Barýþ ve Olgunlaþma zamaný
23 Ekim 2009 17:18 / 2098 kez okundu!
1960'larda Þemsi Belli'nin yaptýðý gibi “Anayasso” diyerek naifçe anayasal haklar istediler, devlet yüz vermedi; "Kürt Halkýndan söz ediyor" diye 1971'de TÝP'i (Türkiye Ýþçi Partisi) kapattý, 1980'lerde Diyarbakýr hapishanesi felaketini yaþattý; Kürtçe'yi tümden yasakladý, ...
*****
Barýþ ve Olgunlaþma zamaný
1960'larda Þemsi Belli'nin yaptýðý gibi “Anayasso” diyerek naifçe anayasal haklar istediler, devlet yüz vermedi; "Kürt Halkýndan söz ediyor" diye 1971'de TÝP'i (Türkiye Ýþçi Partisi) kapattý, 1980'lerde Diyarbakýr hapishanesi felaketini yaþattý; Kürtçe'yi tümden yasakladý, 1984 yýlýnda silahlý isyan yapýp daðlara çýktýlar, devlet, bataklýk ýslahý yerine tek tek sivrisinek öldürmeyi çözüm sandý; onlarý politik alana çekmek yerine kurduklarý tüm partileri (HEP, DEP, HADEP) kapatmayý sürdürdü ve sadece dað yolunu açýk býraktý.
Türk’üyle Kürt’üyle 40.000 ölüyü ve 500 milyar dolarý topraða gömdükten sonra 80 yýldýr uyguladýðýmýz yolun çýkmaz olduðunu anladýk. PKK de silahýn çýkmazýný gördü. Dünyanýn deðiþimi de zorunlu kýlýnca, Demokratik Açýlým baþladý...
Kimin yaptýðý ya da yapmak zorunda kaldýðý çok önemli deðildi… Önemli olan barýþma umuduydu.
Kartsýn, kurtsun dediklerimizin Kürtlüðü kabul edildi; dilin yok, dilin yasak dediklerimize TRT Þeþ kuruldu; Cumartesi analarý propaganda yapýyor demiþtik, þimdi 17.000 faili meçhul için taburlarý kazýyoruz. Ülke tarihimizde ilk kez sivil-asker darbecileri yargýlamaya baþladýk. Silah býrakýp teslim olsunlar, gerekenler sonra yapýlýr dedik, geldiler.... Ve gereði yapýlýyor.
Barýþ ilk kez bu kadar yakýnýna geldi ülkemizin.
Kendisine muhalefet partileri denen, yaþlý ve hep kaybeden baþkanlara sahip partiler her açýlýmýn önünde durmaya baþladýlar. Galiba muhalefeti yanlýþ anlamýþlar. Muhalefet iktidarýn bir parçasýdýr aslýnda ve bunu sen hissetmez, hissettirmezsen, sana oy verecek olanlar senin iktidar olmak isteðine asla inanmazlar ve buna izin de, oy da vermezler.
Ýnsanlarýn sevincini engellemeyin
Bu sefer de bazýlarý diyor ki "Niye seviniyorsunuz? Zafer mi kazandýnýz? Þov yapmayýn"
Burada durun lütfen!
Bu kadar mý empati yoksunuyuz? Bu kadar mý kibirliyiz? Bu kadar mý gerçeklere göz kapatýyoruz. Barýþ herkese kazandýrýr, herkesin sevinmesi gerek. Sevinenlere kýzmak biraz anlamsýz, biraz çocukça deðil mi? Býrakýn insanlar eðlensin. Aþýrýlýklar mümkünse olmasýn ama olacaksa da buralarda olsun. Daðlarda gençlerin ölmesi aþýrýlýðýna devam etmek neden doðru olsun??
Ýçinde bulunduðumuz türden ortamlarda milliyetçilik seline kapýlýp gitmek çok kolaydýr. Bayrak, asker, hamaset edebiyatý gibi þeyler, baþka bir þiddet dilinin hayatýmýzdaki devamýdýr aslýnda. Ýnternet ortamlarýnda eskinin CHP’li gençlerinin bir çoðunun kaba, milliyetçi, ýrkçý, þoven rüzgarlara teslim olduðunu görmek çok acý. Baykal nasýl bir geliþmenin fitilini ateþlediðinin acaba farkýnda mý? Bu ortamda akýlcý, saðduyulu biçimde davranmak daha doðru olmaz mý? Barýþa ilk kez bir þans vermek yerine, þiddet çaðrýlarýna kapýlmak hayatý yanlýþ okuduðumuzu göstermez mi?
Baþbakan diyor ki, “bu gösterileri doðru bulmuyorum; bir bayram sevincine ya da dostlarýn karþýlaþmasý þovuna gerek yok.” Ýlginç… Belki durum tam da böyledir Sayýn Baþbakan. Halk için barýþýn ihtimali bile bayram sevincini gerektirir. Türkler bunu algýlamayýp sevinmiyor olabilirler. Ancak Kürtlerin buna daha çok sevinmesini nasýl engelleriz? Kim bilir belki barýþ onlar için daha kýymetlidir. Çünkü ölen Kürt evlatlarýnýn sayýsý daha çok ve üstelik tarlalarý, evleri bombalanan, yurtlarýndan sürülenler de onlar. Bu dönemin bitmesi olasýlýðýna da bayram kutlamasý yapacak kadar sevinmelerini nasýl kýnarýz? En fazla onlarý biraz daha anlayýþlý davranmaya çaðýrabilirdik… Ya da politik olarak daha olgun olmaya… O kadar. Ancak onlara yasal politika hakkýný da neredeyse hiç tanýmadýðýmýz için, bizden daha olgun davranmalarýný istemek de ne kadar gerçekçi acaba?
Kimbilir belki artýk çocukça naiflikleri býrakýp toplum olarak birbirimize yardým ederek adýmlar atmalý ve Demokratik Açýlým’a gerçek bir destek vermeliyiz.
Toplum olarak birlikte olgunlaþmamýzýn zamaný gelmedi mi?
Ýlhami Mýsýrlýoðlu
23 Ekim 2009
