Çaðdaþ Gazeteciler Derneði'nden tüm medyaya: IRKÇILIÐA 'DUR' DE

26 Ekim 2011 12:06  

 

Çaðdaþ Gazeteciler Derneði'nden tüm medyaya: IRKÇILIÐA 'DUR' DE

Çaðdaþ Gazeteciler Derneði, Van’da meydana gelen depremin ardýndan, ýrkçýlýk, ayrýmcýlýk yapýlan haber ve yorumlara ekranlarda, gazetelerde ve internet sitelerinde yer verilmesinin suç olduðunu anýmsatarak bütün medyayý bu noktada sorumlu davranmaya davet etti.

Çaðdaþ Gazeteciler Derneði Yönetim Kurulu'ndan 24 Ekim'de yapýlan açklamada þunlara yer verildi:

"Van’da meydana gelen depremin ardýndan, en az ölümler kadar sosyal medyada yer alan yorumlar canýmýzý yaktý.

Gencecik yaþta hayatýný kaybeden 24 askerle, depremi iliþkilendiren, yüzlerce kiþinin ölmesini, sakat kalmasýný, binlerce kiþinin evini kaybetmesini “intikam” çýðlýklarýyla karþýlayan insanlýk dýþý yorumlar, depremin olduðu andan itibaren internet medyasýnýn, büyük gazete ve televizyonlarýmýzýn internet sitelerinin yorum bölümlerini süsledi.

Ýnternet siteleri, hoþgörüsüzlüðün, ýrkçýlýðýn, ayrýmcýlýðýn en açýk biçimde yapýlabildiði alanlar haline geldi.

Depremden sonra, medya profesyonelleri tarafýndan, üstelik canlý yayýnda yapýlan yorumlarýn vehametini dile getirmek bile gereksiz. Yine de tarihe not düþmek adýna birkaç örneði anýmsatmak isteriz:

Canlý yayýnda haber spikerinin “Deprem doðuda da olsa Van’da da olsa üzülüyoruz” ifadeleri, programcýnýn maalesef bilim adamý konuklarýndan da alkýþ alan “Önce taþ at, polisi, askeri kuþ gibi avla, sonra yardým iste. Herkes haddini bilsin” sözleri, gelinen noktada, medya yöneticilerinin acil olarak önlem alma gerekliliðini ortaya koyuyor.

“Terör brifingi alan”, bir bölümü sansüre gönüllü olan yöneticilerin propaganda çizgisinin nereden geçtiðini düþünmeden önce ýrkçýlýk ve ayrýmcýlýða “dur” demesi gerekiyor.

Çaðdaþ Gazeteciler Derneði olarak, bütün medyayý bu noktada sorumlu davranmaya davet ediyor, ýrkçýlýk, ayrýmcýlýk yapýlan haber ve yorumlara internet sitelerinde yer verilmesinin suç olduðunu anýmsatýyoruz. Irkçýlýk, yasalarýmýza göre suçtur. Irkçýlýk, müsamaha gösterilemeyecek, düþünce özgürlüðü kapsamýnda deðerlendirilmesi söz konusu bile olamayacak bir insanlýk suçudur.

Medya yöneticilerinin bu tip haber ve yorumlara ekranlarda, gazetelerde ve internet sitelerinde yer vermemeleri hem mesleki hem de insani bir zorunluluktur."

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz*:
Facebook'ta paylaþ
0