Sözüm, yüreðinde biraz insanlýk olan milliyetçilere

14 Nisan 2013 16:38 / 1464 kez okundu!

 


Sözüm, vatan millet adýna haktan görünüp de azýlý ýrkçýlýk, þovenlik yapan, eski huyundan vazgeçmeyip, ikbal ve iktidar uðruna gençleri birbirine kýrdýrttýran, barýþ sürecini baþka boyutlara çekip engelleyen kaba milliyetçilere, kaba ulusçulara deðil. Çünkü onlar artýk seccadeyi suya sermiþ, yürekleri beton tutmuþ iflah olmaz hastalýklý kesimlerdir.

Sözüm, farkýnda olmadan yukarýdaki kesimin söz ve davranýþlarýna kanan ama aslýnda kültür milliyetçisi olarak, milliyetçiliði sadece kimlik belirtmede kullanan gerçek yurtsever, insan severlere, gelecekte hiç uðruna çocuklarýnýn torunlarýnýn ölmesini istemeyenleredir.

Bunun içinde barýþ sürecini neden desteklemek gerektiðini uzun uzun teorik açýklamalardan ziyade ismini ilk defa duyduðum kendini sanat iþleri ile uðraþan biri olarak tanýtan Semih Fýrýncýoðlu isimli bir yazarýn Taraf gazetesindeki 30 yýl süren savaþta ölen 40.000 insanýmýzla ilgili yazýsýndan aldýðým alýntý ile açýklamak istiyorum.

33 saat

Ortalýk bir yere bir mikrofon koysunlar ve içlerinden biri baþlasýn birer birer saymaya, o yorulunca bir diðeri devralsýn.40 000’e kadar. Her üç saniyede bir sayý seslendirseler (ki, ‘’yirmi dokuz bin dokuz yüz seksen iki’’ gibi bir sayýyý sýðdýrmak zor), yani hiç aksatmadan dakikada yirmi sayý hýzýnda sayabilseler, iþlem 33 SAAT'ten fazla sürecektir. Bir sabah saat 9.00’da baþlasalar, ertesi gün akþam 18.00'da ancak bitirebilecekler. Görsel-iþitsel efektlerle falan iþi sulandýrmasýnlar; yalnýzca söylenen her sayýnýn otuz yýldýr süren savaþta, büyük çoðunluðu gencecik yaþýnda ölüp gitmiþ bir insana karþýlýk geldiðini bildirsinler yeter.

32 kilometre

Ya da her cesede karþýlýk bir adým atarak, hiç durmadan, 40.000 adýmlýk bir yürüyüþ yapsýnlar. Ortalama bir adýmýn 78 santimetre olduðu söyleniyor: yaklaþýk 32 kilometre yol eder. 15-20 kilometreden sonra yürüyenlerin hali canlý yayýnda gösterilebilir: ‘’bir ceset daha, bir ceset daha…’’

400 sayfa

Ya da 40.000 sayýyý her sayfaya 50 satýr gelecek biçimde alt alta sýralasýnlar (sayý yerine ölen çocuklarýn adlarýný yazsalar daha iyi olur ama bulabileceklerini sanmýyorum) ve kaðýtlara arkalý önlü bassýnlar: 400 sayfalýk kitap eder.

Sonunda yazar ‘’Soyut laf kalabalýðýnýn en bariz, en basit gerçekliði görünmez kýldýðý, en az kýrk bin deyip geçildiði dönemlerde, bu türden yabancýlaþma karþýtý hatýrlatmalar son derece yararlý olabilir’’ diyerek yazýsýný bitiriyor.

Yazarýn bu örneklerine ek olarak, ben de bir açýklama ekleyeyim. Ortalama bir tabut iki metre olsa ölen 40.000 bin insanýmýzýn tabutlarýný hiç aralýk býrakmadan art arda dizsek 80.000 metre uzunluðuna ulaþan tabutlar sýralanýr.

Þimdi soruyorum. Azýlý ýrkçýlar, askeri vesayetçiler, darbeciler, savaþtan çýkarý olan bir takým güçler yüzünden süren bu otuz yýl savaþýnýn bir otuz yýl daha sürerek, ölecek kýrk bin ya da daha fazla insanýmýzýn bu tabutlarýnýn içinde kendi oðlunuzun, torununuzun, kardeþinizin, akrabanýzýn, komþunuzun olmasýný ve bu tabutlarýn 160.000 metre uzunluða eriþmesini ister misiniz? Ölen insanlarýmýzla hiçbir baðýnýz olmasa dahi insan olmasý yetmez mi? Bu otuz yýl savaþlarýnda ölen 40.000 insanýmýz sadece çatýþmalarda ölenler, bunun yanýnda faili meçhul cinayetle ölen 17.000 insan, boþaltýlan 4000 köy ve bu köylerden sürülen yaklaþýk 2- 3 milyon insanýmýzý da eklersek savaþýn boyutu daha da vahimleþiyor. Eðer bu savaþ devam ederse, oluþacak olan 160.000 metre (yüz altmýþ bin) uzunluðunda, içinde insanlarýmýzýn bulunduðu aralýksýz dizilen tabutlar hiç mi vicdanýnýzý sýzlatmayacak?

Þu çok açýk ve net, barýþý engelleyenler bu savaþý da çýkaranlardýr. Unutmayalým ki, bu ülke bölünürse ancak ýrkçýlarýn, statükocularýn iktidar ve ikbal isteði uðruna yapacaklarý baský, þiddet, ayýrým nedeni ile bölünür. Bunun dýþýnda bu saatten sonra kimse bu ülkeyi bölemez.

Yeter ki etnik ayýrým yapýlmasýn, eþitlik saðlansýn, herkes dilini, dinini, etnik kimliðini özgürce ifade edebilsin. Bu iþler birilerinin niyetiyle, isteði ile olacak iþler deðildir. Þu anda yapýlacak tek þey yüreðinde biraz insanlýk, biraz vicdaný olan herkesin ‘’amasýz, fakatsýz barýþa destek verip’’ demokratik reformlarýn yapýlmasýný saðlamaktýr.


Sabahattin ÝZCÝOÐLU

14.04.2013

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.