Hatırlamak, yüzleşmek ve yeniden merhaba diyebilmek
22 Eylül 2014 22:11 / 2660 kez okundu!
İzmir Yüzleşme Atölyesi ve Fideder’in beraberce düzenlediği ‘İZMİR HATIRLIYOR’ etkinlikleri 13 Eylül’den 20 Eylül’e kadar insanımız, kentimiz ve ülkemiz hakkında ümitlerimizi çoğaltan bir katılımla tamamlandı. Genel amacı büyük İzmir yangınını anımsamak, yangının ardında yatan gerçekleri ve sonuçlarını tartışarak hiç değilse 92 yıl sonra göçüp gitmek zorunda bırakılan Yunanlı, Ermeni ve Yahudi’lerin de bu topraklarımızda bizler kadar hakları olduğunu kabul etmek olan atölye bence amacına büyük ölçüde ulaştı. Bu etkinlikler çerçevesinde gösterilen HELLO ANATOLİA filmi beni çok etkiledi.
Geriye dönüp baktığında büyükanne ve büyükbabasının anlattıklarının etkisiyle Anadolu’da neler olduğunu anlamaya çalışan genç Yönetmen Chrysovalanti Stamelos kendi yaşamından yola çıkarak bir arayış belgeselini bizlere armağan etti. Film Newyork kentinde tanıştığı Soma’lı Sinem’e olan aşkıyla başlıyor ve hemen izleyiciyi yüreğinden yakalayabiliyor. Film boyunca karmakarışık duygular hissediyorum. Bir yandan insanı özendiren bir aşkı ve köklerini arayan bir insanın, kararlılığını, çabalarını hayranlıkla seyrediyorum. Bir yandan da çevremizi, birlikte yaşadığımız insanları ve yakın tarihimizi yeterince tanımadığım için utanıyorum. Öte yandan kendi yakın tarihine hiç değer vermeyen, her şeyi yıkıp döken, yangından kalan kiliseleri, freskleri, binaları sahiplenemeyen yöneticilere kızıyorum. Böyle bir belgesele imza atan Chrysovalanti’ye hayran oluyorum. Ama içimi dolduran en büyük duygu ‘İzmir Hatırlıyor’ etkinliklerini düzenleyenlere, destek verenlere ve bu güzel havada sahilde oturup bira içerek geyik yapmak yerine salonu hıncahınç dolduran İzmir’lilere duyduğum minnet.
Teşekkürler ne kadar acı olursa olsun yok saymayıp hatırlatanlara... hatırlayanlara…
Teşekkürler yüzleşmekten korkmayanlara…
Teşekkürler yeniden her zaman yeniden ‘Merhaba’ diyebilenlere…
Nevzat SÜER SEZGİN
22.09.2014