Sony Dünya Fotoğrafçısı Ödülü-2010-Tommaso Ausili
Sony Dünya Fotoğrafçısı Ödülü-2010-Tommaso Ausili
Eklenme Tarihi: 04.05.2010 12:14
Facebook'ta paylaş
0

'Kuzuların Katliamı'nda gizli ölüm

Sony Dünya Fotoğraf Ödülleri’nde kazananlar belli oldu. İtalyan fotoğrafçı Tommaso Ausili L’Iris d’Or Sony Dünya Fotoğrafçısı Ödülü’nü kazanırken, Vitali Seitz de Yılın Amatör Fotoğrafçısı seçildi.

Tam 48 ülkeden profesyonel ve amatör olmak üzere 190 fotoğrafçı ve 80.000 fotoğrafın yarıştığı Sony Dünya Fotoğraf Ödülleri 2010’da, profesyonel dalda, belgesel, ticari ve güzel sanatlar kategorilerinde 12 fotoğrafçı ödül aldı. İtalyan fotoğrafçı Tommaso Ausili L’Iris d’Or Sony Dünya Fotoğrafçısı Ödülü’nü kazanırken, Vitali Seitz de Yılın Amatör Fotoğrafçısı seçildi.

Kazananlar 22 Nisan’da, Fransa Cannes’daki Palais des Festivals’de gerçekleştirilen bir tören ile ödüllerine kavuştu. 12 profesyonel fotoğrafçı, moda, mimari, güncel meseleler ve spor gibi kategorilerde ödül alırken, L’Iris d’Or Sony Dünya Fotoğrafçısı Ödülü de sahibini buldu.

Prestijli L’Iris d’Or Sony Dünya Fotoğrafçısı Ödülü’nü alan isim Tommaso Ausili oldu. İtalyan Fotoğrafçının, son derece çarpıcı fotoğraflardan oluşan çağdaş konular kategorisindeki “Gizli Ölüm” adlı serisi, mezbahada toplantının oldukça etkileyici bir tasviriydi. Ausili, bu çalışması ile 25,000$ nakit para ödülünün yanı sıra profesyonel Sony kamera ekipmanına da sahip olarak, daha önceki L’Iris d’Or kazananları ve aynı zamanda Dünya Fotoğraf Akademisi üyeleri olan David Zimmerman ve Vanessa Winship’in arasına katıldı.

Tommaso Ausili, ödül töreninde duygularını şu şekilde ifade etti: “Bu ödülü almış olmaktan çok mutluyum. Hayvanların ölümü üzerine bu seriye başladığımdan bu yana muazzam bir suçluluk hissettim ve bu ödül, bir şekilde bu borcu ödemek için aslında. Sony Dünya Fotoğraf Ödülleri jürisine, benim fotoğrafımı bu ödüle layık gördüğü için teşekkürler.”

Ausili’nin kaleminden: Kuzuların katliamı
“Besin zinciri, ilk halkası, bir hayvanın hayatının son bulmasıyla başlayan uzun bir süreçtir. Canlı bir hayvan ile bir parça et arasındaki fark, mezbahadır. Üstelik bu et her ne kadar güzel paketlemiş olsa da veya cam vitrinin arkasında sergilense de... ‘Yok etme sahası’, şehir merkezinden uzak ve sessiz bölgelerde ismi bilinmeyen binalar ve yüksek çitlerle gizlenmiştir. Becerikli işçiler gözlerden, uzakta hayatının son dakikalarında bu hayvanlara refakat eder. Ölüm koridorunda son adımlarını atan hayvanlar yaklaşan kaderin farkında gibidir. Ölüm kokusu vardır havada; önlerindeki demir kapının ardında kaybolanları izlerken ve sıranın kendilerine gelmesini beklerken bir korku yayılır aralarında. Terör sonrası bu demir kapının ardında, acı çığlıklar ve umutsuzca çınlayan toynaklar, akıldan yoksun hayvanlar için bile yatıştırılamaz bir işarettir…”


 

Yorumlar
Uyarı

Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.

Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.