Bütün Sultanahmetler halka...
24 Ağustos 2009 02:29
Ey “Ramazan geldi, Sultanahmet’te yine kebap kokuları kapladı her yanı” yazısı için masa başına oturmuş köşe yazarı.
Elini bu klişeyle kirletmeden önce dur ve dinle.
Niye bunu yapıyorsun, bir düşün.
İslamcıysan. Müslüman’ın da eğlenmek hakkıdır. Merak etme, cami avlusundaki kebap kokusu Allah’a ulaşmaz. Aksine Allah kullarının camilerin etrafında toplanmasından ancak razı olur. Peygamber de yaşasaydı çocukların ayağının böyle bir vesileyle camilere alıştırılmasından memnun olurdu. İslam’da “cami bahçesinde oturup kebap yemek, piknik yapmak mekruhtur” diye bir hüküm yok. Ama insanları hor görmek, onlara yukarıdan bakmak diye bir günah var. Müslüman’ın Müslüman’a kibr etmesi ise artık kul hakkına giriyor. Ona Allah bile karışamıyor. Aman dikkat.
Solcuysan. Ne diyorsun yani. Yoksullar eğlenmesin mi? Şehrin en çirkin muhitlerine, binaların birbirinin üstüne düştüğü semtlerine tıkıştırılmış bir işçi, bir memur, bir emekçi ailesi Ramazan akşamı akbillerini basa basa zor bela Sultanahmet’e ulaşmasın, o güzel manzaranın içinde bir ekmek arası döner yiyip, üstüne bir de nargile çekmesin mi? Tike’ye, Köşebaşı’na, boğazdaki kebapçılara gidecek parası olmayan, açık havada kebap yemesin mi? Sen ki sokağa çıkmış kalabalıkları seversin. Yüzlerce coşkulu mitinge şahitlik etmiş Sultanahmet Meydanı, Taksim gibi kitlelere kapatılsın mı?
Osmanlıcıysan. Ne zannediyorsun. Hipodrom’da oturan Bizanslılar meydana saygıdan ayak ayaküstüne atmıyorlar mıydı? Eskiden cirit oynanan o Atmeydanı’nda eski İstanbullular smokin ve Elizabeth kostümleriyle gelip, şampanya mı içiyorlardı? Eski Ramazanlarda Sultanahmet’te meddah, karagöz izlenirken pop-korn mu yenirdi? Sultanahmet, yalnız, her taşının tarihini bilen İlber Ortaylı’nın, bütün padişah akrabalarını tanıyan Murat Bardakçı’nın, bir milyon divan şiiri ezberlemiş İskender Pala’nın mı hakkıdır? Padişahlarımızın aziz ruhları rencide mi olur fazla halk sesinden? Sultanların Topkapı Sarayı’nda verdikleri ziyafetlerde pişirilen danaların, kuzuların dumanları tarihî eserlere uğramadan mı gökyüzüne çıkıyordu? Sultanahmet’te yaşanan yaşandı, meydan için tarihin defteri kapandı mı? Şehrin en güzel yeri nostaljinin küflü sandıklarına mı kapatılsın?
Kemalistsen. Tamam, anladık halktan fazla hoşlanmıyorsun. Sultanahmet’i dolduran muhtemel AKP seçmeninin oruçlu ağız kokusu bünyene zararlı. Ama bu Osmanlı elitizmi sana yakışıyor mu? Atatürk padişahı sen böyle yapasın diye mi memleketten gönderdi? Milli mücadelenin en coşkulu mitinglerine tanıklık etmiş Sultanahmet’in çimlerini emperyalist İngilizlerin turist torunları çiğnerken çıkmayan sesin, Satı Kadı’nın torunları çiğnerken neden çıkıyor?
İstanbul âşığıysan. Direklerarası’nı özlüyorsun. Aklın eski İstanbul eğlencelerinde. “İyi adamlar beyaz atlarına binip gittiler”, “İstanbul göçle tanınmaz hale geldi”, “Nerede o eski Ramazanlar?”... Tamam. Çok dertlisin. Ama İstanbul’un bir yeni zamanı olmasın mı? Yeni gelenler de İstanbul’un keyfini çıkarmasın mı? Ramazan havasını solumak isteyen halk Sultanahmet yerine Bakırköy Özgürlük Meydanı’na, Bağdat Caddesi’ne ya da Nişantaşı’na mı gitsin? Yoksa iftardan sahura kadar sokağa çıkma yasağı mı ilan edilsin? Değilse nedir senin “lümpen olmayan” Ramazan eğlencesi teklifin? Meydanda topluca hat, tezhip ve ebru mu yapılsın? Ney üflenip, Yurttan Sesler Korosu mu dinlensin? Ne istiyorsun, açık konuş bizimle.
Yani ey Sultanahmet Meydanı’nda binlerce insanın orucun keyfini çıkarmasına “Ramazan rezaleti”, “Lümpenlik” deyip vatandaşın keyfini kaçıranlar.
Şu tatsız dünyada, şu kriz ortamında, vatandaş memleketin acı hakikatleriyle boğuşurken bir iftar sonrası Sultanahmet kaçamağını bile ona çok görenler.
Nasıl eğlenilmesi gerektiğini en iyi bilenler. İstanbul’u en çok sevip en çok koruyanlar. Çok seçkinler. Çok derin bir estetik duygusu olanlar. Duman kokusu hassas bünyesine dokunanlar.
Tuttuğunuz bu yol, yol değil.
Kalabalık kötü değildir. Karışın. Kebap lezzetlidir. Yiyin. İstanbul’da Ramazan’ın tadı en iyi Sultanahmet’te çıkar. Çıkarın.
Ya da bırakınız çıkarsınlar, bırakınız eğlensinler. Karışmayın.
Taraf
23.08.2009

