Millet-i hakimenin yanlýþ çocuklarý ya da sýradan ýrkçýlýklarýmýz

06 Aðustos 2014 17:00 / 1725 kez okundu!

 

 

5 Aðustos 2014’de cumhurbaþkaný adayý Recep Tayyip Erdoðan, NTV’de çýktýðý programda konuþurken bir gaf yaptý. Bu gafla ilgili olarak Twitter’da þöyle yazdým: "#RTE "daha da çirkini bana Ermeni dediler"; Milleti hakimeden gelmeyiz ya, burada kýrdýðýmýz pot, sýradan ýrkçýlýklarýmýzdan."

Ardýndan sosyal medyada tartýþmalar baþladý. Ýþte o tartýþamalardan arda kalan notlarým…

"Gürcü, daha da çirkini bana Ermeni dediler" lafýna kýzan milleti hakime çocuklarýnýn çoðu sýradan ayrýmcýlýðý ýrkçýlýðý her adýmda yapýyor. Örneðin Taksici dilini kýrýk bulduðu müþterisine sorar; abi nerelisin? Ermeniyim denince: estaðfurullah der Offff of! Kendisi Osmanlý torunu ya, milleti hakime geleneðinden düþme ya; yeri gelir kalkar kendiyle ayný bilinçaltýna sahip, ayný eðitim tornasýndan çýkma RTE'yi linç bile eder. Ama "Çingene çalar Kürt oynar" der; "Kürt yer kapýya bakar", "Kürtten evliya, koyma avluya" diyebilir... Herkes bildiðini eklerse epeyi bir liste tutabilir. Ah sýradan ýrkçýlýklarýmýz....

Benim RTE’ye tavrýmý yeterince sert bulmayan kimi dostlar, “sýradan ýrkçýlýk” üstünden dokundurmalar yaptý. Ben de o zaman daha uzun yazdým.

“Sýradan ýrkçýlýk”, “Sýradan Faþizm” nitelemeleri; günlük dildekinden biraz daha faklý anlamlarý iþaret eder. Teorik temelleri atýlmýþ, bilinçli seçimlerle dizilmiþ adýmlarýn planlý sonucu olan bir "ýrkçýlýk" ya da "faþizm"i deðil de; daha çok halk arasýnda yaþayan haliyle, gündelik yaþamýn bubi tuzaklarý olarak karþýmýza çýkan, geleneklerle, kötü eðitimlerle bilinçaltýna kazýnmýþ reflekslerle ortaya çýkan durumlarý açýklamak için kullanýlýrlar. Bunlar, sýradan gündelik hayatta, söylemler ve eylemlerle kendini belli eden ayrýmcýlýk, ýrkçýlýk belirtileridir.

Bir baþbakan, ülkemdeki azýnlýklarýn mallarýnýn iadesi için hiç atýlmamýþ adýmlarý atýyorsa; ilk kez bir baþbakanýmýz, Ermeni katliamýndan 100 yýl sonra, tehcire uðramýþ Ermenilerin torunlarýnýn bugünkü acýsýný bir konuþmasýyla paylaþýyorsa bunu överim, övdüm de; amasýz fakatsýz olarak da hepimiz övmeliyiz. Ancak bir kaç ay sonra ayný kiþi "daha da çirkini bana Ermeni dediler" muhabbetiyle bilinçaltýný açýk ederse bunu da eleþtiririm, eleþtirmeliyiz de. Kategorik Erdoðan karþýtlarýndan farkým, sýradan ýrkçýlýklarýmýzýn unutulmasýna da, bunlarý gerekçe gösterip yeni tür bazý linçlere de kapý aralamayan tavrýmdýr. Ben bu vesileyle baþta Erdoðan'a inanan insanlar olmak üzere hepimize ayna tutmaya çalýþýyorum. Kendi bilinçaltlarýmýzla, sýradan ýrkçýlýklarýmýzla yüzleþmeliyiz. Bunlarýn geleneklerimizle, politik sistemlerimizle, eðitim tarzýmýzla iliþkilendirilmesi; bu vesileyle toplumsal bilincin 0,001 mm de olsa ilerlemesini saðlayacak bir farkýndalýk ortamý oluþturulmasý önemli. 

Muhalefetimi kiþilere, partilere indirgememeye çalýþýyorum. Daha ilkesel durmaya çabalýyorum. Ne kadar baþardýðým ayrý bir konudur... Ha bu arada bazýlarýmýz RTE'ye vurmak için yeni bir gerekçe yakalamýþ olabilir, buna da diyeceðim yoktur. Önemli olan, benim muhalefet tarzým mý daha sonuç verici, yoksa kategorik karþýtlarýnki mi, sorusudur. Hangi tarz muhalefet Erdoðan'ý destekleyenler arasýnda durup düþünme, acaba deme farkýndalýðý oluþturuyor? Bunu sen söylediðinde Erdoðan taraftarlarý arasýnda, "boþver, dinlemeye bile gerek yok, hep ayný laflar, Erdoðan ne dese bunlar bunu zaten diyecek " duygusu uyandýrýyorsa, yandýn. %50'yi azaltma þansýn hiç yok demektir :) Ancak baþka biri baþka türlü söylüyorsa ve "yahu bu adamýn dediðini hemen kulak ardý etmeyelim, bu adam Erdoðan'ýn kimi adýmlarýna destek verdi, hem de kendi camiasýyla papaz olma pahasýna; acaba dediðinde haklý bir yan olabilir mi?" duygusunu uyandýrdýysan; iþte doðru bir muhalefetin ipucunu yakaladýn demektir. Öteki tür muhaliflik kolay olanýdýr, bu ise zor. Ezberlerimizi sürekli sorgulamayý gerektirir, durmaksýzýn yeni þeyler öðrenmeyi, kendimizi aralýksýz geliþtirmeyi þart koþar. Yoksa ben de 30 yýl önceki ezberimizle "ya bizden ya da onlardansýn; ortasý yok" mantýðýna kilim serip durumu idare edebilirdim. Siyah ya da beyaz karþýtlýðýný temel alan politikalar yerine; gri alanlarýn geliþmesi için yýllardýr yaptýðým gayret (www.izmirizmir.net ; www.nilinci.com) ya da baþka güzel gri alan projelerine mütavazý katkýlarým (www.tkmm.net ; www.dusuncesuclarýmuzesi.com) iþte bu yüzden.

Gri alanlar ne kadar çoksa bu o kadar demokrasi demektir, o kadar nefes alma demektir. Ötesi diktatörlük... Burjuva diktatörlüðü ya da proletarya diktatörlüðü... Ha anlýyorum, diyorsunuz ki demokrasi son tahlilde burjuva diktatörlüðüdür. Evet, SON TAHLÝLDE!.. Kardeþim, yol arkadaþým, yoldaþým; son tahlilde hepimiz ölmüþ olacaðýz ve bizim basit hayatlarýmýz hep o SON TAHLÝLden önceki parantezin içinde harcanýp gidiyor. Yani küçümsediðin demokrasinin kazanýmlarýný, geçmiþte bu uðurda mücadele etmiþ milyonlarca iþçi, emekçi, aydýn, demokrat, sosyalist ve komüniste borçluyuz. O kazanýmlar ki, onlarýn "son tahlil"den önce yapabildiði her þey demektir. Haydi dostlar, gri alanlarý büyütelim. Olumlu ve olumsuz eleþtiriye devam...

 

Ýlhami MISIRLIOÐLU

06.08.2014, Ýstanbul

 

Bu yazýmdan yaklaþýk 3 yýl sonra eklenen NOT: 3 yýl sonra, RTE'nýn konuþmasýnýn videosunu daha dikkatli, bir kaç kez dinledikten sonra ayný konuda baþka bir yazý yazmýþým. Ýki yazýnýn da ortak noktasý RTE'nýn hakkýný yememe çabasýdýr. Ancak ilk yazýlanda toplumun bir kýsmýnýn ön yargýyla düþtüðü kategorik karþýtlýða yanlýþ algý nedeniyle ben de ucundan yakalanmýþ olarak görünmekteyim. Yazýyý düzeltmek yerine, ikinci yazýnýn linkiyle birlikte okunmasýný tercih ettim.

 

http://www.izmirizmir.net/ilhami-misirlioglu-affedersiniz-ermeni-iftirasi-uzerine-y4529.html

Son Güncelleme Tarihi: 09 Aðustos 2014 20:53

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.