Dünya insanlýðý hasta

17 Aralýk 2012 22:42 / 1290 kez okundu!

 


Aslýnda baþlýða, Yrd. Doç Murat Peker’in bir röportajýnda geçen ‘’hepimiz hastayýz’’ ifadesini koymayý düþündüm. Fakat daha çok geneldeki ‘’hastalýktan söz edeceðim için bu baþlýk daha çok bireysel psikopatolojik alaný kapsayacaðýndan vazgeçtim. Hangi baþlýk olursa olsun umarým görüþüm yanlýþtýr. Yanlýþsa, eksikliðime, dar görüþlülüðüme verin. Fakat on-on beþ dakika makul, mantýklý batýl itikatlardan uzak düþündüðümüzde, 21 Martta dünyada veya Evrende kýyamet kopsa bile 10 bin ölçekli bir harita üzerinde nokta olarak bile gösterilemeyecek kadar küçük Þirince köyünün ayakta kalamayacaðý bilinir.

Koskoca evren yok olacak, küçücük Þirince Köyü ayakta kalacak!. Mümkün mü? Gerçekte bir kýyamet kopacaksa bunu insanlýk kendi elleri ile oluþturacak. Yer altý, yer üstü atom denemeleri, nükleer denemeler, santraller, yeryüzüne salýnan gazlar, seralar, kullanýlan ilaçlar, kesilen ormanlar, kirletilen denizler, nehirler.. Yani çýkar, kar, rant uðruna doðayý vahþice yok etme kýyameti getirecektir. Ýnsanlar akýlsýzca kendi bindiði dalý kesmekte ki bu da normal akýllý saðlýklý insan iþi olmadýðý açýk.

Peki insanlarýn birbiri ile asýrlardýr, dil din, mezhep, ýrkçýlýk uðruna savaþmasýna ne denir? Tüm insanlarýn kendi iradesi dýþýnda tek bir Tanrý tarafýndan yaratýldýðýna inanýldýðýna göre bir ülke insanlarýnýn baþka bir ülke insanýndan renk, din, dil, cins, etnik köken olarak üstün görme hakký var mýdýr? Kendini tüm ýrklardan üstün görüp de diðer ülke insanlarýný veya ýrklarýný yok etme yoluna gitmesi bir hastalýk deðil midir? Yüzlerce savaþ her ne kadar temelinde ekonomik nedenlerle çýksa da baþlangýç ve bu nedeni örten insanlarýn ýrkçý, þoven, kaba milliyetçi duygularý olmamýþ mýdýr? Milyonlarca insan birbirini öldürüyor, tecavüz ediyor, birbirinin mallarýný yaðmalýyor, yakýyor, yýkýyor, kitle katliamlarý yapýlýyor. Evrim tarihinde insanlýktan baþka hangi canlý böyle eylemleri gerçekleþtirdi. Bu durumda aklý, fikri, düþünce yeteneði olmayan hayvanlar insanlardan çok daha saðlýklý ve günahsýz.

Güya sözüm ona hepimiz düþünüyoruz. Düþünüyoruz da dünyada iklim, gen, ekonomik ve tarihi nedenlere farklý rengi, ýrký, dini, dili olan topluluklarý benim ýrkýmdan, dinimden, dilimden deðil diye saldýrmak savaþ açmak, öldürmek saðlýklý insan iþimi, yoksa aþaðýlýk, hastalýklý insan iþimi? Býrakýn ayrý dinden olmayý ayný dinden olup mezhep ayrýlýðýndan insanlar birbirini katlediyor. Burada Avrupa’sýný, Amerika’sýný ayýrmadan söylemek gerekirse, dünyanýn her yerinde, dünyanýn bu evresinde hepsi ayný düzey ve þiddette olmasa da ýrkçýlýk, milliyetçilik, þovenlik ve de buna baðlý olarak savaþlar devam ediyor. Hala dünyada, zulüm var, gözyaþý var, acý var. Bu durum bence hastalýktýr. Bir de buna ülkelerin hem kendi içlerin de hem de uluslar arasý futbol gibi maçlarda insanlarýn birbirine uyguladýklarý þiddeti, saldýrýyý nasýl açýklayacaðýz. Bir hastalýkta buradan geliyor.

Yeni duyduðum bir haber de tüm bunlarýn üzerine tuz biber olacak nitelikte. Dünyanýn güneþin etrafýnda döndüðünü söyleyen Galileo’ya kilise tarafýndan verilen ceza 1992 yýlýnda kaldýrýlýyor. 2007 yýlýnda da Galileo’nin bu teorisi ancak kabul ediliyor. Galileo bu cezayý 1632 yýlýnda alýyor, 1992 yýlýnda ceza kaldýrýlýyor. Ýþte bu örnek Dünyanýn içinde bulunduðu hastalýklý halini daha somut olarak açýklýyor.

Sadece hastalýklý deðil ayný zamanda ikiyüzlü ve sahtekarýz da. Yakýnda hastalýklý bir dünya olarak bir yýlý geride býrakýp yeni bir yýla gireceðiz. Tüm ülkeler, insanlar yüzyýllardýr yaptýklarý gibi yeni yýla girerken birbirine barýþ, dostluk, kardeþlik, mutluluk dileklerini bildirecekler. Daha diledikleri anda yine birbirlerini öldürecekler, birbirini hakkýný yiyecekler, birbirine saldýracaklar, yine açlýklar olacak, yoksulluklar olacak, savaþlar çýkacak, mezhep ayrýlýklarý yüzünden insanlar birbirini öldürecekler, maçlarda yine birbirine saldýracaklar, erkekler kadýnlarý öldürecek, iktidar ve muktedirler istediðini yapacak, toplumu, insanlarý biçimlendirecek, iktidarlara yalakalýklar devam edecek… Hani iyi dilekler, barýþ, mutluluk, kardeþlik, dostluk, insanlýk?

Peki nasýl oluyor da yedi milyar insan iyi kötü ayakta ve yaþamýný sürdürüyor?

Dünyanýn bu hasta insanlarý ne yapsýn? Tüm bunlarý düþünebilen bilinçli bir avuç azýnlýk ne yapsýn? Yüzyýllardýr, doða kanunu iþletilerek þu veya bu þekilde iktidar olan akýllý deliler tarafýndan insanlar, itile kakýla sersem hale getirilmiþ, kör ve batýl itikatlar asýrlarca beyinlere kazýlmýþ, korkutulmuþ, kompleksli, ödlek hale getirilmiþ, bir araya gelmesi, örgütlenmesi engellenmiþ, biat kültürü hakim olmuþ, ýrkçýlýk þovenlik duygularý en ince damarlara kadar iþlenmiþ toplum sarhoþ edilmiþ. Hala ayýlamamýþ olarak hasta durumda yaþamýný sürdürüyor.

Muktedirler sahte demokrasilerle kendilerini yüzyýllardýr yönetecekleri iktidarlarý bir biçimde de hala seçtiriyorlar. Albert Eintein bile ‘’Ýki þey sonsuzdur; Ýnsanoðlunun aptallýðý ve evren. Fakat ikincisinden emin deðilim diyor’’ Umarým Einstein de yanýlýyordur. Ýnsanoðlu aptallýðýndan utanmasýn, insanoðlunu aptal yapanlar utansýn. Elbet bir gün ayýlacaðýz.


Sabahattin ÝZCÝOÐLU

18.12.2012

Son Güncelleme Tarihi: 22 Aralýk 2012 00:29

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.