Ergenekon davasında hak savunucuları davanın derinleştirilmesini talep etti

21 Temmuz 2009 01:01  

 

Ergenekon davasında hak savunucuları davanın derinleştirilmesini talep etti

İSTANBUL- Türkiye'nin demokrasiyi kazanma mücadelesinin önemli merhalelerinden birini oluşturan tarihi 2. Ergenekon Davası'nın ilk duruşmasında Emekli Orgeneral Hurşit Tolon'un avukatı reddi hakim talebinde bulundu. 

Savcı Mehmet Ali Pekgüzel duruşmada bulunan ve tutuksuz yargılanan Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün ve avukat Levent Temiz'in tutuklanmasını istedi. 

Silivri'deki duruşma sırasında mahkeme salonunun önünde toplanan gruplar çeşitli slogan ve pankartlarla gösteri yaptı. Kimi gruplar davada yargılanan sanıklar lehine tutum alırken, İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi "Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyonu" ve kayıp yakınları, gözaltında kaybedilen yurttaşların fotoğraflarıyla kayıpların bulunmasını talep ederken, "bir kısmının görülmekte olan davanın sanıkları olan faillerin tümünün davaya dahil edilerek yargılanması için davanın derinleştirilmesini" talep etti. 

"Tansu Çiller, Doğan Güreş, Mehmet Ağar, Hayri Kozakçıoğlu yargılansın", "Kayıplar nerede, faillerden hesap sorulsun", "Çocuklarımızı asit kuyularında eritenler yargılansın" şeklinde sloganlar atan ve "Levent Ersöz'e asit kuyularını sorun", "Atilla Uğur'a toplu mezarları sorun" yazılı pankartlar taşıyan İHD'lilerin gösterisi Ergenekon sanığı yanlılarının tepkisini çekti. ''Korkma, susma, vazgeçme'', ''Hukuk ve adalet için, Tuncay Özkan için ve tüm yurtseverlerimiz için'' yazılı büyük boy pankart taşıyarak, marşlar söyleyen grup Türk bayrakları salladı. Jandarma, İHD'lilerin Ergenekon yanlısı grupların yanından geçmesi sırasında herhangi bir saldırı olmaması için kordon oluşturdu. Mahkeme önünde toplanan gruplar ise sloganlar attı. 

Duruşma 3. iddianamenin incelenmesi gerekçesiyle 6 Ağustos tarihine ertelendi. 

Emekli Orgeneral Hurşit Tolon'un avukatı Köksal Bayraktar, kişiler ve suçlamalar arasında hiçbir hukuki bağ bulunmadığını ileri sürerek birinci ve ikinci iddianamenin birleştirilmemesi gerektiğini savundu. Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu ile ilgili çekinceleri olduğunu belirten Bayraktar, Haşıloğlu'nun davadan çekilmesini talep etti. 

Bu ismin dini içerikli 4 vakfa üye olduğunu belirten Bayraktar, aynı zamanda soruşturmalarda tutuklamaların yüzde 40'ının altında bu ismin imzasının bulunduğunu belirterek reddi hakim talebinde bulundu.

Sanık Osman Gürbüz'ün avukatı Erdem Olgun da, sanıkların çoğu hakkında tutuklama kararını üye hâkim Haşıloğlu'nun verdiğini belirterek, "Ne oldu da fikri değişti ki, şu an heyette yer alıyor. Duruşmadan çekilmesini talep ediyoruz." dedi.

TUNCAY ÖZKAN'IN İSTEĞİ

Tutuklu sanık Tuncay Özkan da iddianamede kendisiyle ilgili suçlamalar olan TCK'nın 311, 312 ve 314. maddeleri ile 6136 sayılı Ateşli Silahlar Kanunu konusunda kendisiyle ilgili hukuki ve fiziki gerekçelerin iddianamede yer almadığını söyledi. 

Mahkemenin hangi sayfada bu suçlarla ilgili hukuki ve fiili gerekçelerin yer aldığını kendisine bildirmesini isteyen Özkan, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Neyle suçlandığımı bilmiyorum. Savunma yapmak istiyorum. İddianamenin mahkemede okunmaması için de bir talebim var. 10 aydır tutukluyum. Bir yıldır tutuklu olanlar var. İddianameyi herkes okudu. İddianamede okunmadan duruşmalara aralıksız devam edilsin. Yine 2 Ergenekon davası arasında birleştirme gerekçesi bulunmadığını düşünüyorum. Birinci ve ikinci iddianamedeki sanıklar arasındaki sosyal bağlar olabilir. Birleştirme yapılmadan duruşmaya devam edilsin.'' 

Tutuklu sanık Adil Serdar Saçan da iddianamede Doğu Perinçek'in konuşmasının kendisinin yaptığının belirtildiğini ifade ederek, ''Mahkeme savunmaya matuf taleplerimizi soruyor. Taleplerimizi iletiyoruz. Duruşmada öğrenirsiniz diyorlar. Niye sordunuz o zaman?'' dedi.

Savunmaya yönelik gelen CD'lerin cezaevi idaresi tarafından kopyalandığını ve bunların başka yerlere verilebileceğini öne süren Saçan, ''Koğuşlarda televizyon var. Kuş, serçe bile avluya inmiyor. İnternete bağlanamayız. Radyo yayınını alamayız. Bilgisayar olsa ne zararı olabilir. Günde 3 saat bilgisayar olsa da bize yetmez. Şu anda savunmamızı yapacak durumda değilim. Düzeltilmesini istediğim konular düzeltilmedi'' şeklinde konuştu.

Tutuklu sanık Durmuş Ali Özoğlu ise bir yılı aşkın cezaevinde olduğunu belirterek, mahkeme üyelerinin telefonlarının dinlenip dinlenmediğini öğrenmek istediğini söyledi. Telefonları dinlediği için cezaevinde olduğunu iddia eden Özoğlu, ''Bizi tehdit etme durumları yoktu. Esir almaları lazımdı. Esir alındım ben. Telefon konuşmalarımdan dolayı hakkımda 3 müebbet hapis isteniyor. Sizlerin de telefon konuşmaları bu savcıların elindeyse benim savunmam havaya gidecektir'' dedi.

Mahkeme heyeti Başkanı Köksal Şengün de telefon dinlemeleriyle ilgili bilgi sahibi olmadıklarını, sadece dinlenebileceklerinin söylediğini kaydetti.

Tutuklu sanık Birol Başaran da aslında bilgisayar konusunda bir sorun yaşamadıklarını, sadece aynı davanın sanıklarının yan yana gelerek savunma hazırlamalarının engellenmek istendiğini öne sürdü. Başaran, mahkemenin sanıkların yan yana gelmelerinde bir sorun olmadığını cezaevine yönetimine bildirmesini belirtti.

Tutuklu sanık Kemal Aydın da adil yargılama hakkının sağlanmasını istediğini belirterek, kendisiyle ilgili aynı iddialarda bulunan bazı sanıkların tutuksuz olarak yargılandığını söyledi.

Aydın, mahkemenin tüm tutuklu sanıkları tutuksuz hale getirmesini istedi. Bunun üzerine salondaki izleyiciler bölümünde bulunan bazı kişiler, alkış tuttu.

İHD'LİLERİN GÖSTERİSİ

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi "Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyonu" ve kayıp yakınları, gözaltında kaybedilen yurttaşların fotoğraflarıyla kayıpların bulunmasını, bir kısmı görülmekte olan davanın sanıkları olan faillerin tümünün davaya dahil edilerek yargılanması için davanın derinleştirilmesini talep etti. İHD'liler ve kayıp yakınları Tansu Çiller, Doğan Güreş, Mehmet Ağar, Hayri Kozakçıoğlu yargılansın", "Kayıplar nerede, faillerden hesap sorulsun", "Çocuklarımızı asit kuyularında eritenler yargılansın" şeklinde sloganlar attı. 

Gösteri sırasında konuşan İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Başkanı Gülseren Yoleri, yaptığı açıklamada; " bütün karanlık olayların ardında; Ergenekon gibi sayısız örgüt, çete, mafya grupları ve bunların iç içe geçmiş ilişkileri bulunmaktadır. Bu ilişkiler Susurluk-Şemdinli gibi olaylarda, değişik itirafçıların anlatımlarında, yapılan yargılamalarda, kimi devlet ve ordu bürokratların ifade ve yorumlarında sayısız kez doğrulanmıştır. Şimdi Ergenekon dosyasındaki deliller ve JİTEM'in kurucuları Veli Küçük ve Arif Doğan, Levent Ersöz, İbrahim Şahin, Osman Gürbüz gibi sanık ve şüphelilerin ifadeleri, bu insanlık suçlarının, gözaltında kayıplar ve faili meçhul cinayetlerin verilerini yeniden ortaya koymaktadır. İnsan hakları savunucuları ve kayıp yakınları olarak bu bilgi ve belgeler ışığında gözaltında kayıp olaylarının, faili meçhul cinayetlerin, katliamların soruşturulması, bu insanlık suçlarının arkasındaki kurumsal bağlantıların üzerine gidilmesinin her açıdan bir zorunluluk olduğu inancını taşıyoruz" dedi. Yoleri açıklamasını şöyle sürdürdü: "Bizler gözaltında kaybedilenlerin, faili meçhul cinayetlere kurban gidenlerin, katledilenlerin anneleriyiz, kardeşleriyiz, çocuklarıyız, torunlarıyız. Bizler insanız, hak savunucularıyız. Yıllarca bizlere yapılan haksızlığa, baskıya, keyfi gözaltılara, failli meçhul cinayetlere, gözaltında kayıplara, kaçırılmalara, köy yakmalara, zorunlu göçe, gözaltında tecavüzlere dinsel, ırksal, ideolojik ve siyasal zulme karşı çıkmak için buradayız. Gözaltında kaybedilen eşlerimizin, çocuklarımızın başına neler geldiğini öğrenmek , hesap sormak için buradayız. 

Suçlular bu gün burada yargılandığı için buradayız. 

Bugün dünyanın birçok ülkesinde, “insanlığa karşı işlenen suçlar” nedeniyle generaller, askerler, güvenlik güçleri yargı önüne çıkarılıyor, bir bir hesap veriyor. Ve uluslararası mahkemelerde yargılanıyorlar. Adalet geç de olsa sağlanıyor. Bizler de gerçekleri arıyor ve adalet istiyoruz..." 

Sesonline.net

 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz*:
Facebook'ta paylaş
0