Barış umutlarını yeni yıla taşıdık

30 Aralık 2014 21:31 / 1314 kez okundu!

 

 

2014, ülkemiz ve bölgemiz açısından zor ve sıkıntılı bir yıl oldu.

Çevremizde yaşanan sıcak gelişmeler ve ülkemize yansımalarının dışında Türkiye siyasetindeki gelişmeler nedeniyle bu yıl içerisinde gerçekleşmesini beklediğimiz kimi normalleşme ve demokratikleşme umutlarımızı yeni yıla taşıdık.

Geçtiğimiz yıla damgasını vuran en önemli olaylar; gezinin devamı sayılabilecek protesto eylemleri, elli yurttaşımızın bu eylemlerde yaşamını yitirmesi ve hükümetin 4 bakanını yüce divana gönderecek denli sarsıcı yolsuzluk skandalıydı.

Çözüm süreciyle ilgili ağır aksak sürdürülen görüşmelerin yılın son aylarında hız kazanması ve sonuca yönelik bir evreye girmesi belki de geçtiğimiz yılın en olumlu gelişmesiydi.

Siyasi açıdan baktığımızda da bir cumhurbaşkanlığı seçimiyle 30 Mart yerel seçimlerini sığdırdık yıl içerisine.

Her iki seçimde de iktidar partisi, muhalefetin beceriksizliği ve dağınıklığı, proje üretememesi yüzünde başarıyla çıktı.

AK Parti kurultay yaparak yeni yönetimini ve dolayısıyla ülkemizi bir dönem yönetecek yeni başbakanı belirledi.

HSYK seçimleri ve bu kurumdaki yapısal değişikliklerle, Silivri tahliyeleri de geçtiğimiz yılın önemli sıcak gelişmeleriydi.

AK parti ve Gülen cemaati arasında şiddetlenen kavga, dönüşü mümkün olmayan bir ayrışma ve hesaplaşma noktasına geldi.

Paralel operasyonu olarak bilinen soruşturmalar, 2015 yılında da devam edeceğe benziyor.

Ülkemizi de çok yakından ilgilendiren, bölgemizdeki en önemli sıcak gelişme de IŞİD örgütünün dünyaya saldığı terör korkusu ve bulunduğu ülkelerde gerçekleştirdiği insanlık dışı katliamlar oldu.

Ülkemizden yola çıkarak dünyadaki gelişmelere baktığımızda da birçok AB ülkesinin ekonomik sıkıntılarla boğuştuğunu, en son olarak da Rusya’nın büyük bir krize doğru sürüklendiğini görüyoruz.

Öte yandan dünyanın dört bir yanında ırkçı saldırıların arttığını ve milliyetçi akımların güç kazandığını, İslam karşıtı gösteri ve eylemlerin yükseldiğini gözlemlemek mümkün.

Geçtiğimiz yıl içerisinde en çok konuşulan konuların başında gezi olaylarıyla birlikte iktidarın ve özellikle de yeni cumhurbaşkanı Erdoğan’ın özel yaşama müdahale sayılacak söylem ve tavırları geliyordu.

Muhalefetin son günlerde en çok dillendirdiği konu ise Atatürk orman çiftliği içerisinde yapılan cumhurbaşkanlı köşkü ve yapımı için yapılan harcamalar oldu.

Yeni yılın ilk günlerinde verilecek bakanlarla ilgili yolsuzluk komisyonu kararı, sanıyorum 2015 yılının en önemli siyasi gelişmesi olacak.

İktidarda ve AK Parti de ülke yönetimiyle ilgili bu gelişmeler yaşanırken, muhalefet partilerine baktığımızda neler görüyoruz?

Ana muhalefet partisi CHP de geçen yıl içerisinde bir kurultay yaptı.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ortaya konan tavır ve özellikle çatı aday tercihine yönelik parti içerisindeki huzursuzluklar Kılıçdaroğlu’nu hedef tahtası haline getirdi.

Tahminlerin dışında yüksek oy alan Muharrem İnce’yle başlayan muhalefet, Emine Ülker Tarhan’ın CHP den ayrılarak yeni bir parti kurmasıyla iyice gün yüzüne çıktı.

MHP, ana omurgasını oluşturan milliyetçi oyları kaybetmemek adına eski, bildik çizgisini sürdürüyor. BBP ile sürdürdüğü yakınlaşma da baraj sorunu yaşamamak istemediğini gösteriyor.

Çözüm sürecinin siyasi muhatabı HDP, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Selahattin Demirtaş’ı aday göstererek sağladığı sempatiyi ve kazandığı oy potansiyelini genel seçimlere ne kadar taşır, zaman içerisinde göreceğiz.

Öte yandan siyaset sahnesinde yerini alan bir dolu yeni partinin kendilerini kanıtlamak adına değişik ittifak ve işbirliği arayışlarına gireceği yeni yılda, Haziran seçimlerinin hayli çekişmeli geçeceği tahmin ediliyor.

Yukarıda özetlemeye çalıştığım tüm bu siyasi ve ekonomik gelişmelerden yola çıkarak 2015 yılından ne bekliyorsunuz derseniz; ben yine barış derim, demokrasi ve özgürlük derim.

Çünkü özlemle, sabırla ve inatla beklediğimiz özgürlük ve demokrasinin önünde en büyük engel gibi görünen” kamu düzenini koruma “kaygısı ve “siyasi istikrar arayışı” yeni yıla da damgasını vuracağa benziyor.

Güvenlik gerekçeleriyle özgürlüklerin kısıtlanmadığı,

Siyasi istikrar adına halk iradesinin yönetime yansımasının ve temsilde adaletin sağlanmasının önündeki en büyük engel olan seçim barajlarının olmadığı,

Yokluk, yolsuzluk ve yoksulluğun yaşanmadığı,

Herkesin eşit yurttaş olarak; barış içinde bir arada yaşayabildiği,

Din, dil, ırk ve cinsiyet ayrımı olmaksızın bu ülkede yaşayan tüm bireylerin devlet olanaklarından eşit olarak yararlandığı,

Savaşın, sömürünün, zulmün yaşanmadığı, çocukların öldürülmediği, anaların ağlamadığı, demokrasinin tüm kurum ve kurallarıyla işletildiği, özgür ve demokratik bir ülkede yaşamak istiyorum.

Yeni yıl, tüm halkımıza barış, huzur ve mutluluk getirsin.

İnanıyorum ki, her şeye, tüm engellemelere karşın BARIŞ MÜMKÜN.

 

Ayhan ONGUN

Gazeteci-Yazar

30.12.2014, BODRUM

 

 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaş
0
Yorumlar
Uyarı

Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.

Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.