ForumYeni kitaplar  Yeni Konu 

AÞK VE ÖLÜM ÜZERÝNE

09 Mart 2008

hurkus

Ýzmirizmir.net üyelerinden Sevgili Murat Þahin, aþaðýdaki yazýsýnda bizlere çok özel kitap ve dergiler tanýtýyor..



Biraz aðýr bir yazý olacak farkýndayým. Fakat unutmayalým ki ölüm sözcüðü bizde acýyý ve sýkýntýyý hatýrlatýr.

Ötelediðimiz, yok saydýðýmýz, günlük yaþam içerisinde hiç aklýmýza gelmeyen ölüm bir anda karþýmýza çýkar. Hepimiz korkarýz ölümden, ölmekten. Çoðu zaman yok sayarýz, gözümüzün önünde olmasýn diye, bize ölümü hatýrlatmasýn diye, þehirlerin köylerin kasabalarýn dýþýna yaparýz mezarlarýmýzý. Bir yakýnýmýzýn ölümü getirir bizi kendimize... Ölüm... Ölmek... Hayatýn son bulmasý... Þairin "Ölüm Dörtlüðü" þiirinde yazdýðý gibi; "Ölüm her aklýna geldiðinde ah edip vah edip inleme, bu halinle Tanrýyý incitmiþ olacaksýn. Ecel kapýný çaldýðý zaman evi telaþa verme, O geldiði zaman sen gitmiþ olacaksýn..."

Ýþte tam bu noktada size Elias Canetti'nin bir kitabýndan bahsetmek istiyorum. Bir gün hepimizin yüzleþeceði ölüm korkusu ile Canetti otuz yedi yaþýnda yüzleþmeye karar vermiþ ve bu yüzleþmesini bir kitaba dönüþtürmüþ. Kitabýn adý "Ölüm Üzerine". Payel yayýnevinden Gürsel Aytaç çevirisi ile çýkan kitap okurlarýyla buluþmayý bekliyor.

Elias Canetti Türk okuruna yabancý bir isim deðil, çoðu okur onu "Körleþme" kitabý ile tanýr. Aslýnda "Körleþme" tüm dünyaya adýný duyuran kitaptýr. "Ölüm Üzerine" kitabýna babasýný nasýl kaybettiðini anlatarak baþlýyor Canetti. Tam bir bilmece babasýnýn ölümü, Altý yaþýnda kaybettiði babasýnýn kendi yaþamýný, annesinin yaþamýný ve annesiyle olan iliþkilerini nasýl etkilediðini anlatýyor. Belki de bir aile dramý diye düþünebilirsiniz.

Kitabýn çoðunluðu 1942 ile 1993 yýllarý arasýndaki yazarýn notlarýndan oluþuyor bunlara aforizmalar da denebilir.

Yazarýn kitaplarý arasýnda en çok dikkati çeken diðer bir kitap ise 1960 yýlýnda yayýnlanan fakat 1998 yýlýnda Gülþat Aygen tarafýndan Türkçeye çevrilen ve Ayrýntý Yayýnlarý tarafýndan 1998 yýlýnda basýlan "Kitle ve Ýktidar". Canetti bu kitabýnda, Kitle ve Ýktidar olgularý arasýndaki iliþkileri antropolojik, sosyolojik ve psikolojik açýdan incelemiþ ve bu iki olguyu birbirleri arasýnda iliþkilendirmiþtir. Bu arada bir parantez açayým; iktidar olmak üzerine ve iktidara geçen kiþinin ya da kiþilerin eðer bunu kötü kullandýklarýnda ne gibi sonuçlar doðduðunu anlatan roman bence George Orwell' in yazdýðý Celal Üster'in Türkçeye çevirdiði, Can Yayýnlarý’nýn bastýðý "Hayvan Çiftliði", bence herkes bu kitabý okumalý.

Þimdi tekrar gelelim Canetti'nin Ölüm Üzerine kitabýna.. þunu söyleyeyim, bir gecede okuyup çok beðeneceðiniz bir kitap. Muhakkak arada bir kitaba dönüþler yapmak isteyecek, çok sevdiðiniz bir çok bölümü tekrar tekrar okuyacaðýnýz, altýný çizeceðiniz bir kitap.

Ýçinizden þunu geçirenler vardýr mutlaka; keþke hiç ölmesek ölümsüz olsak, camilerde ya da mezarlýklarda yazan "Her fani ölümü tadacaktýr" sözüne inat biz tatmasak. Ne güzel olur deðil mi? Peki acaba gerçekten güzel olur mu, bu bizleri kaosa götürür mü? Eðer bunlarý merak ediyorsanýz size hemen iki kitap önereyim.

EEEEEE yok öyle armut piþ aðzýma düþ havalarý. Birinci kitabýmýz Türkiye Ýþbankasý Yayýnlarýndan çýkan Nattaile Babbýtt' in yazdýðý "Ölümsüz Aile" Ýkinci kitabýmýz Nobel edebiyat ödüllü yazar Jose Saramago'nun Merkez Kitaplardan çýkan "Ölüm Bir Varmýþ Bir Yokmuþ" kitabý.

Ölüm üzerine kitabýndan bir alýntý aktarýyorum size:

"Eðer günün birinde olacaksa -demek ki olacak-, kesinlikle olacaksa, o zaman elimde sarý kurþun kalemle ölüme karþý yazdýðým tehditkar bir sözcüðün baþýnda ölmek isterim" 1993

"Ölüm Üzerine" adlý kitaptan sonra þöyle içinizi açacak, aydýnlatacak herkesin tamam iþte diyeceði, kimsenin es geçmeyeceði, içinde bir þeyleri canlandýracaðý, uzaklara çok uzaklara gidecekleri bir konuya geçelim:

"AÞK"

Âþýk Veysel'in dediði gibi; "Güzelliðin on par'etmez bu bendeki aþk olmasa"

Ben þimdi buradan aþk ile ilgili ahkâm kesecek deðilim ama aþk üzerine okunacak kitaplar neler, hangi dergiler de aþk sayýsý iþlenmiþ bunlarý anlatacaðým sizlere.

Ýlk kitabýmýz Sel yayýnlarýndan çýkan, ki bu kitabýn (ilk baskýsý Yapý Kredi Yayýnlarýndan çýkmýþtý) Alain de Botton' un "Aþk üzerine" kitabý bu kitapta yüzyýlýmýzý, aþklarýmýzý, yenilgilerimizi, ihtiraslarýmýzý tam da "Ah, ben de öyle düþünmüþtüm / hissetmiþtim / yapmýþtým" dediðimiz yerden yakalýyor. Ýçinde yaþadýðýmýz dünyanýn "aþk" diye adlandýrdýðý þeyin, doðum günü hediyelerinden, hafta sonu kaçamaklarýndan, yýlbaþý partilerini beraber geçirmekten baþka bir þey olduðunu düþünenler için harika bir kitap.

Ýkinci kitabým Metis yayýnlarýndan çýkan Carl-Johan Vallgren yazdýðý "Bir Garip Aþk Hikâyesi" On dokuzuncu yüzyýlýn baþlarýnda, Königsberg’deki bir genelevde bir hilkat garibesi doðar. Doðarken annesinin ölümüne sebep olan bu canavarýmsý yaratýk saðýr, dilsiz ve ürkütücü bir þekilsizliktedir. Ne var ki çok gizli bir yeteneðe de sahiptir: Ýnsanlarýn zihnini okur, kalplerinin en derininde olup biteni bilir. Herkül adý verilen bu bebeðe hayatýn bahþettiði en büyük armaðan, onunla ayný gün genelevde dünyaya gelen güzeller güzeli Henriette Vogel ile birbirlerine duyduklarý kopmaz aþktýr.

Ama içinde yaþadýklarý dünya –tahmin edebileceðiniz gibi– böyle bir aþký kaldýramaz, âþýklar birbirlerinden uzaða savrulurlar. Yeteneði baþýna bela olan, çetin düþmanlar edinen Herkül, on dokuzuncu yüzyýl boyunca aþkýnýn peþinde Avrupa’yý bir ucundan diðerine dolaþýr. Týmarhaneler, ucube sirkleri ve manastýrlarýn içinden geçerken, dönemin yüksek kurumlarýndaki mühim þahýslarýn içyüzüne tanýk olur, dehþete kapýlýr: Gözlerimizin önündeki, kan, hýrs ve toplumsal baskýyla, çürüme ve kutsalýn kötüye kullanýlmasýyla dolu bir tarihtir. Ýnsan olmanýn anlamýný sorgularýz kahramanýmýzla birlikte, ama her þey bir yana, garip de olsa sarsýlmaz bir aþk öyküsüdür dinlediðimiz.

Aþký en güzel dizeler anlatýr bize, ben en çok Nazým Hikmet'in þu dizelerini severim:

Seni düþünmek güzel þey, ümitli þey,
Dünyanýn en güzel sesinden
En güzel þarkýyý dinlemek gibi bir þey...
Fakat artýk ümit yetmiyor bana,
Ben artýk þarký dinlemek deðil,
Þarký söylemek istiyorum.

Aþk öyle güzel bir duygudur ki her þey düþünmekle baþlar. Mutlu olmakla devam eder. Ümit etmekle biter...

Burada bütün kitaplarý tanýtmam çok zor ben iki kitap seçtim. Dergilere gelince;

Doðu Batý dergisinin 26 ve 27 sayýlarý Aþk üzerine daha doðrusu "Aþk ve Doðu" "Aþk ve Batý" olmak üzere iki sayýda toplanmýþ. Diðer dergimiz ise Yapý Kredi Yayýnlarýnýn çýkardýðý Cogito dergisinde aþk 4. sayýda yer alýyor yanlýþ hatýrlamýyorsam bu derginin en son 51. sayýsý çýktý.

Aþk dolu sevgi dolu bir yaþam diliyorum herkese...

Bir türküde geçen þu dizelerdeki gibi "Yetiþmiyor sana sesim bekliyorum gelmiyorsun..." tadýnda olsun aþklarýnýz, hep sesinizin yetiþmesi bekleyeninizin gelmesi dileðiyle...

Ýyi okumalar,

Murat Þahin
09 Mart 2008

sultan

:D Çok teþekkürler. Kitabýn kaynaðýndan okuyucuya...
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.

Bu tartýþmayý Facebook'ta paylaþabilirsiniz:
Facebook'ta paylaþ
0