Ergündoğan'la dayanışma: ‘Özel hukuk kötüye kullanılıyor!..'
11 Şubat 2010 17:44
İzmirizmir.net yazarı, Sesonline.net haber portalı Genel Yayın Yönetmeni gazeteci-yazar Yalçın Ergündoğan'ın 26 Nisan 2005'te BİRGün gazetesinde yayınlanan "Müritleri Haydar Baş'a baş kaldırdı" yazısı nedeniyle Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı ve Kadiri Tarikati şeyhi Haydar Baş'ın şikâyeti üzerine hakkında açılan 3 yıl hapis istemli davada Ergündoğan'ın İstanbul, Beyoğlu 2.Asliye Ceza Mahkemesi'nce önce 105 gün hapis cezasına çarptırılması ardından da cezanın 2 bin 100 TL para cezasına çevrilerek 5 yıl süreyle askıya alınması kararı üzerine yazar, aydın ve sanatçılarla, kurum temsilcilerinin katılımıyla İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi’nde bir basın toplantısı yapıldı.
Kurumsal olarak İnsan Hakları Derneği (İHD), Devrimci Sosyalist İşçi Partisi (DSİP), Türkiye Yayıncılar Birliği (TYB), Tutuklu Gazetecilerle Dayanışma Platformu (TGDP), Irkçılığa ve Milliyetçiliğe DUR DE Girişimi, Darbelere Karşı 70 Milyon Adım Koalisyonu, Küresel Eylem Grubu (KEG), Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu (Küresel BAK), Dünya Yalnız Bizim Değil Platformu (DYBD) ile Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Parti Meclisi üyesi Ömer Ağın, dans sanatçısı Zeynep Tanbay, İnsan Hakları savunucusu Leman Yurtsever, Türkiye Barış Meclisi sözcüsü Hakan Tahmaz, Şenol Karakaş (Küresel BAK), Nuran Yüce (KEG) gibi isimlerin katıldığı toplantı İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri’nin konuşması ile başladı. Yoleri, “tüm hak ihlallerine uğrayanlara olduğu gibi, düşünce ve ifade özgürlüğü haklarını kullanırken mağduriyete uğrayanlara da sahip çıktıklarını” hatırlatarak, gazeteci-yazar Yalçın Ergündoğan’la da dayanışma içinde olduklarını vurguladı. Yoleri’nin sunuş konuşmasından sonra söz alan gazeteci-yazar Yalçın Ergündoğan yazısında "asla hakaret unsuru ve kastı bulunmamasına, sadece kamuoyunu bilgilendirmek maksadıyla yayınladığı yazıdan ötürü ceza aldığını” vurgulayarak şunları söyledi:
“26 Nisan 2005 yılında “Müridleri Haydar Baş’a baş kaldırdı” başlığıyla yazdığım yazı nedeniyle ceza davasının dışında, 40 bin TL tutarında tazminat davaları da açıldı. Girişim tümüyle düşünce, ifade ve haber alma özgürlüğü haklarına yöneliktir. Çeşitli vesilelerle aldığımız uyarı ve tehditler dışında bu dava süresince de yazıyla ilgili çok sayıda hakaret ve tehdit içerikli mesaj aldım. Bu durumu zaman zaman kamuoyuyla paylaştım. Hatta, yayınımızdan şikayetçi olan parti başkanına yakın bir gazetede, (Yeni Mesaj, 28 Nisan 2005, Müslim Karabacak) bir köşe yazarı hakkımda 'seher vaktinde' ve her fırsat buldukça okunması istenen bir de 'beddua' bile yayınladı. Sonucu ne olursa olsun, yazdıklarımın arkasında duruyorum. Görülüyor ki, gerçekleri ortaya çıkarmak ‘suç’ sayılıyor. Eleştirmek kolayca ‘hakaret’ oluveriyor. Şu ana dek sadece Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI), Tutuklu Gazetecilerle Dayanışma Platformu (TGDP) ve Demokrat Yargı (Demokrasi ve Özgürlük İçin Yargıçlar ve Savcılar Birliği) benden dava ile ilgili gerekli belgeleri isteyerek, gelişmeleri mercek altına aldıklarını ifade ettiler. Gazetecileri ve basın örgütleri bu tür mağduriyetlerin yaşanmaması için daha duyarlı olmaları gerekir, suskunluklarını bozmalılar...”
“ÖZEL HUKUKUN KÖTÜYE KULLANILMASI...”
Ergündoğan’ın ardından konuşan İHD Genel Başkan Yardımcısı ve Türkiye Yayıncılar Birliği (TYB) Yayınlama Özgürlüğü Komitesi Başkanı Ragıp Zarakolu ise; “şu anda Yalçın Ergündoğan’ın şahsında simgeleşen, aslında son dönemde çok hızla gelişen özel hyukukun kötüye kullanılması girişimlerinin somut bir örneğidir” diyerek başladığı konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Yargı mekanizmalarında ciddi bir ideolojik tutum giderek etkinleşmekte ve tehlikeli bir hal almaktadır. Örnekler çok. Eski İçişleri Bakanı Susurlukçu Ağar'ı eleştiren bir kitap nedeniyle gazeteci Ahmet Kahraman ağır tehditler alıp ülkeyi terketmek zorunda kaldı. Yayıncısı Vedat Yeniçeri, ağır para cezaları ile iflas eşiğine geldi. Yayıncı Muzaffer Erdoğdu, daha önce yayınladığı Fevzi Karadeniz'in anı kitabı nedeniyle, Doğu Perinçek'e ağır para cezası ödemek durumunda kaldı. Pencere Yayınlari editörü Erdoğdu, yayınladıgı ‘Mavi Kitap’ belgelerine Taner Akçam'ın yazdığı önsöz nedeniyle emekli elçi ve milletvekili Şükrü Elekdağ’a ağır tazminatlar ödüyor. Başbakan Erdoğan , mizah dergileri ve karikatürcüler hakkında, bir çok hakaret davası açtırıyor. Tüm bu olan bitene karşı anti demokratik yasalara karşı, basın, yayın ve yazar kurumlarını çok daha duyarlı olmaya çağırıyorum..."
“35 GAZETECİ TUTUKLU”
Basın toplantısında konuşan Tutuklu Gazetecilerle Dayanışma Platformu (TGDP) sözcüsü Necati Abay ise konuşmasında, “Terörle Mücadele Yasası derhal iptal edilmelidir. Bu yasa düşünce ve ifade özgürlüğünün önünde de büyük engel. Pek çok gazeteci bu kapsamda tutuklandı. Şu anda 35 gazeteci hla tutuklu. Yasalardaki anti demokratik maddeler ayıklanmalı. Gazedteci-yazar Yalçın Ergündoğan’a yönelik dava yağmurunu andıran süreci ve hakkında verilen kararı biz de ‘mercek’ altına aldık. Dayanışmamızı sürdüreceğiz” dedi.
Toplantının sonunda söz alan Devrimci Sosyalist İşçi Partisi (DSİP Genel Başkanı Doğan Tarkan ise, “Ergündoğan’la dayanışma içinde olduklarını, tazminat davaları gibi konuları ise hep birlikte göğüsleme gibi girişimler içinde olacaklarını ifade ederek; “Türkiyede özel hukuk giderek daha da kötü kullanılır, suistimal edilir hale geldi. Düşünce ve fikir açıklamaların dışında özgürce haber yayınlama, toplumu bilgilendirme hakkı da artık ayaklar altındadır. Olan bitene, hep birlikte duyarlılıklarımızı artırıp daha yoğun ses çıkarmalıyız...”dedi.
TAZMİNAT DAVALARI
Bilindiği üzere, Yalçın Ergündoğan hakkında açılan 'ceza davası'nın dışında tazminat davaları da bulunuyor. Tazminat davalarının sürmekte olan ceza davasının sonucuna göre şekillenmesi bekleniyor.
» İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi'ndeki 'tazminat' davası: (15 bin TL tazminat isteniyor.)
» İstanbul, 7. Asliye Hukuk Mahkemesi'ndeki 'tazminat' davası: (20 bin TL tazminat isteniyor.)
» İstanbul Beyoğlu, 4. Sulh Hukuk Mahkemesi'ndeki 'tazminat davası': ( 5 bin TL isteniyor.)
Sesonline.net
