Taşımalı eğitimde yemek sorunu
01 Ekim 2014 18:28 / 1564 kez okundu!
Ülkemizde eğitim alan yaklaşık 17 milyon öğrencinin üçte birine yakını taşımalı eğitim görmektedir.
Milli Eğitim Bakanlığı bu okullardaki öğrencilere öğle yemeği vermekte ve şimdiye kadar da bu işi ihale yoluyla bölgedeki toplu üretim izni olan yemek firmaları vasıtasıyla yapmakta idi.
Ancak son zamanlarda hangi gerekçeyle olduğuna ilişkin bir açıklama yapma gereği bile duymadan, bazı yerlerde Milli Eğitim Müdürlükleri ihaleye çıkmadan bu işi Öğretmenevleri ya da Turizm Otelcilik Okullarına yaptırmaktadır.
Yemek üretimi çok kompleks, uzmanlık isteyen bir iştir.
Toplu yemek üretimi yapan firmalar, Gıda Tarım ve Hayvancılık bakanlığı görevlileri tarafından sürekli denetlenmekte, bakanlığın belirlediği koşullara uygun üretim yapmaktadırlar.
Taşımalı eğitim yapan okullara yemek verilmesi işinde, üretim kadar bu yemeğin, belli zamanda, belli hijyen koşullarında ve bu işe uygun araçlarla yapılması zorunluluğu da vardır.
Geleceğimizin güvencesi çocukların sağlıklı beslenmesi için gösterilmesi gereken özen ve duyarlılığın, asli işi yemek üretimi olmayan Öğretmenevleri tarafından gösterilmesi mümkün olmayacağı gibi bu hizmetin bu kurumlar tarafından karşılanmaya çalışılmasının mantığını da gerekçesini de anlamak mümkün değildir.
Birçok yerde açık araçlarla, tozlu köy yollarında yemek dağıtımı yaparak öğrencilerin sağlığıyla oynanmasına neden olan bu uygulama, aynı zamanda kamu ihale yasasına ve Öğretmenevleri Mevzuatına da aykırıdır.
Aynı bölgede faaliyet gösteren toplu yemek üretimi izni olan firmalar için de haksız rekabet ortamı oluşturduğu için etik anlamda da doğru değildir.
HERKES KENDİ İŞİNİ YAPMALIDIR.
Öğretmenevleri, kendi iç yönergelerinde de belirtildiği gibi yemek salonu ve ek bölümler dışında servis yapmamak kaydıyla tabldot hizmeti verebilirler.
Buna ilaveten alakart hizmeti, Gazino-kafeterya hizmetiyle, kantin-büfe hizmeti de verebilirler.
Ayrı bir tüzel kişilik olarak vergi mükellefi olabilir, gerektiğinde bağlı olduğu kurum dışında başka kurum ve kuruluşların ihalesine de katılabilirler.
Ancak tüm bu kurallar açıkken, kendi işi dışında toplu yemek üretimi yapıp, taşımalı okullardaki öğrencilere yemek servisi yapması doğru değildir.
Kaldı ki, bu hizmetin bu şekilde yapılmasında herhangi bir kamu yararı da yoktur. Hatta özel sektöre bu hizmet daha ekonomik koşullarda yaptırılabilecekken, öğretmen evlerine yaptırılarak kamu zarara sokulmaktadır.
Öte yandan okul kantinlerinde gerekli denetim uygulanamadığı için çocuklarımız fast food türü beslenme kültürünün esiri olma tehlikesiyle karşılaşmakta, sağlıksız koşullarda okul kantinlerinde çocuklara yemek servisi yapılmakta, tüm bunlara çözüm bulması gereken Milli Eğitim Müdürlükleri hangi amaç ya da gerekçeyle bilinmez, taşımalı eğitimde öğretmenevlerini amaç dışı kullanmaktadır.
Kimi yöneticilerin farkında olmadan yasa ve yönergelere aykırı olarak böyle bir uygulamanın faili durumuna düşmesi, gerek eğitim sistemi açısından, gerekse ticari yasalar açısından ileride telafisi çok zor sorunlara neden olabilir.
Toplu yemek üretimi için gerekli koşul ve ortamları sağlamadan, ilkel yöntemlerle dağıtım yapılarak, hem kamuya zarar verilmekte, hem de çocuklarımıza yazık edilmektedir.
Gerek Milli Eğitim Bakanlığı, gerekse Sağlık Bakanlığı, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı yetkilileriyle Kamu İhale Kurumu yetkililerinin bu durumu bir kez daha gözden geçirerek, bu anlamsız uygulamaya biran önce son vermelerinde sayısız yararlar vardır.
Türkiye Yemek Sanayicileri Dernekleri Federasyonu’nun (YESİDEF), ilköğretim ve liselerde eğitim gören tüm öğrencilere sıcak öğle yemeği verilmesine yönelik “YENİ NESLİN BESLENMESİ” projesinin kamuoyu ve ilgili bakanlıklarda ilgi ve destek görmeye başladığı şu günlerde bu konuda ısrar edilmesini anlamakta gerçekten güçlük çekiyoruz.
Öğretmenevlerinin kendi işine dönmesi, yarın büyük risklere ve tehlikelere neden olacak böyle bir uygulamanın içinde yer almaması gerekir.
Milli Eğitim Bakanlığının en kısa zamanda bu uygulamadan vazgeçeceğini umuyor, ilgili kurum ve kuruluşların; okullarda sosyal barışı sağlamak, çocuklarımızı obezite, kalp, diyabet gibi sağlıksız beslenmeden kaynaklı hastalıklardan kurtarmaya yönelik projelere destek vermelerini diliyorum.
Ayhan ONGUN
26.09.2014, BODRUM
