DEVRİMİN NEDENİ EVRİM

25 Ocak 2010 11:55 / 1686 kez okundu!

 


Değişim, değişmeyen tek şey. Ve gerçek, tutunabileceğimiz tek nokta. O nedenle dönüp dolaşıp evrimi tekrar tekrar yazmaya çalışıyorum. Bunu ne kadar çok insan anlarsa o denli kolay olacak geleceğimiz. Bilim, tutunabileceğimiz tek nokta.

Nedir bu bilim? Bence, değişen gerçeği aramak ve ileriye doğru yolumuzu aramak.

Niçin? Günümüz ve geleceğimiz için, küçük küçük nirengi noktalarını bulmak için ve bu noktalar ne kadar sağlam iseler o denli sağlam olacak yolumuz. İnsanı kavramaya çalışmak da bilim, bitkileri de, taşları da. Genelde geçmişi anlayarak ileriye doğru yaşadığımız için geçmişi anlayınca günümüz ve geleceğimiz daha aydınlık oluyor. Tüm bu sentetik biyoloji devriminin kökü de esasen yaklaşık 3,5 - 4 milyar sene geriye giden ilk hücrelerde gizli.

Evrimi kavramaya başladığımız için heyecan verici bir devrimin içindeyiz. İnsanların yaşları uzuyor; bugün Ege bölgesinde doğan iki çocuktan biri 100 yaşının üstünü görecek. Bundan 100 sene evvel dünyada 100 yaşını görmüş insan sayısını bırakın 100 yaşına kadar yaşamış insanı gören hekim sayısı bile azdı. Yavaş öğrenen kibirli yaratıklar olduğumuzdan yaşlıların sayısı ile öğrenip hazmedenlerin sayısı da artacak, bu umut için bir neden. Ama boş bardağı görmek isterseniz unutkan yaşlılar da artacak ve emeklilik maaşı anlayışı da dramatik bir şekilde değişecek.

O nedenle Erzurumlu İbrahim Hakkı ve (1757) Marifetname adlı eserini bilmemizde fayda var. Darwin’in 200. doğum yılı tüm dünyada haklı olarak kutlanırken, Darwin’den yaklaşık yüzyıl önce Erzurumlu, çağdaş “Evrim Kuramı”nın ana ilkelerini dile getirmiştir.

1703’de doğan İbrahim Hakkı’nın 300. doğum yılını kutlayamadık ama gelin şimdiden takvimlere not düşelim ve 2013’de 310. doğum yılını ve 2033’de 330. doğum yılını görkemle kutlayalım. Evrensel olan bilime kimin önce katkı yaptığı çok mühim olmayabilir ama hangi topraklardan, hangi düşüncelerin çıktığının tespiti de örneğin özgüven için önemsiz değildir.

Kitabının Kahire’de yapılan ilk baskısında, Erzurumlu İbrahim Hakkı akıl ve kelâm çelişkisine de değinir:

“Bu tür bilgileri çürütmeyi dinin gereği sanan kimseler, dine (inanca) karşı cinayet işlemiş sayılır. Çünkü bilgin, akıl yoluyla çıkan doğrudan değil de, belki dinden kuşkuya düşer. Akla aykırı din nasıl olur?” sorusunu sormaya başlar. (1835:45)

Marifetname’nin 1970 yılında Türkçe alfabeyle yapılan son basımında Erzurumlu’nun korktuğu başına gelmiş, evrimle ilgili bu bölümler metinden çıkarılmıştır. (Güvenç, 2000: 198)

Gerçek değişemeyeceğine göre bizim anlayışımız değişecektir ve bunu anlamak da başlı başına sevindirici bir olaydır.



Mahmut Tolon
21.01.2010


Bozkurt Güvenç, Türk Kimliği, 2000, Remzi Kitabevi
Erzurumlu İbrahim Hakkı, 1835, Marifetname, Kahire: Bulak Basımevi

Darwinizm tükendi, evrimbilim verelim


 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaş
0
Yorumlar
27 Ocak 2010 03:09

rockstar

Sevgili Tolon. Siz ve sizin gibiler için insanlık çok önceden uyarıldı. Kutsal kitaptaki ayetlerle. Bu tatavaları, bu tedavülden kalkmış paçavraları yemiyor artık kimse. O güzel aklınızla ancak kibrini algılayabildiğiniz insan aslında Yartılanların En Şereflisi ve Akıl Sahibi. Dolayısıyla ne yazık ki aslında sizin kadar yavaş öğrenmiyor. Vücudunda ki 100 trilyon hücrenin tesadüfen birleşip görev yerlerine dağıldığını zanneden bakış açısı çökertileli uzun zaman oldu. İnsan aklının Evrim gibi ortaçağ teorilerine inanacak kadar gerileyebilmesi insan aklının evrimini gözler önüne seriyor. Gerçek evrim bu farkında değilsiniz.
Uyarı

Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.

Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.