Yeni Anayasa Platformu, heyecanýný Ýzmir’e de bulaþtýrdý

11 Mart 2011 15:22 / 3670 kez okundu!

 

Yeni Anayasa Platformu, heyecanýný Ýzmir’e de bulaþtýrdý


Anayasa hazýrlýðý için kendine bir misyon biçen Yeni Anayasa Platformu (YAP), gerçekleþtirdiði toplantý ile Ýzmir’e bir dönemeç yaþattý. 5 Mart 2011 tarihi ilerde Ýzmirliler tarafýndan mutlaka anýmsanacak. Son dönemlerde Ýzmir’de yapýlan en kalabalýk salon toplantýsý oldu çünkü… Toplantýnýn farklý politik görüþleri ve farklý toplumsal katmanlarý yan yana getirmesi; anayasa gibi nazik bir konuya yeni açýlýmlar sunmasý; üstelik bu iþi kavgasýz, gürültüsüz, uygar bir çerçevede baþarmasý diðer önemli yönleriydi.

Sýradan insanlar bir anayasa oluþturma sürecine ilk kez katýlýyor olmanýn heyecanýný duydular orada. Masada oturan konuþmacýlar dýþýnda salondaki dinleyicilerden isteyen herkesin kürsüye gelip en az 2 dakika konuþabilmesi, insanlarýn anayasa sürecine elle dokunmasý gibi bir duygu yarattý…
Ortaya hazýr bir metin getirilmemiþ olmasý, kimileri açýsýndan ezber bozucuydu. Daha ilginci konuþmacýlar, dinleyenler ve tartýþmalara katýlanlar da, yapýlacak yeni anayasa için hem yoðun hem de farklý bir biçimde çalýþýlmasý gerektiðinde hemfikir oldular.

Zaten Yeni anayasa Platformu’nun sahneye yansýtýlmýþ amblemi de, sürecin ruhuna uygun biçimlendirilmiþti. Logoyu çerçeveleyen çizgi tam bir çerçeve halinde bitiþtirilmemiþ ve ucu açýk býrakýlmýþtý.

Ayrýca yapýlacak anayasanýn yalnýz Türkiye için deðil bir anlamda tüm coðrafyamýz için yapýlacak gibi olmasýnýn sorumluluðu da aðýrdý. Sürece dinleyici, konuþmacý, konferansçý, sunucu ve örgütleyici olarak katýlan herkes toplantýnýn sonunda bunu biraz daha iyi fark etti.

Özetle Yeni Anayasa Platformu, heyecanýný Ýzmir’e de bulaþtýrdý.

xxx

600 kiþilik salonun dolduðu sýrada açýlýþ konuþmasýný ev sahibi Konak Belediye Baþkaný CHP’li Hakan Tartan yaptý.
Heyecan dolu konuþmasýnda, “demokratik mekanizmalarý engelleyen lider hegemonyasýna dur diyecek yeni anayasa çalýþmasýnýn içinde olacaðým” diyen Tartan, belediye baþkanlýðýný da iki dönemle sýnýrlý tutacaðýný belirtti.
“Kadýnlar, ulusun yarýsýný oluþturuyor ama meclisteki temsil oranlarý çok düþük. Yeni mecliste sayýlarýnýn en az 275 olmasý gerekir” diyen Hakan Tartan “darbe paranoyalarýndan da artýk kurtulalým” çaðrýsýný yaptý ve “yeniliklerin her zaman destekçisi olan bir kiþi olarak, yeni anayasa sürecine katkýda bulunan herkese hoþ geldiniz diyorum” dedi.

Ýzmir toplantýsýnýn destekçisi Ýdeal-Der’den Cüneyt Yavuz’un konuþmasýndan:
“Anayasa deyince iþin merkezinde insan var. Kimi þeylerden vazgeçilebiliyor ama hürriyetten vazgeçilemez. Anayasa adalettir… Adalet düþüncesi ise ordulardan güçlüdür.
Yeni anayasa, insana saygý duyan, merkeze onu koyan, elitizme karþý, fýrsat eþitliði saðlayan, soy ve ýrk’a vurgu yapmayan, sýnýf baskýsýna karþý bir anayasa olmalýdýr.
Yeni anayasanýn herkese adalet ve mutluluk getirmesini diliyoruz.”

Yeni Anayasa Platformu sekretaryasýndan Enver Sezgin:
"Yeni Anayasa Platformu, bu tarihi dönemeçte toplumun merkezde yer almasý için var. Bünyesinde farklýlýklar barýndýrýyor. Siyasi partilere eþit mesafede duruyor. Geçmiþte halk ya sadece anayasaya onay için ya da anayasayý uygulayýcý olarak var olmuþtu. Þimdi ise ilk kez anayasa yapmak için var. Bolu, Erzurum, Kayseri, Diyarbakýr vd. kimi illerde bu amaçla toplantýlar yapýldý. Seçimlere kadar toplantýlar sürecek. Ancak asýl önemlisi bu toplantýlarýn seçimlerle bitmeyecek oluþudur. Yeni anayasa ortaya çýkana kadar yapýlacak çok iþ var. Bu uzun anayasa yürüyüþü hepimize hayýrlý olsun."

Bu güç toplantýnýn moderatörlüðünü baþarýyla yapan Meltem Gürler:
“Ýzmir’de dopdolu bir salonda toplantý yapmak harika. Ýlk kez halk olarak sözümüzü söylüyoruz. Görüþlerinizi yazýlý sözlü mutlaka bize iletin. Olmadý siteye girip yazýn.”

Toplantýda 10’ar dakika konuþacak ana konuþmacýlardan ilki olarak Tarhan Erdem:
“Bizden sonra dinleyicilerin de konuþacak olmasý beni heyecanlandýrdý. Sürece halkýn katýlýmý tam olarak nasýl olur, bu tartýþýlmalý. Kimi zaman temsilcileriyle oluyor kiminde birebir katýlarak… Bence bu kez konuþarak olacak… Ýnsan konuþtukça karþý tarafýn fikrini deðiþtirebilir ama kendi fikri de deðiþebilir.
Anayasa sonuçta mecliste yapýlacak. Mecliste bir tür pazarlýklar olabilir partiler arasýnda. Bu da uzlaþmadýr ama gerçek bir uzlaþma olmayabilir.
Doðrudan halk katkýsý çok önemli. Seçim öncesi bunlarýn konuþulmasý önemli. Konuþmayý sadece partilere býrakmayalým.
“Yeni anayasa hakkýnda ne düþünüyorsun?”
Bu soruyu karþýlaþtýðýnýz tüm politikacýlara sorun. Yoksa kendi bildiklerini okuyacaklardýr… Oyunuzu ona göre vermek önem taþýyor. Bu doðrultuda çabalarken kimi ikna edeceðiz, kiminle uzlaþacaðýz, kimi yolundan çevireceðiz, bilmeliyiz.
Biliyorsunuz AKP yeni anayasa için, “seçimden sonra” dedi, CHP ise suskun.
Bu durumda tek çare partilerin anayasa hakkýndaki fikirlerini bir çeþit “oy verme þartý” haline getirmek.
Örneðin çifte meclis hakkýnda, insan haklarý ve kadýn haklarý üzerine ne düþünülüyor?
Bir tehlike de var; anayasayý meclis yapacak ya, “bu meclisin yerine baþka bir kurum ya da heyet yapsýn” deniyor. Bu tehlikeli bir düþünce...
Yeni anayasa yapýlmasý süreci baþladý, deðiþmeye hazýrýz, herkes de hazýr olsun!”

Meltem Gürler: "Unutmayalým, sürecin bizatihi kendisi önemli ve dönüþtürücüdür."

Toplantýda 10’ar dakika konuþacak ana konuþmacýlardan Halit Çelik (Mazlum-Der eski temsilcisi, avukat):

“Bu anayasa herkesi ilgilendiriyor, bu nedenle de herkes katýlmalý, katkýda bulunmalý. Çaðrýya kulak verenleri kutluyorum.
1982 anayasasý toplum ihtiyaçlarýna yanýt vermiyor. Örneðin Aleviler, Sünniler, Kürtler bu anayasayý benimsemiyor. Þimdiye dek anayasalarý, toplumu tepeden þekillendirmek isteyenler yaptý. Cemil Meriç’in deyimiyle bu anayasa, “topluma giydirilmiþ deli gömleði” gibi, kimse çýkaramýyor.
Nasýl deðiþmeli?
Aþaðýdan yukarýya öneriler gidecek. Sonuçta bir tür lobicilik yapacaðýz.
Anayasa maddeleri nasýl oylanacak?
Kanýmca ya tek tek oylanmalý ya da bloklar halinde…
Farklý dinler, ýrklar nasýl yer alacak anayasada? Herkese tek tek mi yer verilecek yoksa genel bir ifade ile mi yazýlacak?
Bunlarýn hepsi tartýþýlmalý, konuþulmalý bu süreçte."

Toplantýda 10’ar dakika konuþacak ana konuþmacýlardan Ýstanbul Barosu’nun bir dönemdeki (Meltem Gürler’in deyimiyle) efsane baþkaný Yücel Sayman:
“Bu toplantýya gelirken eþim sordu, nereye gidiyorsun, niye gidiyorsun, ne yapacaksýn?
Düþündüm de, aslýnda bu toplantý, yeni anayasa için ne istediðimi söyleme þansýydý benim için.
1982 anayasasý, birbirimizle ve birlikte yaþamamýza engel bir anayasadýr. Özgürlükleri bizden almýþlar, devlete rehin vermiþler. Hükümet, asker, yargý; caný istedikçe ve caný istediðine veriyor özgürlüðü. Oysa özgürlükler elimizdeki tek silahtýr.
Hak, ihtiyaçtýr. Haklar için özgürlükçü bir anayasa gerekir.
Kürt, dindar, Alevi… Kimliklerimizin üstüne ambargo koyulmamalý.
Yeni anayasada soyut kavramlardan kaçýnýlmalýdýr.
Ýnsan… Ýnsanlýk… Bunlarý istemiyorum. Benim için birey önemli.
Millet egemenliðine hayýr! Hayali “millet” kavramý deðil, “halk”tan söz edilmeli anayasada, üstelik farklýlýklarýyla birlikte, bugün yaþayan halktan!
“Kamu gücü” yer almasýn anayasada…
Dýþ modelleri bir yana býrakalým…
Vali, kaymakam olmasýn, yerlerine seçimle gelenler olsun.
Eski anayasanýn deðiþmez maddeleri yeni, anayasa ile birlikte geçersiz olacaktýr. Tek deðiþen biziz ve bizim deðiþmememiz teklif dahi edilemez.

----

Toplantýda 10’ar dakika konuþacak ana konuþmacýlarýn sonuncusu eski Anayasa Mahkemesi raportörü Osman Can:
“Teþekkürler Ýzmir!
Aslýnda efsane baþkan Yücel Sayman çok iyi konuþtu. Bize onun peþinden koþmak kaldý.
Yüzünü geleceðe dönen yepyeni bir anayasa! Ýddiasý büyük. Eski anayasa üzerinde kimi deðiþiklikler olageldi, bunlar daha çok kimi pazarlýklara dayanýyordu.
Anayasalar bizim kendimizle ilgili ama hep birileri hazýrlayýp bize sunuyordu. Buna “yeter artýk!” diyoruz. Bunu yeniden yapmak isteyenlere “biz uzlaþtýk, bu iradeyi tartýþamazsýnýz!” diyeceðiz. Ýþte baþlayan bu anayasa yapma süreci bunun içindir. Halkýn anayasasý artýk böyle yapýlacak.
Vesayet ve asker tarafýndan anayasaya sokuþturulan terimler var. “Yüce devlet”, “kutsal devlet”… Bunlara hayýr! Elbette devlet önemli ama bizim hayatýmýzý kolaylaþtýrmasý gereken bir aparat olduðu ölçüde önemli, baþka anlamda deðil.
Hayatýmýzdaki devleti düþünelim… Vergi borcu oluþur, bir yazý gelir, ardýndan tutuklama… Ýþte devlet! Bir arsanýz var, oradan bir yol geçecek, kamulaþtýrma yapýlýr, yeriniz elden gider. Ýþte devlet! Özgürlüklerimize yönelik ana tehditler hep devletten gelmiþtir.

Devleti, özgürlüklerimizi ortadan kaldýracak potansiyelden yoksun býrakmalýyýz.”

130 yýllýk anayasacýlýk tarihimiz var. Bu süreçteki temel kararlarýn hiçbirisi bize ait deðil. Kararlarý hep baþkalarý verdi. Kim? Kravatlýlar… Yüzüklerin efendileri… Karanlýklarýn gücü…
Örneðin 1924 anayasasýný, bürokratlar ve tek parti þekillendirdi.
1961 anayasasýnda 63 temel hak vardý ama devlet; kimi kesimler -örneðin sendikalar- bu haklarý ciddiye almaya baþladýkça, onlarý yýllar içinde anayasadan bir bir çýkardý.
1982 anayasasýný ise konuþmaya bile gerek yok.
Bir anayasa, iyi ya da kötü fikir, þu ya da bu din, laiklik tanýmý yapamaz. Özgürlüklerin garantisi olan, hayatý kolaylaþtýran bir devleti tanýmlamalýdýr anayasa.
1921 anayasasýnýn ise bir farký vardýr. Bu anayasayý, o dönemde toplumdaki çoðu rengi içinde taþýyan meclis hazýrladý. Gerici - çok ilerici; okumuþ - cahil herkes vardý o mecliste. Antep için bir Türk’ün, Mudanya için bir Kürt’ün þehit olduðu zamanlardý…
2010 deðiþikliði -ki ben de destekledim- þunu gösterdi; bu anayasanýn iþlemediði artýk net biçimde ortaya çýkmýþtýr. Deðiþimi zorlayan bir durum bu. Ýktidarý da, muhalefeti de zorlayan bir durum.
Herkesi barýþ içinde kucaklayacak ama herkesi olduklarý gibi bir birey olarak kabullenecek anayasaya doðru bir deðiþim var.
Bu seçim döneminde her toplantýya gidin. Öyle konuþun ki, hiçbir parti bir anayasa taslaðý sunamasýn, ancak sizin taleplerinize uygun bir anayasa sözü versin.
------

Söz isteyen ve kürsüye gelerek 2 dakikalýk haklarýný kullanan konuþmacýlar:

-----

Ýnci:
"Cumhuriyet ile birlikte örneðin Kuran, Elmalýlý Hamdi Yazýr tarafýndan Türkçe’ye çevrildi ama hukuk dili Türkçe’ye çevrilemedi. Birçok þey deðiþti, hukuk dili Osmanlýca kaldý. Anlamayalým diye bir kasýt var sanýrým. Yeni anayasa anlaþýlýr, açýk bir Türkçe ile yazýlmalý.
Anayasa tartýþmasý yaparken aklýmýzda bulunsun ki, Ýngiltere’nin anayasasý yoktur.
Denetleyenlerin de denetlenebildiði bir anayasa ve kademeli hukuk anlayýþýný önemli buluyorum."

-----

Özlem Özel:
"Çerkezlerin taleplerine deðinmek istiyorum. Çerkezler Türk deðildir, Kafkasya kökenlidir ama çoðu Türkleþtirilmiþ durumdadýr.
“Bu topraklar için savaþýrken Türkçe bilmiyorduk; þimdi de ana dilimizi unuttuk.”
Anayasada, ana dilinde eðitim hakký önemli; sülale adýmýzýn soyadý olarak kabulü önemli… Etnisite konuþulunca ardýndan mutlaka bölünme olacaðý korkusu da artýk bitmeli.

-------

Metin Özçeri:
5 kavram önemli:
Artýk bir ýrka dayanarak bu toplumu ayakta tutamayýz. Ne demiþler, “insaný yaþat ki, devlet yaþasýn!”
Þimdiye kadar olduðu gibi artýk yürümez: Romanlar sýðýntý olamaz!

-----

Serpil Özkasap:
Kendi yazdýðý harika bir þiir okudu. “ ‘Roman kardeþlerim…’ dediniz ya, mutlu oldum” dedi.
“olanlarý ruhuma yansýtsaydým, sopayla beni oynatanlarý vururdum”

-----

Nurettin:
“gelin tanýþ olalým, iþleri kolay kýlalým”

-----

(Bir konuþmacý) :
"Ýzmir, yeni sivil anayasaya örnek olacak bir adým atýyor.
Kimse ortak dile karþý deðil ama herkes de kendi dilini yaþayabilmeli. Bu ülke ayný zamanda tüm dinlerin ülkesi sayýlýr.
Ben, bu kapýdan çýkan herkesin memnun olacaðý bir anayasa istiyorum."

---

(Bir konuþmacý):
Anayasada “Ýslam” bulunsun istiyorum.

---

Armaðan Bey:
Orman köylülerinin haklarýný dile getirdi. “15.757 orman köyü, 15 milyon orman köylüsü var.”
Devletin görevi kiþilerin haklarýný engellemek deðil, haklarýný vermektir.”

---

Hamit:
"Bir dilim baklava çaldýðý için hapse atýlan, acý çektirilen çocuk aklýmdan hiç çýkmýyor.
“Avukatlarý iþsiz býrakacak bir anayasa istiyorum.”

---

Bengül Güngörmez:
“Ýlkeleri göstersin anayasa; özel iliþkileri deðil, devleti ve iktidarý sýnýrlasýn; merkezde özgürlükler olsun; “anayasa” ismi artýk olmasýn, buna da baþka isim bulunsun."

---

Ali Rýza Kaptan:
“Devletin, ülkesi ve milletiyle bölünmezliði…” dendiði zaman özgürlüklere yer kalmýyor.”

---

Ýsmail Almalý:
“Ben Van’dan geliyorum. Hepimizin umudu olan yeni anayasaya katkýda bulunmak için buradayým. Yasalara ana üretmiþiz, türetme olsun istiyoruz. Deðiþmeyecek madde olmasýn, diyoruz.”

---

(Bir konuþmacý) :
“Bu iktidarla anayasa nasýl yapýlýr?”

---

Koço Viran:
“15 yaþýmda doðudan batýya kaçtým, kurtulurum sandým, burada da milli manevi deðerlerle karþýlaþtým. Vergi rekortmeni olarak 7 yýl hapis yattým.
Dilimi özgürce kullanma hakký istiyorum!”

---

(Bir konuþmacý) :
“Evet, yapabiliriz! Bu toplantý bunu gösteriyor. Artýk onlar düþünsün.
Baraj, dokunulmazlýklar kaldýrýlsýn.”

----

(Bir konuþmacý) :
“Bana diyorlar ki ‘ne kadar güzel Türkçe konuþuyorsun…’ Kendi ülkemizdeki farklýlýklarý bilmiyorlar, bilmemiz de istenmiyor. Yeni anayasayý bizler yaparsak vay onlarýn haline…”

---

Mustafa Burutakoçin:
“Aslýnda soyadým ‘Börteçine’ idi ama…
Yeni anayasa halk egemenliðini yansýtmalý. Örneðin bir milyon imzalý bir dilekçe ile bir hak alýnabilmeli, referanduma gidilebilmeli ama referandumlar bir hakkýn kýsýtlanmasý için kullanýlamamalý.
TBMM dýþýnda kimseye ‘anayasal güvence’ tanýnmamalý. Diðer konular, ayrýntýlar çýkarýlacak çeþitli yasalarla çözümlenmelidir.”

---

Rýfat Bey:
“Balkan cemaatinden geldim. Yeni anayasa yapýlmasý sürecinde güçler dengesi önemli olacaktýr. Bu hükümetin varlýðý bir avantaj sayýlabilir. En azýndan tüm bunlar konuþulabiliyor. Arnavut, Pomak, Boþnak vatandaþlarýmýz var. Bunlarýn varlýðý da dikkate alýnmalý. Kötü bir örnek olarak Yugoslavya aklýmýza geliyor, korkuyoruz.
Herkes kendi dilini evinde konuþabiliyor. Türkçe hepimize yeterli!”

(Ýzleyicilerin arasýndan bu sözler üzerine yükselen kibar bir ‘yuh!’ sesi dikkati çekti.)

---

(Bir konuþmacý) :
“Bir Müslüman olarak artýk kýlýk kýyafetimden taviz vermek istemiyorum.
Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý kaldýrýlmalýdýr.
‘Atatürk’ü Koruma Kanunu’ kaldýrýlmalýdýr. Necip Fazýl Kýsakürek bu yüzden hapis yatmýþtý”.

---

Hüseyin Aydýn Turan:
“Kuvvetler ayrýmý önemli. Baðýmsýz yargý, bu iþin gerçek sigortasý olmalýdýr.
Mezhep farlýlýðý nasýl yansýyacak anayasaya?
Ya da baþörtüsü konusu?”

---

Nail Çelik (Memur Sen - Diyanet Sen):
“Din ve vicdan haklarýný tanýyan, kýyafet yasaklarýnýn olmadýðý, ayrýmcýlýðýn tasfiye edildiði, bireyi öne çýkaran, adaletin tecelli edeceði bir anayasa istiyorum.
Bence Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý kalkmasýn, atanan deðil seçilen bir diyanet olsun.”

---

Latif Özkan:
“Madde madde oylama olursa kaos olur.
Halka sorularak yapýlacak anayasa iyi olur.”

---

Neval (Emekli iþçi): “Ben çok umutsuzum... Sendikal haklar, evrensel hukuk kurallarý ne olacak?

---

(Bir konuþmacý) :
"Yeni anayasada, milletvekillerini geri çaðýrma hakký olsun. Yöre, ýrk ayrýmlarýnýn yansýmasý konusunda objektif olunsun.”

---

(Bir konuþmacý) :
“Güneyimizde Kürdistan Özerk Bölgesi kuruldu. Burayý görmezden gelip “sadece Kürtleri görelim” demek yanlýþ deðil midir?
Koçgiri ayaklanmasý, Þeyh Sait isyaný vb. hep bu tür anayasa denemelerinin ardýndan çýktý. Anayasa denince bu yüzden aklýma hep kötü þeyler geliyor.”

---

Selim:
“Yeni anayasanýn önündeki engellerden en önemlisi “Türk” ve “Türklük” gibi kavramlar olacaktýr.
Aslýnda Kürtleri yok etmeye çalýþmakla kimse kendi anayasasýný daha demokrat yapamaz!”

---

Engelli bir vatandaþ:

“Eðitim hakký, konut hakký gibi konular yeni anayasada yer bulabilmelidir.”

---

Pervin Mýsýrlýoðlu (Ýzmirizmir.Net):
“Kadýna yönelik þiddet son zamanlarda aldý baþýný gitti. Yeni anayasa kadýnýn bu ikinci sýnýf ve korunmasýz konumuna son verecek biçimde düzenlenmelidir.”

---

Veysel Bey:
Canýmýz nereden acýyorsa, orasýdýr insaný konuþturan!”
“Herkes kendisini hassasiyetleri üstünden ifade ediyor. Zaten amaçlanan da bu sanýrým.
Ancak þunu sormalýyýz: Neden þimdi? Çünkü tüm dünyada deðiþim var. Teknoloji zýpladý, Sovyetler Birliði çöktü, Türkiye’de de deðiþim rüzgârlarý esiyor. 1982 anayasasýný biraz rötarlý olarak ancak þimdi tartýþýyoruz.
Kentli, laik, balýk-rakýcý kesimler ne yazýk ki çok muhafazakârlar. Belki de bu yüzden Ýzmir en muhafazakâr kent. Allah yardým etsin…
Ýþin motoru Kürt halkýnýn enerjisidir. Anayasa insanýn emrinde olmalýdýr. Tepeden inmeci anayasalara artýk yer yok.”

---

Ömer:
“Bu konulardaki samimiyet tartýþýlmalý. Balans ayarcýlarýna da, Glu glu dansý diyenlere de, Tayyip Erdoðanlarýn þiirden hapsedilmesine de, çanak çömlekçilere de, Ergenekonculara da, Nedim Þenerlerin hapsedilmesine de karþýyým…
Barajýn da karþýsýndayým.”

---

(Bir konuþmacý) :
"Yeni anayasaya, Osmanlýdan bazý kavramlar alýnmalý. Muhammed’in hayatýndan da alýnmalý. 23 yýlda neler yaptý, ne kadar çok þeyi deðiþtirdi? Giysilerdeki ayrýmcýlýk bitmeli. Yeni anayasa, herkese, kendisini eþit hissettirmeli. Referandumlar daha sýk olmalý. Darbeler artýk rüyada bile görülmemeli. Ýnançlara saygý olunmalý; bu memlekette, kilise isteniyorsa kilise de açýlabilmeli abicim!”

---

SORULAR – YANITLAR

-Anayasa Mahkemesi demokrasiyle baðdaþýr mý?

Osman Can: “Seçilenler yapýyor, seçilmeyenler iptal ediyor” gibi görünse de evet, olabilir. Parlamentolarýn çalýþmasýný anýmsayalým. Bazý durumlarda bir yasa 20-30 kiþiyle çýkmýyor mu? O demokratik de ötekisi deðil mi?
Demokratikleþtirilmiþ bir Anayasa Mahkemesi güvencedir, yararlýdýr.

---

Laiklik üstüne sorulanlara Osman Can’dan yanýt:

“Yeni anayasada laiklik nasýl olacak, diye tartýþýrken eskinin kalýplarýna saplanýp kalmamalýyýz.
Laiklik aslýnda anayasada tanýmlanmamalýdýr. Eðer, tek tip düþüncede bir kurum yaratýrsanýz, ne yazarsanýz, nasýl yazarsanýz yazýn, iþe yaramaz.
367. maddeyi düþünelim. Yeri geldiðinde istedikleri gibi yorumladýlar. Oysa yazýlan öyle deðildi.
Problem olan, “kendinde her þeyin yetkisini gören devlet” anlayýþýdýr.
Bizde laiklik sorunu yoktur ama devlet pratiðine iliþkin sorunlar vardýr.”

----

Halit Çelik:

"Anayasada illa da laiklik olmasý geremiyor. Avrupa’da sadece 3 ülkede var. Var olsun denirse, laiklik adýna birini askere almayan, askerden atan, memur yapmayan zihniyetin sorgulanmasý gerekir.”

Kuvvetler Ayrýlýðý

Osman Can:

"Sistemin sigortasý denebilir.
Yetki vereceksiniz ama yetkileri daðýtma, dengeleme ve sýnýrlama da yapacaksýnýz!
Yargý gereklidir; denetim, denge unsurudur.
Erkler ayrýlýðýndan taviz olmamalý. Ancak erkler ayrýlýðýnýn bizde anlaþýlan biçimi farklýdýr. Yargýyý, politik bir muhalefet unsuru olarak isteyenler var; bu olamaz!
“Anayasa Mahkemesi” direndi, iyi çalýþtý” deniyor. Yanlýþ bir direnmeydi, politikanýn devamýydý. Þimdi tersinden yapýlmasý da yanlýþ olur.
Çoðulculuðun olduðu yerde aslýnda emniyet subabý yargý da deðildir. Subap biziz, yani halk!
Eksik olduðu ortada, yeni katýlýmlar saðlanmalý.
Unutmayalým ki biz bir taslak hazýrlýyor deðiliz. Halkýn gerçek taleplerini toplayýp, bir sistematik içinde gereken yerlere ileteceðiz."

---

Evrensel hukuk açýsýndan anayasanýn yeri, çoðunluðun faþizmi, dezavantajlý gruplarýn anayasada nasýl ele alýnacaðý…

Yücel Sayman
:

Anayasa kýsa olmalý. Ayrýntýya girilmemeli. Her özgürlükten söz edilir, her grup eklenmeye çalýþýlýrsa, bir tür pazarlýk alaný açýlmýþ olur.
(Y. sayman, elindeki yazýdan bölümler okudu)

Laiklik konusunda amaç maddeleri önemli. Orada herkes kendini görebilmeli. Gerisi uygulamada ortaya çýkacaktýr.
Milletvekillerini geri çaðýrma hakký olmalýdýr.
Yeni anayasanýn yapýlmasý sürecinde, partiler birbirleriyle benim kaderim için pazarlýk yapacaksa, bu ahlâki deðildir. “Sizi seçmekle biz sadece size meþruiyet tanýdýk, onun gereðini yapýn!” demeliyiz onlara.
“Laiklik”, “kamu düzeni”, “kamu yararý”, “kamu güvenliði” gibi muðlâk sözcükler, anayasada yer almamalýdýr. Bunlar genellikle özgürlüklerin karþýsýna dikilen kavramlardýr. Resmi devlet dili bu alanda özgürlüðün dilinin karþýsýna çýkarýlýyor. Bu kabul edilemez.
Bir kiþi “ateizm insan haklarýna aykýrýdýr” dedi; bunu diyeni vali yapsak, emin olun hayatýmýz hapislerde geçer…
Örneðin etnisite referanslý bir referandum talep edilemez.
Baþörtüsü talebi “herkes örtünsün” diye, anadil talebi “herkes bu dili konuþsun” diye istenmemeli. “Anadilini evde konuþsun, bu yeter” denemez. Dilini elbette bilim, sanat alanýnda da geliþtirecek. Bunu engellerseniz asýl hatayý siz yapmýþ olursunuz.
Despotik devlet dili genellikle göksel dildir. Anayasaya özgürlük dili hâkim olmalýdýr.
Laiklik zaten demokrasinin içindedir. Kanýmca anayasada yer almamalýdýr. Yoksa gün gelir birisi için ötekinden vazgeçmek getirilir gündeme.

Osman Can:
"Önümüzde seçimler var, sonuçlarý yaklaþýk belli. “Anayasayý bu parti mi yapacak?” mantýðý öne sürülerek AKP bir güven ve samimiyet sýnavýna sokuluyor, “temiz” olup olmadýðý sorgulanýyor. Ancak unutmayalým ki AKP içimizden çýktý. Yani bizim kadar temiz!
Baþbakan, referandum sonucu açýklanýrken yaptýðý konuþmada “Haydi Burhan!” dediðinde “Eyvah!” dedik, “kaderimiz yine siyasi partilerin eline teslim ediliyor”. Kaderimizi siyasi partilere teslim etmeyelim. Bu anayasa yapým süreci bu nedenle özgün, iliþkiler bu nedenle önemli.
Þöyle düþünülebilir: “%10 baraj varken, parti içi demokrasi bu haldeyken, lider sultasý ortadayken oluþacak meclis mi bizim kaderimizi belirleyecek?” Ancak yanýtýmýz belli; “Baþka meclisimiz yok!”.
Bir yerde kurallarýn olmasý da yeterli olmayabiliyor. Asýl olan oradaki kültür, demokrasi kültürü, yönetme kültürü… Darbelerin ülkemizde bu kültürde oluþturduðu erozyonu görmek zorundayýz.

Uçaðý nedeniyle sorular kýsmýna kalamayan Sayýn Tarhan Erdem, konuþmasýnda %10 seçim barajýný fazla sorun yapmadý ama bence anayasa yapýlmasý yönünden sorun var. Eðer baraj böyle kalacaksa, meclise baðýmsýz katýlýmlar olabilir ama meclis anayasa komisyonuna, mecliste temsil edilenler dýþýnda, aldýklarý oya göre diðer siyasi partilerin de katýlýmýna olanak saðlanmalýdýr.

Ýzmir’de bu sürece destek verenlere, ilgi gösterenlere teþekkür ediyoruz. "

-----

Halit Çelik:
Müdahale edersek, çaba gösterirsek daha iyi bir anayasa ortaya çýkabilir.

xxxx

Baþtaki yorumu yazan ve notlarý tutan: Ýlhami Mýsýrlýoðlu

Son Güncelleme Tarihi: 16 Mart 2011 22:32

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
12 Mart 2011 00:02

güngör sezgün

Sayýn Mýsýrlýoðlu, tebrikler. Ýyi bir iþ baþardýnýz. Konuþmacýlara 2 dak.konuþma yöntemi çok yerinde olmuþ. Baþarýlar. Selam.

Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.