Hesabı ödeyip hesap sordular
02 Mayıs 2009 14:17
“1 Mayıs 77’de buradan ateş edenler bulunsun!”
1 Mayıs 2009’dan geriye kalacak en unutulmaz kare Genç Siviller’in Taksim Meydanı’ndaki The Marmara Otel’in 19. katına astıkları bu pankarttı. Sendikaların Taksim’e girmeye çalıştığı öğle saatlerinde iki Genç Siviller üyesi, bir gün önce işadamı olarak yerleştikleri Taksim Meydanı’ndaki The Marmara Oteli’nin 19. katından aşağıya bu pankartı sarkıttıkları anda bütün objektifler onlara döndü ve herkes Mayıs 1977’deki kanlı 1 Mayıs’ta ölen 37 kişiyi hatırladı.
Eski adı Intercontinental olan otel hâlâ karanlıkta kalan kanlı 1 Mayıs 1977 dosyasındaki bazı iddiaların odağında yer alıyordu. İddialara göre Taksim’i gören en yüksek bina olan otelin katlarına yerleşmiş bilinmeyen kişiler, 500 bin kişinin katıldığı 77’deki 1 Mayıs’ta olaylar başladıktan sonra alanın üzerine doğru ateş açmış, yoğun silah sesleri nedeniyle yaşanan izdihamda ölümlere neden olmuşlardı. Olayla ilgili soruşturmada da otelin meydanı gören katlarına yerleşmiş emniyetçiler ve istihbaratçılar olduğu tespit edilmiş ama soruşturma derinleştirilemediği için failler yakalanamamıştı.
Kaçışları film gibi...
İşte üstü kapatılan o soruşturmayı 1 Mayıs’ta yaptıkları eylemle yeniden gündeme getiren Genç Siviller üyesi Hayri İnce ve Müçteba Kılıç bu anlamlı ve maceralı eylemi Taraf’a anlattı.
Eylem fikri nereden ve kimden çıktı?
Geçen yıl 1 Mayıs’ta yaşananlardan sonra böyle bir eylemi yapmaya karar vermiştik. Biz de çok gaz yedik geçen yıl. Ne yapıp edip Taksim’e çıkmalıyız ve 1977’de İstanbul’un ortasında ölen 34 kişiyle ilgili kapatılan dosyayı yeniden gündeme getirmeliyiz diye düşündük. Bir arkadaşımızın aklına bu fikir geldi. Son bir hafta üzerinde çalıştık. Oda ücretini iki arkadaşımız üstlenince geriye de bir sorun kalmadı.
Nasıl tuttunuz odayı sizden şüphelenmediler mi, pankartı nasıl soktunuz?
Perşembe günü The Marmara resepsiyonunda kredi kartıyla rezervasyon yaptırdık. Odayı tuttuk. Aslında 77 1 Mayıs’ında ateş açılan 5. kattan bir oda istiyorduk ama orada tadilat yapıldığından 19. kattaki odayı verebileceklerini söylediler bize. Pankartı valizle içeri soktuk, sorun çıkmadı. Arabası olan işadamları gibiydik, kimse şüphelenmedi.
Nasıl geçti gece beş yıldızlı bir otelde?
Gece televizyonda 1 Mayıs 1977 videosunu izleyip efkârlandık. Mini bar pahalı olduğundan dışarıdan biralarımızı alarak otele soktuk. Sabaha karşı 5’te uykuya daldık. Genç Siviller’den arkadaşların sms ve telefonlarıyla 8’de uyanıp duşa girdik. Süper boğaz manzarasına karşı keyifle kahvaltımızı yaptık. Odaya geçip eşyalarımızı toparladık. Çıkışımız kolay olsun diye eşyaları arabaya yerleştirdik önceden.
Peki nasıl çıktınız binadan, bütün televizyonlar bunu gösteriyordu?
Afişi asıp tam çıkacakken canlı yayındaki afişimizin katlandığını görünce camdan sarkıp afişi düzelttik. O zaman aşağıdan bir alkış tufanı koptu. Odadan hemen çıkıp asansöre bindik. Aşağıdan kat görevlilerinin geldiğini gördük 18. katta indiler ama 19. kata çıkalım dediler. Aşağı inerken 11. kattan 2 metre boyunda iki güvenlik görevlisi ellerinde kelepçeyle bindiler.
Asansör daha hızlı çıksın diye ısrarla 19. kata basıyorlardı. Kuru temizleme katında otoparka inen asansöre binmek için elimizde takım elbise torbasıyla indik. Ancak asansör bir türlü gelmedi yerimizi tespit ettiler diye bayağı panik yaptık. Merdivenleri bulamadık ama sonunda asansör geldi. Arabaya binip 35 lira ücret ve 5 lira bahşiş verdik. Demir kapıyı açan görevli bariyeri kaldırmadı. Bir saniye bekleteceğim dedi. Israrla lütfen açar mısınız deyince açmak zorunda kaldı. Polislere yolu sorarak Tophane’ye inip Sultanahmet’e gittik.
Taraf
