Þiddet þiddeti doðurur, hakikati soðurur

09 Aðustos 2014 00:18 / 983 kez okundu!

 

 

Diyeceksiniz ki yazýnýn baþlýðý niye bu kadar uzun sevgili kardeþim öyle bir mezuyu yazýmýza konu ediyoruz ki insanlýðýn baþýna bela, hele bir hafýzamýzý yoklayýp, 30-40 yýl öncesine gidelim bakýn bakayým aklýnýza þiddet ve iþkenceden önce ne gelir. Ülkemizde oluþan oluþturulan Kürt sorunun temeli dahi bu deðil mi?

Acýlarý anýmsatarak moralinizi bozmak istemezdim ama yakýn geçmiþin felaketlerini anarak belki günümüze ýþýk tutar da benzer tuzaða girmeyiz, tuzaða düþmeyiz diye paylaþýyorum. Bu gün Türkiye Kürdistan’ýnda bir kýpýrdama var ve o eski karanlýk günlere iþaret ediyor. Boþuna dememiþler; "Tarih tekerrür ediyor, tarihten ders alýnsaydý hiç tekerrür eder miydi?" dolayýsýyla o maksatla yakýn geçmiþin karanlýk sayfasýný anmak istedim.

Malum haklý haksýz kavramý insan hayatýnýn bir parçasý olarak devam ediyor etmeye de devam edecek, fakat eðer toplumda adil hakimler ya da saygýn hakemler varsa müddea ve müddea aleyhi bir birine sýkýntý vermeden yaþayabilirler, ancak böyle bir merci yoksa hayatta kaos baþlar güçlü olan güçsüzü ezer, güçsüz bir derece sabretse de intifada usulü ile karþý tarafa zayiat verir hatta hayatýný dahi feda eder. Ýþte bizim derdimiz, iletiþimi canlý tutalým, derdimizi dillendirelim, derdi kederi içimize atarak habbeyi kubbe yapmayalým, arabozuculara malzeme vermeyelim.

Son bir haftadýr, ABD’nin iftar çadýrýna yapýlan saldýrýlar yer yer devam eden gerginliklerle gündemdeki yerini koruyor. Bu taraflarýn ikinci derecede sempatizanlarý tüm enerjileriyle tarafgir davranarak bu taraf haklý diðer taraf haksýz diyerek politik tavýr takýnýyorlar. Aslýnda bu iþin ucuz tarafý, eðer barýþ ve huzurdan yana bir derdiniz varsa iki tarafa da sükunet ve sabrý tavsiye edin.

Ýþte iþin içine þiddet girdi mi? Barýþa giden yollar týkanýyor, iletiþim kopuyor, sorun dile geldikçe büyüyor. Buna fýrsat vermemek lazým.

Eðer Kürdistan’da bir barýþ ve huzur isteniyorsa Hüda-Par ve HDP yetkilileri yaþanabilir ortak deðerler üzerinde el sýkmalarý lazým, varabildiði ortak deðerleri de teþkilatlarýna anlatmalarý lazým. HDP’liler Atatürk’çüler kadar dini önemseyen bir görüntü veriyorlar. Halbuki bu Türkiye’de denenip ondan baþarý elde edilmeyen bir idari yaklaþým. Yani HDP yetkilileri, biz Kur’ana saygýlýyýz, müminleri rahat yaþamalarý için elimizden geleni yapmaya çalýþacaðýz, bu halk dini inanç bakýmýndan kahir ekseriyeti Müslüman’dýr ve dininin gereklerini yerine getirmek, bu deðerleri yaþatmak onlarýn en doðal haklarýdýr, biz de parti olarak bu hakký kollamakla yükümlüyüz, diye beyanat vermeli ve pratik uygulamalarýyla da bunu ortaya koymalýdýr. Yoksa günden güne karþýtlarý artacak diye düþünüyorum.

Hüda-Par’a gelince Din ve namus anlayýþýna, insan onuruna sýkýntý veren faaliyetler hariç, HDP’nin uygulamalarýna tahammül etmeli yerel yönetimlerin yetersizliklerini siyaseten dile getirmelidir. Bu konuda tabanýný ikna etmelidir.

Ayýca çözüm süreci adýna hükümet, Ýslami hassasiyetleri olan STK ve siyaseti devre dýþý býrakarak sürdürse þayet bene HDP tepkisini ortaya koymalýdýr diye düþünüyorum. Diyeceksiniz ki DTK Kürtlerini bir araya gelmesi için bir çalýþma yaptý, çaðrýda bulundu; ama DTK gelin þemsiyemizin altýnda yaþayýn görüntüsünü verdi, bu da iyi niyetli, iþe yarar bir yaklaþým deðildir.

Bu bölgenin rahat ve huzur içinde yaþam sürdürsün diye çaba harcayan binlerce adam gibi adam var, bunlar "takým tutar gibi" siyasi taraf tutmuyorlar, "doðruya doðru, yanlýþa yanlýþ” diyebilen kimselerdir. Umarým günün biride bunlar sesini yükseltmek zorunda kalmazlar, ancak barýþýn bölgede her kesim için gelmesi en büyük arzumuzdur. Ortada þiddet olunca akýl ikinci planda kalýyor. Ondan dolayý baþlýkta “þiddet þiddeti doðurur, hakikati soðurur” dedik. Haklý olan bir mevzuda bile siz þiddetin tarafý olursanýz haklýlýðýnýz gölgede kalýr. ABD’nin iftar yemeðini 72 STK olarak protesto edilecekti, gelen mesaj öyleydi, ama ne zamanki ortaya þiddet girdi o haklý tepki gerilerde kaldý ve þiddet zeytinyaðý gibi üste çýktý.

Halbuki bir yandan, ABD destekli Ýsrail saldýrýsýnýn acýsý insanýmýzýn içindeyken, Þéx Sait Meydanýnda iftar vermesi bir kabahat, Belediye yetkililerimizin buna müsaade etmesi hata iken bunlar ikinci planda kaldý ve Müslümanlarýn saldýrganlýðý basýna yansýdý. Yani amaç bu muydu, elbette ki deðildi, ama duygular aklýn önüne çýkarsa iþte böyle beklenmedik sonuçlar çýkar.

Eðer amacýmýz üzüm yemek ise hakikati dile getirdiðimiz zaman beraberinde sabrýmýzý da taþýyacaðýz, yaþayacaðýz. Bu ilahi bir talimattýr.

Benden söylemesi.

 

Eyüphan KAYA

21.07.2014, Diyarbakýr

 

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.