Hoşş Geldimmm NewYorkkkk!..

29 Eylül 2009 22:43 / 1948 kez okundu!

 


Dışarıda nasıl bir karışıklıktır gidiyorrr belli değil... Dünya Liderleri; Birleşmiş Milletlerin Genel Kurul Toplantıları için NewYork’ta buluşmuşlar... Sokakların üç tanesinden bir tanesini kapamişlar, her köşeye de birer tane polis koymuşlar...

Her an her yerden çıkan, atlı polislerden bahsetmiyorum bile…
Her yer kendilerine has milli kıyafetleriyle dolaşan devlet adamları ve eşleriyle dolu…
Eşleri olduğunu nerden anladığımı sormayın, çünkü inanın anlaşılıyor.  
Her restoran ağzına kadar dolu... Her otel müşteri patlaması yaşarcasına, bavullarla dolduruyor kaldırımları...
Bir de NewYork’un en turistik sezonu olduğunu düşünürseniz; NewYork bir dünya evi olmuş durumda şu an...
Her milletten, her çeşitten insan var sokaklarda...
Yürümek bir dert, taksiye binmek başka bir dert!..
Trafik durmuş...
Metroda duraklar değişmiş...
Bunların üzerine bir de darallar getiren nemli havası eklenince; insanın NewYork’un ortasında çığlıkkkkk atası geliyor…
Ee tabi, bir de mazur görün, daha yeni gelmişim “Egem”den... Kuşadası’ndan...
3 aylık Ege hayatından sonra cidden NewYork insanda allerji yapıyor.
Sırf manevi olarak değil, fiziksel anlamda da alerji yapıyor.
Aslında bir arkadaşım çok güzel açıklamıştı bunu: NewYork’ta, tozun-dumanın-baş döndürücü hareketliliğin getirdiği bir mikrop bulutu var. Her yerde de karşınıza çıkıyor bu bulut; sokaklarda, metroda, kuyruklarda, caddelerde, klimalarda, taksilerde, farklı farklı milliyetlerde…
Ve herkesin, böyle bir mikrop bulutuna karşı durabilecek kadar güçlü bir bağışıklık sistemi olamıyor çoğu zaman maalesef... Bir anda başlıyor burunlar akmaya, gözler dolmaya...
Manevi açıdan yaptığı alerjiye gelecek olursak; henüz gelmişim, daha 3 gün olmamış geleli…
Alışmışım tabi; temiz havasına, doğasına, yemeğine; yavaşlığına…
Alışmışım annemin güzel yemeklerine...
Alışmışım domatesin, biberin tadını almaya...
Alışmışım bir noktadan bir noktaya salına salına, keyifle gitmeye...
Alışmışım ailemin sıcaklığına...
Alışmışım sevdiklerimle non-stop beraber olmaya...
Alışmışım Akdeniz kanının getirdiği asiliğe...
Öyle ki; NewYork’ta öğrendiklerimin hepsinin tersini yapmaya bile alışmışım... (self-servis olduğunu bile bile; Starbucks’da yediklerimi –içtiklerimi hiç ama hiç toplamamaya… Masada öylece bırakıp gitmeye, hem de güle güle…)
Doğru mu? Hiç değil ama dedim ya, en kolayından alışmışım Akdenizin “kuralsızlığına“…
Alışmışım da alışmışım...
Ama sağolsun, NewYorkum da hemen alıştırmasını bildi beni kendi kurallarına...
En güzelinden bir allerjiii başlatarak!..
Hoş geldim, NewYork!..  


Ceyla Gökahmetoğlu Gülboy 
29.09.2009



 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaş
0
Yorumlar
30 Eylül 2009 13:17

isolada events group

Ceylosum sen gidince buralarin kuralsizliginin da tadi kalmadi eski dostum...Kaldi ki sayende starbucks ta bos kahve fincanlarimizi kendimiz toplamayi ogrendik artik :) Guzel yazilarini zevkle okuyorum ve takip ediyorum ve Kusadasi ndan sana sevgiler gonderiyorum...
Uyarı

Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.

Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.