Yurt, yangýn yerine dönünce!

09 Ocak 2014 13:45 / 1181 kez okundu!

 

 

“Uðruna, ölümlere gidip gelinen” yurt topraklarýný yangýn yerine çevirenlere inat, edebiyatýn ve sanatýn gücüne ortak olmak için saðolasýn Yaþar Seyman...

 

2013 yýlýna veda ederken Yaþar Seyman’ýn epeydir okunma sýrasýný bekleyen kitaplar içinde kendini adýyla hissettiren ve adeta “ben buradayým ey okur” diyen “Yangýn Yeriydi Yurdum” kitabýný okudum. Tuhaftýr, belki de bilinçaltýna yansýyan ironidir. Uzun yýllar önce okuduðum Alan Paton’un “Aðla Sevgili Yurdum” kitabý, Seyman’ýn kitabýnýn adý gibi önce zihnime sonra dilime düþtü.

Ýnsan tekinin “yurt” diye bildiði, içinden çýkýp özümsediði “yurtlak” vatan topraðý, durduk yerde ne diye aðlar / aðlasýn ki!

Ya da Yaþar Þeyman’ýn kitabýna ad olarak koyduðu, Seyman’ýn “Anadolu topraklarý” dediði, aslýnda bahsedilen þehirlerin, yerleþkelerin, bir bölümünün kutsal Mezopotamya Topraklarý olduðu diyarlar, þehirler neden “Yangýn Yeri”ne döner / döndürülür ki!

Bir “Göçmen Kalem” erbabý gibi, konar da göçerken; mekanlarýn, doðasýna, tarihine, akarsuyuna, çaðlayanýna, daðýna, ovasýna, maðarasý, aðacý, börtü böceðine, yoluna, tadýna, taamýna selam da edip, kelam da etmek! Selam ve kelam ederken de içlenmek, ah û zar etmek; çare, umar aramak…

Yaþar Seyman’ý on yýldan fazla oldu tanýyalý, tanýþalý. Eski ve “andýçlanmýþ” bir siyasetçi kimliðinden azade kalmýþ bir yazar olarak kadim Diyarbekir’e gelmiþti. Kentin bilinen bir kitapevinde imza ve söyleþisi vardý. Orada kendisini dinlemiþ, kitabýný imzalatmýþ sonra da okumuþtum. O günden sonra dostluðumuz pekiþmiþti.   

Ben ona ziyadesiyle hak ettiðinden “Munzur’un sesi” ismini yakýþtýrsam da o dünyanýn þehirlerini, insan ve mekan hikayelerini terkisinde bir göçmen kuþ gibi okura taþýyarak “Göçmen Kalem” olmayý çok oldu içselleþtireli.

Mehmed Uzun, Fadime Göktepe, Ceylan Önkol, Yýlmaz Güney, Ahmed Kaya, Behice Boran, Mahzuni Þerif, Kâzým Koyuncu ve son ölülerimiz; Mehmet Ayvalýtaþ, Ethem Sarýsülük, Abdullah Cömert, Ali Ýsmail Korkmaz, Medeni Yýldýrým, Ahmet Atakan ve daha nice kayýplar Yangýn Yeriydi Yurdum’un sayfalarýnda ebedi istirahatgahlarýna çekilmiþler.

Seyman aslýnda yaþanýlasý zenginlikteki bir coðrafyanýn hain ve zalim muktedirlerce nasýl ve ustaca yangýn yerine dönüþtürüldüðünü anlatmýþ kitabýnda. Þairin kelamý, sanatçýnýn þarký sözleri, dengbêjlerin sýtranlarýnýn asil ve kudretli gücüyle…

Dicle, Mala Biro’lardan Hemê’nin (Mehmed Uzun) yarasýna merhem olabilmiþ mi? Bir kýzýl gül gibi zarafetini koruyan sosyalist kadýn bilge Behice Boran. Yaþar’lardan bir yaþar, Yaþar Kemal ve dahi kimler. Ve þehirler ve nehirler akýp gidiyor kalemin kelamýnca yangýn yeri yurdun yangýnýna su serpmek adýna aþkla…

“Gün gelir dört yanýn nefrete boðulursa / güllerin, göllerin daðlarýn ayrýlýrsa / aþkýmýz, sevgimiz seni yalnýz býrakýrsa / AÐLA, SEVGÝLÝ YURDUM AÐLA” diyor ya þarkýnýn sözlerinde Ýlkay Akkaya.

“Uðruna, ölümlere gidip gelinen” yurt topraklarýný yangýn yerine çevirenlere inat, edebiyatýn ve sanatýn gücüne ortak olmak için saðolasýn Yaþar Seyman; kalemin, acýlarýmýzdan kan süzülürken kýzýlcýk þerbeti içtim diyenlerin badesi olsun…

*Seyman, Yaþar. Yangýn Yeriydi Yurdum. Bilgi Yayýnevi, Kasým 2013, Ýstanbul.

 

Þeymus DÝKEN

04.01.2014

 

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.