ÝZMÝR’DE BÝRLÝKTE BAÞARACAÐIZ!...

18 Mart 2009 20:46  

 

ÝZMÝR’DE BÝRLÝKTE BAÞARACAÐIZ!...

Sevgili Ýzmirliler! 

Ýzmir, coðrafyasýnýn verdiði imkanlarla uygarlýk birikimini yaratmýþ güçlü bir simge kenttir.Ýzmir, yaþadýðý felaketlerle yok olmanýn eþiðine gelmiþ ancak küllerinden yeniden doðmuþ, tarihine sahip çýkmýþ bir kenttir.

Ýzmir, Anadolu’nun en batýsýnda, hinterlandýnda verimli tarým topraklarýndan elde edilen ürünlerin ticari niteliði, yüzyýllar boyunca Anadolu üzerinden gelen Uzak ve Ortadoðu baðlantýlý uzun mesafe kervan ticaret yollarýnýn son duraðý olmasý nedeniyle bir ticaret kentidir.

Ýzmir; Anadolu, Akdeniz havzasý, Balkanlar, Kafkaslar ve Mezopotamya kültürlerini buluþturan, kendine ait özel bir folklor oluþturan, binlerce yýldýr uygarlýklara beþiklik etmiþ, çok kimlikli, çok kültürlü toplumsal yapýya sahip kent.

Böylesi zengin bir birikime sahip olan kentin karþýlaþtýðý sorunlarý hiç kimse ve hiç bir gurubun tek baþýna aþmasý mümkün deðildir.

Bu nedenle sizlerin karþýsýna ortak bir adayla çýktýk. Bugünkü birlikte oluþumuz özgürlük, eþitlik, demokrasi, barýþ, mücadelesi içinde bulunan güçlere yapýlan bir çaðrýyla baþladý. Çaðrý, “Demokrasiden yana, özgürlükçü, eþitlikçi, emek eksenli, sol bir siyaset seçeneði yaratmak, önümüzdeki dönemde öne çýkan gündeme iliþkin sözü, eylemi ve tutumu ortaklaþtýrarak, birlikte üretip birlikte baþarabilmek için yan yana olduk. Hiç kimsenin ve herhangi bir kurumun önceliði, öncülüðü, belirleyiciliði olmadan herkesin ayný düzeyde özne olacaðý iliþkiler geliþtirmek ve birliktelik oluþturmak” amacýný taþýyoruz.

Bu çaðrýyla, Ýzmir’de bulunan farklý siyasi parti, grup, inisiyatif, sendika, meslek odasý yöneticisi, demokratik kitle örgütü temsilcisi, kadýn, gençlik, çevre hareketi aktivistleri, yazar, sanatçý, öðretim üyesi ve bireysel katýlýmcýlarla ‘Ýzmir Birlikte Baþaracaðýz Platformu’nu oluþturduk. Bu süreçte gündeme iliþkin farklý konularda açýklama ve etkinlikler yaparken, yerel seçimlere ortak adaylarla girmeyi de kararlaþtýk. Bu karar ve çaðrýnýn gereði olarak yerel yönetimlere iliþkin politika ve hedefleri belirlemek amacýyla iki günlük çalýþtay gerçekleþtirdik.

Bu kitapçýkta yer alan görüþler çalýþtayýmýzýn ürünü olup, tüm Ýzmirlilerle ‘Birlikte Baþaracaðýz’ iddiasýný taþýmaktadýr.

Özet olarak; Ýnsaný, doðayý, kentlerimizi sömüren kapitalist politikalara dur demek için , Belediye Yönetimlerinde saltanata son vermek için, Kentimizi sermayenin güdümünden geri almak için, Yoksullarýn, ezilenlerin, emekçilerin yüzünün güldüðü bir kent için, Yaþam alanlarýyla uyumlu planlama için, Hep barýþý, hep yaþamý savunan belediyecilik için, Ýzmir’i barýþ ve kardeþliðin baþkenti, Ege Denizi’ni barýþ gölü yapmak için yola çýktýk.

Birlikte Baþaracaðýz iddiamýza katýlmanýzý ve güç vermenizi istiyoruz.
Çünkü, tüm kaybedenlerle birlikte yerelden örülmeye baþlayacak bir baþka yaþam mümkündür.

Sevgiyle ve dostlukla güzel günlere. 

Arif Ali CANGI
Baðýmsýz Ýzmir Büyükþehir Belediye Baþkan Adayý



Ýzmir Birlikte Baþaracaðýz Platformu 

Barýþ ve Demokrasi Partisi (BDP), Demokratik Toplum Partisi (DTP), Devrimci Sosyalist Ýþçi Partisi (DSÝP), Emek Partisi (EMEP), Emekçi Hareket Partisi (EHP), Özgürlük ve Dayanýþma Partisi (ÖDP), Sosyalist Demokrasi Partisi (SDP), Devrimci Ýþçi Partisi Giriþimi (DÝP), Ezilenlerin Sosyalist Platformu (ESP), Mezopotamya Sosyalist Partisi-Giriþimi (MESOP), Yeþiller Partisi Ýzmir Grubu, Sosyalist Emek Ýnisiyatifi (SEH), Demokratik Haklar Federasyonu, KÖZ, Toplumsal Özgürlük Platformu (TÖP), Türkiye Gerçeði Gazetesi, Ürün Dergisi temsilcileri ile Ýzmir'de bulunan sendika, meslek odasý yöneticisi, demokratik kitle örgütü temsilcisi, kadýn, gençlik, çevre hareketi aktivistleri, yazar, sanatçý, öðretim üyesi ve bireysel katýlýmcýlardan oluþmaktadýr. 


GÝRÝÞ 

Sermaye, son 30 yýllýk dönemde, emekçi sýnýflarýn, ezilen halklarýn, dünyanýn mazlumlarýnýn ve ilerici insanlýðýn mücadelesinin görece zayýflamýþ olmasýndan aldýðý güçle “küreselleþme” denilen taarruzu baþlattý, “tarihin sonu”nu ilan edecek kadar pervasýzlaþtý ve dizginsiz bir hakimiyet peþinde koþarak kendi sûretinden bir dünya yarattý.

Dünyanýn her yerinde iþsizlik, açlýk, yoksulluk ve yoksunluk her geçen gün çýð gibi büyüyor. Halen yaklaþýk bir milyar insan, günde ancak 1 (bir) ABD Dolarý’nýn altýnda gelir elde edebiliyor. Yoksulluðun pençesindeki yüz milyonlar barýnma, beslenme, giyim, saðlýk ve eðitim gibi en temel haklardan yoksun bir yaþam sürüyor.

Küresel kapitalizm, doðayý onun kendini yenileme ve yeniden üretme ritminden çok daha büyük bir hýzla tüketip bozuma uðratarak; seller, büyük orman yangýnlarý, çölleþme, kuraklýk, dondurucu soðuklar, kavurucu sýcaklar, buzullarýn erimesi, karbon salýmýnýn artmasý, türlerin yok oluþu, ormanlýk alanlarýn ve biyolojik çeþitliliðin azalmasý, havanýn, topraðýn ve suyun zehirlenmesi gibi güçlü belirtilerle kendini duyuran ekolojik krize yol açýyor.

Bugün geldiðimiz aþamanýn en özet görünümü bütün kýtalarý ve ülkeleri etkisi altýna alan küresel ekonomik büyük buhrandýr.

Bunun yanýnda neo-liberal politikalarýn hegemonyasý çökmüþtür ve kapitalist küreselleþme bugüne kadar
sürdürüldüðü biçimiyle sürdürülüp ilerletilemez hale gelmiþtir. Bu yüzdendir ki, servet ve kudret sahiplerinin bu yýlki Davos toplantýsýna karamsarlýk; Dünyanýn öteki ucunda, Brezilya’nýn Belem kentinde 150 bin kiþiyi bir araya getirerek binlerce toplantýda tartýþtýran Dünya Sosyal Forumu’na ise özgüven ve mücadele azmi hakimdi.

Ýnsanlýðýn dünyamýzýn olumsuz tablosunu bir yazgý gibi kabullenmediðini, 21. yüzyýlýn ilk on yýlýnda yaratýcýlýðýný sýnayarak, yenilgi ve baþarýsýzlýklarýndan dersler çýkararak güçlerini yeniden harekete geçirdiðini gösteren çok çeþitli iþaretler var. Farklý kýtalarda ve ülkelerde eþitsiz biçimde geliþse de, bütün bileþenleri ve çok renkliliðiyle ezilen dünya silkinmeye, umudu diriltmeye baþlýyor ve her þeye raðmen tarih sürüyor.

Türkiye’de ise küresel kapitalizmin tahribatýna karþý mücadele yanýnda, Özgürlük, Eþitlik, Adalet, Barýþ ve Demokrasi en temel ve acil ihtiyaç olarak kendisini dayatýyor.

Kapitalistler kârlarýný kolayca arttýrabilsinler diye her türlü yasal ve fiili teþvik ve koruma olanaklarýndan sýnýrsýzca yararlandýrýlýrken; emekçilerin, çalýþanlarýn, ekonomik ve sosyal açýdan kendilerini güvence altýna alabilmelerini saðlayacak baþta grev ve toplu sözleþme hakký olmak üzere sendikal haklarýnýn önünde yasal ve fiili engeller bulunmaktadýr.

Özelleþtirmeler, teþvikler, vergi muafiyetleri, ücretlerin düþürülmesi gibi yollarla çok büyük deðerler kapitalistlere aktarýlýrken, emekçilerin, çalýþanlarýn payýna ise iþsizlik, yoksulluk ve sefalet düþmektedir.

Binlerce yýldýr halklarýn, farklý inanç ve kültürlerin iç içe geçmiþ biçimde, bir arada yaþadýðý bu topraklar üzerinde farklý etnik köken, din ve mezhepten olan yurttaþlar eþit deðildir. Varlýklarý, dilleri, kültürleri, inançlarý inkâr edilmekte ve ayrýmcýlýk nedeni olmaktadýr.

Özellikle son yýllarda bir yandan neo-liberal ekonomi politikalarý hýzla yaþama geçirilirken buna paralel olarak muhafazakar, otoriter, ayrýmcý, milliyetçi, ýrkçý tutum ve davranýþlarýn siyasal ve sosyal yaþamdaki hakimiyeti daha da artmýþtýr.

Cumhuriyet tarihi boyunca ýsrarla uygulanan Türkleþtirme politikalarý nedeniyle yýllardýr süregelen bir çatýþma ve þiddet ortamýnda yaþýyoruz. Egemen militarist zihniyetin inkâr, imha politikalarý ve çözümü asayiþ sorununa indirgemesi savaþý ve þiddeti yaratýyor. Þiddet ortamý ise otoriterleþmenin, ýrkçý ve milliyetçi saldýrganlýðýn güçlenmesine elveriþli bir zemin oluþturuyor.

Farklýlýklarý yok sayan, tek ulusun ve dinin hâkimiyeti fikrine dayanan, temel hak ve özgürlükleri kýsýtlayan, kamusal/siyasal alaný daraltan 12 Eylül Anayasasý ile yönetiliyoruz.

Tüm toplumsal kesimlerin kamusal siyasal alana etkin özneler olarak katýlýmlarýný engelleyen yüksek barajlý bir seçim sistemi, kýsýtlayýcý ve yasaklayýcý siyasi partiler ve yerel yönetimler yasasý bulunmaktadýr.

Bütün bunlarla birlikte ülkemiz uzun süredir liberal/muhafazakar – otoriter/milliyetçi eðilimler tarafýndan belirlenen bir saflaþmaya zorlanmakta. Bu kutuplar birbirini karþýlýklý olarak beslemektedir. Emekçiler ve ezilenler bu saflaþmanýn etkisiyle kendi çýkarlarýna aykýrý bir biçimde bölünmekte, kendi sorunlarýna yabancýlaþmaktadýr.

Bizler ne istiyoruz?

Herkesin eþit yetki ve kanaat gücüyle katýlabildiði yurttaþlar arasý müzakere ortamýnda oluþturulacak eþitlikçi, özürlükçü ve demokratik bir anayasa istiyoruz.

Sürmekte olan silahlý çatýþmalarýn ve þiddet ortamýnýn derhal son bulmasýný, Kürt sorunun barýþçý ve demokratik yollarla çözümünü istiyoruz. Çünkü bu sorun, Türkiye’nin demokratikleþmesinin önündeki en temel engeldir.

Kadýnlarýn maruz kaldýðý her türlü ayrýmcýlýk, þiddet ve toplumsal cinsiyet rollerinin son bulmasýný, bu büyük tarihsel haksýzlýðýn giderilmesi için kadýn haklarýnýn pozitif ayrýmcýlýk temelinde her alanda geniþletilmesini ve ev içi emeðin kamusal olarak tanýnmasýný istiyoruz.

Tüm toplumsal kesimlerin kamusal/siyasal alanda etkin özneler olarak yer alabilmeleri için mevcut seçim sistemi, siyasi partiler ve yerel yönetimler yasasýnýn deðiþtirilmesini istiyoruz..

Devletin bütün inançlara karþý eþit mesafede durmasýný, zorunlu din derslerinin kaldýrýlmasýný, her türden inanç ve inançsýzlýðýn özgürce yaþanabilmesinin kamusal güvence altýna alýnmasýný, özgürlükçü bir laiklik için din ve inanç iþlerinin devlet eliyle yürütülmesine son verilmesini istiyoruz.

Kamu çalýþanlarý dahil tüm çalýþanlarýn, ekonomik, sosyal ve siyasal haklarýný geliþtirmek ve güçlendirmek amacýyla sendikal örgütlenme, toplu sözleþme ve grev haklarýnýn önündeki tüm yasal, idari ve pratik engellerin kaldýrýlmasýný istiyoruz.

Türkiye’nin demokratikleþmesinin bir imkâný olarak yerel yönetimlerin güçlendirilmesini, mali ve idari olarak özerkleþtirilmesini, çok kültürlü bir yerel yönetimin gerçekleþmesi için gerekli koþullarýn saðlanmasýný istiyoruz.

ÝZMÝR’Ý ÖZGÜR, DEMOKRATÝK VE HEPÝMÝZÝN KENTÝ YAPACAÐIZ”

Günümüzde Kapitalizmin Küresel Saldýrýsý Altýndaki Kentler ve Yerel Yönetimler

Bugün dünya çapýnda sermaye hareketlerinin hacmi ve hýzý, çok uluslu þirketlerin örgütlenmesi, bilginin üretim ve dolaþým süreçleri bize göstermektedir ki, küreselleþme denilen þey aslýnda kapitalizmin ihtiyaçlarý doðrultusunda yaþanan ekonomik küreselleþmedir.

Küreselleþmeyle birlikte, sermayenin kentlere ve yerel yönetimlere ilgisinde olaðanüstü bir artýþ görülmekte, kente yeni tanýmlar getirilmekte, yeni iþlevler yüklenmektedir. Bu baðlamda, ekonomik geliþme ajaný olarak deðerlendirilen kentler, yatýrým ve sermaye çekmeye yönelik rekabetçi bir karakter kazanmýþ, sermayenin üretim, teknoloji, finans ve enformasyon iþlevlerinin beynini oluþturan merkezler haline gelmiþtir.

Buna karþýn kent sakinlerinin büyük bir bölümü, bilhassa da emekçiler ve yoksullar kentin ekonomik ve sosyal etkinliklerinden, üretim ve karar süreçlerinden koparýlmaktadýr. Küresel sermayenin ihtiyaçlarý doðrultusunda parçalanan üretim yapýsý sonucu iþ güvencesinden yoksun, parça baþý iþlerde geçici sürelerle çalýþabilen; kalabalýk aile ortamlarýnda bireysel ihtiyaçlarý geri plana itilmiþ; eðitim, saðlýk gibi olanaklardan yararlanamayan; kapitalist sistem içinde dahi emeðini satacak bir yer edinemeyen; yaþam standartlarý ve beklentileri bakýmýndan aralarýnda büyük uçurumlar oluþmuþ milyonlarca insan kentte birbirine yabancý þekilde yaþamaktadýr.

Kente dair tüm planlar yerel ve merkezi yönetimler ile büyük þirketler arasýnda varýlan anlaþmalarla gerçekleþtirilmekte, çalýþanlarýn, kadýnlarýn, gençlerin, engellilerin, yaþlýlarýn, çocuklarýn, hastalarýn kentsel ihtiyaçlarý, yani, insana dair olan pek çok ihtiyaç, kentsel planlamada dikkate alýnmamaktadýr.

Kentsel ‘geliþim/dönüþüm’ adý altýnda kentler tümüyle alýnýr satýlýr bir meta haline getirilmekte, bütün toplumsal hizmetler yerelleþtirme adý altýnda özelleþtirilmekte, yeni imar haklarý verilerek kent mekânlarý talan edilmekte ve kent rantlarý sermayeye aktarýlmaktadýr.

Kentlere, kendilerini baþarýyla pazarlayabilmeleri için demokrasi kýlýfý altýnda yönetsel yapý ve süreçler önerilmekte/dayatýlmaktadýr. Aslýnda sivil toplum kuruluþlarý adý altýnda sadece sermaye örgütleri (sanayi, ticaret ve esnaf birlikleri vb.) ile devlet kurumlarýnýn katýlýmýný esas alan ve “yönetiþim” diye de tarif edilen bir yapý gündeme gelmektedir. Böylece yerel yönetimler, emeðin yeniden üretimini saðlayan kamusal hizmet sunan iþlevlerini býrakarak, sermayenin yeniden üretimini ön plana çýkarmaktadýr.

En genel ifadesiyle kent mekânlarýnýn erkekler tarafýnda tasarým ve kullanýmý kadýnlara yönelik her türlü ayrýmcýlýða ve þiddete zemin oluþturmaktadýr. Mevcut toplumsal cinsiyet rolleri de olanak ve hizmetlerinin kullanýmýndan karar süreçlerine katýlýma kadar kent yaþamýnýn her alanýnda yeniden üretilmektedir.

Kent merkezleri ve yerleþim alanlarýnda yer alan sanayi tesisleri ile bunlarýn atýklarý, doðayý, tarýmý, yaþam alanlarýný, su kaynaklarýný, kültürel ve tarihsel deðerleri tahrip etmekte, kentleri yaþanmaz hale getirmektedir.

Kentteki kültürel ve tarihsel mekânlarýn korunmasýna etnik ve dinsel ayrýmcýlýk, mekân kullaným ve restorasyonlarýna da ticari kaygýlarla yaklaþýlmaktadýr.

Neoliberal ekonomi politikalarýn kýrsal kesimdeki geleneksel ekonomik yapýlarý çözmesi sonucunda gerçekleþen göç hareketlerinin yaný sýra gerek çatýþmalarýn yol açtýðý þiddet ortamý, gerekse güvenlik güçlerinin uygulama ve operasyonlarý nedeniyle Kürtlerin yaþadýðý zorunlu göç kentlerde aþýrý bir nüfus birikimine yol açmýþtýr. Bu durum bir yandan kentlerin mevcut ekonomik, sosyal ve kültürel kapasitesini ve alt yapýsýný zorlamakta, diðer yandan göç edenler açýsýndan iþsizlik, yoksulluk, gettolaþma, deðer yitimi, asimilasyon gibi yeni sorunlara yol açmaktadýr.

Kentlerin kapasite ve olanaklarýný zorlayan söz konusu nüfus birikimi, neoliberal politikalar ve küresel krizin yol açtýðý olumsuz sonuçlar ile birleþtiðinde, kentte yaþayan gelecek kaygýsý ve hoþnutsuzluk içindeki diðer iþsiz ve yoksul kesimleri ýrkçý, milliyetçi kýþkýrtmalara açýk hale getirmektedir.

Bir zamanlar uygarlýðýn ve kamusallýðýn mekâný kabul edilen kentler, artýk milyonlarýn týka basa yaþadýðý, gündelik yaþamýn bir çileye dönüþtüðü, suç oranlarýnda patlamanýn yaþandýðý, çeþitli türden mafyanýn cirit attýðý mekânlara dönüþtü. Yine kentler, ulaþým ve yapýlaþma tercihleri nedeniyle insanlarýn yollardaki zaman kaybýnýn ömür törpüsüne dönüþtüðü, yaþam alanlarýnýn, kültürel ve tarihsel deðerlerin tahrip edildiði birer sorun yumaðýna dönüþtü. Zenginler ise kendilerini toplumun geri kalanýndan yalýttýðý korunaklý sitelerine çekilerek yaþamlarýný sürdürüyor.

Bugünkü yerel yönetim yapýsý içinde; idarenin tüm yerel yönetimler üzerinde, valilerin kendi illerindeki yerel yönetim organlarý üzerinde, Büyükþehir belediyelerinin de, ilçe belediyeleri üzerinde yoðun bir vesayet ve denetimi söz konusudur.

Belediye baþkanlarý da, belediyenin tüm kararlarýnda, organlarýnda ve çalýþanlar üzerinde tek söz sahibi konumdadýr. Belediye meclisi ve Encümeni baþkanlýk iradesi dýþýnda herhangi bir karar alamamaktadýr. Diðer yandan belediye meclislerinin iþleyiþi ve toplanma süreleri de dikkate alýndýðýnda seçilmiþ temsilcilerin belediyede etkin olamadýðý ortadadýr.

Mevcut durumda belediye meclislerinin oluþumu ve üyelerin temsil ettikleri toplumsal kesimlere bakýldýðýnda seçimlerde kentte yaþayan tüm toplumsal kesimlerin temsil edildiði bir tablo karþýmýza çýkmamaktadýr. Belediye meclislerinde yerel ticari ve ekonomik yaþama egemen olan özel sektör unsurlarý ve arazi sahipleri temsil edilmektedir. Kamu yönetimi, patronlardan ibaret meclislere býrakýlýnca kamu varlýklarý savunmasýz kalmýþtýr.

NASIL BÝR YEREL YÖNETÝM GERÇEKLEÞTÝRECEÐÝZ?
• Demokratik ve Katýlýmcý Bir Yerel Yönetim!

Kent, ona yaþam ve canlýlýk kazandýran kent halkýnýndýr. Kenti kurmak, düzenlemek, yenilemek, bugünü ve geleceði üzerine plan yapmak, karar vermek yetkisi de emekçisi, kadýný, yaþlýsý, genci, çocuðu, engellisi ile tüm kent halkýnýndýr. Halkýn yaþadýðý kente gerçekten ‘benim kentim’ diyebilmesi için, kent hayatýyla, düzeniyle ve geleceðiyle ilgili her konuda söz sahibi ve alýnacak kararlara ortak olmalý. Ancak, mevcut temsili demokrasi mekanizmalarý böylesi bir toplumsal perspektifi hayata geçirecek derecede yeterli ve kullanýþlý deðildir. Bu bakýmdan kent halkýnýn karar süreçlerinde söz sahibi, uygulama süreçlerinde denetleyici olmasýna ve katýlmadýðý kararlara müdahale edip deðiþtirmesine, hatta beðenmediði yerel yöneticileri ‘geri çaðýrma’ sýna olanak verecek doðrudan demokrasinin mekanizmalarýný oluþturacaðýz.

Yerel Gündem 21 uygulamalarý çerçevesinde zaman zaman kentimizde ya da baþka kentlerde belediyelerin inisiyatifi ile ve belediye yapýlarý dýþýnda olmak kaydýyla kent konseyleri/meclisleri adý altýnda, sivil toplum temsilcilerinin katýlýmlarýyla gerçekleþen örgütlenmeler oluþturulmuþtur. Ancak, çoðunlukla yerel yöneticilerin demokrat görünme hevesleriyle baþlatýlan, geniþ halk kesimlerini sürece katmayan, yerel yönetimlerin aldýðý kararlara toplumsal meþruiyet kazandýrmaktan baþka iþlevleri olmayan bu tür giriþimler doðrudan demokrasi ve katýlýmcýlýk kavramlarýnýn içini boþaltmaktadýr.

Bu bakýmdan mahalle, iþyeri, okul, sendika, meslek örgütü vb. yerlerde, her birimin/alanýn kendi özgünlüðüne uygun olarak en geniþ katýlýmla oluþturulacak ‘halk meclisleri’ kentte doðrudan ve yerinden demokrasinin gerçekleþtiði araçlar olacaktýr.

Halk meclislerinde kente dair bir konuda karar alýnýrken önce o konu hakkýnda yazýlý, sözlü ve görsel araçlar ile çok dilli, kapsamlý ve ayrýntýlý biçimde bilgilendirilecek, yurttaþlarýn; çýkarlarý için en iyisinin ne olduðuna birlikte karar verebilmelerini saðlayacak kavram, bilgi ve donanýma hâkim olacaklarý demokratik bir sistem oluþturulacaktýr.

Kararlar, ikna yöntemine dayalý ve bir sosyal öðrenme süreci olarak konsensusla alýnacaktýr. Herkesin ikna olduðu tam konsensusa ulaþýlamadýðý durumlarda azýnlýkta kalan görüþler yok sayýlmayacak, uygulama süreçlerinde onlarýn haklarýný, görüþ ve önerilerini de gözeten mekanizmalar oluþturulacaktýr.

• Eþitlikçi Bir Yerel Yönetim!

Herkes belediye hizmet ve olanaklarýndan, etnik kökeni, dinsel inançlarý, mezhebi, sýnýfsal konumu, cinsiyeti, cinsel yönelimi ve siyasal görüþleri nedeniyle
ya da baþkaca bir nedenden dolayý ayrýmcýlýða uðramadan eþit olarak yararlanacaktýr.

Eþitliði saðlamak için belediye hizmetlerini öncelikle çok dilli olarak gerçekleþtireceðiz.

Alevi toplumunun yüzyýllardan beri uðradýðý baský, sindirme, yok etme ve asimilasyon politikalarýna karþý kültürlerini ve inançlarýný sürdürmelerine dengeleyici katký sunacak, Cemevlerini ibadet yeri olarak kabul edecek, imar planlamalarýnda ibadet yeri olarak Cemevlerini de programlara alacaðýz.

Kadýnlara yönelik tarihsel haksýzlýðýn giderilmesi ve kadýnýn hak mücadelesinin geliþtirilip güçlendirilmesi amacýyla halk meclislerinin yaný sýra kadýn meclisleri oluþturacaðýz.

Belediye hizmet ve olanaklarýnýn adil paylaþýmýný saðlamak amacýyla kadýn-erkek eþitliði birimleri oluþturacaðýz. Hizmetlere eriþimi kolaylaþtýrmak için okuma yazma bilmeyen kadýnlar için görevliler, anadili farklý olanlar için ise tercümanlar istihdam edeceðiz.

Gençlerin kent yaþamýna ve karar süreçlerine aktif katýlýmýnýn saðlayacak gençlik meclisleri oluþturacaðýz.

Engellilerin ve yaþlýlarýn kent yaþamýna ve karar süreçlerine aktif katýlýmýný teþvik edecek, kendilerini ifade etmelerini kolaylaþtýracak imkân ve mekanizmalarý oluþturacaðýz. Kentteki her türden yapýlaþma ve düzenlemeleri engelli ve yaþlýlarýn engelsiz þekilde yaþam sürdürebilecekleri biçimde gerçekleþtireceðiz.

• Dayanýþmacý Bir Yerel Yönetim!

Her þeyden önce kenti birbirinden habersiz ve birbirine karþý ilgisiz büyük kalabalýklarýn bir arada yaþadýðý bir mekân olmaktan çýkaracaðýz. Kente dair yabancýlaþmayý kentlilik bilincinin oluþmasý ile aþacaðýz.

Kentimizde yaþayan ekonomik kriz maðdurlarýný kaderleri ile baþ baþa býrakmayacaðýz, baþta istihdam, barýnma, beslenme, saðlýk, ulaþým, eðitim olmak üzere kriz nedeniyle yaþanan tüm sorunlar karþýsýnda toplumsal dayanýþmayý geliþtirip güçlendireceðiz.

Yaþanan sorunlara müdahale edecek ve çözüm üretecek ‘ekonomik kriz ile mücadele birimi’ oluþturacaðýz.

Emek örgütleri ve meslek odalarýyla iþbirliði içinde istihdamýn artýrýlmasý için çalýþacaðýz.

Cinsiyetçi iþbölümünün kadýna yüklediði rollerden kaynaklý evde yaptýðý iþlerin toplumsallaþtýrýlmasýný
saðlayacak her mahallede kreþ, ortak çamaþýrhane ve yemekhaneler yapacaðýz.

Kadýnlarýn bir araya gelerek olanaklarýný birleþtirebileceði, emeklerini deðerlendirerek dayanýþmayý arttýracak kooperatifler kurmalarýna yardýmcý olacaðýz.

Zihinsel ve bedensel engelleri nedeniyle çalýþamayan yurttaþlarýn asgari yaþam standardýna kavuþmasýný güvence altýna alacak, durumlarýna uygun iþ edinmelerini saðlayacak eðitim ve kurslar, burs ve yardým programlarý uygulayacaðýz.

Yaþlýlarýn yaþamlarýnýn son dönemlerini insan onuruna yaraþýr biçimde, sevgi ve þefkat görecekleri, saðlýklý ortamlarda geçirebilecekleri gündüz ve gece bakým evleri, sosyal aktivite merkezleri ve onlara kendi evlerinde yardýmcýlýk sistemini gerçekleþtireceðiz.

Öðrencilerin yaþamlarýný kolaylaþtýrýcý önlemler alacak, özellikle yoksul öðrencilere yönelik ücretsiz veya düþük fiyatlý gýda, giyecek ve barýnma olanaklarý saðlayacaðýz.

• Þeffaf Ve Denetlenebilir Bir Yerel Yönetim!

Yerel yönetim bütçe ve faaliyetlerinin tümünü her düzeyde açýk ve þeffaf olarak yürüteceðiz. “Halk Meclisleri” faaliyetlerimizin denetiminin en önemli aracý olacaktýr.

Bütçe ve faaliyetlerimizin tümünü, periyodik olarak ve tüm ayrýntýlarý ile; yazý ve görsel basýn, belediye binalarý ve þehrin merkezi yerlerindeki ilan panolarý, halk meclislerine ve sivil toplum kuruluþlarýna ileteceðimiz raporlar yoluyla tüm kentin bilgi ve denetimine sunacaðýz.

Aðýrlýkla reklam için kullanýlan billboardlar halkýn bilgilendirilmesi amacýyla kullanýlacaktýr.

Meclis oturumlarý yerel televizyonlar aracýlýðý ile canlý olarak yayýnlanacaktýr.

Alýnan kararlarýn ve toplantýlarýn tutanaklarý düzenli olarak yayýnlanacaktýr.

Bilgi edinme hakkýnýn kurumsallaþmasý için eriþilebilirlik ilkesi mutlaka yaþama geçirilecektir.

Ýzmir geneline yayýlacak iletiþim merkezleri ile her türlü bilgiye ulaþarak günlük hizmet aksaklýklarýnýn giderilmesi saðlanacaktýr.

Gerek halk meclislerinin gerekse her yurttaþýn, düzenli bilgilendirme raporlarý dýþýnda gerekli gördükleri her anda, istedikleri her türlü ek bilgi, belge ve raporlara ulaþmasýný saðlayacaðýz.

• Katýlýmcý Bütçeyle Çalýþan Bir Yerel Yönetim!

Yerel yönetim hizmetlerinin hangi öncelikler ile kimlere, nasýl sunulacaðýna, bunun için de hangi yatýrýmlarýn ve harcamalarýn yapýlacaðýna halk meclisleri, söz konusu yatýrým ve harcamalarýn hangi kaynaklardan ve nasýl karþýlanacaðýna da (yeni vergilerin alýnmasý, borçlanma vb) karar verecektir. Kent halkýnýn kendisinin yaptýðý bu bütçe, toplumsal cinsiyete duyarlý bir bütçe olacaktýr.

Ýzmir’in genel kentsel ve sosyal problemleri ile gelecek hedeflerinin belirlenmesi ve uygulama sürecinin kontrolü için uzman meslek örgütleri, demokratik kitle örgütleri, bilim kuruþlarýný içeren halkýn katýlýmýna esas olan bir yönetim planý oluþturulacaktýr.

Ýzmir’in Büyükþehir Belediyesi sýnýrlarý dahilinde 162 orman köyü ve 573 mahalle bulunmaktadýr. Bu 735 mahalle ve köy yerleþimlerinin Büyükþehir hizmetleri açýsýndan her biri için ayrý bir bütçe örgütlenecektir.

Mahallede yaþayan herkesin katýlýmýyla mahallelinin öncelikler konusunda yapacaðý tartýþmalarla mahallenin gelecek dönem ihtiyaçlarý tespit edilecektir. Tartýþmalarla alýnan kararlarýn takibi için mahalleli tarafýndan temsilciler seçilecektir. Ýlçeler düzeyinde temsilciler ve yerel yöneticilerle oluþturulacak yeni bir temsil heyeti Büyükþehir düzeyinde planlama ve uygulamalarý tartýþarak kentin bütçe ve yatýrým planlamasýný karara baðlayacaktýr. Uzman örgütler ve demokratik kitle örgütlerinin ve mahalle temsilcilerinin katýlýmýyla kentin genel problemleri ve yatýrýmlarý ile mahallelerin ihtiyaçlarý, hedefleri birleþtirilerek bütçe ve yatýrým planlamasý oluþturulacaktýr.

• Çok Kültürlü Bir Yerel Yönetim!

Kentin çok kimlikli ve kültürlü yapýsýna uygun pozitif ayrýmcý bir yerel yönetim gerçekleþtireceðiz.

Ýnsanlýk tarihine ve kültürüne beþiklik etmiþ bir coðrafyada yaþamaktayýz. Mevcut sistemse baþta anadil yasaðý olmak üzere kimlik ve kültür soykýrýmýný hâkim politika olarak belirlemiþ, kültür ve sanatýn geliþimini engellemiþ, yok sayarak ve asimile ederek insanlýk suçu iþlemiþtir.

Oysa farklý dil ve kültürlerin yaþatýlmasý vazgeçilmez bir yaþam ilkesidir. Her dilin ve kültürün kendini özgürce ifade ettiði toplumlar daha huzurlu ve barýþ içerisinde yaþamaktadýrlar.

Yerel yönetimler, yaþamýn tüm zenginliðiyle sürdürülebilir kýlýndýðý alanlar olduðu için, dünyada ve coðrafyamýzda yaþayan tüm kültürleri sahiplenen evrensel bir anlayýþla çok kültürlü ve çok kimlikli coðrafyamýzýn zenginliðini açýða çýkaracaðýz.

Zenginliðimizi yerel olduðu kadar evrensel deðerlerle buluþturacaðýz. Halklarýn kültürünü demokratik deðerlerle buluþturacaðýz.

• Çocuklara Sevgi ve Saygý Gösteren Bir Yerel Yönetim! 

Kapitalist zihniyet, çocuklarý insan olarak deðil, gelecekte yararlý olacak bir “yatýrým” olarak görmektedir.

Çocuklara yönelik bütün hizmetler ailelerin sorumluluðuna býrakýlmýþtýr. Bu nedenle toplumdaki bütün eþitsizlikler doðrudan çocuklara yansýmaktadýr. Yoksul ailelerin çocuklarý barýnma, beslenme, eðitim, saðlýk gibi gerekli olan en temel hizmetlerden bile yararlanamamaktadýr, yoksulluða, açlýða son yýllarda Ýzmir’de sýkça görüldüðü gibi sokaklara terk edilmektedir.

Kentimizde sokak çocuklarý olarak tanýmlanan geniþ bir çocuk kitlesi son derece zor koþullarda, her türlü suça ve tacize açýk bir ortamda yaþamlarýný sürdürmektedir. Kapitalist geliþmenin yarattýðý eþitsizliklerin ve yýllardýr ülkemizde yaþanan savaþýn yol açtýðý; toplumsal düzeyde çözülmesi gereken bir sorundur. Bu çocuklarýn ivedilikle barýnma, eðitim, beslenme baþta olmak üzere bütün insani ihtiyaçlarý yerel yönetimler öncülüðünde oluþturulacak bir örgütlenmeyle karþýlanacaktýr.

Çocuk oyun alanlarý sayý ve nitelik olarak son derece yetersizdir. Mahallelerde çocuk yürüme mesafesi esas alýnarak her 5000 kiþiye 1 çocuk bahçesi düþecek þekilde standartlara uygun çocuk bahçesi yapýlacaktýr.

Semt halkýnýn katýlýmýyla alternatif kamusal eðitim giriþimleri oluþturulacak, var olan projeler arsa, inþaat yapýmý, ucuz kredi, danýþmanlýk, eðitim kadrosu ve diðer ekipmanlar yönünden desteklenecektir.

Eðitim yaþýnda çalýþmak zorunda kalan çocuklarýn eðitimlerine dönmelerini saðlayacak önlemler geliþtirilecektir.

Çocuklar için deðil, onlarla birlikte sanatsal kültürel etkinlikler düzenleyecek kültür birimleri oluþturulacaktýr.

• Geleceðe, Gençliðe Sahip Çýkan Bir Yerel Yönetim! 

Gençlik, toplumun geleceðini kuran, en dinamik bileþenidir. Gençlik, özgür geliþim olanaðý tanýnmasý gereken, en önemli zenginliðimizdir.

Gençliðin baðýmsýz yapýlanmasý ve özgür geliþiminin önündeki engellerin azaltýlabilmesi için, belediye olarak her türlü destek saðlanacaktýr. Gençlerin yaþamlarýnýn kolaylaþtýrýlmasý ve kendilerini gerçekleþtirebilmelerinin kanallarý yaratýlacaktýr.

Bir üniversite þehri olan Ýzmir’de, öðrencilerin barýnma sorunlarýnýn çözümü için yeterli miktarda yurt ve stüdyo tipi ev saðlanacaktýr. Gençlerin kendilerini geliþtirebilmeleri için kültürel-sanatsal mekanlar, hobi ve çalýþma mekanlarý, spor ve eðlence imkanlarý sunulacaktýr.
Gençlerin, her türden sosyal, ekonomik, psikolojik sorunlarýna çözüm desteði sunabilmek için, gençlik hizmet ve danýþma merkezleri kurulacaktýr.

• Yaþlýlara Vefa Borcu Duyan Bir Yerel Yönetim!

Yaþlýlar için uygulanacak her türlü özel hizmet ve indirim yerel yöneticilerin bir hibesi deðil, toplumun onlara olan vefa borcunu ödemesinin bir biçimidir.

Yaþlýlarýmýzda, barýnma sorunu olanlar için her türlü insani etkinliklerini sürdürebilecekleri, “kamp” mantýðýyla oluþturulmayan yaþama mekanlarý yaratýlacaktýr. Gereken durumlarda evlerinde ilaçlarýný saatinde düzenli almalarýna yönelik, temizlik ve benzeri hizmetleri sunacak birimler oluþturacaktýr.

Her mahallede yaþlýlar için oyun, dinlenme, hobi kurslarý, vb. departmanlarla; saðlýk, hukuk gibi yaþamsal alanlarda danýþmanlýk hizmeti veren bürolardan oluþan, yürüme mesafesinde yer alan toplumsal mekânlar oluþturulacaktýr.

Bütün yerel yönetim hizmetlerinde gelir durumlarýna göre yaþlýlara indirim yapacaðýz.

• Kadýna Yönelik Þiddete Karþý Mücadele Yürüten Bir Yerel Yönetim!

Þiddet maðduru kadýnlarýn baþvurabileceði acil telefon hattý ve müdahale merkezleri kuracaðýz.

Anadilde hizmet imkâný da olan kadýn danýþma merkezleri, sýðýnma evleri ve ara istasyonlar açacaðýz.

Sýðýnma evi sonrasý þiddet ortamýna dönmemeleri için sýðýnakta kalan kadýnlarýn özgüvenini ve kadýnlar arasý dayanýþmayý geliþtirebilecekleri destek programlarý ile meslek edinme eðitimleri, istihdam ve barýnma olanaklarý saðlayacaðýz.

Kadýnlara zorla ve erken evlilik ile akraba evliliðinin zararlarý konusunda eðitim seminerleri veren, üreme saðlýðý ve aile planlamasý, çocuk saðlýðý konusunda hizmet sunan merkezler, ergenlik merkezleri, menopoz klinikleri oluþturacaðýz.

• Engelliler Ýçin Engelleri Kaldýran Bir Yerel Yönetim!

Ýzmir’de 400 000 engellinin bulunduðu varsayýlmaktadýr. Yaþlýlar ve düþkünlerle birlikte, Ýzmir’de yaþayan tüm engellilerin, toplumsal hayat içerisinde engeli bulunmayan bireyler kadar eþit hak ve yükümlülüklere sahip olduklarý tartýþmasýz bir gerçektir. Belediyelerin en önemli hizmeti Engelsiz Kent Ortamlarý yaratmak olacaktýr.

Engellilerin toplumla iç içe ve diðer insanlar gibi yaþamasýnda imar, planlama ve uygulama ile ilgili her türlü tedbiri almak; alt yapý çalýþmalarýnda ve kent mobilyalarýnýn seçiminde engellilerle ilgili ölçü, norm ve standartlara dikkat edilmesi ana görevimiz olacaktýr.

Çalýþma, eðitim vb nedenlerle günlük olarak sokaða çýkan engelliler için engel durumuna göre servisler ile taþýmacýlýk yapacaðýz.

Engellilere iliþkin politikalar, himayeci deðil, toplumla bütünleþtirici olacaktýr. Bu nedenle aþýrý korunaklý bir çevre yerine, çocuklarýn, yaþlýlarýn, engellilerin, çevreleriyle uyum içinde, diðer tüm kentlilerle birlikte, tecrit edilmeden, toplum hayatýnýn günlük yaþantýsýna katýlýmlarýný saðlamak gerekir.

• Yoksullukla Mücadele Yürüten Bir Yerel Yönetim! 

Yoksulluk, çok boyutlu bir sorundur, sadece iþ, gelir, istihdam ile ilgili deðildir.Açlýk, saðlýksýzlýk, eðitimsizlik gibi sorunlardan kaçamýyorsak, böylesi risklerle karþýlaþtýðýnýzda yapabileceðimiz bir þey yoksa yine yoksulluk içindeyiz demektir. Yoksulluk, bireylerin tek baþýna çözebileceði bir sorun olmayýp, kamunun sorumluluðundadýr.

Yoksullukla mücadelenin en önemli aracý örgütlenmektir. Bütün olanaksýzlarý örgütlü güçle aþmak mümkündür.

Büyükþehir Belediyesi olarak, kentin örgütlenmesine özel bir önem vereceðiz. Kent yaþamýnda barýnma, üretim, daðýtým ve tüketim gibi hayatýn her alanýnda kooperatifleþme ve kamusal alanlarýn geniþletilmesi için çaba harcayacaðýz.

Üretim, daðýtým, tüketim süreçlerinde aracýyý ortadan kaldýracak pazarlar, aðlar oluþturacaðýz. 

Hobi, beceri, yetenek ve mesleki kurslar yaygýnlaþtýrýlacak, üretimlerin sergilenmesi ve pazarlanmasý için merkezler açacaðýz.

Sigortasýz, güvencesiz ve saðlýksýz ortamlarda iþçi çalýþtýrýlmasýna karþý, Bölge Çalýþma Müdürlüðü ile iþbirliði yapýlacak, ayrýca belediyenin ruhsat verme ve denetleme yetkisini iþçi ve iþ güvenliði için de kullanacaðýz.

Ekonomik kriz ve baþka gerekçelerle çalýþma hakký elinden alýnan, çalýþtýðý halde hakkýný alamayanlarýn haklarý için, Ýzmir Barosu, Çaðdaþ Hukukçular Derneði, sendikalar ve gönüllü baþka kurum ve kiþilerle ile iþbirliði yaparak, hukuksal ve örgütsel destek saðlayacak, ’Hak Savunma Birimleri’ oluþturacaðýz.

Bütün bunlardan önce, ücretsiz, rahat, saðlýklý ve ulaþýlabilir hizmetleri yaygýnlaþtýrarak yoksullukla mücadeleye katký sunacaðýz.

• Hayvanlarýn Yaþam Hakkýný Koruyan Bir Yerel Yönetim!

Ekosistemin bir bütün olduðunu kabul ediyoruz, insanýn yaþamýnýn korunmasý ekosistemin korunmasýna baðlýdýr. Bu anlayýþla türcülük anlayýþýný reddeden, kente yaþayan hayvanlarýn haklarýný da koruyan uygulamalar yapacaðýz. Sokak hayvanlarý için Hayvan Bakým ve Rehabilitasyon Merkezleri kuracaðýz.

• Ege’yi Barýþ Gölü haline Getirecek Bir Yerel Yönetim!

Ege’nin iki tarafý hem tarihsel, hem kültürel hem de insani açýdan birbirinden ayrý düþünülemez. Uzun yýllardýr, Ege’nin iki yakasý birbirinden uzaklaþmýþ ve yabancýlaþmýþtýr. Ege’yi bir barýþ ve kardeþlik denizi haline getirecek iliþkilere önem vereceðiz. Kardeþ þehir uygulamalarý ve ortak etkinlikler ile iliþkileri geliþtirip güçlendireceðiz.

• Çalýþanlarýna Ýþ Güvencesi ve Katýlým Saðlayan Bir Yerel Yönetim!

Yerel yönetim örgütlenmesi ve faaliyetlerinde görev alacak kadrolarýn oluþumunda kayýrmacýlýk, çýkar iliþkilerine ve “partizanca” yaklaþýmlara izin verilmeyecektir.

Yerel yönetim örgütlenmesi ve faaliyetlerinde görev alacak kadrolarda %50 kadýn kotasý uygulayacaðýz.

Belediye hizmet ve faaliyetlerinde her türlü taþeronlaþtýrmaya son verilecek, çalýþanlarýnýn tamamýnýn iþ güvencesi olacak, grev, toplu sözleþme ve sendika hakký tanýnacaktýr.

Belediye çalýþanlarý da tüm karar süreçlerine meclisleri ve temsilcileri aracýlýðý ile katýlacaktýr.

Ýzmir Büyükþehir Belediyesinde, çalýþanlar üretim ve hizmetin örgütlenmesi ve planlanmasýnda doðrudan yer alacaktýr.

Çalýþanlar, tüm toplantýlara söz ve karar sahibi olarak örgütlü katýlacaktýr.

Toplu sözleþmeler ve demokratik hükümlerin yaþama geçirilmesi için çalýþanlar disiplin kurulu ve ihtiyaç alanlarýnda aktif yer alacaklardýr.

Çalýþanlar, örgütlü katýlýmý ile bütçe ve yatýrým kararlarýnda aktif yer alacaklardýr.

Belediye çalýþanlarýna; yaptýklarý iþte kendilerini geliþtirmelerini, güncel geliþmelere ayak uydurmalarýný saðlayacak, ayný zamanda kent sakinlerine hizmet ederken herkese eþit davranma, dayanýþma içinde olma, hizmet ve olanaklarý israf etmeme ve yetkilerini kötüye kullanmamalarý yönünde bilinç ve yeti kazandýracak eðitim programlarý uygulanacaktýr.


KAYNAK KULLANIMI VE HÝZMET BÝÇÝMÝMÝZ

Yerel hizmetlerin görülmesinde içine düþülen kýsýr döngü, görev ve sorumluluklarýn tümüyle belediyelere býrakýlmasýyla çözülecek boyutlarda deðildir. Öncelikle bu kýsýr döngüden kurtulabilmek için, merkezi yönetim ve kamu maliyesi sisteminde kamu yararýný esas alan bir yaklaþýmla köklü deðiþikliklere gidilmelidir.

Kentsel hizmet kapsamýndaki tüm alanlarda, yatýrým maliyetlerinin merkezi yönetim tarafýndan merkezi bütçeden karþýlanmasý kaçýnýlmazdýr. En önemli kaynak olan GBVGTT (Genel Bütçe Vergi Gelirleri Toplam Tahsilatý) payý ise Ýller Bankasý aracýlýðý ile alýnmaktadýr. Buna baðlý olarak, Ýller Bankasý’nýn yönetim ve örgütlenme þeklinin deðiþtirilmesi ve belediyelerden temsilcilerin katýlýmý ile geniþletilerek, mevcut yapýsýnýn güçlendirilip demokratikleþtirilmesi sonucunda uzmanlarla güçlendirilecek bir yönetim þekline kavuþmasý gereklidir.

Yerel hizmetler kamu eliyle yürütülecektir. Ekonomik kaynak bulma konusunda uluslar arasý kamu bankalarýndan kaynak bulma olanaðý mevcut ve bu olanaklar deðerlendirilecektir.

Kamu kesimi vergilendirme gibi toplumsal dengelerin hesaba katýlabildiði esnek araçlara sahiptir. Dolayýsýyla yoksullara ücretsiz veya düþük ücretli hizmet verilmesi mümkündür.

Kent topraklarýnýn kamunun elinde olmasýna yönelik stratejiler geliþtirilecektir. Merkezi ve yerel yönetimlerin kamu mülki topraklarýný “kaynak yaratma “ amacý ile ve esasen sermaye birikimi için bir araç olarak kullanýlarak elden çýkarýlmasý kabul edilemez. Yaþayan ve yaþayacak insanlarýn ortak mirasý olan toprak üzerindeki mülkiyet hakký sýnýrý ancak ve sadece “kullanma hakkýyla” sýnýrlý olacaktýr.

Mülkiyetler üzerinde oluþan deðer artýþlarýnýn tescil edilmesi olarak iþlev gören imar planý, plan tadilatý ve mevzii plan uygulamalarýný ortadan kaldýran baðlayýcý önlemler alýnacaktýr.

Kamu arazilerinin özelleþtirilmesine, sermayeye ve büyük þirketlere peþkeþ çekilmesine son vereceðiz.

Belediyelerin sahip olduklarý þirketlerde özel sermayeye devretmiþ olduklarý tüm sorumluluklar geri alýnarak, belediyelerde kaynaklarýn yeniden ele alýnýp deðerlendirileceði yeni örgütlenme modeli içinde, kooperatifleþme dýþýnda hiçbir özel yapýlanmaya gidilmeyecektir.

Kentsel hizmetlerin yatýrým ve süreklilik gerektiren türlerinin “hizmet bedeli” karþýlýðýnda sunulmasý durumunda vatandaþýn kentsel hizmetleri maliyetine belirli oranlarda katýlmasýnýn önkoþulu, bu hizmetlere iliþkin karar süreçlerinde de aktif olarak yer almasý ve yönlendirmesi olacaktýr. Bedel miktarlarýnýn belirlenmesinde, demokratik karar süreçleri baðlayýcý olacaktýr. Mahalli il ve konseylerinde yapýlacak deðerlendirmeler ýþýðýnda saptanan bedel miktarlarý, halkýn onayýndan geçmeden karara baðlanmayacaktýr.

Doðal SÝT alanlarýnýn ve orman arazilerinin yapýlaþmaya açýlmasý giriþimleri bugüne kadar sürdürülen kentlerin yaðmalanmasý sürecinin yasallaþmasý demektir. Bu uygulamalar kent güvenliði açýsýndan deðerlendirilerek, kentsel haklarýn ihlali kapsamýnda “kent suçu” kabul edilecektir. Aksi halde doða ve insanlýk hepimizden gerçekten hesap soracaktýr.

TEMEL KENTSEL HÝZMETLERÝMÝZ

• Katýlýmcý, Demokratik Bir Planlamayý Esas Alan Bir Yerel Yönetim! 

Kent yapýlanmasý hiçbir zaman tarafsýz olmamýþ, her zaman ideolojik bir anlayýþý yansýtmýþtýr. Buna baðlý olarak kent mekânlarýnda toplumsal yapýnýn soyut iktidar iliþkileri gizlidir. Yani kent mekâný toplumdaki sýnýfsal yapýya dayanan eþitsiz güç iliþkilerinin bir aracý ve örtülü ifadesidir.

Bu durumda sermayenin kentlere dayattýðý mantýðýn, kent mekâný üzerinde anlam bulmasý ve yerleþmesindeki belirleyici konumundaki planlama anlayýþýný reddediyoruz.

Bizim planlama anlayýþýmýz; çalýþan sýnýflarýn, dýþlanmýþ kesimlerin, farklý kimliklerin; sermaye (ve diðer baskýn unsurlar) karþýsýnda yaþam mekânlarýný üretebilmeleri, bu yaþam mekânlarýný kullaným deðeri üzerinden somutlanmasýna yönelik politikalarýn üretilebileceði alaný yaratacaktýr.

Planlamaya iliþkin yapýlanmalarla birlikte, planlama süreçlerine toplum iradesinin katýlým ve katkýlarýný saðlayacak ve mahalle örgütlenmelerinden baþlayan ve kent ölçeðindeki örgütlenme ile bütünsel bir yapý oluþturan katýlým mekanizmalarý oluþturulacaktýr.

Saðlýklý kentleþmenin ön koþulu olan kentsel planlamayý, kentin ekonomik, toplumsal ve fiziksel geliþiminde iç ve dýþ dinamiklerini saptayan, kenti içinde bulunduðu bölgenin özellikleri ve çevresi ile deðerlendiren, kentte yaþayanlarýn ve gelecekte yaþayacak olanlarýn ihtiyaçlarýnýn karþýlanmasýný, temel hedefleri arasýna alan, bilimsel, demokratik, katýlýmcý bir eylem olarak deðerlendiriyoruz. Demokratik katýlým süreçlerinin ve denetimin mümkün olabilmesi için gerekli ön koþul, dileyenin dilediðini yapamadýðý, önceden görüþülüp belirlenmiþ ilke ve hedeflerin varlýðý ile mümkündür.

Yaþadýðýmýz ve yerleþtiðimiz çevrenin, doða, toplum ve insan ölçeðinde oluþturulmasý ve sorunlarýnýn çözülmesi hedefi ile ekolojik sistemin korunmasý ve doðal kaynaklarýn bugün ve gelecekteki önemini dikkate alan bir planlama anlayýþý ile hareket edeceðiz.

Ýmara açýlacak kent alanlarýnda kamusal toprak mülkiyetine geçeceðiz. Yeni planlanacak arazileri kamulaþtýrýp, üzerine yapýlacak her türlü yapý için sadece kullaným hakký vereceðiz.

Ýnsanlýðýn bugün ve gelecekteki ortak varlýðý olan doðal ve kültürel deðerlerini koruyan bir faaliyet ve kentleþme planlamasý merkeze alýnacaktýr. Ýzmir, konumu ve geliþmiþliði nedeniyle çevresindeki yerleþim ve diðer alanlarda da bir geliþme dinamizmi üretiyor. Ýzmir’in çevresinde bulunan Bakýrçay, Gediz ve Küçük Menderes havzalarýndaki zengin tarým alanlarýnda, sanayileþme ve kentleþme basýncý artmaktadýr. Bergama’dan Ödemiþ’e, Salihli ve Manisa’yý da içine alan bir bölge planlamasý örgütlenmesinin gündeme alýnmasý saðlanacaktýr.

Nazým Planýn saðlýklý hale getirilmesinden sonra elde edilen plan ve kararlarýn bozulmamasý için toplumsal denetim mekanizmasý devrede kalacaktýr.

Ýzmir’de farklý ulaþým türlerinin koordinasyonunu içeren Ulaþým Master Planýnýn daha iþlevsel kýlýnarak, toplu ulaþýmda metro ve deniz ulaþýmýnýn daha da geliþtirilmesine yönelik çalýþmalar öncelikli olacaktýr. Kent içinde, özel araç trafiðini özendirecek yol aðlarýndan özellikle kaçýnýlacaktýr.

Kentimizde açýk ve yeþil alanlarý çoðaltacak planlar oluþturulacak ve bu alanlarýn bozulmasýna yönelik hiçbir plan kararý kabul edilmeyecektir.

Kent içinde yapý yoðunluðunu artýracak planlar üretilemeyecek ve kentin hava koridorlarýný kapatacak tipte yapýlaþmaya izin verilmeyecektir.

Kentsel alanlarýn alt yapý master planlarý yapýlacaktýr.

Kent çevresinde toprak envanteri yapýlarak ‘tarýmsal SÝT’ alaný oluþturulmasý yönünde faaliyet yürütülerek, bu alanlar kentsel geliþmeye açýlmayacaktýr.

• Kent Halkýnýn Ýnsan Onuruna Yaraþýr Biçimde Ve Saðlýklý Konutlarda Yaþamasýný Saðlayan Bir Yerel Yönetim!

Barýnma hakký, en temel insan haklarýndan biridir. Herkesin doðal, tarihsel ve kültürel çevre ile kentsel koþullara uyumlu, saðlýklý ve güvenli konutlarda yaþayabilmesinin olanaklarýný saðlayacaðýz. Özellikle alt gelir gruplarýnýn mülkiyet iliþkisine tabi olmaksýzýn saðlýklý koþullarda barýnmasýný saðlamak amacýyla sermayeye, büyük inþaat þirketlerine deðer aktarýmýna yol açmayan sosyal konut projeleri gerçekleþtireceðiz.

Ýzmir’de büyük bir konut ihtiyacý yaþanmaktadýr. Yoksullar barýnma amaçlý konut ihtiyacýný ekonomik anlamda konut talebine dönüþtürecek olanaklara sahip deðildir. Barýnma ihtiyaçlarýný kaçak yapýlaþma ve yetersiz mekânlarda saðlýksýz bir þekilde sürdürmektedir.

Buna karþýn, bugüne kadar emlak ve konut sektörü ile kamu kurumlarý öncülüðünde sosyal konut üretme amacý ile deðil, alým gücü nispeten yüksek ve parasý olanlarla spekülatif beklentileri olanlara yönelik konut üretimi yapýlmaktadýr. Yerel yönetimlerin barýnma alanýnda aktif görev almamasý gecekondulaþma ve rant merkezli yapýlaþmayý teþvik etmiþtir.
Bu yaklaþýmla;Kamu kaynaklý kredilerle desteklenen konutlara, belirli bir süre satýlamama ve oturma koþulu getirilmelidir.
Barýnma amaçlý kullanýlan konutlar vergilendirme dýþý býrakýlmalý, fazla konut sahibi olanlar rayiç bedeli esas alýnarak kademeli olarak vergilendirilmelidir.

Kamu mülkiyetindeki arazilerin satýþýna derhal son verilmelidir. Yerel yönetimler planlý geliþme içinde alt yapýsý hazýr, yeterli çevre donatýsý olan kentsel arsa üretecektir.

Kamu arazilerinin, alt gelir grubu kentlilere kendi ilk ve tek konutlarýný yapmak üzere 25 - 30 yýllýk sürelerle kullaným hakkýyla sýnýrlý kiralanmasý yanýnda belediyenin üreteceði konutlar ihtiyaç sahiplerine kiralanacaktýr.

Yeni konut alanlarýnda, yaþlýlar, engelliler ve çocuklara yaþam kolaylýðý saðlayacak biçimde tasarýmlar geliþtirilecek, mevcut kentsel yaþam çevreleri de bu baðlamda iyileþtirilecektir. Özellikle kaldýrýmlar tüm fiziksel engelliler, yaþlýlar ve çocuklarýn kullanabileceði biçimde yeniden düzenlenecektir.

• Suyun Temiz, Saðlýklý Ve Tüm Canlýlarla Birlikte Kullanýmýný Esas Alan Bir Yerel Yönetim! 

Kapitalizmin insaný ve doðayý yýkýma uðratan kar hýrsý yüzünden, yaþamýmýzýn olmazsa olmaz varlýklarý tehdit altýndadýr. Kapitalizmin doðayý talan eden uygulamalarý temiz içme suyu kýtlýðý yaratmaktadýr. 

Su kaynaklarýmýz tehdit altýndadýr. Su kaynaklarýný korumak ve yurttaþlarýmýza temiz bir þekilde ulaþtýrýlmasýný saðlamak yerel yönetimlerin asli görevlerinden biridir.

Ýzmir, Tahtalý Barajý, Balçova Barajý, Menemen Kuyularý sayesinde su sýkýntýsý çekmemesi gerekirken, %40’a varan kaçaklarýn önlenememesi, su kaynaklarýnýn rehabilite edilememesi, kaynaklarýn korunamamasý kuraklýkla birleþince son yýllarda ciddi sorunlarla karþýlaþýldý.

Efemçukuru’nda ruhsatlandýrýlan Altýn Madeni’nin çalýþtýrýlmasýný saðlamak amacýyla, merkezi yönetim tarafýndan Çamlý Barajý Projesinden vazgeçilmiþtir., Su havzasýný kirleteceði kesin olan altýn madeni projesine karþý Ýzmir Büyükþehir Belediyesi yönetimi, zamanýnda ve gereken tavrý geliþtirememiþ, Ýzmir’in suyu ve doðasý ciddi tehditlerle karþý karþýya kalmýþtýr.

Arsenikli su Ýzmir’in en önemli sorunlarýndan birisidir. Bu konuda da CHP’nin baþýnda olduðu Büyükþehir Belediye Yönetimi de AKP’nin baþýnda olduðu Merkezi Yönetim de basiretsiz davranmýþtýr. Büyükþehir Belediye Yönetimi, 2007 yýlý baþýnda saptanan sudaki arsenik gerçeðini birbuçuk yýl boyunca Ýzmirlilerden gizlemiþ, sorunun çözümü için hiçbir önlem almamýþtýr. Ta ki AKP’nin seçime yatýrým olarak Melih Gökçek’in aðzýndan arsenik gerçeðinin açýklanmasýna kadar. Sýrf bu olay bile CHP yerel Yönetiminin ne kadar þeffaflýktan uzak, ne kadar katýlýmcýlýðý önemsemeyen, ne kadar basiretsiz olduðunu göstermeye yetmektedir. Diðer yandan sorunu çözmekle görevli olan AKP Hükümeti de arsenikli suyu yerel seçimler için malzeme olarak kullanmaktan baþka bir þey yapmayan çýkarcý bir davranýþ sergilemiþtir.

50 km yarýçapýndaki Büyükþehir sýnýrlarýnda tarýmsal alanlarýn sulama sorunu da çözüm bekleyen sorunlardan birisidir.

Bu nedenle önümüzdeki yýllarý içeren suyun tüm canlýlarla birlikte kullanýmýný esas alan planlama acildir. 

Evsel ve endüstriyel sývý atýklarýn arýtýldýðý Çiðli ve Güneybatý Arýtma tesislerinden çýkan suyu kent içi park ve bahçelerin sulanmasýnda kullanýlmasý için çalýþmalar yapacaðýz.

Su kaynaklarýnýn korunmasý ve korunmasýnýn sürekliliðini saðlayacak çalýþmalar önceliðimiz olacaktýr. Yeraltý su kaynaklarýnýn talanýna neden olan kent içerisindeki özel sondaj kuyularýný kapatacaðýz. Yaðmur ve atýk sularýnýn geri kullanýma kazandýrýlmasýný saðlayacak projeler geliþtireceðiz. Ne pahasýna olursa olsun su kaynaklarýný kirleten faaliyetler, örneðin Efemçukuru Altýn Madenine kesinlikle izin verilmeyecektir.

Su, sadece insanlar deðil tüm canlýlarýn için yaþamsal öneme sahip olan temel bir gereksinim ve haktýr. Doða tarafýndan bizlere sunulan suyun ticari bir meta haline getirilmesi ve özelleþtirilmesi kabul edilemez. Bu anlayýþtan hareketle kent halkýnýn insan yaþamý için gerekli olan, saðlýklý, kullanýlabilir ve içilebilir suya ücretsiz olarak eriþilebilmesini saðlayacaðýz.

Tüketicinin bilgilendirilmesi ve eðitilmesine yönelik programlar oluþturarak, su tüketimini evsel, tarým, sanayi, turizm vb. sýnýflandýrmalara tabi tutup, su kullanýmý ile elde edilen kazanca göre ücret uygulayarak, aþýrý su tüketimine ve kirlenmesine yol açan golf sahalarý, aquaparklar gibi tesislere izin vermeyerek, mevcut daðýtým þebekesinden kaynaklanan kayýplarý giderecek denetim sistemleri ve yeni teknolojiler uygulayarak suyun israfýný ve aþýrý kullanýmýný önleyeceðiz.

• Kent Ýçi Ulaþýmda Yayalarý Merkeze Alan, Toplu Taþýmaya Öncelik Veren Bir Yerel Yönetim!

Kent içi ulaþýma dair tüm plan ve uygulamalarý; kapitalistlerin, sanayicilerin en kolay ve fazla kâr etmelerini saðlamak için deðil, kentlilerin gerçek ihtiyaç ve taleplerine göre yayayý merkeze alan, toplu taþýmaya öncelik veren bir anlayýþla yapacaðýz.

Bu anlayýþ çerçevesinde 5 yýlda bir yenilenebilir kýsa, orta ve uzun vadeli Ulaþým Master Planlarý yapýlacaktýr.

Kent merkezinde özel araç trafiði sýnýrý koyup mevcut karayollarýnda toplu ulaþým araçlarýnýn kullanýmý için tercihli yollar oluþturacaðýz. Yeni yaya ve bisiklet yollarý yapacaðýz.

Engelli ve yaþlýlarýn, kent içi ulaþýmý daha kolay ve güvenli yapabilmeleri için toplu taþýma araçlarýný ve duraklarý onlarýn kullanýmýna uygun hale getireceðiz. Kaldýrým yüksekliklerini ayarlama, engelli araçlarý için rampalar, hatta kaldýrýmsýz yollar, trafik ýþýklarýný sesli hale getirme vb düzenlemeler yapacaðýz.

Raylý sistemi tüm kenti kapsayacak þekilde geniþletip deniz ulaþýmýný geliþtireceðiz. Tüm toplu taþýma araçlarýnda çevreci enerji kaynaklarýnýn kullanýlmasýný saðlayacaðýz.

Kent içi ulaþýmýnda Hafif Raylý Sistem Metro’nun diðer etaplarýnýn hýzla tamamlanmasý, Þirinyer – Týnaztepe, Halkapýnar-Pýnarbaþý, Üçkuyular – Narlýdere, Üçyol- Yeþilyurt – Eskiizmir ekseninde Metro sistemi, Üçkuyular – Mithatpaþa – Alsancak – Halkapýnar güzergahýnda tramvay sisteminin geliþtirilmesini öngörüyoruz.

Aliaða-Menderes Demiryolu Hattý'nýn Metro Standartlarý'na çýkarýlmasý çalýþmalarýnýn bir an önce tamamlanmasý, baþta Ýzmir Körfezi olmak üzere deniz ulaþýmýnda kent içi ve çevre yerleþim yerlerinin ulaþýmýnda daha çok yararlanýlmasý saðlanacaktýr.

Havaalaný, tren garý, þehirlerarasý otobüs terminali gibi noktalara toplu taþýma araçlarý ile ulaþýmý geliþtireceðiz.

Kent içi toplu ulaþým güzergâhlarýný, saatlerini, aktarmalarý herkesin anlayacaðý dillerde yazýlý, görsel ve sesli yollarla bilinir hale getireceðiz. Kentin her yerine 24 saat ve yeterli sýklýkta ulaþým saðlayacaðýz.

Ulaþým, trafik ve otopark birbirinden etkilenmektedir. Ýzmir’de yaþam kalitesini düþüren ulaþým, trafik ve otopark sorunlarý birlikte ele alýnmalýdýr. Ýzmirliler günlük yaþamlarýnýn uzun sürelerini, yolda kaybetmektedirler. Bütçelerinin büyük bir kýsmýný yol giderlerine harcamak zorunda kalmaktadýrlar.

Ýzmir’de 2008 Ekim ayý verilerine göre 896 bin 483 araç bulunmakta ve bu araçlarýn 2 yüz bininin þehrin merkezine girdiði tahmin edilmektedir. Kent merkezinde ise ancak 12000 araçlýk otopark bulunduðu düþünülürse trafik sýkýþýklýðýnýn nedeni anlaþýlmaktadýr. Çünkü araçlarýn büyük çoðunluðu otopark düzeni dýþýnda, sokaklara ve yaya kaldýrýmlarýna geliþigüzel býrakýlmaktadýr. Kentin fiziki yapýsý gereði bu kadar araç için otopark üretimi de mümkün deðildir. Trafik ve otopark sorununa ancak kent merkezine özel araç giriþi azaltýlarak çözüm bulunulabilir.

Toplu taþýma sisteminin düzenli, kaliteli, konforlu, birbiriyle entegre durumda, ucuz ve hýzlý çalýþmasýyla özel araç kullanýmýna engel olunabilir. Bu durum kent içinde rahat trafik, daha uygun otopark imkaný ile güvenli bir trafik akýþýný saðlamakla birlikte, hava kirlenmesine yol açan egsoz gazý emisyonunu azaltacak, petrol tüketimini azaltmak suretiyle ekonomik ve çevresel olumlu katkýlar sunacaktýr.

Ýzmir’de bulvarlarýn, meydanlarýn altlarýna yer altý otoparklarý yapýlmasý dýþýnda, fuardaki gibi yeþil alanlarýn yok edilmesine yol açan hiçbir otopark gündeme alýnmayacaktýr.

• Atýklarý Geri Kazanýlmasý Gereken Maddeler Olarak Gören Bir Yerel Yönetim 

Katý ve sývý atýklara “gözden uzak olsun” düþüncesi ile bakýlamaz. Atýklar; her ne biçimde olursa olsun yok edilmesi gereken maddelerden çok, geri kazanýlmasý gereken maddeler olarak algýlanmalýdýr.

Ýzmir Büyükþehir Belediyesi bütününde katý atýk yönetiminin bilimsel bir zeminde yürütülmesi için Katý atýk birimi daha iþlevsel hale getirilecek ve bu konuda ilçe belediyeleri ile ortak bir master plan oluþturulacaktýr.

Katý ve sývý atýklarýn toplanma, depolanma ve dönüþümü iþlemleri için her evden baþlayarak katýlýmýn, kentsel bilincin ve doðal yaþamýn korunmasý amacýyla ortak çabalara aðýrlýk verilecektir. Atýklarýn evden baþlayarak, semt ve ilçe ölçeðinde ayrýþtýrýlmasý ile süreci ile geri kazaným hedeflenecektir. Sanayi ve hastane atýklarýnýn ise sýký denetim altýnda toplanma, taþýnma ve depolanmasý saðlanacaktýr.

Ýlaç ve kimyasal kullanýmý nedeniyle su kaynaklarýnýn kirlenmesine yol açmasý muhtemel madencilik, sanayi ve tarým faaliyetleri ile arýtma tesisi olmayan iþletmelere izin vermeyeceðiz.

Evsel ve katý atýklarýn kaynaðýnda ayrýþtýrýlarak geri dönüþümünü saðlamak üzere gerekli düzenlemeleri yapacaðýz. Kentin her yerine çeþitliliði arttýrýlmýþ geri dönüþüm kutularý koyacaðýz.

Ýnsanlarýn yaþadýðý mekanlarýn içine kadar giren, çevresi için büyük risk yaratan Harmandalý Çöplüðü sorunun mutlaka çözeceðiz.

Bölgesel Tehlikeli Atýk Bertaraf Tesisi kurulacaktýr. 

Moloz döküm alanlarý belirlenip, atýklarýn kirletici özellikleri en aza indirilecektir. 

Günlük yaþamda, plastik türü malzemelerin kullanýlmamasýna yönelik bir strateji oluþturulacaktýr.

• Eksiksiz Altyapý Hizmeti Saðlayan Bir Yerel Yönetim! 

Altyapý yetersizliði özünde bir planlama yetersizliðidir. Dere yataklarýnýn, toplumsal kullaným alanlarýnýn yapýlaþmasý ile kent merkezindeki yoðun yapýlaþma alt yapý yetersizliðinin ana nedenidir. Kentlerimiz için yapýlan imar planlarýnda yalnýz rant amaçlý, binlerce noktasal ve bölgesel ölçekte imar planý deðiþikliði yapýldýðý için düzensiz kentsel alanlar yaratýlmýþ buna baðlý alt yapý yetersizlikleri oluþmuþtur. Kamu yararý dýþýnda özellikle kiþisel ranta dönük plan deðiþiklikleri yapýlmayacak, plan bütünlüðünün korunmasýna özen gösterilecektir.

Bir altyapý master planý oluþturulmasý ile paralel yaðmur suyu ve kanalizasyon sisteminin ayrýþtýrýlmasý, enerji ve iletiþim nakil hatlarýnýn yeraltýna alýnmasýný öngören ve bu çalýþmalarýn koordinasyonunu yapan AYKOME’yi (Altyapý Koordinasyon Merkezi) etkin kýlacak bir yapýlanma oluþturulacaktýr.

Kaldýrýmlar adeta yayalar için deðil, altyapý kapaklarýnýn ve direklerinin bulunduðu alan olarak iþlev görmektedir. Yaya kaldýrýmlarý yayalara kesintisiz ulaþým imkâný saðlayacak þekilde yapýlacaktýr.

• Gýda Güvenliði Saðlayan Bir Yerel Yönetim! 

Belediyeler, GSM ruhsatlandýrmalarý dýþýnda gýda güvenliði açýsýndan yeterli ve uygun çalýþma yapmamaktadýr.
5216 sayýlý Büyükþehir Belediyesi Kanunu (10.07.2004), 5302 sayýlý il özel idaresi kanunu (22.02.2005) ve 5393 sayýlý belediye kanunu (03.07.2005) gibi kanunlarla yerel idarelere verilen görevler çerçevesinde gýda iþyerlerinin de dahil olduðu gayri sýhhi müessese ve sýhhi müessese kapsamýndaki iþyeri açma ve çalýþma ruhsatý il özel idaresi ve ilgili yerel yönetimlerce düzenlenme ve denetleme yetkisi verilmiþtir. Ancak belediyelerimiz bu yükümlülüklerini yerine getirme konusunda üstlerine düþeni yapmakta yetersiz kalmakta ve bu yetkiyi yalnýzca ruhsat iþlemleri nedeniyle belediyelere gelir kaynaðý olarak deðerlendirmektedirler.

Halk saðlýðýnýn en temel öðelerinden olan gýda güvenliðini saðlamak konusunda; 

Belediyelerde yeni bir yapýlanmaya gidilerek konusunda öðrenim görmüþ personelin görev yapacaðý bir “gýda güvenliði” ile ilgili birim oluþturmak,

Gýda ve diðer tüketim ürünlerinin standartlara uygun, kaliteli ve saðlýklý olarak üretilmesi, nakli ve satýþý için gerekli tüm denetimleri eksiksiz yerine getireceðiz.

Gýda üreten, depolayan, satan iþ yerlerinin asgari teknik ve hijyenik koþullara uygunluðunun denetlenmesini saðlamak,

Baþta okul kantinleri olmak üzere toplu tüketim yerlerinin denetimi amacýyla sistem oluþturmak,

Gýda güvenliði açýsýndan anahtar rol oynayan halleri (sebze-meyve hali, balýk hali), yalnýzca bir gelir kaynaðý olarak görme anlayýþýný bir yana býrakarak, hal’e giren ürünlerde halk saðlýðýný koruma amaçlý gýda güvenliðine yönelik sürekli denetimi saðlamak,

Hale girmeden tüketiciye ulaþan (pazarlar ) için gýda güvenliði açýsýndan denetim uygulanmasýný saðlamak,

Üreticilerin örgütlenmesini destekleyerek kooperatifleþmelerine yardýmcý olmak, bu yolla halkýn özellikle de yoksul kesimlerin güvenli gýdaya daha ucuz bir fiyatla ulaþmalarýný saðlamak için çalýþacaðýz.

• Yenilenebilir Enerji Ýçin Görev Üstlenecek Bir Yerel yönetim! 

Ýzmir Jeotermal enerji kaynaklarýnýn sayýsý ve niteliði bakýmýndan Türkiye’de en zengin illerden birisidir. 

Ýzmir, iklim ve güneþlenme süreleri bakýmýndan çok uygun deðerlere sahiptir. 

Rüzgardan enerji üretebilecek potansiyeli yüksek yerlerin baþýnda Ýzmir gelmektedir.

Böylesi doðal olanaklar sahip Ýzmir’de yenilenebilir enerji üretimi ve kullanýmý için Büyükþehir Belediyesi yenilenebilir enerji üretimi ve kullanýmýna yönelik sorumluluk üstlenecektir. 

- Üniversite ve bilim kuruluþlarý araþtýrma geliþtirme çalýþmalarý yaparak potansiyelleri belirlemek,
- Jeotermal enerji yanýnda rüzgar ve güneþ enerjisinden yararlanmak için yatýrým yapmak,
- Binalarda sadece su ýsýtma amaçlý deðil, elektrik ve ýsýnma amaçlý güneþ enerjisinin kullanýmýný özendirecek þekilde düzenlemeler yapmak.
- Öncelikli olarak Belediye kurumlarýnda yenilenebilir enerji kullanýmýný saðlamak,
- Enerji tasarrufuna yönelik alt yapý hizmetlerini üretmek.gibi öncelikli çalýþmalar yapacaðýz.
Bu kapsamda; küresel iklim deðiþikliðine karþý, yenilenebilir enerji kaynaklarý, Ýzmir özelinde rüzgar, öncelikli olacaktýr. Aliaða’da yapýmý planlanan Termik Santrallere kesinlikle izin verilmeyecektir.


SOSYAL GÖREVLERÝMÝZ

• Her Þeyin Baþý Saðlýk! 

Büyükþehir Belediye Kanunu’nun 7’nci maddesinin ‘v’ bendi hükümlerinin verdiði yetkiyle; hastane, poliklinik, saðlýk merkezleri gibi tesisler açmak suretiyle halkýn temel saðlýk hizmetlerini karþýlanacaktýr.

Bu amaçla Eþrefpaþa Hastanesi Semt Polikliniklerini yaygýnlaþtýracaðýz, emekçi ve yoksullarýn yoðun yaþadýðý semtlerde ücretsiz hizmet verecek semt poliklinikleri açacaðýz, gezici saðlýk birimleri oluþturacaðýz.

Kentsel altyapý yetersizliði nedeniyle meydana gelen saðlýk sorunlarýný ortadan kaldýrmak en önemli hedeflerimiz arasýndadýr. Koruyucu saðlýk hizmetleri, saðlýk taramalarý ve sonrasýnda gerekli tedavi hizmetleri ile sosyal güvencesi olmayan hemþehrilerimize destek olacaðýz.

Kent çevresinde saðlýk tesislerinin yaygýnlaþtýrýlmasý için planlama araçlarýný kullanacaðýz.

Ýþçi saðlýðý ve güvenliðini saðlamak üzere gerekli denetimleri düzenli olarak yapacaðýz, emekçilere saðlýklý çalýþma koþullarýnýn saðlanmasý için yerel yönetimleri de görevlendiren yasal düzenlemeler için mücadele edeceðiz.

• Eðitim Haktýr, Her Kurum Sorumludur! 

Merkezi hükümetin görevi olmasýna raðmen yerel yönetimlerin sorumluluðu azýmsanmayacak boyuttadýr. Öncelikle eðitim için saðlýklý ortamlara ihtiyaç var. Eðitim kurumlarýmýzýn çevresi, bahçesi, fiziki durumu, spor ve aktivite alanlarý eðitimin ön koþuludur.

Okul öncesi kreþ, anaokulu ve benzeri kurumlarý hemen her mahalleye yaygýnlaþtýracaðýz. Mahallelerde kütüphane ve uzman kadrolarýn görev yapacaðýz “Etüd Merkezleri” açacaðýz.

En önemli sorun, özellikle emekçi mahallelerinde temel insani ihtiyaç olan beslenme sorunu ile karþý karþýyayýz. 

Küresel ýsýnmaya baðlý yaþanan kuraklýk, tarýmýn sermayenin çýkarlarý doðrultusunda tasfiye edilmesi veya endüstriyelleþmesi gýda fiyatlarýný artýrmaktadýr. Ekonomik krizin yarattýðý yoksullaþmayý da kattýðýmýzda ciddi beslenme sorunlarý ile karþý karþýya kalmaktayýz..Yerel yönetimler olarak, çocuklarýn saðlýklý ortamlarda eðitim görmesi, eðitim araç ve gereçlerinin karþýlanmasý, planlamada eðitim kurumlarýna daha fazla yer ayrýlmasý yanýnda okullarda çocuklara süt ve yemek verilecektir.

• Zenginlik Kültür – Sanatla Ölçülür! 

Ýzmir, farklý toplumsal yaþam biçimlerine ve zengin bir kültür mirasýna sahiptir. Dil, din, ýrk, mezhep, yaþam tarzý farklýlýklarýna baðlý kültürel zenginliði yaþamanýn ilk þartý, her dilin, her kültürün kendini özgürce ifade edebilmesidir.

Kültürü sadece bale, opera, senfonik müzik, tiyatro gibi sanat alanlar olarak görmüyoruz. Kültürü, insanlardan, alýþkanlýklardan, dilden, yapýlardan, yemeklerden, tarihten, folklordan ve insanlarýn yaþamýna ait daha binlerce ayrýntýdan oluþan bir olgu olarak görüyoruz.

Bir kentin kültürü, bir anda oluþmuþ ve tamamlanmýþ bir olgu deðildir; yeni dinamiklerle sürekli geliþen açýk uçlu bir süreçtir. Ýzmir çok kültürlü, çok kimlikli bir kenttir. Bu kültürlerden herhangi birisinin yok sayýlmasýna ya da diðerine benzetilmek istenmesine dönük giriþimler, kaynaþmanýn ve uyumun yerini çatýþmanýn tepkinin almasý sonucunu doðurmuþtur.

Büyükþehir Belediyesi olarak herkesin kendi dili ve kültürü ile özgürce yaþamasýna imkan veren, farklýlýklarýn etkileþimi ile yeni kültürelliklerin de oluþmasýna hizmet eden bir kültürel yaþam oluþturacaðýz.

Ýzmir’in bütün semtlerine yayýlmýþ çeþitli kültürel ve dinlenim etkinliklerinin yer aldýðý, kentte yaþayan her kesimin kendini kendi dilinde, kendi kültüründe ifade etme, geliþtirme olanaðý bulduðu “ Çok Kültürlülük Merkezleri” düzenleyeceðiz.

Edebiyat, sanat için ve sanatçýlara olanak sunan, her türlü sanatýn üretildiði, icra edildiði, sergilendiði mekanlar ile alt yapý desteði sunacaðýz.

• Herkes Ýçin Spor! 

2005 Yaz Üniversite Oyunlarý nedeniyle profesyonel spor için güçlü altyapý tesisleri yapýldý. Bu tesislerin atýl kalmadan sürekli kullanýlmasý için Büyükþehir Belediyesi yoðun çalýþma yürütülecektir. Okullarýn tesisleri kullanmasý için ulaþým vb destekler yanýnda turnuva organizasyonlarý yapýlacaktýr.

Yürüme mesafesinde her semtte spor ve aktivite alanlarý inþa edeceðiz.

Her cins, yaþ ve fiziki duruma uygun çok çeþitli branþlarda amatör spor etkinlikleri yapýlacaktýr.

Ayrýmsýz ve önceliksiz olarak bütün spor branþlarýnda destekler saðlayacaðýz. Herkesin spor yapmasý için özendirici çalýþmalar yapacaðýz.

Ýzmir’de dere yataklarýnýn eðimi düþüktür. Dere kenarlarýnda yürüyüþ, koþu bandlarý yapýlacak, kondisyon aletleri ile herkesin spor yapmasýna imkan saðlanacaktýr.

KENTSEL ALANLARI NASIL KULLANACAÐIZ?

Kentsel kullaným alanlarý olan sokaklar, meydanlar, park-bahçeler, kýyý alanlarý yurttaþlarýmýzýn kullanýmýna yönelik düzenlenerek, bu alanlardaki yapýlaþma baskýlarýna izin verilmeyecektir.

Mevcut kentsel alanlarýn korunmasý yanýnda, yapýlacak çalýþmalarla kentin yetersiz ve eksik olan açýk ve yeþil alan ihtiyacý ve bunlarýn iliþkisini saðlayan yeþil yaya koridorlarýnýn karþýlanmasý öncelikle ele alýnacaktýr.

Kentsel mekânlarýn kullanýmýnda yayalar esas alýnarak, engelliler, kadýn, çocuk ve yaþlýlarýn standartlarýna uygun düzenlemeler yapýlacak, yaya iþgalleri mutlaka engellenecektir.

Ýzmir kuruluþundan itibaren bir liman kenti olma özelliðiyle bilinmektedir. Liman, Bayraklý, Mezarlýkbaþý, Konak-Gümrük alaný ve þimdiki yeri olan Alsancak gibi kentin geliþimine paralel sürekli yer deðiþtirmiþtir. Ýzmir’in kentsel geliþimi, limanýn yeri ve kapasitesi limanýn baþka bir alana taþýnmasýný zorunlu kýlmaktadýr. Oysa Rant beklentileriyle, ýsrarla bulunduðu yerde büyütülmeye çalýþýlmaktadýr. Liman, kent ortasýnda hem görüntü kirliliði yaratmakta hem kente aðýr ulaþým yükleri getirmekte hem kentin denizle baðýný koparmaktadýr. Ayrýca taþýndýðýnda ortaya çýkacak alan kentsel kullaným için önemli bir iþlev yerine getirecek olmasý nedeniyle mutlaka taþýnmalýdýr. 

Ýzmir limaný için yapýlan fizibilite çalýþmalarýnda olumlu görülen Çandarlý Ýç Limanýnýn güneyindeki alana öngörülen liman kompleksinin yapýmý çalýþmalarýna acilen baþlanmalýdýr.

Alaybey Tersanesi ile Turan askeri bölgesi iþlevini tamamlamýþtýr. Bu tesisler kent dýþýna çýkartýlarak alanýn kente yeþil alan ve aktivite merkezi olarak kazandýrýlmasý için çalýþmalar yapýlacaktýr.

Semt ve sokak ölçeðinde yürüme mesafesinde parklar, oyun ve spor alanlarý, yaya ve bisiklet yollarý ile yörenin dokusuna uygun yeþil alanlar planlanýp uygulanacaktýr. Mevcut planlarda yer alan bütün yeþil alan ve parklar yurttaþlarýmýzýn kullanýmýna hazýr hale getirilecektir. Planlarda yeþil alan olarak ayrýlmýþ fakat daha önce yapýlmýþ bütün yapýlar yýkýlacaktýr.

Yeterli fiziki imkân olmayan semtlerde kamulaþtýrma yoluyla yeþil ve aktivite alanlarý üretilecektir.
Açýk alanlar, meydanlar, kaliteli kent mobilyasý ve peyzaj düzenlemeleriyle, anýtlarýyla kentte yaþayanlarýn hizmetine sunulacaktýr.

ÝZMÝR’Ý AFETLERE KARÞI HAZIRLIKLI HALE GETÝRECEÐÝZ! 

Kentsel bölgelerde meydana gelen depremler en yýkýcý doðal afetler arasýnda yer almaktadýr. Ýzmir gibi deprem tehlikesine maruz büyük þehirlerimizdeki deprem riski; nüfus artýþý, yanlýþ arazi kullanýmý ve yapýlaþma, yetersiz altyapý, servisler ve çevresel düzensizlikler nedeni ile artmaktadýr.

Afet hasarlarýnýn azaltýlmasý için çalýþmalar, afet esnasýnda yapýlacaklar ve afet sonrasýna hazýrlýk yerel yönetimlerin erteleyemeyeceði görevlerinden birisidir.

Ýzmir’deki deprem, sel ve diðer afet risklerine karþý mahallelerde afet anýnda toplanýlacak alanlar yaratmak, afetlerde kullanýlabilecek alternatif ulaþým planlarý oluþturmak, sel tehlikesini azaltacak teknik çözümler geliþtirmek vb. plan ve hazýrlýklarý ilgili meslek odalarý ile iþbirliði içinde ve halkýn katýlýmý ile gerçekleþtireceðiz.

Ýzmir’de bina envanterinin çýkarýlmasý ve deprem master planýnýn gereklerinin yerine getirilmesi önceliklerimiz arasýnda olacaktýr. Kaçak yapýlaþma ve güvenli olmaktan uzak binalarýn güçlendirilmesi için kaynak yaratýlacak, Ýzmir’de ki yapýlarýn üretimi sýrasýnda denetim mekanizmasýnýn iþletilmesinden taviz verilmeyecektir.

Afet esnasýnda iletiþim, saðlýk ve ihtiyaçlarý gözeten bir çalýþma ile altyapý, stoklama, müdahale yapýlanmasýný mutlaka gerçekleþtireceðiz.

Deprem ve diðer afetlere hazýrlýk anlamýnda kentteki herkesin yeterli bilgilenmeye ulaþmasý için çalýþmalar yapacaðýz.

KORUMA ÇALIÞMALARIMIZ

• Kentin Kimliði; Tarihi ve Kültürel Deðerlerinde Saklýdýr!

Kent sakinlerinin hayatýný kolaylaþtýrmak, iþ ve çalýþma olanaklarýný geniþletmek, konut yapýmý, ulaþým vb. zorunlu alt yapý hizmetlerini gerçekleþtirmek için yapýlan tüm planlar ve uygulamalarda doðal ve kültürel çevre koþullarý ve insan yaþamý bir bütünlük içinde ele alýnacaktýr. Doðal ve tarihi çevre ile insan yaþamýný ekonomik büyümeye kurban etmeyeceðiz.

Kentlilerin saðlýklý/estetik mimari ve fiziksel çevrede yaþama hakký vardýr. Bu bakýmdan kentin tarihi ve kültürel mekânlara ‘özgün kimliðini’ yeniden kazandýracaðýz. Kentteki çarpýk yapýlaþmaya, görüntü ve ses kirliliðine son vereceðiz.

Ýzmir’i farklý ve ayrýcalýklý kýlan en önemli özellik binlerce yýllýk geçmiþe sahip tarihi, kültürel ve kentsel mirasýnýn zenginliðidir. Binlerce yýlda oluþmuþ tarihi ve kültürel varlýklarýn korunmasý ve gelecek kuþaklara aktarýlmasý konusunda on yýllardýr süregelen ihmal ve yaðmanýn sonucunda, tümüyle olmasa bile büyük kýsmýný kaybetme tehlikesiyle karþý karþýyayýz. Bu deðerlerin korunmasý yerel yönetimlere evrensel sorumluluklar yüklemektedir. Kültür ve tabiat varlýklarýný koruma-kullanma dengesi içinde bir bütün olarak deðerlendirilmesi gerekir.

Kentimizde bulunan kültürel ve tarihi yapýlarýn kullanýlan-kullanýlmayan ve yýkýlmak üzere olan tasniflerle envanteri yapýlarak koruma stratejileri geliþtirilmelidir. Özellikle rant beklentisi ile bazý yapýlar yýkýlmaya terk edilmiþtir. Bu yapýlar, kamulaþtýrýlýp, restorasyonu yapýlarak kullaným mekanlarý haline getirilmesi saðlanacaktýr.

Bunun yanýnda tescilli yapý sahiplerine “onarým kredisi” tahsis edilecektir..

Alsancak, Kemeraltý, Kadifekale etekleri, Buca, Bornova vb. kentsel dokularýn oluþturduðu ‘Kentsel SÝT’ bölgeleri, Bayraklý, Agora ve çevresi, Kadifekale, Konak ve Cumhuriyet Meydanlarý ve 1. Kordon ‘Tarihi SÝT’ bölgeleri, bir kültür ve üretim mirasýmýz olan eski DGM Binasý, Devlet Resim ve Heykel Müzesi, Asansör gibi mekânlar, tarihi ve kültürel varlýklarýmýzýn korunmasýnda yerel yönetimler sorumluluk alacaktýr.

Ýzmir’in sadece tarihsel deðil, geleceðe dönük kültürel, ticari ve sosyal yaþam merkezi olan Kemeraltý’ndaki tüm kültürel, kentsel, sosyal öðelerin korunmasý ve yaþatýlmasý, her insanýn ve yönetimin tarihi görevidir.

Kentimizin en önemli açýk ve yeþil alan olma özelliðini koruyan, hiçbir maddi deðerle ölçülemeyecek dokusuyla kentin had safhada olan açýk alan ihtiyacýný gideren Ýnciraltý bölgesi için alýnan SÝT kararlarý da dikkate alýnarak, yörenin doðal yapýsýný ve bitki örtüsünü bozmayacak, bilimsel verilere dayanan, kamu yararý gözetilerek Ekolojik Bir Plan oluþturulacaktýr.

Yine Bayraklý Atatürk Ormaný, Kültürpark, Tuzla Kuþ Cenneti vb alanlar ‘Doðal SÝT’ alaný olarak tescil edilmiþ bölgeler evrensel kültür mirasý anlayýþýyla korunacaktýr. 

Kent içi aktif yeþil alanlardan Kültürpark korunup yaþatýlacaktýr. Kültürpark’ta otopark inþaatý kapatýlýp eski haline getirilecektir, ayný zamanda açýk otopark olarak kullanýmýna son verilecektir. Yeni yapýlaþma kararlarýna izin verilmeyecektir. Kültürpark’ýn özgün planýnda bulunmayan tüm yapýlardan arýndýrýlmasýna devam edilecektir.

Doðal, tarihi, kültürel, kent mirasý alanlar, yapýlar ve deðerler planlý bir anlayýþla evrensel bir sorumluluk olarak ele alýnacaktýr.

• Ýnsan Etkinliðinin Sýnýrý Sürdürülebilir Yaþamdýr!

Çevre kirliliði ulusal sýnýr tanýmayan bir konudur. ”Yeryüzü herkesin ihtiyaçlarýný karþýlayabilir ama herkesin açgözlülüðünü karþýlayamaz” anlayýþýndan hareketle çevrenin korunmasý, iyileþtirilmesi ve geliþtirilmesi için yerel düzeyde belediyelerin, merkezi yönetimlerin ve uluslar arasý kurumlarýn iþbirliði zorunludur.

Çevre saðlýðýnýn korunmasý ayný zamanda canlý yaþamýný korumanýn baþ koþuludur. Bizim yerel yönetim anlayýþýmýz, küresel ve yerel sorunlar karþýsýndaki tutumumuz canlý yaþamýnýn korunmasý, yaþanýlasý bir kent, yaþanýlasý bir dünya yaratmaktýr.

Çevre sorunlarýnýn çözümü yerelden baþlamalýdýr. Kentsel ve kýrsal alanlarýn yönetimi, eko sistemlerin sosyal yaþamla birlikte düþünülmesini gerektirir. Yeþil alanýn insan yaþamýyla iliþkisi iyi kavranmalýdýr. Kent ve doða birbirini dýþlayan kavramlar deðildir. Yerel yönetimler doðal mirasýn dikkatle korunmasý gerektiði bilinciyle hareket etmelidir. Doðal koruma alanlarý oluþturmak, çevre kalitesini yükseltmek, çevreyi tahrip etmeyen, temiz ve saðlýklý üretimin yapýlmasýný saðlamak ve doðal ve kültürel yapýlarý korumak yerel yönetimlerin asli görevleri arasýndadýr.

Kent içinde bulunan, çevre ve insan saðlýðý açýsýndan önlem alýnmasý gereken tesisler kapsamýnda olan 1. ve 2. sýnýf gayri sýhhi müesseselerin iþ konusu ve hacmine göre planlarda sanayi, küçük sanayi ve sanatlar bölgesi olarak ayrýlan bölgelerde faaliyet göstermesini saðlayacak çalýþmalara aðýrlýk verilecektir.

Yerel yönetimlerin ayrýntýlý bir çevre envanterine sahip olmasý þarttýr. Belediyelerde ormanlarýn, topraðýn, havanýn, suyun, alanlarýn, su ve doðal kaynaklarýn, kýyýlarýn yönetimi ve korunmasý için güçlü ve yetkili “çevre koruma birimleri” oluþturulacaktýr.

Kent içinde yeþil alanlarý arttýracaðýz, park anlayýþý yerine “küçük koruluklar” oluþturulacaðýz. Dere yataklarýnda yapýlaþmayý engelleyecek, yatay ve dikey yerleþmenin coðrafi planlamasýnda, depremsellik, tarým alanlarýnýn korunmasý gibi kriterleri dikkate alacaðýz.

Doða ve çevre kirlenmesine yol açmayan rüzgâr, güneþ ve termal enerji kullanýmýný arttýrmak için gerekli yatýrýmlarý gerçekleþtireceðiz.

• Ýzmir Körfezi Tüm Canlýlarýn Ortak Mekânýdýr! 

Ýzmir Körfezi, kentsel bir varlýk olmasýnýn ötesinde insan doða iliþkisini açýklayan bir özelliðe de sahiptir.
Coðrafi, deniz üretimi, koruma, ticaret alanlarýnda sunduðu olanaklarla Ýzmir’in oluþumunda ve sürekliliðinin devamýnda körfez belirleyici olmuþtur. Kent, körfeze göre biçim almýþtýr.

Ýzmir körfezi, her türlü olumsuzluða karþýn, bazý deðiþiklikler yaþayarak ekolojik direncini günümüze kadar koruyabilmiþtir. 

Ýzmir Körfezi, kentsel bir varlýk olmanýn yanýnda, içindeki ve çevresindeki yaþayanlarla bir yaþam alanýdýr. Sýð alanlarý deniz canlýlarýnýn yumurtlama-beslenme, büyüme ve eriþkin bireylerin sürüler oluþturmasý mekaný özelliðine sahiptir. Çevresindeki kuþ cenneti körfezsiz düþünülemez. Körfez’deki ekosistemin devamýnda Gediz Nehri’nin taþýdýðý besin elementleri etkili olmaktadýr.

Körfez, sadece Ýzmir içinden akan evsel ve endüstriyel atýklarla kirletilmemektedir. Gediz nehri Kütahya’dan baþlayarak geçtiði tüm yerleþim yerlerinin evsel ve endüstriyel atýklarýný körfeze taþýmaktadýr. 

Ýzmir’de kirliliðin önlenmesi ve Körfez’in iyileþtirilmesi için gerekli verilerin toplanarak, insan doða iliþkisini yeniden tanýmlayacak, ekosistem modellemesi ve çalýþmalarýna temel hazýrlayacak bir örgütlenme oluþturulacaktýr.

Gediz Nehri’ne doðduðu yerden baþlayarak Körfez’e aktýðý noktaya kadar kirlilik akýþý engellenmelidir. Merkezi idare ve Gediz Nehri çevresindeki yerleþim yerleri yönetimlerinin Gediz Nehrini Koruma Amaçlý Plan oluþturularak gereklerinin yapýlmasý saðlanacaktýr.

Çiðli ve Güneybatý Arýtma Tesisleri sadece biyolojik arýtma yapabilmektedir. Bu tesislere kimyasal arýtma sistemi entegre edilerek körfeze aðýr metal akýþý engellenecektir.

Denizlerin doldurulmasýna ve kýyýlarý ortak kullanýma kapatan uygulamalara son vereceðiz. Bu anlayýþla kýyýdaki yapýlaþmayý yeniden deðerlendireceðiz.

Körfezdeki deniz dibi akýntýlarýný engelleyerek körfezin ölümüne yol açacak, sermayenin Üçkuyular kruvaziyer limaný gibi hayallerini körfez suyuna gömeceðiz.


• Tarým Ve Orman Alanlarý Yaþam Kaynaðýdýr!

Toprak üretilemeyen doðal bir kaynaktýr. Ýzmir topraðýný hem tarýmsal, hem orman hem kentsel hem de kýyýlarý ile bir bütün olarak deðerlendireceðiz.

Büyükþehir Belediye Kanunu’nun 7. maddesinde Büyükþehir Belediyelerine “…çevrenin, tarým alanlarýnýn ve su havzalarýnýn korunmasýný saðlamak, aðaçlandýrma yapmak” görevini de vermektedir.

Büyükþehir sýnýrlarý dahilinde Kemalpaþa, Menemen, Aliaða, Foça, Urla, Seferihisar, Menderes, Torbalý, Bayýndýr ilçelerimizde çok geniþ tarým arazileri bulunmaktadýr.

Ýzmir ve ülkemizde topraklar bir yandan amaç dýþý ve yanlýþ kullanýlýrken, diðer yandan da erozyon ve kirlilikle yok olmaktadýr. Topraklarýmýz sanayi, maden, turizm tesislerinin yarattýðý kirlilik ve bunun yanýnda kentsel kullanýmdan kaynaklanan kirleticiler, tozlar, gaz emisyonlarý, gibi sebeplerle kirleniyor.

Büyükþehir Belediyesi Tarým, Park ve Bahçeler ve Çevre Saðlýðý birimleri aracýlýðýyla tarým alanlarýnýn ve topraklarýn korunmasý ve saðlýklý verimli kullanýmý önceliðimiz olacaktýr.

Tarým alanlarýnýn korunmasý için öncelikle Nazým Ýmar Planý ve Çevre Düzen Planlarýyla arazi kullanýmýna yönelik ‘Tarýmsal SÝT’ alanlarýnýn oluþturulmasýný saðlayacaðýz.

Toprak kirliliðine neden olan sanayi tesisleri arýtma ve filtre sistemleri zorunlu tutulacak, denetimler kesintisiz þekilde sürecektir.

Su ve toprak erozyonunun önlenmesi için gerekli düzenleme ve tedbirler alýnacaktýr.

Büyük küçük bütün akarsu yataklarýna her türlü kirliliðin akýþý engellenecektir.

Üreticilere topraðýn korunmasý ve saðlýklý ürün yetiþtirilmesi için eðitim ve baþka destekleme hizmetleri sunulacaktýr.

Ýzmir Büyükþehir Belediyesi sýnýrlarýnýn %43’ü ormanlýk alan görülmesine raðmen, ormanlýk alanlarýn çoðu bozulmuþ durumdadýr.Büyükþehir Belediyesi olarak Orman Bakanlýðý ve yetkili kurumlarla ortaklaþa mevcut alanlarýn korunmasý, bozuk alanlarýn ise rehabilite edilmesi için çalýþmalar yapacaðýz. Orman köylerimizin bütün altyapý eksikliklerini gidereceðiz.

Baðýmsýz Ýzmir Büyükþehir Belediyesi Baþkan Adayý Arif Ali CANGI 
Ýzmir Birlikte Baþaracaðýz Platformu
Ýzmir Büyükþehir Belediyesi Yerel Yönetim Bildirgesi

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz*:
Facebook'ta paylaþ
0