DEÐERÝNÝN FARKINA VAR

10 Aralýk 2018 09:01 / 1644 kez okundu!

 

 

Yapmak istediðiniz iþleri bir türlü yapamamaktan mý þikayetçisiniz? Ýç sesiniz sürekli olarak sizinle negatif bir þekilde mi konuþuyor? Hayatýnýzýn baskýn temalarýndan biri erteleme mi? Bir yanýnýz sizin iyiliðinizi isterken, diðer bir yanýnýz size kötü mü davranýyor? Bütün bu sorulara cevabýnýz evetse, belki siz de kendi kendini sabote eden insanlardan birisiniz.

 

****

 

DEÐERÝNÝN FARKINA VAR

 

Yapmak istediðiniz iþleri bir türlü yapamamaktan mý þikayetçisiniz? Ýç sesiniz sürekli olarak sizinle negatif bir þekilde mi konuþuyor? Hayatýnýzýn baskýn temalarýndan biri erteleme mi? Bir yanýnýz sizin iyiliðinizi isterken, diðer bir yanýnýz size kötü mü davranýyor? Bütün bu sorulara cevabýnýz evetse, belki siz de kendi kendini sabote eden insanlardan birisiniz.

Kendini sabote etme (self sabotaj) kavramý ilk kez 1978 yýlýnda Berglas ve Jones tarafýndan tanýmlanmýþtýr (Berglas ve Jones 1978). Giriþtiðimiz bir iþin iki sonucu vardýr: Ya baþarýlý olacaðýz ya da baþarýsýz. Kendini sabote etme stratejisi uygulayan insanlar performanslarýný önemsediklerinde, ancak baþarý olasýlýklarýndan þüphe ettiklerinde, benliklerini korumak amacýyla kendini sabote etme davranýþlarý sergilemektedirler. (Özçetin, Hiçdurmaz) Kendini sabote etmek iki þekilde ortaya çýkabiliyor; Sözel Sabotaj: Mazeretler, baþkalarýný suçlama gibi ve Davranýþsal Sabotaj: Erteleme, gece erken yatamama ve sabah kalkamama gibi.

Kendi kendini sabote eden insanlar, kendilerine neyin iyi geleceðini bilirler ama bir türlü kendilerine iyi gelecek davranýþlarý tam olarak sergilemezler, kendilerini isteklerinden mahrum býrakýrlar. Örneðin kendi kendini sabote eden bir kiþinin bir yaný yüksek lisans eðitimine devam etmek isterken, öteki yaný bu hedefini baltalamak için planlar yapar. Nasýl otoimmün hastalýklarda vücut kendi dokularýna saldýrýp zarar verir, kendi kendini sabote etme durumunda da ruhumuzun, ve zihnimizin bazý yönleri bize karþýdýr. Kendi kendini sabote etme eyleminde bilincimiz ile bilinçaltýmýz arasýnda bir mücadele mevcuttur.

Kendi kendini sabote etmenin bir çok nedeni olabilir. Örneðin hata yapma korkusu yüzünden kendinizi sabote ediyor olabilirsiniz. Bunun yaný sýra sorumluluktan kaçtýðýnýz için de kendi kendinizi sabote ediyor olabilirsiniz. Kendinizi sabote etmenizin ardýnda yatan neden, baþarýsýzlýk korkusu olduðu kadar baþarý korkusu da olabilir. Evet yanlýþ okumadýnýz baþarý korkusundan bahsediyorum. Abraham Maslow'a göre pek çoðumuzun baþarý korkusu var ve Maslow bu durumu Jonah Kompleksi olarak adlandýrýyor. Ýnsanlarýn ezici çoðunluðunun baþarýsýzlýktan korktuðunu düþünürüz. Oysa kimi insanlar da baþarýnýn kendisinden korkarlar ve kendilerini baþarýsýz hale getirmek için çaba sarf ederler. Örneðin ertesi gün çok önemli bir sýnavý olan bir üniversite öðrencisinin akþam dýþarý çýkýp, çok geç bir saatte yatmasý ve sýnava uykusuz bir þekilde gitmesi bu öðrencinin baþarý korkusundan kaynaklanýyor olabilir.

Ýnsanlarýn baþarýdan korkmasý için bir çok neden sayabiliriz. Çok baþarýlý olursak bizi kimse sevmeyecek diye korkabiliriz örneðin. Ya da dominant ve rekabetçi ebeveynler tarafýndan yetiþtirilmiþ bir çocuk, yetiþkin olduðunda anne ve babasýnýn baþarýlarýný geçmekten korkuyor olabilir.  

Kendi kendinizi sabote etmenizin ardýnda yatan en önemli nedenlerden biri kendinizi deðerli hissetmemeniz ya da iyi þeyleri hak etmediðinizi düþünmeniz olabilir. Ancak unutmamak gerekir ki, yüksek benlik saygýsýna sahip olan yani kendini deðerli gören insanlar da kendini sabote edebilmektedir. Araþtýrmalara göre benlik saygýsý yüksek olan bireyler kendileri hakkýndaki bu olumlu benlik algýlarýný devam ettirmek için kendilerini sabote ediyorlar. Ben bu yazýmýzda deðersizlik duygusu yüzünden kendini sabote eden insanlardan bahsetmek ve onlara seslenmek istiyorum.

Dünyaca ünlü çoðu Rock starýn hayatýna baktýðýmýzda onlarýn kendi kendilerini sabote eden davranýþlar sergilediðini görüyoruz. Örneðin Kurt Cobain gibi bir müzisyenin hayatýný incelediðimizde, Cobain’in yaþamý boyunca deðersizlik duygusuyla baþa çýkmaya çalýþtýðýný görüyoruz. Demek ki deðersizlik duygusu, eðer onunla ilgili gerekli psikolojik yardýmlarý almadýðýmýz takdirde, ne kadar ünlü ve de zengin olursak olalým bizi bir gölge gibi takip ediyor. Peki deðersizlik duygusuyla nasýl baþa çýkacaðýz?

Kimi New Age gurularý deðersizlik duygusuyla baþa çýkmak için ayna egzersizleri önermekteler. Ayna egzersizi adýndan anlaþýlacaðý gibi her gün aynaya bakýp, kendimize olan sevgimizi ifade etmemizi, kendimizi deðerli bulduðumuzu söylememizi salýk veren bir egzersiz türü. Ancak yapýlan araþtýrmalar kendilerini deðersiz hisseden insanlarýn bu tip egzersizler sonucu kendilerini daha kötü hissettiklerini ortaya koymuþ. O yüzden ben size deðersizlik duygusuyla baþa çýkmanýz için baþka bir yöntem önereceðim: Kabul etmek. Evet yanlýþ okumadýnýz. Deðersizlik duygusundan kaçmak yerine onu kabul etmek. Bugüne kadar deðersizlik duygusundan kaçtýnýz bir iþe yaradý mý? Diyelim ki deðersizsiniz. Kime göre? Neye göre? Ýnsanlarýn deðerli olup olmadýðýna kim karar veriyor? Böyle bir konsey mi var? smiley

Büyük bir ihtimalle çocukken anneniz veya babanýzdan sizin deðerinizle ilgili negatif mesajlar aldýnýz ve bu mesajlara inanarak onlarý içselleþtirdiniz. Ve þu an o mesajlarýn hepsi benliðinizde iç ses olarak varlýklarýný sürdürüyorlar. Anneniz ve babanýz hata yapma olasýlýklarý olan sizin gibi fani insanlar. Ve yine büyük bir ihtimalle onlar, sizi yetiþtirirken ellerinden gelenin en iyisini yaptýlar. (Tabii burada çocuklara cinsel ve fiziksel taciz uygulanan bir aile yapýsýndan bahsetmiyorum.) Artýk onlarýn size býraktýklarý bu iç ses mirasýný bir kenara atýp, kendi deðerinizin farkýna varmanýn ve self sabotajdan vazgeçmenin zamaný gelmedi mi?

Çok sevdiðim Amerika’lý psikolog Carl Rogers’ýn da söylediði gibi "Ancak kendimizi olduðumuz gibi kabul ettiðimizde, deðiþmeye baþlarýz." Hemen þu an kendinizi olduðunuz gibi kabul edin lütfen. Sizi bir gölge gibi takip eden deðersizlik duygusunu kabul edin. Evet gözlerinizi kapatýp o duyguyu kabul edin. Deðersizlik duygusu sadece bir duygu. Ona onay verip vermemek size kalmýþ. Þimdi derin bir nefes alýp gözlerinizi açýn.

Siz deðerlisiniz...

Týpký bu dünyada yaþayan 7.6 milyar insanýn her biri gibi...

Ancak tabii ki sadece ben deðerliyim demek yeterli deðil. Þimdi kendinize deðer verdiðinizi gösterin. Daha iyi beslenin örneðin. Vücudunuza yararlý gelecek besinler tüketin. Eðer yapmýyorsanýz spora baþlayýn. En azýndan günde 15-20 dakika yürüyün. Fiziksel ve de ruhsal olarak kendi iyiliðini isteyen biri gibi davranýn. Kendinize gün içinde nefes alma alanlarý yaratýn. Vaktim yok demeyin lütfen. Sosyal Medyaya vakti olan birinin, kendine de ayýracak bir on dakikasý vardýr mutlaka. Kendinize günlük, haftalýk ve aylýk hedefler belirleyin. Ve onlarý gerçekleþtirin.

Dünya size o kadar da iyi davranmayacak insanlarla dolu. Siz de onlardan biri olmayýn. Bir Afrika atasözünün dediði gibi "Kendi içinizde düþmanýnýz yoksa, dýþardaki düþmanlar sizi incitemez." Kendinize en yakýn arkadaþýnýza davrandýðýnýz gibi davranýn. En yakýn arkadaþýnýza durmadan kötü laflar etseniz, sizin yanýnýzda durur muydu? Büyük bir ihtimalle durmazdý. O halde kendinize söylediðiniz laflara dikkat etmeye baþlayýn. Hepimiz insanlarýn kabalýðýndan bahsediyoruz. Biz kendimize hoyratça davranýrken, dýþ dünyadaki insanlarýn kabalýðýndan bahsetmek son derece mantýksýz bir olay. Ýyilik, kibarlýk kendi içimizden baþlar ve halka halka yayýlýr. Dünyanýn daha iyi bir yer olmasýný istiyorsanýz önce siz kendinize iyi davranmalýsýnýz.

Unutmayýn siz deðerlisiniz. Týpký dünyadaki tüm canlýlar gibi.

Önce kendimize, sonra etrafýmýzdakilere ve dünyanýn kendisine deðer vereceðimiz ve bu deðeri göstereceðimiz, kendi kendimizi sabote etmekten vazgeçeceðimiz günler dileðiyle.

 

Sevgiler,

 

Rana KUTVAN

10.12.2018

 

Sorularýnýz için bana rsolaker@gmail.com adresinden ulaþabilirsiniz.

 

KAYNAKLAR:

Berglas, S., & Jones, E. E. (1978). Drug choice as a self-handicapping strategy in response to non-contingent success. Journal of Personality and Social Psychology, 36

(4), 405-417.

Özçetin, Ü., & Hiçdurmaz, D.  Psikiyatride Güncel Yaklaþýmlar - Current Approaches in Psychiatry 2016; 8(2):145-154.

 

Son Güncelleme Tarihi: 10 Aralýk 2018 09:29

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.