HDP'ye Oy Oy ya da Yýkým Ekibinden Uzak Durmak

09 Haziran 2018 15:11 / 2303 kez okundu!

 

 

“Yýkým ekibinden ve -PKK’nin silah býrakmasýný açýkça savunmadýkça- HDP’ye oy oyculuktan uzak duruyorum... Bu ülke müslümanlarýn deðiþtiði, demokratlaþtýðý kadar deðiþecek, demokratlaþacak ise; bu deðiþimin, dönüþümün kolaylaþtýrýcýsý olmaktýr biz eski kuþaklara düþen.”

 

*****

 

HDP’ye Oy Oy ya da Yýkým Ekibinden Uzak Durmak

 

Kimi eski yaþlý solcu arkadaþlarým ve onlara inanmýþ bazý gençler oradan buradan ulaþýp HDP’ye oy istiyor. Onlara yazdýðýmý buraya ekleyeyim, yönümüz belli olsun ;)

 

7 Haziran 2015’de HDP’ye verdiðim oy; bana küstalýk, burnu büyüklük, gerilla övgüsü, þiddet yanlýlýðý, canlý bomba üreticiliði olarak geri döndü yazýk ki :( Uyarýlarýmýza, açýk mektuplarýmýza aldýrmadýlar. “Siz kimsiniz ya, ateþ olsanýz cürmünüz kadar yer yakarsýnýz, sizin oyunuz da olmaz olsun” dediler burnu büyüklükle :( 

 

1 milyona yakýn kiþi oyunu geri çekince de yine uyarýyý anlamamakta direndiler. Çünkü asýl kararý veren yýllardýr ülkeden kopuk yaþayan silahlý Kandil baronlarýydý. Onlara direnecek, onlarý ikna edecek gücü kendilerinde göremeyenleri ben de artýk dikkate alamam...

 

Kasým 2015’de geri çektiðim oyumun yönünü deðiþtirmek için de henüz bir gerekçe görmüyorum. PKK'nýn silah býrakmasý için açýk ve net tavýr almayan bir parti/kiþi, kendisini kendi elleriyle politik anlamda yok etmiþ demektir. Böyle bir özeleþtiri de henüz ufukta görünmüyor :( 

 

Özetle, #kategorikmuhalif tutum, #senibaþkanyaptýrmayacaðýz sekter çizgisi sürdükçe, bu çizgiden uzak durma yanlýsýyým. 

 

"Bu ülke, müslümanlarýn deðiþtiði kadar deðiþecek" ve “bu ülkedeki son 15 yýllýk dönüþüm Müslümanlarýn ve en geniþ anlamda Kürtlerin birlikte davranmasýyla oluþtu” yaklaþýmýný temel alýyorum. 

 

Bu durumda ise; yerim belli ki o taraftadýr. Eleþtirerek, #doðruyadoðruyanlýþayanlýþ çizgisini savunarak, bu deðiþim, dönüþüm sürecinde kolaylaþtýrýcý olmaya devam edeceðim. 

 

Avrupa Merkezci, Oryantalist, eski solcu çizgilerimizin HDP þemsiyesi altýnda, özeleþtiriden uzak, marjinalite içinde yok oluþlarýný, çökerken Kürtlerin bir kýsmýný da yanlarýnda sürükleme tehlikesini ibretle izlemekteyim. 

 

Marjinalleþmiþ, halktan tamamen kopmuþ bu “solcu”larýn, HDP içinde vitrin süsü olmalarýndan memnun oluþlarý ise ancak trajik olarak nitelenebilir. Örneðin DSÝP ya da Yeþil Sol Gelecek Partisi'nin kendi içindeki yok oluþtan, ufalanmadan ders almayýþý da öyle... 

 

PKK'nin, "Suriye'de devlet biçiminde ona USA tarafýndan sunulan elma þekeri"ne kanýp, Kürt barýþýný hendeðe gömmesine, DSÝP, YSGP ve HDP'nin sessiz kalmasýnýn bedeli; DSÝP yönünden yerinde saymak, YSGP açýsýndan sýfýra yaklaþmak, HDP açýsýndan da, eskiden arka bahçesi saydýðý geniþ Kürt tabanýndan giderek daha fazla kopmak olacaktýr.

 

Eski sisteme dönüþçülerin yolunun, çýkmaz sokak olduðu açýktýr. Yeni olanýn herkes ne kadar çabuk farkýna varýrsa, kendisi ve çevresine o kadar az zararý olur.

 

Yýkým ekibinden uzak durmaya gayret ediyorum. 

 

Aðustos 2015’de Ýzmir’de Selahattin Demirtaþ ve Ertuðrul Kürkçü’ye elden verilen manifestoya (Bknz: Selahattin Demirtaþ'a Açýk Mektup) tekrar göz atýlmalý. Oradaki uyarýlarý ciddiye almayýp, “siz üç kiþi de Kasým seçiminde bize vermeyin” diyenler, seçimde cevaplarýný aldýlar. 1 milyona yakýn kiþi oyunu çekti. 

 

Demirtaþ ve çevresi oradaki uyarýlarýmýzý ciddiye alabilseydi, en azýndan bu kadar insan hendeðe gömülmez, kentler yýkýlmaz, barýþ havaya uçurulmazdý. Abartýlar, abartýlarýlarý doðurmaz; kendisi de þimdi hapiste olmak yerine, CB yardýmcýsý olarak seçimlere hazýrlanýyor olurdu. 

 

Silahlarýný býrakmýþ PKK, müslümanlarla iþbirliði içindeki (bu iþbirliðini vitrine bir tane baþörtülü koymak olarak anlamayan) HDP; barýþa ve Türkiye’nin bütün Ortadoðu’da en güvenilir, etkili, adaletli bir büyük güç haline gelmesine katkýda bulunmuþ olurdu. Terörü bitirmiþ Türkiye, Türk’üyle, Kürt’üyle tüm halklarýna daha fazla özgürlük, barýþ, refah ve mutluluk taþýrdý. Daha çok demokrasi uzaklarda deðil, elimizin hemen altýnda olurdu. HDP ve etkisiz bileþenlerine soruyorum; Öcalan dahil, bu barýþa katkýsý olanlar da, bugünkünden daha özgür durumda olmazlar mýydý? 

 

Ancak Suriye’deki elma þekerine ve USA desteðine kanan Kandil Baronlarý ve onun yolunu parlatanlar, bugün elma þekerinin ellerinde kalmýþ sopasýyla baþ baþa durumdalar. 

 

Þimdi bir daha düþünelim, hangi yol doðruydu? “Seni Baþkan yaptýrmayacaðýz” çizgisi mi, yoksa bu uðurda baldýran zehri içmeyi göze almýþlarla yapýlacak sahici bir barýþ için sahici bir iþbirliði mi?

 

Ya her þeye sivil, demokratik çerçevede bakacaðýz ya da her cenahtaki militer sarhoþluklara kapýlacaðýz.

 

Bu ülke müslümanlarýn deðiþtiði, demokratlaþtýðý kadar deðiþecek, demokratlaþacak ise; bu deðiþimin, dönüþümün kolaylaþtýrýcýsý olmaktýr biz eski kuþaklara düþen.

 

Ya 100 yýllýk statüko tarafýnda bulunup, Menderes'in son zamanlarýnda olduðu gibi, bilerek bilmeyerek, onun için yakýlmýþ ateþe tapýp, þimdi de Erdoðan için yakýlana odun taþýyanlardan olacaðýz; ya da kâh tartýþarak, eleþtirerek, atýþarak, barýþarak, koalisyon yaparak, bazen de bozarak da olsa, ülkeyi gelecek yýllarda da "Ýslamcý" kesimle deðiþtirmeye dönüþtürmeye devam edeceðiz. Buradaki deðiþimin karþýlýklý olacaðý da çok aþikâr...

 

15 Temmuz darbesine karþý destansý direniþ, tüm dünyaya, özellikle geniþ Orta-Doðu coðrafyasýna ilham verdi. Ancak hala ona tiyatro diyen eski, yaþlý Avrupa Merkezci, oryantalist saðcý ve solcularýmýzdan özellikle solcular; 15 Temmuz darbesini engelleyip rüþdünü ispat eden halkýn, buna benzer aptalca planlara pabuç býrakmayacaðýný anlamamakta ýsrarcýlar. 

 

Þimdilerde yaþlý kuþaðýn, 50 yýllýk hatalarýný genç kuþaða bulaþtýrarak, böylece kendilerini hala haklý görmeye çabalamasý, bu nedenle insanýn içini daha da sýzlatýyor. 

 

Hele þu sýra Kadýköy’de Che Guevara posteri açýp polisle çatýþtýrýlan gencecik liselileri öne sürerek yeni Gezi hayalleri yaratmaya, yeni “maðduriyetler” oluþturmaya çalýþmalarý ise zavallýcadýr. 

 

Bu kuþaðýn “en akýllýlarý” ise, seçim sonuçlarýný þimdiden þaibe altýna sokacak “þiddetsiz eylem” planlarý yapýyor, avukatlar üzerinden “devrimci durum” yaratma hayalleri ile oyalanýyorlar.

 

Bunlarý ciddiye alan herkes, 24 Haziran ile birlikte planlarýný kökten deðiþtirmek zorunda kalacaklardýr. 

 

Yýkým ekibinden ve -PKK’nin silah býrakmasýný savunmadýkça- HDP’ye oy oyculuktan uzak duruyorum. Vesselam. 

 

Ýlhami MISIRLIOÐLU

09.06.2018, Ýstanbul

 

Son Güncelleme Tarihi: 13 Haziran 2018 15:16

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.