DÜNYA BARIÞ GÜNÜ ÜZERÝNE...

03 Eylül 2011 16:19 / 2194 kez okundu!

 


1 Eylül 1939’da Hitler Almanya’sý, Polonya'ya saldýrdý. Bu saldýrýyla birlikte insanlýðýn asla unutamayacaðý kaos süreci de baþladý. Bu kaos süreci,1945’e kadar devam etti. Hitlerin sýðýnaðýnda intihar etmesi, ABD’nin Hiroþima ve Nagazaki'ye atom bombasý atmasýyla; bu büyük kaotik süreç bitmiþtir. Geriye ise yýkýlmýþ þehirler, soykýrýmlar ve insanlýðýn asla unutamayacaðý trajediler kaldý. Elli milyonun üzerinde can kaybý ile bundan daha fazla sakat ve yaralý insan býrakmasý da ayrý bir trajedidir.

Elbette durup dururken, insanlýk bu kaotik trajediyi yaþamadý. Bu kaotik trajedinin bir geliþim süreci var. Bu sürecin baþlýca nedenleri arasýnda hiç kuþkusuz ki ilk sýrayý “ýrkçýlýk” alýr.

Naziler, Almanya’daki ekonomik bunalýmýn kaynaðý olarak Yahudileri görüyorlardý. Týpký Türkiye’nin ýrkçýlarýnýn iþsizliðin ve yoksulluðun sebebini Kürtler'de aramalarý gibi! "Cermen ýrký, dünyanýn en asil ýrkýdýr" anlayýþý Nazizm’in temel felsefesini oluþturuyordu. "Üstün" Cermen ýrkýnýn efsanevi ve ütopik bir kýta olan Atlantis’ten kurtulanlar olduðunu bile ileri sürüyorlardý!.. Kýsacasý, Cermenleri yarý tanrý bir ýrk, diðer ýrklar ve halklar da bunlarýn kölesi olmalýdýr anlayýþý Naziler'de egemendi.

Ýnsanoðlu ýrkçý düþüncelerle kendini yok etmeðe çalýþýrken, akýlsýz olarak gördüðümüz hayvanlarda ise; böyle bir sýnýflama yani taksonomi yoktur. Dünyanýn en asil atlarý Arap ve Ýngiliz atlarýdýr. Bu asil atlarla, beygirleri ayný ahýra ya da otlaða býraksanýz birlikte otlarlar. Ben asil Ýngiliz atýyým, sen beygirsin demezler. Yine dünyanýn en güzel kedileri olan Siyam kedisi, Ýran kedisi, Van kedisi ve Ankara kedisi ile Tekir kediler ayný mekanda yaþayabiliyorlar. Sen Siyamsýn, sen Ýransýn ve sen Tekirsin demezler. Bu da, hayvanlarýn ayrýmcýlýkla ilgili olarak, insanlardan daha akýllý daha meziyetli olduklarýný gösteriyor!

Neolitik Çað’da insanoðlunda dinsel düþünceler belirmiþtir. Bu çaðdan günümüze kadar din savaþlarý devam ediyor… Mezhep ve Tarikat çatýþmalarý devam ediyor… Günümüzdeki bazý savaþlarda bile dinsel motifler görebiliyoruz.

Türkiye’nin temel sorunu olan "Kürt Sorunu"nun kaynaðýnda da ýrkçýlýk yatmaktadýr. Çünkü Cumhuriyet kurulduktan sonra, Ýmparatorluk bakiyesi olan diðer etnik topluluklarý yok saydý. Dillerini ve kültürlerini yasakladý.1924 Anayasasý ile tek ulus esasýna dayalý üniter bir devlet oluþturuldu. Bu üniter devlette, diðer halklara yaþama hakký tanýmadý. Bir tek, Kürtler bu ýrkçý anlayýþa karþý tepki gösterip; isyan etmiþlerdir. Kürtlerin bu isyanlarý, yirmi dokuzuncu defa olarak; halen devam ediyor!...

Nazilerin ýrkçý anlayýþlarý, elli milyonun üzerinde insan kaybýna, insanlýk ayýbý olan soykýrýmlara, masum sivil insanlarýn ölümlerine, maddi deðer bakýmýndan da astronomik rakamlara dayanan zararlara sebebiyet vermiþtir!

Ýttihat ve Terakki’nin Anadolu’yu Türkleþtirme projesi de "1915 Ermeni Tehciri ve Soykýrýmý"na neden olmuþtur. Ýttihatçýlarýn ardýllarý olan Kemalistler de Mübadele ile Anadolu Rumlarýný Anadolu’dan göç ettirdiler. Yine Anadolu ve Mezopotamya’nýn yerli ve kadim halký olan Kürtlere ayný politikalarý uygulamaya baþladýlar. Yukarýda da yazdýðým gibi, Kürtler bu ýrkçý ve inkarcý politikalara sert tepkiler gösterip; isyan ettiler. Kürtler maruz kaldýðý ret ve inkar politikalarýna dayalý asimilasyoncu baskýlara karþý günümüzde de mücadelesini sürdürüyorlar! Bu mücadele derin devlet tarafýndan kirli bir savaþa dönüþtürülmüþtür! Zilan ve Dersim katliamlarý yapýldý. On yedi bin beþ yüz masum sivil insanýn katledildiði fail-i meçhul cinayetler olmuþtur. Srebrenitsa’da Boþnaklarý katleden Sýrplý liderler Uluslararasý Savaþ Suçlarý Mahkemesi’nde Ýnsanlýða karþý suç iþleme gerekçesiyle yargýlanýrken, Türkiye’de bunun iki katýndan fazla cinayet iþleyenler daha mahkeme önüne çýkmadýlar. Aksine, bir soykýrým olan bu faili meçhul cinayetleri organize edenler taltif ettirilerek; milletvekili ve bakanlýk mertebesine geldiler!

Boyalý medyamýzýn bol maaþlý köþe yazarlarý ve renkli cam yorumcularýmýz ile malum politik partilerin kýþkýrtmalarý sonucu, büyük kentlerde yaþayan Kürtler saldýrý odaðý haline geliyorlar. Kürtlere karþý bir linç kültürü geliþtiriliyor. Kürtlere ait iþ yerleri saldýrýya uðruyor! Kürtlere "yargýda bile ayrýmcýlýk" yapýlýyor! Kürt Sorunu konusunda yaptýðý çalýþmalarla yaþamý hapislerde geçen sayýn sosyolog Dr. Ýsmail Beþikçi Q ,X gibi Kürtçe telafuz edilen harflerden dolayý tekrar hapis cezasýna çarptýrýlmýþtýr!

Bütün bu olumsuz geliþmelere raðmen, sayýn Çetin Altan’ýn deyimiyle, "enseyi karartmayalým". Ülkemize barýþ ve huzur dolu iyi günlerin gelmesi dileðiyle, herkesin Dünya Barýþ Günü'nü kutluyorum.

Dünya Barýþ Günü, tüm insanlýða kutlu olsun!


Erkan ARSLAN

01.09.2011



Son Güncelleme Tarihi: 05 Eylül 2011 15:13

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.