Mehmet Ali Birand hayatını kaybetti
Mehmet Ali Birand hayatını kaybetti
Eklenme Tarihi: 17.01.2013 11:08
Facebook'ta paylaş
0

Ünlü gazeteci-yazar Mehmet Ali Birand'ın beyin ölümünün gerçekleştiği bildirildi... Kanal D Haber Grup Başkanı Mehmet Ali Birand'a geçtiğimiz yıl pankreas kanseri teşhisi konulmuş, uzun bir tadavi süreci atlatmıştı.

Safra yollarındaki sorun sebebiyle Özel Amerikan Hastanesi'nde yoğun bakıma alınan Mehmet Ali Birand'ın beyin ölümünün gerçekleştiği belirtildi. Hastane yetkilileri dün yaptığı açıklamada Birand'ın safra yollarındaki darlığa yönelik bir girişim geçirdiğini ve gözlenen kardiyak sorunlar nedeniyle yoğun bakımda izlendiğini açıklamıştı.


***

Mehmet Ali Birand'ın Posta gazetesinde bugün yayımlanan son yazısı


Bugün hem polis hem PKK sınavdan geçecek

17 Ocak 2013

Bugün yüzbinler Diyarbakır’da toplanacak. İçlerinde çok kızgınları olduğu gibi, üzüntü duyanlar da olacak. Ancak ne olursa olsun, bu bir Kürt gösterisi şeklinde geçecek. Halk, gücünü gösterecek. BDP yaklaşımını belirledi. Tahrik etmeyecek. Etrafın yakılıp yıkılması için tahrik etmeyecek. PKK’nın tutumunu henüz bilmiyoruz.

Acaba, “Bakın istediğimiz zaman sokakları ateş topuna çevirebiliyoruz... Bu defa ise halkımızın barışçı gücünü göstereceğiz...” mi diyecek yoksa bir işaretle gençler etrafa mı saldıracak? Örgüt bugün, İmralı süreci konusunda ne düşündüğünün ilk işaretini verecek. Böylesine büyük toplulukları kışkırtmak kolaydır da, kontrol altında tutmak çok zordur. Bir silah sesi, bir fısıltı her şeyi mahveder.

POLİSİN DE BÜYÜK SORUMLULUĞU VAR. BAZI ŞEYLERİ GÖRMEMELİ. HER ATILAN ADIMA SERT MÜDAHALE ETMEMELİ. DÜZEN KURACAĞIM DERKEN MİTİNGİ KARIŞTIRMAMALI.

Diğer bir sorumluluk polise ait. Bundan önceki gösterilerde hep gördük. Güvenlik güçleri bazen çok sertleşiveriyorlar. Öylesine bir tepki gösteriyorlar ki, gösteri savaş alanına dönüyor. Neden yaptıklarını soruyorsunuz, “Efendim izin almadılar... Polise tükürdüler...” gibi gerekçeler sayıyorlar. Oysa öyle gösterilerle karşılaştık ki, polis kenarda durduğu zaman olay çıkmıyor.

Aman dikkat, burada biz polisin insanlar öldürülürken veya binalar yakılırken de sessizce seyretmesinden söz etmiyoruz. Güvenlik güçlerinin sağduyulu davranmasını bekliyoruz. Bugün ilk işareti alacağız. Acaba bu iş yürüyecek mi, yoksa dinamitlenecek mi? Ben ümitli olmak istiyorum. Artık ölümlerin durmasını diliyorum.

Türkiye zoru başarıyor kolayını yapamıyor...

Geçen haftaki bir haber eminim dikkatlerinizi çekmiştir. Heybeliada Ruhban Okulu’nun etrafındaki 190 dönümlük koru, sahibi olan Aya Triada Manastırı Vakfı’na iade edildi. Ruhban Okulu 1971 yılında kapatılmıştı. Nedeni de, ülkenin genelindeki din okullarına duyulan alerjiydi. İslamcıların vakıf kurup din okulu açması engelleniyor, onlar da “Ama bakın Ruhban Okulu var...” diye örnek gösteriyorlardı. Bunun üzerine, 1884’ten bu yana Ortodoks Kilisesi’ne din adamı yetiştiren okulun faaliyeti sudan bir gerekçe bulunup durduruldu. Sadece Ruhban Okulu değil, Rumlara ait tüm vakıf mallarına da el kondu. Binalar, arsalar Türklere verildi veya satıldı.

AK Parti hükümetine kadar bu haksızlığı gidermek mümkün olmadı. Ancak bu hükümet azınlıklar konusunda inanılmaz adımlar attı. 40 yılı aşmış davalar sonuçlandırıldı. Mallar eski ve gerçek sahiplerine geri verildi. Bunun ne kadar güç bir şey olduğunu tahmin edebilirsiniz. Hele son karar Ankara’nın artık azınlıklar konusuna bambaşka bir gözle baktığını tescil etti. Ancak gelin görün ki, bu kadar güçlüklerle mücadelenin üstesinden gelen AK Parti iktidarı, Ruhban Okulu’nu bir türlü açmıyor veya açamıyor.

Şimdiye kadar Başbakan başta olmak üzere, gelip geçmiş tüm bakanlar “Açılacaktır... Açılmalıdır...” diye defalarca demeçler verdiler. Yine de olmadı... Olamadı... Oysa Ruhban Okulu, Ortodoks dünyasına din adamı yetiştirmesi açısından son derece önemli. Ancak nedense, “karşılıklılık” ilkesinden kendimizi bir türlü kurtaramıyoruz. Yani biz bir şey yapınca Yunanistan’ın da aynı şekilde karşılık vermesini bekliyoruz. Oysa, Patrikhane bu ülkenin bir parçası. Orada yetişen din adamları da bizim vatandaşlığımızı taşıyorlar. Karşılık istemek son derece yanlış bir yaklaşım. Dediğim gibi, işin en zor tarafını gerçekleştiriyoruz, deveyi hendekten atlatıyoruz ancak sığ suda kendimizi batırıyoruz. Hayret doğrusu...

Kadın cinayetleri hep vardı, şimdi uyandık

Zavallı kadınlarımız... Gün geçmiyor ki, biri öldürülmesin. Sanki toplum birden bire değişti ve erkekler kadınlarına saldırır oldu. Merak ettim ve 30-40 yıllık gazeteleri inceledim. Şaşırırsınız, kadın ölümünden ya söz edilmiyor veya en iç sayfalarda küçük puntolarla verilmiş. Vaka-i adiyeden gibi muamele görmüş. İstatistiklere baktım ki, oooooo ölüm üzerine ölüm. Amma kimse ilgilenmiyor, medya haber değerinde bulmuyormuş. Ne acı değil mi? Analar edebiyatı yapmakta üstümüze yoktur. Kadını başımızın üstünde taşıdığımızı söyler dururuz. Bunca riyakarlıktan sonra da, kadınımızı doğrarız. Vahşi bir toplum muyuz? Her gün TV’lerde öyle cinayetler izliyoruz ki, vahşetten kuşkulanmıyor değilim. Neyse ki son dönemlerde kadınlarımıza sahip çıkma modası başladı. Hiç değilse lafını ediyoruz. Hiç değilse -lafla bile olsa- sahip çıkıyoruz.


MEHMET ALİ BİRAND KİMDİR? (wikipedia)

(9 Aralık 1941; Beyoğlu, İstanbul - 17 Ocak 2013, İstanbul), Türk gazeteci, yazar, köşe yazarı, haber sunucusu, televizyon yapımcısı. 1964 yılının Temmuz ayında Abdi İpekçi'nin vasıtasıyla Milliyet gazetesinde mesleğe başladı. Bu dönem Brüksel'e yerleşerek burada yirmi yıl yaşadı ve 1985 yılında TRT 1'de 32. Gün adlı bir aylık haber programı yapmaya başladı. Program oldukça başarılır oldu ve Birand, bu programla birlitke tanındı. 1991'de Türkiye'ye dönerek gazeteciliğe ve program sunuculuğa farklı yayın organlarında devam etti. Ayrıca hakkında çeşitli davalar açıldı. 17 Ocak 2013'te vefat etti.

İlk yılları

Mürvet ve İzzet Birand'ın oğlu olan 9 Aralık 1941 gecesi Alman Hastanesi'nde dünyaya geldi. Birand'ın kökeni Elazığ'ın Palu ilçesine dayanmaktadır ve Kürt kökenlidir. Birand, iki yaşındayken babasını kalp krizi nedeniyle kaybetti. İlkokulu Erenköy Zihnipaşa'da tamamladı ve 1955'te Galatasaray Lisesi'nde okumaya başladı. Bu okula, Dışişleri Bakanlığında "küçük bir diplomat" olan dayısının maddi yardımlarıyla gitti. Liseyi 1962'te bitirdi. İstanbul Üniversitesi Filoloji Fakültesinde Fransızca bölümüne girerek eğitimini sürdürdü fakat maddi sorunlardan dolayı devam edemedi.

Kariyeri

Mesleğe 1964 yılının Temmuz ayında Abdi İpekçi'nin vasıtasıyla Milliyet gazetesinde başladı. 1971'de evlendikten sonra 500 dolar maaşla Brüksel'de Milliyet için çalışmaya başladı ve burada yirmi yıl çalıştı.[1] 1974 Kıbrıs Harekatı'nın meydana gelmesiyle sürekli Washington, Atina, Strasbourg'a (Avrupa Konseyi için) gider oldu. Abdi İpekçi'den sonra kısa bir dönem Milliyet'in genel yayın yönetmenliğini yaptı.

1985 yılında TRT 1'de 32. Gün adlı bir aylık haber programı yapmaya başladı. Programda uluslararası ilişkileri ele aldı ve yabancı devlet adamlarını konuk etti. Birand, programı, Avrupa televizyonlarında gördüklerini örnek alarak ve izlediklerinden esinlenerek yaptı.[1] 32. Gün'ün beğenilmesiyle Birand, oldukça tanındı.[1] Can Dündar, Mithat Bereket, Çiğdem Anat, Ali Kırca, Deniz Arman, Cüneyt Özdemir, Rıdvan Akar, Musa Çözen, Talip Korkmaz, Sacit Baydar başta olmak üzere birçok muhabir, kameraman ve teknisyen program için çalıştı.

1986 yılında Sovyetler Birliği yetkililerini ve Milliyet'i ikna edip, Moskova'da da büro açtı. 1988'de Lübnan'ın Beka vadisindeki PKK kampında Abdullah Öcalan ile röportaj yaptı. Bu röportaj, Türkiye'de Öcalan ile yapılan ilk röportajdı ve basılması sonrası Milliyet gazetesi toplatıldı ve yayımlanması yasaklandı.[1] Daha sonraki yıllarda çeşitli belgeseller çekti.

1991 yılının Haziran ayında Birand, ailesiyle birlikte Türkiye'ye geri döndü. İstanbul'a yerleştikten sonra Milliyet'ten Sabah'a geçti ve 32. Gün programını TRT'den Show TV'ye taşıdı. Fakat 28 Şubat sonrası Sabah'tan kovuldu ve Show TV'deki programı da durduruldu. 1997'de Aydın Doğan, kendisine CNN Türk'ün kuruluşunda görev verdi ve bu dönem, Posta gazetesinde yazmaya başladı. CNN Türk'te Manşet adlı günlük siyasi bir talk show yaptı. 2005'te Kanal D Ana Haber Bülteni'nin Genel Yayın Yönetmeni ve bültenin anchor'u oldu. Ocak 2009 hem CNN Türk'ü, hem de Kanal D'nin Genel Yayın Yönetmenliğini üstlendi.

Tartışmalar

Adı, 1996-1997 yıllarında 28 Şubat sürecinde "andıç" adlı belgede geçti. TRT için 32. Gün programını hazırladığı dönemde sahtecilik ve dolandırıcılık iddiası ile hakkında açılan kamu davasından yargılandı ve hüküm giydi. Olayı ortaya çıkaran TRT Teftiş Kurulu raporunda Birand'ın kurumu uğrattığı zarar: 2 milyon Belçika Frangı, 4 milyon 650 bin İtalyan Lireti, 104.100 Fransız Frangı, 34.600 ABD Doları, 28.400 İngiliz Sterlini, 35.360 Avusturya Şilini, 1.558 Alman Markı, 310 İsviçre Frangı olarak belirlenmiştir. Ankara 17. Asliye Ceza Mahkemesi'nin Esas 1994/1315 sayılı kararıyla TRT`yi dolandırmaktan 11 ay 20 gün hapis cezası almıştır. Cezası Yargıtay tarafından da onanan Birand, TRT'nin zararını geri ödemiş ve aldığı hapis cezası paraya çevirilmiştir. Hakkında aynı suçtan açılan ikinci bir davada, mahkemece suçu sabit görülmekle birlikte zaman aşımı nedeniyle dava düşmüştür.

Kişisel hayatı ve ölümü

Milliyet'te çalışırken karşılaştığı Cemre ile evlendi ve evli çift, evlilik sonrası Brüksel'e giderek burada yirmi yıl yaşadı. Çiftin Umur Ali adında bir oğlu oldu. Birand ayrıca Fransızca ve İngilizce bilmekteydi ve aynı zamanda Belçika vatandaşıydı.

Bir süre önce pankreas kanserine yakalanan Mehmet Ali Birand, hastalığı ile ilgili bir seri ameliyat geçirmiş ve kemoterapi görmüştü. Tedavisinin bir parçası olarak safra kesesindeki stentlerin değiştirilmesi için gittiği İstanbul Amerikan Hastanesi'nde yapılan ameliyat sonrasında 17 Ocak 2013 tarihinde yoğun bakımda hayatını yitirmiştir. Sabah saatlerinde medya tarafından verilen ölüm haberi, oğlu ve tedavi gördüğü hastane tarafından yalanlanmış ve Birand'ın yoğun bakım altında olduğu açıklanmıştır.Ancak oğlu Umur Birand saat 19.00'a doğru yaptığı basın açıklaması ile Birand'ın, 18.29 sıralarında vefat ettiğini açıklamıştır.

Çalışmaları

TV programları

1985-1992: 32. Gün (TRT 1)
1992-1995: 32. Gün (Show TV)
1995: 32. Gün (atv)
1995: Seçim 1995 (Show TV)
1995-1998: 32. Gün (Show TV)
1999: 32. Gün (Kanal D)
1999-2005: 32. Gün (CNN Türk)
1999-2005: Manşet (CNN Türk)
2002: Seçim 2002 (CNN Türk)
2004: Seçim 2004 (CNN Türk)
2005-: 32. Gün (Kanal D)
2005-: Kanal D Ana Haber Bülteni (Kanal D)
2007: Seçim 2007 (Kanal D)
2009: Seçim 2009 (Kanal D)
2010-2013: 32. Gün (CNN Türk)
2010: Referandum 2010 (Kanal D)
2011: Seçim 2011 (Kanal D)

Eserleri

1984, 12 Eylül 04.00
1992, Apo ve PKK
1993, Demirkırat: Bir Demokrasinin Doğuşu, Mehmet Ali Birand, Can Dündar, Bülent Çaplı
1995, 10 yılın perde arkası 32. gün
32. Gün 20 Yılın Perde Arkası
1996, Türkiye'nin Gümrük Birliği macerası (1959-1995)
1997, Panorama '97 CD-ROM 32. Gün Dünya'da ve Türkiye'de Yılın Olayları
1999, 12 Eylül: Türkiye'nin miladı
2000, 12 Mart: İhtilalin pençesinde demokrasi
Emret komutanım
30 Sıcak gün
Diyet: Türkiye ve Kıbrıs üzerine uluslararası pazarlıklar 1974-1980
The Özal Bir Davanın Öyküsü, Mehmet Ali Birand, Soner Yalçın
Türkiye'nin Büyük Avrupa Kavgası 31 Temmuz 1959'dan 17 Aralık 2004'e
Türkiye'nin Avrupa Macerası 1959 - 1999
Mehmet Ali Birand
2012, Son Darbe: 28 Şubat

Rol aldığı filmler ve diziler

Unutulmaz Maçlar (belgesel) (2005) Rolü: Mehmet Ali Birand
100 Yıllık Sevda (2006) Rolü: Mehmet Ali Birand
17 Mayıs (2006) Rolü: Mehmet Ali Birand
Latife Hanım (2006) Rolü: Mehmet Ali Birand
Çok Güzel Hareketler Bunlar (2008) Rolü: Mehmet Ali Birand
Küçük Kadınlar (2009) Rolü: Mehmet Ali Birand
Kurtuluş Son Durak (2012) Rolü: Mehmet Ali Birand
Annem Uyurken (2012) Rolü: Mehmet Ali Birand

Çalıştığı gazeteler

1964-1992: Milliyet
1992-1998: Sabah
1999-: Posta
2001-: Hürriyet
2001-2011: Milliyet
Çalıştığı TV kanalları
1968-1992: TRT
1992-1995: Show TV
1993-1995: Cine5
1995: atv
1995-1998: Show TV
1995-1999: Cine5
1999: Eko Tv
1999: Kanal D
1999: Show TV
1999-: CNN Türk
1999-2003: Süper Kanal
2005-2013: Kanal D

 

Yorumlar
Uyarı

Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.

Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.