Nuri Bilge Ceylan

05 Ocak 2009 00:46 / 1794 kez okundu!

 

Bu ay içinde CNBC’de Nuri Bilge Ceylan’ýn beþ filmi gösterime giriyor. Bana da bu filmleri kýsaca tanýtmak ve yorumlamak düþüyor.

Bu ay içinde CNBC’de Nuri Bilge Ceylan’ýn beþ filmi gösterime giriyor. Bana da bu filmleri kýsaca tanýtmak ve yorumlamak düþüyor.

Nuri Bilge Ceylan’ýn kasabasýný anlattýðý Tarkovsky esintileri taþýyan Kasaba filmi ona uluslararasý festivallerde ilk önemli ödüllerini kazandýrýr. Ýlk gösterimi 1998 Berlin Film Festivali'nde gerçekleþir ve burada Caligari Ödülü kazanýr. 1970 yýllarýnýn tipik bir Anadolu kasabasýný uzun sekanslar ile anlatan Ceylan burada sýkýþmýþ küçük yaþamlarý olduðu gibi, törpülenmemiþ bir doðallýk içinde yansýtýr. Üç jenerasyon aile bireylerinin kendi aralarýndaki iliþkileri, çekiþmeleri 11 yaþýndaki kýz çocuðunun gözünden anlatýlýr. Ayný zamanda görüntü yönetmeni de olan Ceylan, siyah beyaz kareleri ile insan ve doðayý þiirsel bir dille birleþtirir. Dört mevsimin arka fonu oluþturduðu doðal platolarda kah kar içinde kayýp düþen çocuklar, kah göç eden karanlýk bulutlar, kah rüzgarýn okþadýðý mýsýr tarlalarý serilir gözlerimizin önüne. Kendi doðduðu kasabada çevirdiði filmde annesi ve babasý da önemli roller paylaþýr. 

Mayýs Sýkýntýsý, NBC’ýn 1999'da gösterime giren iç ve dýþ festivallerde ödüllere boðulan ikinci filmi olur. Çananakkale’nin Yenice kasabasýna elinde kamera, kafasýnda film çekme isteði olan Muzaffer’in geliþi yerel halký önce tedirgin eder. Ýlk filminde olduðu gibi yerel insanlar ile çalýþan Ceylan, bir kez daha yaþamýn normal akýþýný resmeder. Meþe aðaçlarýný orman idaresine kaptýrmak istemeyen baba, üniversite sýnavýndan eli boþ dönmüþ akraba, anne hepsi normal yaþamýn içinden karakterlerdir. Sýmsýcak, sevgi dolu iliþkiler mükemmel doða görüntüleri ile içi içedir. 

Uzak, insan ruhunun kendisinden ne kadar uzaklara düþebileceðini görüntülerin ve sessizliðin gücüyle vurgulayan NBC‘ýn sinema anlayýþýný mükemmel yansýtan bir film. Gemilerde iþ bulma ümidiyle doðduðu, büyüdüðü topraklarý terk edip Ýstanbul’da yaþayan kuzeni Mahmud’un yanýna gelen Yusuf, onun evine bir süreliðine yerleþir. Yusuf’un iþ bulmasý geciktikçe evdeki mevcudiyeti Mahmud’u rahatsýz etmeye, adeta batmaya baþlar. Kendi dünyasýnýn içine çekilmiþ, büyük kentte düþleri gerçekleþtirememiþ olmanýn ezikliðini yaþayan Mahmut yalnýzlýðý yaþamýnýn bir parçasý haline dönüþtürmüþtür. Profesyonel fotoðrafçý olarak olmak istediði noktanýn uzaðýnda ývýr zývýr çekimler ile yaþamýný kazanmaktadýr. Kadýnlar ile iliþkisi de sorunludur, sevgilisi kendisini terk etmiþ, porno filmler seyrederek veya tek gecelik iliþkiler ile cinsel açlýðýný tatmin etmektedir. Mahmut köyden yeni gelmiþ Ýstanbul’un yolunu yordamýný bilmeyen bu gencin atýlganlýðýndan kendine zýt düþen dinamizminden hoþlanmamaktadýr. Kendisi ne köylü kalmýþ ne de kent soylu olabilmiþtir, kah porno, kah Tarkovski seyreden entel köylü konumunda arada sýkýþmýþ bir bireydir. Ýnsanoðlunun kendisinden, kökünden ne kadar uzaða düþüp anlamsýz bir bireyselliðe bürünebileceðini çarpýcý görüntüler eþliðinde, müziksiz bir sinema diliyle hissettirmeyi baþarýyor Ceylan. Her iki kuzenin farklý karakterleri mükemmel oyuncu yönetimiyle ortaya çýkýyor. Film 2003'te 56. Cannes film festivalinde en iyi film ödülünü kazanýrken her iki kuzeni oynayan MEK ve en iyi oyuncu ödülünü paylaþýr. Ýlginç olan her ikisi de profesyonel oyuncu deðildir. 

Ýklimlerde, NBC kadýn erkek iliþkisini ruhlarýn deðiþen iklimlerine benzeþtirir. Ona göre kadýn erkek iliþkisinde mutluluk ulaþýlmasý kolay olmayan sürekli aranacak bir þeydir. Bireysel duruþlar yalnýzlýðý çaðrýþtýrýr ve iliþkinin ruhunu öldürür. Ýsa ve Bahar arasýndaki iliþki soðukluk ve iletiþimsizlik labirentinde anlamsýz bir varoluþa dönüþmüþtür. Ýsa’nýn Serap ile yaþadýðý bir kaçamak Bahar ile arasýndaki kopukluðu yaratmýþ veya arttýrmýþtýr. Ýsa içe kapanýk, sevgisini cümlelere dökmeye alýþmamýþ, yaþama mesafeli duran bir öðretim üyesidir. Yaþamýný hep bazý hedeflere kilitlemiþtir. Kadýn erkek iliþkisini bile böyle metalaþtýrmýþtýr. Yalnýz, kendine dönük yaþamaktan sýkýlmadýðýna kendisini þartlandýrmýþtýr. Ama gerçek böyle deðildir. Oyuncu olan Bahar ise içindeki iniþ ve çýkýþlarý her zaman kontrol edemeyen bir karaktere sahiptir. Ayrýlýrlar. Çoðu ayrýlýkta olduðu gibi sorunlar çözülmez. Ýsa tekrar bir araya gelebilmek için çabalar. Sevgiyi ve mutluluðu tanýmlamaktan, ona ulaþmaktan aciz iki çaðdaþ insan portreleridir. Bir araya gelseler bile sürdürebilmeleri mümkün deðildir.. Bilhassa erkek dünyasýnýn sýðlýðý, kadýnlara yaklaþýmdaki kliþeleþmiþ davranýþlar Ceylan’ýn gözlemleri olarak senaryoya yansýmýþ. Ýsa’yý kendisi, Bahar’ý ise eþi son derece baþarýlý performanslar ile canlandýrýr. Aðrý’da çekilen kar sahneleri ise Ceylan sinematografisinin deðiþmez etkileyici görüntü geleneðinin yeni bir parçasý olur. Film 2006'da 59. Cannes Film Festival’inde ve 2007'de 26. Ýstanbul Film Festival’inde En Ýyi Film Ödüllerini kazanýr. 

05.01.2009

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.