Benim Değiller - Ahmet Altan

27 Ağustos 2007 11:49 / 1674 kez okundu!

 

Ahmet Altan - gazetem.net Benim değiller Biz generallere sık sık "silahın gücünü siyasete sokmayın" diyoruz ama bazen haksızlık yaptığımızı düşünüyorum. Bu coğrafyada onların gücüne sahip olan herkes onların yaptığını yapardı gibi geliyor çünkü.

Hangi siyasetçi emrinde bir ordu olsaydı diktatörleşmezdi?



Orduları olmadığı halde otoriterleşmiyorlar mı?



Siyasetçilerden geçtim,



Medyanın köşe sahiplerinden kaçı, emrinde bir ordu olduğunda darbe yapmazdı?



Burası tuhaf bir yer.



Ya genlerimizden, ya geleneklerimizden, ya da eğitimimizden demokrat insan yetiştirmekte çok zorlanıyoruz.



Bu ülkenin siyasi tarihinde eşine az rastlanır bir seçim zaferi kazanmış olan bir başbakan, "seçilecek cumhurbaşkanı benim cumhurbaşkanım olmayacak" diyen bir yazara "o zaman sen de buranın vatandaşı olamazsın" diyor.

Başbakanın elinden gelse Bekir Çoşkun'u ülkeden atacak, bunu hissediyorsunuz.



Zaten öfkesi, bir yazarı kendisine rakip seçip onunla polemik yapmasından belli.



Bence bir yazarın "o, benim cumhurbaşkanım değil" deme hakkı vardır.



Bu söz, onun hissiyatını belirtiyor.



Yazar böyle söyledi diye kimsenin cumhurbaşkanlığına, meşruiyetine, hukuki haklarına bir halel gelmez.



Doğrusunu isterseniz, ben de Ankara'da "benim" olan kimseyi görmüyorum.



Benim cumhurbaşkanım, benim başbakanım, benim bakanlarım, benim ana muhalefet liderim, benim genelkurmay başkanım yok orada.



Ama bu orada cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar, anamuhalefet lideri, genelkurmay başkanı yok anlamına gelmiyor.



Sadece onların davranışları, üslupları, fikirleriyle benimkiler tam olarak örtüşmüyor anlamına geliyor.



Benim fikirlerime uygun davrandıklarında bu davranışı elimden geldiğince desteklerim.



Uygun davranmadıklarında da aklımın erdiğince eleştiririm.



Nasıl ben onların "yazarı" olmayı beklemiyorsam, onların da benden "benim siyasetçim ya da askerim" dememi beklemeleri gerekmiyor.



Ne onlar buranın sahibi, ne ben buranın sahibiyim.



Hiç kimse diğerini kovamaz.



Birlikte yaşar gideriz.



Siyasetçiler yazarları kovamaz ama,



Yazarlar da beğenmedikleri siyasetçilerle karşılaştıklarında "darbe" isteyemez.



Siyasetçi beğenmeme hakkına sahiptir gazeteciler ama "darbe" isteme hakkına sahip değildir.



Medya ülkeyi yönetmez.



Ancak fikrini söyler.



Ülkeyi seçilen insanlar yönetir.



Aslında böylesine basit kuralları yazarken insan utanıyor.



Yazdığımız laflara bakın.



Ülkeyi kim yönetir kim yönetmez, onu anlatmaya uğraşıyoruz hala.



Sanki bir ilkokul dersi gibi.



Ne yaparsınız ki bu ülkedeki medyanın asker ve darbe yandaşlığına olan eğilimi de bir türlü sona ermiyor.



Açıkça söylemeli ki "bu benim medyam" değil.



"Benim" olmayanlar kendi aralarında kavga ediyorlar



Ve iki taraf da bir diktatör gibi davranıyor.



Buradan kolay kolay "sivil" çıkmıyor.



Bize de "sivil" başbakanlar ve sivil yazarlar şöyle davranırlar diye tuhaf yazılar yazmak düşüyor.



İşte zaten bu yüzden,



Onlar "benim" değil,



Ben "onların" değilim.




Ahmet Altan

gazetem.net

27 Ağustos 2007, Pazartesi

 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaş
0
Yorumlar
Uyarı

Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.

Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.