CHP'nin 'Ýkinci Yüzyýl Vizyonu'

03 Aralýk 2022 18:58 / 834 kez okundu!

 

 

CHP Genel Baþkaný Kemal Kýlýçdaroðlu bugün, “Ýkinci Yüzyýla Çaðrý” toplantýsýnda “dünyaya meydan okuyan” açýklamasýný yaptý. Dað fare doðurdu demeden düþündüklerimi yazmak istedim.

 

****

 

CHP’nin “Ýkinci Yüzyýl Vizyonu”

 

 

CHP Genel Baþkaný Kemal Kýlýçdaroðlu bugün, “Ýkinci Yüzyýla Çaðrý” toplantýsýnda “dünyaya meydan okuyan” açýklamasýný yaptý. Dað fare doðurdu demeden düþündüklerimi yazmak istedim.

 

Kýlýçdaroðlu’nun “açýþ” ön konuþmasýndan sonra Amerikalý uzman Jeremy Rifkin kesintili bir video konuþma yaptý. CHP’lilerin sýkýntýyla dinlediði, hatta kimilerinin uyukladýðý “yeþil bir dünya özlemi”ne dair konuþma sonrasýnda aklýmýza takýlan ana soru þuydu: Tüm dünyanýn yaþadýðý bir kapitalist kriz ortamýnda, kendi derdine çaresiz kalmýþlardan, bizim yaramýza pansuman aramak doðru bir iþ mi? Danýþman olduðu Almanya’yý yeþil/meþil diyerek zora sokmuþ ekonomik danýþmanlarý kurtarýcý diye sunmak hangi akla sýðar? Almanya þu an o dönem alýnmýþ kararlardan nasýl döneceðinin hesabýnda… Kapatýlan nükleer santraller, kömür ocaklarý yeniden açýlýyor.

 

Kemal Derviþ’e Haksýzlýk

Bu arada Jeremy Rifkin’den bahisle, iktidar yanlýlarýnca “yeni Kemal Derviþ’ler mi geliyor?” sorularý da soruluyor. Kanýmca meseleyi bu biçimde ele almak en baþta Kemal Derviþ’e haksýzlýk olur. Biraz geri dönüp, mevcut gerçeðe bir daha bakalým.

 

2001’de durum neydi?

Emperyalizme göbekten baðlý, yozlaþmýþ, iþbirlikçi kapitalist sistemin Türkiye’deki ömrü tükenmiþti. Yüksek enflasyon, yüksek faiz, çarpýk bankacýlýk, karaborsa; mafyanýn ve bir avuç medya patronunun sýnýrsýz etkisindeki hükumet kurup, hükumet yýkan medya; kokuþmuþ partiler, etkisiz meclis, çarpýk parlamenter sistemin yanlýþ koalisyoncu hükumetleri, sistemi inatla koruyan cumhurbaþkanlarý; darbeci, Amerikancý vesayet sisteminin koruyucusu bir ordu ve hem ordunun hem de genel olarak devletin içinde sessiz sedasýz güçlenen/güçlendirilen Gülencilik… Ki sonradan bunun CIA güdümlü, FETO sisteminin organize iþleri olduðunu daha iyi anladýk…

 

Yýpranmýþ darbecilik, yýpranmýþ partiler, yýpranmýþ liderler, yýpranmýþ parlamenterizm, çürümüþ bir ekonomik sistem doðal olarak 2001’de iflas etti.

 

Dolar zýpladý, 24 banka battý, Ecevit koalisyonu çaresiz kaldý. Kapitalist sistem ise önemli bir halkasýnýn çökmesine izin veremezdi. IMF’nin, Dünya Bankasýnýn böylesi durumlar için reçetesi belliydi…

 

Belirli bir miktar kredi verilerek öncelikle dýþ borçlarýn düzenli ödemesinin saðlanmasý ilk amaçtý, öyle yapýldý. Yatýrýmlarýn durdurulmasý, faizin arttýrýlmasý, iþten çýkarmalar, ücretlerin dondurulmasý, hayat pahalýlýðýnýn yükselmesi ve halka kemer sýktýrýlmasý, sorunlu bankalarýn ve kimi büyük þirketlerin batýþýna yol verilmesi, hedefi oldukça yüksek tutulmuþ faiz dýþý fazlanýn, baþta IMF’den alýnan olmak üzere, dýþ borçlarýn ödenmesine ayrýlmasý…

 

Batýdaki sistem, “Stand by” anlaþmasýnýn uygulanmasýný garantiye almak için de güvendiði birilerini devreye sokmak zorundaydýlar. Bu isim Kemal Derviþ oldu.

 

Dünya Bankasý görevlisi Kemal Derviþ iþte bu ortamda Amerika tarafýndan Ecevit’e önerildi

 

Danýþmanlýktan, ekonomiden sorumlu devlet bakanlýðýna giden yolu 7 saatte aþan Kemal Derviþ ile yolum YDH’da kesiþmiþti. 1994 yaz aylarýnda Çeliktepe’deki toplantýlarda karþýlaþmýþtýk. Ýkimiz de yurtdýþýndan gelenler grubundaydýk wink

 

Çalýþkan, ýlýmlý, sosyal demokrat bir yapýya sahip bir kiþilik olarak tanýdým. YDH maceramýzýn o sýradaki Türkiye için biraz ilerde olmasýnýn þokuyla 2-3 yýl içinde hepimiz piyasadan çekildik. Zaten YDH’nýn o zamanki perspektiflerinin sunucularý ve kurucularý þimdi baþka yerlerde ama o fikirlerin taþýyýcýsý deðiþti ve onlarý AK Parti hayata geçirdi, geçiriyor. Zaten AK Parti’nin, krizden bir iki yýl sonra iktidara gelip yürüttüðü ekonomik politika esas olarak Kemal Derviþ’in politikasýydý. IMF’ye olan borcun tamamlanmasýna kadar giden süreçteki “mutlu” politikayý kolayca sahiplenen Ali Babacan ile, bu politikayý kerhen uygulayan RTE’nýn bugünkü ayrýþmasýnýn temelleri de o günlerde atýlmýþtý.

 

Tekrar bugüne ve Jeremy Rifkin’e dönelim. Yaptýðý konuþmayý, Ekþi Sözlük’ten bir yazar çok güzel yorumlamýþ. Üstüne ne eklenir, bilmiyorum wink 

 

“bugün kendisi sayesinde bütün ülke kutup ayýlarýnýn çok yalnýz olduðunu ve bu yüzden de ülkemizin bir deðiþim döneminden geçtiðini öðrendi. aslýnda ülkede her þey normalmiþ ama iþte iklim bizi böyle yapmýþ. buzullar eriyip su seviyesi arttýðý için z kuþaðý çok farklý þeyler düþünüyormuþ, her þeyi protesto etmek istiyormuþ. kýlýç dedem seçilirse ülkeyi bu zeka yönetecekmiþ. o yüzden angela merkel'i çok sevmeliymiþiz.” Ekþi Sözlük / alp hai

 

Kemal Derviþ o sýradaki mevcut kapitalist sistemin nispeten kurallara uygun þekle getirilmesi, krizden çýkýlmasý için gerekenleri yaptý. Klasik IMF reçetelerinin bir topluma getirdiði bütün sýkýntýlarýn yaþanmasýnýn yanýnda, unutmayalým ki, þimdiki bankalarýmýz kurallý saðlamlýklarýný biraz da o sýrada Kemal Derviþ’in bankalar konusundaki sert düzenlemelerine borçludur.

 

Yani eðer Kemal Derviþ’i “neden sosyalist bir plan uygulamadý?” ya da “neden ekonomide Ýslami kimi düzenlemeler yapmadý?” diye suçlamayacaksak; bilmeliyiz ki o, mevcut sistemin kendi içinde daha iyi iþlemesi için gerekeni yaptý. 

 

Üstelik o zamanki mevcut liderlerden medet umulmayacaðýný da gören Kemal Derviþ, Ýsmail Cem ve (belki de Ecevit’in Fethullah Gülen’e ýlýmlý bakmasýný saðlayan) Hüsamettin Özkan; ayrý bir parti kurarak farklý bir çýkýþ da yapmak istediler hem kendi içlerindeki uyumsuzluk hem de AK Parti’nin kuruluþu tüm hesaplarý bozdu. 

 

Kemal Derviþ, kimi gerçekleri erken hissetmiþ ve esas olarak sistemi yeniden oturtmuþ bir kiþi olarak kendini geri çekmeyi bildi ve o günden sonra polemiklerden uzak durdu.

 

Tekrar toplantýya dönersek; Rifkin ise belli ki, kutup ayýlarýný korumak ve bir vitrin süsü olmak dýþýnda, gerçekte “Erdoðan’a karþý Kýlýçdaroðlu’nun kazanmasýný saðlamak” ve “Amerika’nýn sözünden çýkmayan bir Türkiye oluþturmak” için çalýþacak. 

 

Ýþte bu yüzden Kemal Derviþ’e haksýzlýk yapmadan Rifkin’i ve CHP’yi eleþtirmenin de mümkün olduðunu görmeye çalýþalým.

 

Ak Parti’nin Zaten Yaptýklarýný Vizyon Diye Sunmak

Sonraki konuþmacý olan, CHP’nin ana kadrosundaki Faik Öztrak da zaten geçmiþte Kemal Derviþ döneminin bürokratlarýndandý. Bugün yaptýðý konuþmada da bir iki nokta dýþýnda aslýnda AK Parti’nin yaptýklarýný ve yapacaklarýný anlatmýþ gibi oldu. Salondaki kitle kendini bambaþka þeylere inandýrmýþ olarak alkýþý bastý elbette…

 

Azerbaycan - Ermenistan savaþýnda batý kimi tutuyorsa onu tutan Faik Öztrak; Kanal Ýstanbul’u gereksiz bir proje olarak niteleyip, kendinden ve CHP’den bekleneni yine yapmýþ oldu. Ýleride torunlarýmýz elbette büyüklerinin zamanýnda karþý çýktýðý tüm projeleri yapan iktidarýn hangi iktidarlar olduðunu keþfedip, yapanlarý hayýrla anacaklar.

 

Hacer Fogo da konuþmasýyla fakirlik üzerinden romantize solculuk yaptý. AK Parti’ye dikkatle uygulamasý için de ip uçlarý vermiþ oldu.

 

Hakan Kara’nýn konuþmasýný da (Merkez Bankasý eski baþ ekonomisti) AK Parti’nin politikalarýna karþýymýþ gibi sunmak kolay deðil. “Dýþarýdan gelen þabloncu çözümlerin baþarýlý olma þansýný görmediðini” söylerken de sanki AK Parti’nin dünyadan pozitif ayrýþan politikasýna bir selam gönderir gibiydi

 

Bilkent öðretim üyesi Refet Gürkaynak, bütünsel bir deðiþim için gerekenlere deðindi. Enflasyonun yüksekliðini sadece dýþ dünyaya baðlamanýn doðru olmayacaðýný belirtti. “Vergi reformu yapmanýn gerekliliðini, enflasyonu düþürme hedefiyle baðlarsak, baþarý þansýný artýrmýþ oluruz” derken çok önemli bir þey söyledi.

 

Chicago Üniversitesi’nden Ufuk Akçiðit, “2012 den sonra ortam rekabet politikalarý açýsýndan bozuldu” derken; o yýllarda IMF borcunu ödeyip kapýsýný ona kapatan Türkiye’nin; Gezi olaylarý, 17-25 Aralýk giriþimi, USA’nýn finansal baskýsý, PKK, FETO, DEAÞ saldýrýlarý, 15 Temmuz darbe giriþimi gibi olaylarla sanki karþýlaþmamýþ gibi yapýlmasý en azýndan adil deðil. Bunlardan sadece bir tanesi bir baþka ülkeyi çökertebilirdi, örnekleri de var. 

 

AR-GE harcamasýnda Türkiye’nin aslýnda kamu desteði yönünden geride olmadýðýný belirten Akçiðit, buna karþýn özel sektöre verilen AR-GE desteðinin çok verimli kullanýlmadýðýna da deðindi.

 

Daron Acemoðlu, 2007’lerden sonra ülkede iþlerin bozulduðunu anlatýrken yine bizi engelleyenlerin neler olduðuna deðinmeyi ihmal etti. Enflasyonu düþürmenin kolay olmadýðýna deðinen Acemoðlu, Türkiye için umutlu olduðunu belirtti.

 

CHP genel sekreteri Selim Sayek Böke heyecanlý bir konuþma yaptý. Yerli kaynaklara dayanan, sürdürülebilir enerjiden söz ederken, Avrupa’nýn bu alanda atýlým yapan ülkesi olduðumuzu unutmuþ göründü ve “güneþ ve rüzgar panellerini artýk kendimiz yapmalýyýz” dedi. 

 

Son konuþmayý yine Kýlýçdaroðlu yaptý.

 

“Ýkinci Yüzyýl” vizyonunu anlatýrken sistemin dayanacaðý ana kolonlarý anlattý.

 

Endüstriyel dönüþüm

Ýþ Gücü Dönüþümü

Enerji

Gýda Bolluðu ve Bereketi

Hýzlý Ýstihdam Artýþý

 

Kýlýçdaroðlu, “6 lider olarak Türkiye’de gerçek bir düzen inþaa edeceðiz. Anayasamýz hazýr… Ülkeme býrakacaðým en büyük miras bu olacak” diyerek heyecan yaratmaya çalýþtý ve MHP ve AK Parti’den sonra bir anlamda seçim dönemini baþlatma vuruþunu yapan parti oldu.

 

***

 

Tüm konuþmacýlarýn ortak paydasý özetle þuydu: AK Parti’nin zaten yaptýklarýný ya da yapmaya baþladýðýný, “Vizyon” olarak derlemek!

 

Daha önemlisi “Ýkinci Yüzyýla Çaðrý” toplantýsý; 6+1 masasýna koyulmuþ aðýr bir dosyaydý, masanýn diðer bileþenlerini tek tek uygun bir dille övmüþ de olsa, “aday benim” demokratik dayatmasýydý

 

Dýþ danýþmanlara dayanmak, özellikle USA damgalý kiþileri öne çýkarmak, ekonominin dümenini onlara býrakacaðý biçiminde anlaþýldýðýndan, bilelim ki CHP’nin pek yararýna olmayacaktýr. 

 

Umarýz AK Parti cenahý da, yanlýþ Kemal Derviþ karþýlaþtýrmalarýyla CHP’nin ana çýkmazlarýndan kurtuluþunu kolaylaþtýrmaz.

 

Toplantý boyunca atýlan sloganlardan da anlaþýlacaðý üzere, Adalet sözcüðünü ele geçirmeye çalýþan CHP; Cumhuriyet, Bayrak, Atatürk, Devrim sözcüklerini zaman içinde AK Parti’ye kaptýrdý. Gerçekte 6 Ok’un da elinden gitmiþ olduðunu görmesine az kaldý.

 

6 Ok artýk AK Parti’nin elindedir. Her ok, zamanýn ruhuna, ülkenin konumuna göre biraz deðiþerek, yeni bir sentezle el deðiþtirmiþtir. Bunu görmesi için AK Parti’nin de yardýma ihtiyacý var.

 

Gelecek yazýmýn konusu bu olacak.

 

Son Söz

Doðruya doðru, bu toplantýyý CHP’nin þimdiye kadar yaptýðý en iyi muhalefet atýlýmý sayabiliriz. #KategorikMuhalif tutumdan uzaklaþma çabasý anlamýnda olumludur. Akýllý bir AK Parti bu toplantýdan, yapýlan kimi konuþmalarýn sahici yanlarýndan yararlanmanýn yolunu bulmalýdýr. Daha iyi muhalefet, daha iyi iktidar uygulamalarý da demektir. Sonuç her zaman halkýn yararýna olur.

 

Vesselam.

 

Ýlhami MISIRLIOÐLU

03.12.2022, Ýstanbul

 

Son Güncelleme Tarihi: 06 Aralýk 2022 22:44

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.