþý konumlanmýþ bir þey olan Varlýk’ýn hakkýndan gelebilmelidir. Bunun için Varlýk’ýn, düþmanýn ne olduðu bilgisi önemlidir. Dolayýsýyla insanýn ne olduðundan çok, Varlýk’ýn ne olduðu sorusu önemlidir. Bundandýr ki, eðitimin modern formu “niçin?” demez, “nasýl?” der. Ve bu formun koca külliyatý, insanýn dýþa doðru bakmasýyla oluþmuþ, Varlýk’ýn keþfiyle sýnýrlý kalmýþtýr. Varlýk’ýn bilinmesi Varlýk’a egemenlikle, onun insanýn emrine (arzularýna) verilmesiyle sonuçlanmýþtýr. Varlýk insaný kesen kýlýç olmaktan çýkmýþ ama bu sefer insanýn kendisi kýlýç kesilmiþtir. Ýlk önce Varlýk’ý kesip biçmiþ, sonra arzu ve iktidar nesnesi olan yeni dünyada kendine rakip gördüðü hemcinsini kesmeye baþlamýþtýr.

Tecrübe ve yaþanmýþlýk, kadim irfani gözün farkýna ve ehemmiyetine iþarettir. Yurduna uzaklýkta inþa edilerek hakikatine yabancýlaþtýrýlan Ýnsan ve bu insanýn müdahalesiyle ruhu iðdiþ edilmiþ Varlýk baþka türlü bir göz olan irfan’dan geçmeyi bekliyor. Bu göz’ün gördüðü özetle þudur: Varlýk/bütün, okuyucusu olan insaný bekleyen bir Kitap’týr. Ýnsan ise, biyolojik doðumla Varlýk’a dâhil olan beþer’in kendine eðilmesi, kendini okumasý ve tanýmasýyla mümkündür. Ýnsan baþta beþer olarak doðar, kendini tanýmasýyla da Ýnsan olur. Ve beþer Ýnsan olduðunda Varlýk okuyucusunu bulur, okuyucusunu bulmakla sayfalar açýlýr ve mana açýða çýkar. Seküler gözün aksine irfani göz Ýnsan’a Varlýk’ý deðil, kendini önceler. Önce “kendine git!” der, “kendini okur ve bilirsen, Varlýk’ýn hakikatine erebilirsin. Varlýk’ýn hakikatine erdiðinde haddini bilir, hududu aþmaz, Varlýk’ta, yani ‘bütün’de yerine oturur, böylelikle adalet tecelli etmiþ olur.” Ýrfani göz’den geçmiþ beþer Ýnsan olur, Ýnsan ise kendini Varlýk’tan gayrý görmez, kendini Varlýk’ýn küçülmüþ hali Varlýk’ý da büyük insan olarak telaki eder. Varlýk içinde bir egemen olmak deðil, Varlýk’ýn tümüyle birlikte uyum içinde yaþamak ister. Hemcinsi ve Varlýk üzerinde egemenlik kurmaz, kendine egemen olmaya çalýþýr. Kendini inþa ederek, inþa içinde kendindeki büyük insaný doðurtarak Dünya karþýsýnda kesilmek ve yenilmekten kurtulur. Edindiði kuþatýcý göz ile Dünya’ya baktýðýndan, onun hem öldürücü kýlýç hem de imkân olduðunu görmüþtür. Dünya ise, kendini ikame etmiþ Ýnsan’a kýlýç olmaktan çýkmýþ, ona yukarýlarý gösteren rampa olmuþtur.

Ýrfani gözün gösterdiði insan/insan-ý kâmil, tasavvuf mektebinde karþýmýza çýkar. Bu mektebin pirleri, kýlýca þu verir gibi, karþýlarýna gelip oturan beþeri Ýnsan kývamýna getirirler. Pirlerin rehberliðinde beþerden Ýnsan olmaya yükselerek Dünya ile kesilmekten ve kesip duran bir þey olmaktan çýkýlýr.


Nihat DAÐLI

21.08.2013


 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.