Yeni başlayanlar için Ermeni meselesi - Ahmet Hakan

20 Mart 2010 14:33  

 

Yeni başlayanlar için Ermeni meselesi - Ahmet Hakan


ERMENİ meselesinde kafanızın rahat etmesini mi istiyorsunuz?

O halde hemen şu reçeteyi hayatınıza geçirin:


* BİR: Kendinizi hiçbir zaman devletin yerine koymayın.

* İKİ: Hiçbir zaman devlet diliyle konuşmayın... Mesela “Yeni ekonomik kararlar aldık” türü laflar etmeyin.

* ÜÇ: Milletin yekpare bir bütün olduğu ya da olması gerektiği tezine inanmayın.

* DÖRT: Devleti yönetenlerin aldıkları kararların sorumluluğunu paylaşmayın.

* BEŞ: Kendinizi devletinizin içinde eritmeyin.

Eğer bunları yaparsanız, acayip rahat edersiniz.

* * *

Bakın Almanlara...

“Almanlar Yahudileri katletti” dedirtmek yerine, “Naziler Yahudileri katletti” dedirtmiyorlar mı?

Peki o halde...

Biz neden “Türkler Ermenileri katletti” dedirtelim ki?

1915’te devleti yöneten “İttihatçı zümre”nin aldığı katliam kararı yüzünden neden milletçe sorumlu olalım ki?

Neden “Biz yapmadık... Biz yapmadık...” diye telaşa düşelim ki?

Neden tarihimizin bir safhasında iş başına gelmiş bazı adamların aldıkları ve uyguladıkları yanlış kararları, “Bizim tarihimizde en ufak bir kara leke bile yoktur” diye sahiplenip temize çıkaralım ki?

* * *

Eğer ille de “Dedem benim için önemlidir... Ben dedeme sahip çıkarım arkadaş” diyorsanız...

Sizin Enver Paşa ya da Talat Paşa dışında da dedeleriniz var.

Mesela...

Ermeni tehciri sırasında Ermeni komşularını gizlice evlerinde saklayarak onları katliamdan ve göçten kurtaran dedeleriniz.

İlle de dedenize sahip çıkacaksanız onlara sahip çıkın.


AK Parti’ye kapatma davası açılırsa...

* Yargıtay Başsavcısı’nın gizli AK Partili olduğuna kesin inanırım...

* Bir numaralı Tayyip Erdoğan savunucusu olurum.

* Hükümete yönelik bütün eleştirilerimi bir anda durdururum.

* Baykal’a bakarım, mırın kırın etmeden bu davaya net bir şekilde itiraz etmezse defterimden adını silerim.

* Bu köşeden var gücümle kapatma davasına karşı isyan ederim.

* İsyanımı buradan yapamazsam Yeni Şafak’ın kapısını çalarım. Onlar da kabul etmezse “kapatmadavasınaisyanediyorum.com” adlı bir internet sitesi açarım.


* AK Parti’den kurtulmak için davaya destek çıkanlara bugünün Emre Aköz’ü muamelesi yaparım.

İki öneri

OKU – 60’lı yılların sonunda bir Türk gencinin nasıl ülkücü olduğunu, Türkeş’in ikinci evliliğini nasıl yaptığını, “Hilalciler” ile “Bozkurtçular” kavgasını, MC hükümetleri dönemini merak ediyorsanız Yaşar Okuyan’ın Doğan Kitap’tan çıkan “O YILLAR” adlı kitabını mutlaka okuyun.

GİT – Bugünler toprak altından çıkan “keme” adlı mantarın tam zamanı... “Keme” ile yapılmış nefis kebaplardan tatmak istiyorsanız Antep mutfağının nadide örneklerini en leziz şekilde sunan İstanbul’daki “SAHAN” restoranlarından birine mutlaka uğrayın.

Türkiye’ye özgü gazetecilik yasaları

* BİR: Başka gazetelerde yazan çizenler olmasa bazı gazeteciler ekmek kazanamaz.

* İKİ: Tam da iktidara karşı kendini muhalif olarak konumlandırdığın anda, mutlaka iktidara destek çıkman gereken bir olayla karşılaşırsın.

* ÜÇ: Gazeteler gazeteciler için çıkar.

* DÖRT: Çok ünlü biri aleyhinde bir şey yazarsan, o ünlüye sahip çıkan en az 7 yazı yazılır.

* BEŞ: Herkesin en kolay danışmanlık yapacağını düşündüğü meslek gazeteciliktir.

* ALTI: Fitne kazanının altına odun atmaktan imtina edenlerin, meslekte başarı kazanması hayaldir.

* YEDİ: Bir gazetecinin dost sayısının artışı ile o gazetecinin mesleğinde başarı elde etme şansı arasında bir ilinti vardır. Dost sayısında artış, başarısızlığı getirir.

* SEKİZ: Herkes senden “toplumun sorunlarını ilgilendiren” yazılar beklerken, sen en malayani konularda döktürdüğün yazılarınla beğeni kazanırsın.


Hürriyet


 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz*:
Facebook'ta paylaş
0