TÜRKÝYE'DE SOSYOLOJÝ DÝSÝPLÝNÝ KÖY ÇALIÞMALARI

11 Kasým 2016 09:28 / 3421 kez okundu!

 

 

Türkiye’de Cumhuriyet kurulduktan sonra devrimin halk üzerindeki etkilerini araþtýrmak amacýyla o dönemde bir çok sosyolog köylerde çalýþmalar yapmýþlar.

Bu çalýþmalar;

Köyde var olan yaþam biçimini tespit etmek,

Toplum deðiþme düzeyini tespit etmek,

Deðiþime yakýn köyleri tespit etmek,

Batýlýlaþmayý nasýl hýzlandýracaðýný tespit etmek amacýyla yapýlmýþ.

Ýlk köy monografisini Niyazi Berkes tarafýndan yapýlan ‘Bazý Ankara Köyleri Üzerine Bir araþtýrmadýr.’

Berkes toplumsal yapý ve deðiþmenin Auguste’den itibaren sosyolojinin temel araþtýrma konularý arasýnda olduðunu ifade eder.

Daha sonra baþka bir çok sosyolog köy çalýþmalarý yapmýþlardýr. Bunlar;

Mehmet Þevki Esendük ‘Kurna köyü araþtýrmasý’ ,

Hilmi Ziya Ülken; Garbi Anadolu Köy Monografisi’ ,

Ýbrahim Yasa; Hasanoðlan ve Sintel köylerinde araþtýrma yapmýþlar.

Nurettin Þazi Köseminal, Cahit Tanyol, Mümtaz Turhan, S. Demirkan, Nermin Ertentuð ,Cavit Orhan Tütengil, Orhan Türkdoðan, Altan Eserpek,Bahattin Akþit, Muzaffer Sencer gibi bir çok sosyologlar da köy çalýþmalarý yapmýþlar.

1950-1960 yýlarýnda Science Sociole ekolünün etkisiyle köy sosyolojisinin önemi artmýþ.

Sosyologlar köyleri coðrafi konumlarýna göre; Dað Köyü, Ova köyü, Daðýnýk köy olarak sýnýflandýrmýþlar.

Cahit Tanyol’da köyleri Aða köyleri, Efendi köyler, Karýþýk köyler, Halk köyleri olarak ayýrmýþ.

Daha sonraki dönemlerde köyden kente göçün hýzlanmasýyla birlikte daha çok kentlere göçen köylülerle ilgili yani gecekondularda sosyolojik çalýþmalar yapýlmýþ.

Köylerde ki sosyolojik çalýþmalar yýllar içerisinde iyice azalmýþ. Oysa kapsamlý çalýþmalar yapýlsaydý ve bu doðrultuda iyi politikalar hayata geçirilseydi köyden kente göç önlenebilirdi. Köyler kapitalizmin kýskacýna girmeyebilirdi.

Kentler günümüzde artýk yýðýnlarýn göçünü kaldýramýyor. Ýþsizlik yoksulluk açlýk yoksunluk köyden kente göçenlerin en büyük sorunlarý. Oysa kente göçen köylüler köylerinde daha rahat koþullarda yaþayabilirlerdi.

Yine de bir çok çalýþmayla kentten köye göç saðlanabilir. Örneðin doðrudan gelir destekli tarým sistemiyle üreticilerin pazarlama sorunu çözülebilir. Ama bu tür çalýþmalar yapýlmýyor. Köyler günümüzde þehirli zenginler tarafýndan moda olduðu üzere yeni yerleþim yerleri olarak görülüyor ve vahþi bir yapýlaþma ile doðasý talan ediliyor.

Örneðin Urla’da taþ taþ üstünde kalmadý. Özellikle Yalova depreminden sonra varlýklý Ýstanbullular burayý talan ettiler. On binlerce zeytin sessiz sedasýz kesilerek her taraf beton yýðýný oldu. Urla Ýlçe Tarým müdürlüðünde çalýþtýðým sürede bu duruma ben tanýk oldum. Urla Seferihisar Karaburun Çeþme yarýmadasý önemli bir rant merkezi haline geldi.

Dolayýsýyla çiftçilik iyice bitiriliyor ve tamamen çok uluslu þirketlerin hegemonyasýna giriliyor. Köylerde artýk çok az tarým yapýlýyor.

Türkiye’de köy ve beldelerde yaþayanlarýn nüfusa oraný % 7.9

Bu kesim üzerinde ve gecekondulardan tekrar köylere dönüþ konularýnda sosyolojik çalýþmalar yapýlabilir.

Üniversiteler de sosyoloji bölümünde sadece ‘Köy Sosyoloji ‘ dersini seçmeli alan öðrenciler bu dersi görüyorlar ve kýsýtlý olanaklarla köylerde çok az çalýþma yapýyorlar.

Akademik olarak da pek köy çalýþmasý yapýlmýyor. Genelde kentlerde ulaþýmýn kolay olduðu yerler tercih ediliyor sanýrým. Bunda ekonomik kaygýlarda etkili olabilir.

Oysa kentleri besleyen köylerle ilgili pek çok çalýþma yapýlabilir.

Köylerde aslýnda genelde bütün disiplinlerde pek çalýþma yapýlmýyor. Çünkü eðitim politikalarýmýz buna yönelik deðil. Ayrýca köyler küreselleþme ve þirket tarýmýnýn artmasý nedeniyle önemini yitirdi.

Üniversiteler de eski önemini yitirdi artýk. Bir çok disiplinde sadece teorik bilgilerle donatýlan öðrenciler alanda hiç pratik yapmadan mezun olabiliyorlar.

Örneðin bazý Ziraat Fakültesi öðrencileri elleri topraða deðmeden mezun oluyorlar. Çünkü artýk genelde üniversite eðitimi sadece diploma odaklý.

Ege Üniversitesi Sosyoloji bölümü öðretim üyesi Doç. Dr. Dilek Yeþiltuna ile dostluðumuz Ege üniversitesi Tarým Ekonomisi bölümünün düzenlediði ‘Baþka bir köylülük mümkün mü’ çalýþtayýn da baþladý.

Dilek hoca Ege Üniversitesi Sosyoloji bölümünde; Köy sosyolojisi, Ýletiþim sosyolojisi ve Aile sosyolojisi derslerine giriyor.

Köylerde ki sosyolojik çalýþmalar konusunda pek çok sohbetimiz oldu kendisiyle.

Köylerde yaptýklarý çalýþmalarla ilgili Dilek hocadan aldýðým bilgiler þöyle:

Sosyoloji bölümü 2.sýýflarda seçmeli olan ‘Köy sosyolojisi’ dersi kapsamýnda köy çalýþmasý yapýyorlarmýþ. Bu derste öðrenciler; köye, kýrsal yapýya iliþkin mevcut teorik yaklaþýmlarý, tarihsel süreçte köyün ekonomik sosyal ve kültürel yapýsýnda ortaya çýkan deðiþim ve dönüþümleri öðreniyorlarmýþ.

Son derslerden birinde Ýzmir çevresinde yer alan ve daha önce incelenmemiþ olan; bir köy seçilerek inceleniyormuþ. Her yýl farklý bir köy seçiliyormuþ. Bunun amacý da bir sonraki derste kullanýlacak verilerin her yýl özgün içeriklerle zenginleþtirilmesiymiþ. Böylece küresel ve toplumsal dinamiklerin köyün kendi koþullarýna uyarlanmasýndaki çeþitliliði görebilmesini saðlamakmýþ.

Örneðin ekonomik politikalar, yasal düzenlemeler, çevre politikalarý gibi uygulamalar köye nasýl yansýmaktadýr? Köylüler bu konuda nasýl çözüm üretmektedir? Aile yapýsý, geçim pratikleri, çevreye iliþkin algýlarýn genel özellikleri nelerdir? Bu sorulara cevap oluþturacak veriler saðlamayý amaçlayan serbest görüþmeler yapýlýyormuþ.

Böylece öðrencinin içinde yer aldýðý bir parçasý olduðu toplumun; kýrsal yapýsýna iliþkin ekonomik sosyal ve kültürel farklýlýklarýn bilgisini edinebilmeleri saðlanýyormuþ.

Daha da önemlisi , inceleme gezisi ile öðrenci sosyolojik bir gözlem yapma deneyimi yaþamakta ve sahip olduðu deneyimin içerdiði iliþkileri, bilgileri sosyolojik baðlamda deðerlendirmeye ve yorumlamaya çalýþmaktaymýþ.

Geziden sonra dönemin son dersinde öðrenciler hocalarýyla birlikte gezi üzerine deðerlendirme yapýyor ve her öðrenci köy gezisiyle ilgili kendi saptamalarýný tartýþmaya açýyor ve hep birlikte bir sonuca ulaþýlýyormuþ.

Ardýndan küreselleþme ve kýrsal yapýlar arasýndaki iliþkilerin genel deðerlendirilmesi ile bu dönem alýnan köy sosyolojisi dersi sonlandýrýlýyormuþ.

2. sýnýfta köy sosyolojisini seçmeli alan öðrenciler bu dersi sadece sýnýfta deðil alan çalýþmasý yaparak köyde öðreniyorlarmýþ.

Bu gezilere kýrsal yapýya ilgi duyan ayný yada farklý bölümlerden öðretim üyesi ve çok sýnýrlý sayýda sadece bu dersi seçen öðrenciler katýlýyormuþ.

Bu çalýþma Dekanlýðýn özelliklede Ege Üniversitesi Rektörlüðü’nün maddi destekleriyle gerçekleþiyormuþ. Böyle bir destek öðrencilere yönelik etkinliklerin gerçekleþmesinde önemli bir kaynakmýþ.

En son Ýzmir’in Bayýndýr ilçesi Dernekli köyüne yapýlan köy gezisine öðrencilerle birlikte bende konuk sosyoloji öðrencisi ve emekli Tarým Teknikeri olarak katýldým. Amacým çalýþma hayatýnda köylerle ilgili deneyimlerim ve aldýðým sosyoloji eðitimi doðrultusunda öðrencilerle birlikte olmaktý. Dilek hocanýn organizasyonuyla gerçekleþen bu geziye konuk olarak benimle birlikte Ýletiþim Fakültesin’de Sosyolog öðretim üyesi Prof. Dr. Nimet Önür de katýldý.

Bu gezi çok verimli geçti. Köylüler çalýþmamýza çok ilgi gösterdiler ve güzel katkýlar koydular. Öðrenciler sýcak bir ortamda; nefis kirazlar ve güzel çaylar eþiðinde araþtýrmalarýný yaptýlar.

Bu çalýþmayý yaparken öðrencilerin hepsi çok heyecanlý ve meraklýydýlar . Gözleri ýþýl ýþýldý. Teorik olarak öðrendikleri bilgiler doðrultusunda alanda çalýþma yapýyor olmak hepsini mutlu ediyordu. Çok duygulandým.

Keþke kýrsal yapýyla ilgili bütün disiplinler gerekli koþullar yaratýlsa da alanda bilimsel araþtýrma ve inceleme çalýþmalarý yapabilseler diye düþündüm. Bu iyi eðitim politikalarýyla saðlanabilse.

Bu þimdilerde ülkemiz koþullarýnda çok ütopik bir beklenti maalesef.

Ege Üniversitesinin Dernekli köyüne yaptýðý gezide bilimsel araþtýrmalarýn ne kadar önemli olduðunu gözlemledim.

Çocuklar böyle araþtýrmalarý elbette yapmak istiyorlar. Ama eðitim sistemimiz ve politikalarýmýz buna pek izin vermiyor.

Dernekli köyü baþka köylere göre daha nüfus yoðunluðu olan bir köy. Dolayýsýyla geleneksel yapýsýný korumuþ. Akrabalýk iliþkileri yaþamalarýnda belirleyici.

Köy yemyeþil. Yeþil denizinde kaybolmuþ adeta. Her taraf kiraz bahçeleriyle dolu. Baþka meyve aðaçlarý ve yamaçlarda orman aðaçlarý var. Köyün ortasýndan bir dere geçiyor. Köy derenin iki yamacýna kurulmuþ. Köy Ýzmir’e 39 km. , Bayýndýr’a 11 km. uzaklýkta.

Geçim kaynaklarý tarým ve hayvancýlýk. Birçok sebze ve meyve yetiþtiriliyor köyde. Ancak kirazýn ekonomik deðeri yüksek olduðu için kiraz bahçeleri çok fazla köyde. Köy meydanýnda üreticilerle aracýlar sabahlarý buluþuyor ve kirazlar satýlýyor. Bu alýþveriþi gözlemleme olanaðýmýz oldu. Bir çok bahçenin ürünleri de önceden toptan satýlýyor.

Köyde iyi tarým uygulamalarýyla ( denetimli zehir ve gübre kullanýmý) üretim yapýlmaya baþlamýþ.

Köy geleneksel yapýsýný koruyor. Dýþarýdan gelerek köye yerleþen kentliler de var. Ama bunlar örneðin Urla Kuþçular köyü baþta olmak üzere o bölgedeki köyler gibi yoðunlukta deðil. O bölgenin köyleri gibi þehirleþmemiþ. Rant uðruna köyler yok olmamýþ bu bölgede henüz.

Köydeki çalýþmalar tamamlandýktan sonra Permakültür uygulamalarý yapan köye baðlý 10 hanelik bir mahalleye gittik. Burada kentli bir grup tamamen doða dostu yöntemlerle üretim yapýyor ve yine doðayla barýþýk ona hiç zarar vermeden ve yok etmeden yaþýyorlar. Örneðin çamaþýr ve bulaþýkta deterjan kullanmýyorlar. Kül suyu kullanýyorlar. Üretim aþamalarýn da hiç kimyasal ilaç ve gübre kullanmýyorlar. Öðrencilerin pek bilmediði bu üretim sistemi ve bütün olarak yaþam biçimi olan ‘Permakültür ‘ grubu onlarýn çok ilgisini çekti. Bir çok soru sordular.

Öðrencilerle birlikte yaptýðým bu gezi çok verimli geçti. Onlarýn gözlerindeki o pýrýltýyý ve mutluluðu asla unutmayacaðým. Bir çok disiplinin köylerle iliþkisi var aslýnda. Keþke köyler gözden çýkarýlmasaydý ve bir çok bilimsel çalýþma yapýlsaydý. Eðitim politikalarýmýz öðrencilerin köylerde çalýþmalar yapmasýna olanak saðlasaydý keþke.

Köy sosyolojisi dersi sadece 2. Sýnýfta seçmeli deðil bütün sosyoloji öðrencileri için zorunlu 

olsaydý ve hepsi köylerde çeþitli çalýþmalar yapabilselerdi. Her sosyoloji öðrencisinin köylerde çalýþma yapmasý köylerle ilgili deneyimlerim ve köylerin önemi göz önüne alýndýðýnda çok önemli ve gerekli bence. Köylerde sürekli bir deðiþim ve dönüþüm var. Köyler duraðan deðiller. Ayrýca çok önemli bir gerçek kentleri köyler doyuruyorlar. Yani köylerin varlýðý insan yaþamýmda çok çok önemli. Köylerin yok olmasý çok büyük sorunlarýn ortaya çýkmasýna örneðin kentlerde iþsizlik, açlýk, yoksulluk, yoksunluk; gýda konusunda dýþarýya baðýmlýlýk gibi pek çok olumsuzluðun yaþanmasýna sebep oluyor.

Küreselleþen dünya da kapitalizmin kýskacýnda yok edilen köylülük iyi politikalarla yok edilmekten kurtarýlabilirdi. Böylece kentlerdeki bu sorunlarda yaþanmazdý.

Köylülüðün bitirilmesine ve bir çok köyün þehirlilerin yeni moda mekanlarý olmasýna raðmen yine de az da olsa küçük çiftçilik yapan ve köy yaþantýsýný sürdüren yerler korunabilir. Bu ancak çok iyi politikalarla saðlanabilir.

Ülkemizde köylerde çalýþma yapacak ilgili bir çok disiplin ve akademisyen ve öðrenci vardýr. Bunla baðýmsýz ve zaman zaman birbirleriyle iþbirliði içerisinde mutlaka kýrsal alanda çalýþmalar yapmalýdýr bence. Bu ülkemiz açýsýndan çok önemli ama unutulmuþ görünmeyen bir durumdur. Ben asla bu konuda umudumu yitirmiyorum. Üniversiteler bu konuda baðýmsýz olmasalar da ufak tefek çalýþmalar yaparak öðrencilerinde az da olsa bir bilinç oluþturabilirler.

Bu güzel geziyi organize ederek öðrencilerin ufkunu açtýðý için Doç. Dr. Dilek Yeþiltuna’ya çok teþekkür ediyor baþarýlarýnýn devamýný diliyorum.

Dilek hocaya ve gezinin katýlýmcýlarýna ayrýca köylerle ilgilenen tüm insanlara sevgilerimle...

 

Göknur YAZICI

06.11.2016

 

 

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.