ÞEKERÝN TADI KALMADI!
12 Nisan 2018 20:17 / 1260 kez okundu!
Son günlerin en çok konuþulan gündemi, Özelleþtirilme kapsamýnda satýþa çýkarýlan Þeker Fabrikalarý oldu. Muhalefet partilerinin “Þeker Vatandýr, Satýlmaz.” þeklindeki tepkilerine karþýn daha þimdiden 4 fabrika deðerlerinin altýnda fiyatlarla daha önceden belirlenmiþ firmalara satýldý.
Anlaþýlan o ki; bu olay iktidarla muhalefetin seçimlere yönelik baþlattýðý mücadelenin en önemli konularýndan biri olacak.
******
ÞEKERÝN TADI KALMADI!
Son günlerin en çok konuþulan gündemi, Özelleþtirilme kapsamýnda satýþa çýkarýlan Þeker Fabrikalarý oldu. Muhalefet partilerinin “Þeker Vatandýr, Satýlmaz.” Þeklindeki tepkilerine karþýn daha þimdiden 4 fabrika deðerlerinin altýnda fiyatlarla daha önceden belirlenmiþ firmalara satýldý.
Anlaþýlan o ki; bu olay iktidarla muhalefetin seçimlere yönelik baþlattýðý mücadelenin en önemli konularýndan biri olacak.
Þeker Fabrikalarýnýn özelleþtirilmesi, uygulanan bir ekonomik sistemin sonucu olsa, sanýrým bu denli üzerinde tartýþma yapýlmayabilirdi.
Devletin küçülmesi, giderek ekonomiden çekilmesi þeklinde bildiðimiz, devletçi ekonomiden karma ya da liberal ekonomiye geçilmesi sürecinde Kamu Ýktisadi teþekküllerinin özel sektöre devri kaçýnýlmazdýr.
Ancak Mustafa Kemal’in cumhuriyet döneminde bir fabrika açýlýþýnda söylediði “Efendiler, günü geldiðinde bu teþebbüsler, yerli müteþebbislere devredilecektir.” Þeklindeki yaklaþýmýnda ifade ettiði yerli vurgusuna bugün ne kadar uyulmakta, hep birlikte görüyoruz.
Katar ve Lübnan sermayesinin, yerli iþbirlikçiler eliyle sahip olduðu yatýrýmlar nedeniyle oluþan toplumsal endiþe ve tepki, bugün þeker fabrikalarý üzerinde yoðunlaþmýþ görünüyor.
Bizlerin çocukluðundan bu yana hep” üç beyazdan uzak durun” denerek þekerin zararlarýndan söz edilirken bugün birden bire bu þeker sevgisi nereden çýktý demeyin.
Aslýnda muhalefet; þekerden çok onun üretildiði pancara sahip çýkmasý gerekirken, son günlerdeki sýcak geliþmelerden dolayý oluþan vatan hassasiyetinden yola çýkarak “Þeker vatandýr, satýlmaz” sloganýný öne çýkardý.
Oysa endüstriyel bir ürün olan þeker deðil, þekeri ürettiðimiz pancar gibi, kumaþý dokuduðumuz pamuk gibi, ekmeði yaptýðýmýz buðday gibi, fýndýk, zeytin, üzüm, incir gibi yerli deðerlerimizin üretildiði topraða vatan deriz.
O zaman þeker deðil, pancardýr vatan; pamuktur, buðdaydýr, fýndýk, zeytin, üzüm, incirdir vatan!
Ýster niþasta bazlý olsun, ister tatlandýrýcý þeklinde, þeker; zaten saðlýðýmýz için pek gerekli olan bir ürün deðildir. Ama sigara saðlýða zararlý diye tütün üretiminden vazgeçemeyeceðimiz gibi, tarýmsal üretimimizde önemli bir yere sahip olan pancar üretiminden vazgeçmemiz de mümkün deðil.
Her konuda olduðu gibi bu konuda da bir kavram kargaþasý yaþanýyor.
Uzun yýllar devletin sýrtýnda bir kambur olarak duran ve çoðu zaman siyasilerin arpalýðý haline getirilen Kamu Ýktisadi Teþekküllerinin sistemli olarak yerli özel sektöre devri, aslýnda kabul edilebilir bir politikadýr.
Bu noktada muhalefet, derdini anlatmakta, sorunu doðru biçimde halka aktarmakta zorluk çekiyor.
Ekonomik açýdan pancar üretiminin tarýmsal kalkýnmamýz için yaþamsal öneminden çok, þekeri ve fabrikalarý öne çýkararak iktidara savunma alaný açýyor.
Yapýlacak bu özelleþtirmelerin ihale kurallarýna uygun yapýlmadýðý, satýn alan firmalarýn üretim yapmaktan çok fabrikalarýn arazilerini deðerlendirmeyi amaçladýklarý, bu süreç de çalýþanlarýn iþten çýkarýlarak maðdur edilecekleri konusunda kuþkusuz hepimizin endiþeleri var.
Ancak bu konu “sattýrmayýz” denip geçilecek kadar basit bir konu deðil.
Muhalefet partilerinin öncelikle kendi iktidarlarýnda nasýl bir ekonomik model uygulayacaklarýný halka çok net ve açýk biçimde anlatmalarý gerekir.
Yoksa! yarýn gerçekten hantal, üretim yapamayan, zarar eden bir devlet kuruluþunun iyi niyetlerle özelleþtirilmesi kararýný halka anlatmakta çok zorlanýrsýnýz.
Ya! “biz devletçi ekonomiye devam edeceðiz” diyeceksiniz, ya da stratejik öneme sahip kimi alanlar dýþýnda devletin ekonomiye doðrudan müdahale etmesine karþý olan bir sistemi savunacaksýnýz.
Týpký eðitimde, saðlýkta, ulaþým alanýnda olduðu gibi, iktidar karþýtlýðý üzerinden toptancý bir karþý çýkýþ deðil, kendi projelerinizin daha doðru ve gerçekçi olduðunu halka kabul ettirmek durumundasýnýz.
Artýk günümüzde benim gibi toplumun çoðunluðu þekerden uzak durmaya çalýþýyor.
Yani demem o ki; benim için þeker fabrikalarý deðil önemli olan, þekerin hammaddesini üreten pancar üreticisi köylülerdir, ekim alaný her geçen yýl daha da daralan pamuk üreticisidir. Fýndýk, zeytin, üzüm, incir üreten yoksul çiftçilerdir.
Yaklaþan seçimler nedeniyle iktidarla muhalefetin bir hesaplaþma alaný olmak yerine bu üretim alanlarýna ve yoksul köylüye, onun ürünlerine sahip çýkmaktýr önemli olan.
Her þeye raðmen toplumda oluþan bu duyarlýlýðý daha yaratýcý eylemlerle beslemek, halkta karþýlýk bulacak proje ve politikalar geliþtirmek zorundayýz.
Ayhan ONGUN
(Gazeteci-Yazar)
10.04.2018/ADANA
