'Siyasiler görevini yerine getirmezse, konuşmaması gerekenler konuşur'

07 Haziran 2009 01:45  

 

'Siyasiler görevini yerine getirmezse, konuşmaması gerekenler konuşur'

Barış Meclisi'nin İstanbul Bilgi Üniversitesi Dolapdere Yerleşkesi'nde gerçekleştirdiği Çözüm için diyalog ana temalı toplantı büyük ilgi gördü. Katılımcılar yoğun izdiham nedeniyle toplantının gerçekleştiği salona girmekte zorlandılar. Toplantıda konuşan Demokratik Toplum Partisi (DTP) Genel Başkanı Ahmet Türk bir kez daha "silahların susmasının gerektiğinin" altını çizdi. Toplantıdaki konuşmasının ardından, gazetecilerin sorularını yanıtlayan DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, kendisine Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un son yaptığı açıklamalar hakkındaki görüşünün sorulması üzerine; Türk, "Genelkurmay Başkanı'nın mesajları bize değil, Cumhurbaşkanı ve Başbakan'aydı diye değerlendiriyorum. Sonuç olarak bu ülkede siyasiler sorumluluğunu yerine getirmezse, konuşması gerektiği yerde susarsa Türkiye'de hep başkası konuşur" görüşünü savundu. Ahmet türk bir kez daha, "operasyonların durması ve siyasi bir iradenin açığa çıkmasıyla birlikte, çözüm yolunda en önemli eşik geçilmiş olacaktır" şeklindeki görüşlerini ifade etti. 

"Başta hükümetin ve devlet organlarının yaklaşımları, hayati önemdedir. Operasyonların durması ve siyasi bir iradenin açığa çıkmasıyla birlikte, çözüm yolunda en önemli eşik geçilmiş olacaktır. Bu konuda, duyarlılık talep etmek, operasyonların durmasını istemek ve çatışmaların olmaması için çağrılarda bulunmak, barış isteyen her yurttaşın hakkıdır ve en temel bir yurttaşlık görevidir. Öncelikle, ölümlerin olmadığı bir ortamı oluşturmamız gerekir. Hükümet Kürt sorununa güvenlik penceresinden bakan geleneksel politikalardan uzaklaşıp, sorunlara demokratikleşme perspektifiyle yaklaşan bir çizgiyi esas alması gerekir....."

Ahmet Türk açıklamalarında şu görüşlerini dile getirdi:

"Kürtlerle Türklerin ilişkileri Yugoslavya gibi değildir. Hak ve özgürlükler noktasındadır. Kimlikler haklar ve özgürlükler bağlamındadır. Bizim baktığımız şey; 'Türkiye'nin bütünlüğü içinde sorunu nasıl çözeriz? Nasıl bir proje?' Kürtlerin ve Türklerin talepleri nelerdir? Bu proje nasıl yaşam bulabilir?' Biz modelleri tartışmıyoruz aslında. Zaman zaman örnekler verdiğimizde 'işte bu model olsun' gibi bir anlayışımız yok. Dünyamızda modeller oluşmuş.

Türkiye de kendine özgü bir formül bulmak durumundadır. Yurttaşıyla, halkıyla kucaklaşmak barışmak durumundadır. Siz bunu ertelemeye kalksanız, bugün yine Türkiye gündemine gelecek. O zaman, hızla hareket etmek ve akan kanı bir an önce durdurmaya yönelik refleksleri göstermek gerekir diye düşünüyorum."

Ahmet Türk, "Bütün bu yaşanan süreçlerden dersler çıkarıldı mı? Evet. Biz Kürtler olarak önemli dersler çıkardık. Demokrasiye inanan insanlar önemli dersler çıkardı. Türkiye'deki sivil toplum örgütleri sendikalar ve aydınlara baktığımızda bu sorunun artık silahla, şiddetle çözülmeyeceği konusunda bir inanca sahipler" diye konuştu.

Sesonline.net

 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz*:
Facebook'ta paylaş
0